0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Bu arada nedense motorun sesinde artış oldu aracın. İlk aldığımda baya baya sessizken, şimdi motor gürültüsü arttı. 3bin devirde bile ses gelmekte.
Rodaj bittikten sonra 5-6 bin km de sesine bakmak lazim.
Ümit Bey, Mutlucum teşekkür ederim. Benim araç da 1700 kmlerde. Motor sesi benim de dikkatimi çekti ama rahatsız edecek düzeyde değil, özellikle yokuş çıkarken. Bir de önceki araç 3 silindirli Polo 1.2 TDI idi, ondan sonra corolla ilk etapta çok sessiz kalmış olabilir alışınca sesi artmış olabilir:))Selman Bey, dizel iyi hoş ama bu saatten sonra "sıfır için" hiç mantıklı bir seçim değil. Autoclub zannedersem bir video yayınlamış, tam da düşündüğümü söylemişler. Honda civic benzinli, lpg'li ve dizel versiyonlarını karşılaştırmışlar. LPG benzinli üzerine verilen parayı 40 bin km de amorti ederken dizel 189 bin km'de amorti ediyor. Yani dizel alırken artık motora yatırım yapıyorsunuz ve dizel motor da uzun vadede pek 24 ayar altın değil ) Corolla 1.6+lpg şu anki hurda teşvikli fiyatı (bayi çıkışlı lpg) 118500+6000= 124.500 iken honda civic eco otomatik vites 156.500. Yani hemen hemen muadil şanzıman, motor ve kasaya sahip olan 2 araç arasında 30000 TL üzeri fark var. Civic'in illa ki artıları vardır ama benim gibi honda fanatiği olmayan biri için çok cazip değil. Yine en yakın fiyata bana göre mantıklı bir dizel olan boş i20 style manuel dizel var (115 bin). sırf tork için bu kadar konfordan vazgeçmenin anlamı yok bence. Bu yüzden aklımda dizel i20 jump varken benzinli corolla aldım çıktım. dizel araçlar bu mantıkla devam ederse de yavaş yavaş piyasadan çekilir. Hybrid yerini alacak diyorlar ama alacak olsaydı çoktan alması gerekirdi. Benzinli motora entegre 2. bir elektrikli motor+ömrü azalan bir batarya çok ucuz bir teknoloji değil ve maliyetinin dizelin çok altına ineceğini zannetmiyorum. Bence elektrikli araçlar çıkana kadar LPG'ye epey iş düşecek. Artık sıfır aracına taktıranların sayısı da az değil benim gibi.
Selman Bey, dizel iyi hoş ama bu saatten sonra "sıfır için" hiç mantıklı bir seçim değil. Autoclub zannedersem bir video yayınlamış, tam da düşündüğümü söylemişler. Honda civic benzinli, lpg'li ve dizel versiyonlarını karşılaştırmışlar. LPG benzinli üzerine verilen parayı 40 bin km de amorti ederken dizel 189 bin km'de amorti ediyor. Yani dizel alırken artık motora yatırım yapıyorsunuz ve dizel motor da uzun vadede pek 24 ayar altın değil ) Corolla 1.6+lpg şu anki hurda teşvikli fiyatı (bayi çıkışlı lpg) 118500+6000= 124.500 iken honda civic eco otomatik vites 156.500. Yani hemen hemen muadil şanzıman, motor ve kasaya sahip olan 2 araç arasında 30000 TL üzeri fark var. Civic'in illa ki artıları vardır ama benim gibi honda fanatiği olmayan biri için çok cazip değil. Yine en yakın fiyata bana göre mantıklı bir dizel olan boş i20 style manuel dizel var (115 bin). sırf tork için bu kadar konfordan vazgeçmenin anlamı yok bence. Bu yüzden aklımda dizel i20 jump varken benzinli corolla aldım çıktım. dizel araçlar bu mantıkla devam ederse de yavaş yavaş piyasadan çekilir. Hybrid yerini alacak diyorlar ama alacak olsaydı çoktan alması gerekirdi. Benzinli motora entegre 2. bir elektrikli motor+ömrü azalan bir batarya çok ucuz bir teknoloji değil ve maliyetinin dizelin çok altına ineceğini zannetmiyorum. Bence elektrikli araçlar çıkana kadar LPG'ye epey iş düşecek. Artık sıfır aracına taktıranların sayısı da az değil benim gibi.
