Konu: Yağ Yakma ve Eksiltme Sorunları

[(Gizli Üye)]

Bana da aynı garantiyi vermişlerdi. Sorun kalmayacak dediler. Koydukları 5-30 yağ ile sorun olmadı gibi. Ama şimdi yağ değişiminde 10-40 koydular yine. Bakalım ne olacak. Fakat ne olursa olsun 2014 yılında kesin araba değişecek. Kesin niyetim var. 4 taksidi kaldı onların bitmesini bekliyorum. Sonrasında kısmetse Leon sahibi olmayı düşünüyorum.

Günal bey, bu konuya kirlilik yaratmamak için, yazınızı başka konuda alıntıladım. Orda yanıt yazabilmisiniz.

http://www.toyotaclubtr.com/index.php?topic=53633.msg734995#msg734995

[(Gizli Üye)]

Benimkinde de piston segman değişiminden sonra bir performans düşüşü oldu sanki. İstanbul'da Avrupa yakasında performans testini yaptırabileceğim yer bilen var mı acaba?

Maslak sanayide Paşaoğlu servis var Savaş usta orda yaptırabilirsiniz.
http://www.servispasaoglu.com.tr/

[(Gizli Üye)]

Maslak sanayide Paşaoğlu servis var Savaş usta orda yaptırabilirsiniz.
http://www.servispasaoglu.com.tr/

Cevap için teşekkürler Sevgin Bey. Fiyatlar konusunda bir bilginiz var mı acaba?

[(Gizli Üye)]

Eyüp Bey benim ve birçok arkadaşın yaşadığı sürece siz de girmiş bulunuyorsunuz. Çok geçmiş olsun.
Oyalama periyodu sizde de aynen işlemeye  devam ediyor.Emin olun servis veya merkezle bu sorunu çözmeniz çok zor hatta imkansız diyebilirim.
Yasal yollara başvurmayı düşünüyorsanız eğer 1-1,5 yılı göze alın.Benim Ekim ayında duruşmam var bakalım ne çıkacak.

Bu arada internette aşağıdaki yazıyı buldum.27 Haziran 2013 tarihli .Eğer böyle bir soru önergesi varsa ,böyle bir durumun TBMM ye kadar taşınması bile bence marka için çok utanç verici bir durum olsa gerek.
Bu sorunun çözülmesi için uğraşan tüm arkadaşların emeklerine sağlık.

[(Gizli Üye)]

Cevap için teşekkürler Sevgin Bey. Fiyatlar konusunda bir bilginiz var mı acaba?

Çok pahalı olacğını sanmıyorum.Telefondan net bilgi alabilirsiniz.

[(Gizli Üye)]

Tanışma konusunda tanışma amacının dışına çıkılamayacağı sabit başlık ile belirtilmiştir.

[(Gizli Üye)]

Bu arada internette aşağıdaki yazıyı buldum.27 Haziran 2013 tarihli .Eğer böyle bir soru önergesi varsa ,böyle bir durumun TBMM ye kadar taşınması bile bence marka için çok utanç verici bir durum olsa gerek.
Bu sorunun çözülmesi için uğraşan tüm arkadaşların emeklerine sağlık.

Eklemiş olduğunuz yazıya verilen cevabı bulabildim bugün. Müfettiş görevlendirilmiş. Bakalım sonuç ne olacak. Tüm mağdurlar için hayırlı olması dileği ile.

[(Gizli Üye)]

öncelikle bu değerli paylaşım için kendi adıma çok teşekkür ederim.
Bizler Toyota sahipleri ve bir kısım mağdur olarak bir şekil çaba içerisindeyiz.

Marka adına açıkçası hayal krıklığı içerisindeyim.

Sayın site yöneticelerime bir sorum olacak; bizler birey olarak bir şekil şikayet ve memnuniyetsizliğimizi paylaşıp sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
Özellikle, belgelenen ve bir çok mağdur arkadaşımızın olduğu bu "yağ eksiltme" sorunuyla ilgili "TOYOTA TÜRKİYE'yle" binlerce üyesi olan değerli "toyotaclubtr.com" iletişime geçmiş midir veya geçme gereği duymuş mudur ?
Böyle bir çalışma var mıdır?

Forum içinde bu konuyla ilgili her satır bilgiyi tek tek okuyorum. Milletvekillerimiz bile bu konu hakkında çalışma yaparken yönetici arkadaşlarımızın da bu konu hakkında eminim ki söyleyecekleri vardır. Onların düşünceleride bizler için son derece önemlidir.

Görüş ve fikir belirten herkese  teşekkürler.

[(Gizli Üye)]

öncelikle bu değerli paylaşım için kendi adıma çok teşekkür ederim.
Bizler Toyota sahipleri ve bir kısım mağdur olarak bir şekil çaba içerisindeyiz.

Marka adına açıkçası hayal krıklığı içerisindeyim.

Sayın site yöneticelerime bir sorum olacak; bizler birey olarak bir şekil şikayet ve memnuniyetsizliğimizi paylaşıp sesimizi duyurmaya çalışıyoruz.
Özellikle, belgelenen ve bir çok mağdur arkadaşımızın olduğu bu "yağ eksiltme" sorunuyla ilgili "TOYOTA TÜRKİYE'yle" binlerce üyesi olan değerli "toyotaclubtr.com" iletişime geçmiş midir veya geçme gereği duymuş mudur ?
Böyle bir çalışma var mıdır?

Forum içinde bu konuyla ilgili her satır bilgiyi tek tek okuyorum. Milletvekillerimiz bile bu konu hakkında çalışma yaparken yönetici arkadaşlarımızın da bu konu hakkında eminim ki söyleyecekleri vardır. Onların düşünceleride bizler için son derece önemlidir.

Görüş ve fikir belirten herkese  teşekkürler.

Sevgin bey .

Forum yönetimi toyota Türkiye ile değilde toyota Türkiye forum yönetimi ile iletişime geçti .

İletişime geçme amaçları sorunu çözmek değil her zaman olduğu gibi gizlemekti . Üyelerimizden Özer ÖZTÜRK bu sorunla ilgili hukuki süreçte daha mahkeme başlamadan (Bilir kişi raporu sonucu ) toyotaya pes dedirtti ve aracını geri iade etti . Üyemiz bu gelişmelerin tüm belgelerini forumda bizimle paylaşıp bize yol gösterince konuyu gören toyota Türkiye yetkilileri forum yönetimini mahkemeye vermekle tehdit etti ve forum yönetimi mecburen o konuyu sildi .

İletişime geçme nedenlerini tabi tam olarak bilmiyorum forum yönetiminin bize aktardığı bilgi bu yönde idi daha doğru ve fazla bilgiyi elbet forum yönetimi açıklayacaktır .

[(Gizli Üye)]

Olan üç aşağı beş yukarı öyle idi evet.

[(Gizli Üye)]

Küçülmenin de bu kadarına pes. Koskoca  toyota forumu tehdit ediyor. Yazık ki ne yazık.

Peki bu insanlar yarın toplanıp, gezi parkına çıkıp tv kameraları önünde bağırıp çağırmaya başlarlarsa, bu seferde medyayı mı tehdit edecekler?

Çeşitli vesilelerle bu " müşteri memnuniyeti" "malının arkasında durmak " gibi kavramların "hikaye" olduğunu, probleminiz yokken hepsinin çok iyi olduğunu, ama en ufak bir problemde hepsinin anında "kıvıracağını" söyleyip durmuştum. toyotaya da bu tezimi doğruladığı için çook teşekkür ederim.

Not: Ben benzinli kullanıcısıyım ve bugüne kadar da bir sıkıntım olmadı. Yani bir mağdur olarak bu serzenişte bulunmuyorum.

Not2: Artık toyota yazarken, küçük harf kullanıyorum. Malum; büyük harf "özel isim", küçük harf ise "cins isim"

[(Gizli Üye)]

Küçülmenin de bu kadarına pes. Koskoca  toyota forumu tehdit ediyor. Yazık ki ne yazık.

Peki bu insanlar yarın toplanıp, gezi parkına çıkıp tv kameraları önünde bağırıp çağırmaya başlarlarsa, bu seferde medyayı mı tehdit edecekler?

Çeşitli vesilelerle bu " müşteri memnuniyeti" "malının arkasında durmak " gibi kavramların "hikaye" olduğunu, probleminiz yokken hepsinin çok iyi olduğunu, ama en ufak bir problemde hepsinin anında "kıvıracağını" söyleyip durmuştum. toyotaya da bu tezimi doğruladığı için çook teşekkür ederim.