Murat Bey 24 ayar altın değil derken aslında bunu kastettim. Dizel 2. elde (düzeltme-yüksek kilometrelerde) daha hızlı değer kaybediyor. Bunu sıfır araç alımı için söylüyorum. Benim de başlarda düşük km 2. el dizel 1. plandaydı. Ancak güvendiğim bir iki yerde alabileceğim 2. el araçlar en az yine 80 90 bin TL ki bunlar da clio, i20 vs. Yani yine b segmenti araçlar. O yüzden aklım yine sıfır corollaya kaydı. 2 3 sene önce şimdiye göre çok uygun fiyatlara sıfır veya düşük km dizel araç alanlar çok şanslı. Bir arkadaşım 80 küsür binlere 2016'da sıfır dizel octavia aldı, diğeri yakın fiyata golf 1.6 tdi comfortline manuel aldı. Şimdi sıfırına değil 2. elinin bile yanına yaklaşılmıyor. Dizel motor teknolojisinde bir sıçrama olmadı ama kurlar benzinli ve dizel arasındaki makası iyice açtı. Elinde olanlar şanslı ama bu dakikadan sonra sıfır veya 2. el dizel almak çok mantıklı gelmiyor. Şu da var, yatırım yapmak istiyorsam dizel motorlu sıfır araca para vereceğime benzin+lpg+konfor a para verip kalanı altına yatırırım Mesaj Birleştirildi: Ekim 17, 2019, 20:20:51Şöyle bir gerçek de var. Kurdaki artış benzinli ve dizel motor arasındaki makası iyice açarken mazot ve benzin arasındaki fark tam tersine kapandı. Yani dizel motorun yakıt tasarrufu toplam maliyete bakınca artık yalan oldu. Mesaj Birleştirildi: Ekim 17, 2019, 20:43:54Aslında dizel ve benzinli motor arasındaki makasın açılmasında kurdan da önemli bir etken şu olabilir. Dizel araçlarda emisyonu düşürmeye harcanan para her yeni standartta arttı. Dizel araç alırken çevreyi kirletmenin bedelini bir taraftan mazotu daha pahalıya alarak diğer taraftan emisyonu düşüren motor teknolojisine daha çok para vererek ödüyoruz. Mesaj Birleştirildi: Ekim 17, 2019, 21:02:21Dizel ile ilgili diğer bir acı gerçek. Güvenerek yakıt aldığımız çok büyük bazı firmaların bile mazotu karıştırdığını duydum. Dizel polo varken bir motor arızası aldım, EGR'yi yetkili servis değiştirdi, neyse ki iyi niyet garantisi kapsamında değiştirdiler, bir daha olursa para alırız dediler . Motor ile ilgili teknik konulara buradaki çoğu arkadaş kadar hakim değilim ama bu konuyla ilgili olarak biri mazotu BP veya Totalden başka yerden alma hepsi karıştırıyor dedi. Kabaca söylemek istediğim, piyasadaki dizel motorlar LPG'li benzinlilerden daha çok zarar görüyor olabilir (ona da zarar deniyorsa). Amacım benzinli araç aldım diye dizeli yerden yere vurmak değil ama bundan sonra araç alacak orta direk için tavsiye etmiyorum.
Mecit Bey, katiliyorum. Benim 4 aracim var; hepsi benzinli.Ikisi turbo benzinli ve otomatik, ikisi atmosferik ve manuel.Dizel almayi düsünmüyorum. Bir tek Volvo'un mild-hybrid dizel bir motoro var, belki o mantikli olabilir.Zaten 6d-temp disindakilerin sehire bile girisi yavas yavas Almanya'da yasaklaniyor. Bazi sehirlerde Euro5 sehir merkezine giremiyor.
Mecit bey dediklerinize sonuna kadar katılıyorum, çoğu firma dizel motor üretimini sonlandırmışken sıfır dizel almak(hemde yüksek fiyatlarla) hiç mantıklı değil. Benim aklımda dizel yine yoktu ama nasip oldu diyelim, şimdilik performansı beni ziyadesiyle memnun etti. Aslında LPGden ziyade CNG yakıtının daha çok yaygın olması gerekiyor, Konya'da belediye otobüslerinde bu yakıt kullanılıyordu, hem daha ekonomik hemde daha sağlıklı. Ama elde olan rezervler bitmeden bu tip bir yakıt yaygınlaşmaz diye düşünüyorum. 100-120 bin arası bir limitle sıfır araç almak isteyene corolla gerçekten bir nimet oldu. Birde astranın 1.4 Tleri var C segmentte bu fiyat aralıklarında, ama astranın yüzü çok eskidi o yüzden sıfır olarak tercih sebebim kesinlikle olmazdı. Corolla sorunsuzluk algısıyla ve fiyatının uygun olmasıyla daha çok satış rekorları kıracak gibi görünüyor. Corolla ve Civic arasında fiyat farkının olması Civic satışında otm. vites olarak düşünürsek 2 paket ile piyasaya sunuluyor, ama corolla bir çok donanım ve özellikten kısarak bütçesi düşük olan kesim için biçilmez kaftan oldu. Açıkçası corollanın tipi ve motoru cezbedici olsa da civic karşısında iç hacim olarak çok geride kalmış, corolla bir önceki kasadaki hacim genişliğini koruyabilseydi çok daha fazla sevilirdi.
Dizelin ikinci elde de daha yüksek fiyatta oldugunu unutmamak lazim.
Dizel, benzinli, Lpgli, Hybrid mukayesesi hiç bitmez, bunlara elektrikliler de yakında eklenecektir.Yalnız bu bahsedilen araçların hiç birisi çevreci değildir, bu konuda yanılgıya düşmemek gerek. Gerçekten çevreci araç aranıyorsa (üretim aşaması için o da tartışılabilir ancak faydası bunu görmezden gelmeye değer) bunun cevabı bisiklet olur, yanlışsam ya da farklı bilgisi olan var ise paylaşabilir.Aracın motor özelliklerine göre ilk alımda çok yüksek farkların vermesi, belli hesaplar dahilinde anlamlı ya da gereksiz olabilir. Ancak kullanım şartları açısından, elektrikli bir aracın tork ve yol tutuş (batarya sistemlerinin konumuna bağlı olarak), düşük devir torku, ara bakımlar gibi avantajları olabiliyorken, hybrid bir aracın da bir şarj istasyonuna bağımlılığı olmuyor.Genel olarak bu konularda bazı eskiden kalan ya da yanlış yönlendirmeler ile ortaya çıkmış yanlış bilgilerinde farkına varmak gerekir. Bunların başında gelen de, en başta yazdığım emisyonlar ile ilgili genel kanıdır. Her bir güç ünitesi teknolojisinin kendine göre bu konuda farklı olarak çevreye zararları vardır. Hatta amortisörlerdeki yağın bile çevreye zararı mevcuttur.Dizel partiküllerin havaya göre yoğun olması, özellikle şehiriçi yoğun kullanımlarda insan ve çevre sağlığı için risk oluşturmaktadır. Eskiden kullanılan aspetli balatalar da aynı şekilde solunum yolu ile alınımda, canlılar için önemli bir risk faktörü oluşturmaktaydı. Bu demek değildir ki, tek kirletici partikülleridr. Havaya göre yoğunluğu düşük emisyonların atmosferin süt katmanlarındaki seyahati ve bunların uzun dönem olası etkilerini göz ardı etmemek gerekir. AYrıca henüz bilinmeyen başka zararlı salınımların da olabileceği unutulmamalıdır.Batarya sistemlerinin geri dönüşümü, üretim aşaması, enerjilendirmedenki emisyonlar da ayrıca irdelenmelidir. Elektrikli sistemlerin avantajı genel olarak şu noktada olmaktadır, şehir içilerinde emisyonların düşürülmesi. Bu da emisyon kontrolündeavantaj sağlamaktadır (emisyonu azaltmak değil, daha çok emisyonun yerini değiştirmek).Bana göre şehir içleri sadece elektrikli ve küçük sınıf araçlara açık olmalı, diğer araçlar sınırlı kullanım şeklinde izne tabi olmalı.Neyse, konunun çok da dışına çıkmamak doğru olur.
Bu nedenle yaşasın toyota atmosferik motorlar ve lpgli motorlar.
Hakan'cim elektrikli aracta cevreci degil.Bir elektrikli aracin üretimde cikarttigi Co2 normal benzinli bir aracin üretiminde cikandan yaklasik 4 kat daha fazla. Co2 saliniminda araclar ~10% yaklasirken, endüstri'nin Co2 üretimi 80% civarinda. Cok ciddi bir otomotiv lobisi is basinda.
evet ancak alırken ki kadar fark ile satılamıyor.ki aradaki servis bakım daha maliyetli Mesaj Birleştirildi: Ekim 18, 2019, 18:58:04Katılıyorum örnek olarak da Londra merkezden dışarı doğru bölgelere ayrılmıştır.1.bölge yani en merkezi bölgeye elektrikli araç dışında giriş yasaktır ki bu yüzden de Land Rover hybrid üretmeye başlamıştır ki o bölgeye girmek istenildiğinde elektrikli ilerlesin araçları.
Mazda'nın orta uzun vade planını söylediğimde bu forumda da bazı forumdaşlar elektrikli daha iyi emisyonsuz sanıp cevap yazmışlardı. Gerek aracın üretimi esnasında gerekse bataryanın şarjı esnasında tüketilen elektrik üretiminde ortaya çıkan emisyon çok daha fazla. Elektrik santrallerinin emisyonları toplam olarak düşesiye kadar, Mazda da içten yanmalı motorların verimini artırarak emisyonu elektrikli araçlardan daha aşağıya çekme hedefindelerdi ve bunu Skyactiv-X ile başardılar da. Şimdiden 2022'nin emisyon standartlarını karşılıyorlar hibrit sistem kullanmadan hem de. Aynı şekilde dizellerinde de sıkıştırma oranını çok düşürerek partikül ve nox emisyonlarını azaltmayı başarmışlardı. Aslında olması gereken bu LEZ (low emission zone, düşük emisyon bölgesi) lerin ülkemizde de hayata geçirilmesi. Dolmabahçe Sarayı'nın yanında yürürken oluşan trafik ve dizel araçların emisyonları nedeniyle yazın rüzgarlı havada bile genzim yanmıştı, hatırlayanlar bilir sanki eski İstanbul'da doğalgazdan önce kömürle ısınırkenki hava kirliliğinin yarattığı geniz yanması gibi...Almanya, İsviçre, Avusturya, Fransa, Belçika, Hollanda, Danimarka, Britanya zaten bu LEZ uygulamasına geçtiler ve İskandinav ülkeleri çok daha sert bir biçimde geçiyor. Bu da çözüm değil bence. Şehir merkezinde emisyonu çok azaltıyorsun ama şehirdışları umrunda değil. Bu olayı da temiz yerde suya girip, kanalizasyonu da öteden suya dökmeye benzetiyorum. O pislik illa dibimize gelince mi uyanacağız? Her türlü en mantıklısı hibrit araçlar, hele bir de Mazda'nın Skyactiv-X i ile Toyota'nın Hibriti buluşabilse muhteşem olur da...
Mecit abi, herhangi bir landirenzo bayisinde kabloyla başlatıp ne hata oluştuğunu görebilirsin. Hatta kablo alıp kendin de görebilirsin.Başka bir yetkili servise gösterdin diye nasıl sıkıntı çıkartabilirler ki. Neresi yakınsa oraya götürürsün. Kullanmaya devam et sorun varsa iyice anla 10bin km bakımında söylersin. Arada bu sorun yaptığında video da çek.
LPG sistemi fazlasını almaz dolduğu anda keser seyir ettiğiniz yol eğer aşırı yüksek rakım varsa (oksijen azaldığı için) araç o an ateşleme de yakıt hava karışımından sıkıntı yaşamış olabilir veya gazda bir anormallik olabilir,araç düzenltmeye çalışmış ama yakıt düzenini yakalamayınca benzine atmış,yakıtınızı shell'den almanızı tavsiye ederim bende bir sefer bpden aldım malesef sizin yaşadığınızı aynısını yaşadım 4 yıldır hiçbir petrol istasyonu 33 lt den fazla dolum yapamazken BP tek seferde 36 lt bastı adamlarla kavgaya kalıyorduk bazı yerler hileli satış yapabiliyor zaten depo dolduğu anda keser fazlasını bastıramazsınız,ama işin içinde hile varsa pompada 1 lt yazarken depoya giren gaz 850 veya 900 ml oluyor hâl böyle olunca sizin 37 lt depo 40 lt alabiliyor piyasanın çok altında fiyata gaz satan sözde kampanya yapıyoruz diyen birçok bayi bunu yapıyor (bunun adı kesefat ayarıdır) vatandaşta ucuz gaz aldım diye seviniyor aslında totelde daha zararlı oluyor,gazınızı çok ucuz veren yerlerden almanızı tavsiye etmem.