Not: Ben benzinli kullanıcısıyım ve bugüne kadar da bir sıkıntım olmadı. Yani bir mağdur olarak bu serzenişte bulunmuyorum.

Not2: Artık toyota yazarken, küçük harf kullanıyorum. Malum; büyük harf "özel isim", küçük harf ise "cins isim"

Abi aynen dediğiniz gibi bende yakıştıramadım toytaya bunu . Ben aracımı almadan önce daha doğrusu sorunla yüzleşmeden önce toyotayı diğer firmalardan ayrı yerde tutardım özellikle müşteri memnuniyeti hususunda ama sorun yaşayınca hiç bir farklarının olmadığını hatta bazı firmalardan daha da kötü olduğunu öğrendim .

Büyük harf olayına aynen katılıyorum önceki mesajımı kontrol ederseniz sizinle aynı fikirde olduğumu göreceksiniz .

Verdiğiniz destek için teşekkürler . Aracınızı sorunsuz en önemlisi kazasız belasız güzel günlerde kullanmanız dileğiyle .

[(Gizli Üye)]

Maalesef toyota adına yakışır çözüm yolu izlememiş, markayı seçmemizdeki en önemli etken olan sorunsuzluk ve müşteri memnuniyeti ilkesinin sadece yazıdan ibaret olduğunu göstermiştir.

Bu sorunu tüketiciyi sert kanunlarla koruyan ülkelerde motor bloğu değişimi ve diğer parçalarla yaparken, bizim gibi tüketicinin korunmadığı ülkelerde ise oyalama taktiği izlenmiş ve blok değişimi yapılmadan diğer parçalar değiştirilmiştir. Bu işlemler bazı araçlara çözüm getirirken, bazılarında ise herhangi bir çözüm getirmemiştir. Bu değişim işlemi aynı parçalarla yapılmasına rağmen sonucun aynı olmaması işlemi yapan ustaların, konu ile ilgili tam olarak eğitilmediği fikrini oluşturuyor.

Ayrıca sorunun tekrar olmayacağının bir garantisi yoktur.

Ben bülteni para verip indirdim. Sonrasında Bursa'da aracı satan plazaya gittim, adamlar resmen başından savdı ve sorundan çok bülteni nasıl elde ettiğimle ilgilendiler. Daha sonra diğer plazaya gittim, orda hemen turbo ve vakum pompasının değiştirilmesi gerektiğini söylediler. Fakat önceki bakımlarda konu ile ilgili herhangi bir şikayet olmadığından merkezin onay vermediğini söylediler. Sonra sosyal medyada şikayetimi dile getirince merkezden arandım aracımda sorunsuz parçalar olduğunu iddia ettiler. Bende elimde bülten olduğunu ve sorunlu parçaları görebildiğimi söyledim. Arayan kişi bunu benim anlayamayacağımı iddia etti. Sonrasında servise yönlendirme isteyip istmediğimi sordular, bende satan plazaya değil diğer plazaya yönlendirmelerini istedim. Sonrasında oradan arandım ve tekrar parça tespitine gittim. Burada 50,000 bakımında işlem yapılacağı söylendi ve eksilen yağ tamamlandı.

Sonrasında 49675km'de işlemler yapıldı, 60502km'ye kadar herhangi bir uyarı vermeden bakıma girdim. Yağ azalmıştı ama eskisine nazaran hemen hemen yarısı kadardı. Şimdi bakım yapılalı yaklaşık 3000km oldu ve yağ seviyesi üst noktanın 1mm kadar altında. Şimdilik bir sorun kalmamış gibi gözüküyor ama tekrar olmayacağının garantisi yok.

İşin özü, bizde bu kanunlar oldukça tüm markalar bize diğer ülkelerde satamayacağı araçları satmaya devam edecek (VW DSG şanzımanı, toyota 1,4 d-4d motoru vb.).

[(Gizli Üye)]

Maalesef toyota adına yakışır çözüm yolu izlememiş, markayı seçmemizdeki en önemli etken olan sorunsuzluk ve müşteri memnuniyeti ilkesinin sadece yazıdan ibaret olduğunu göstermiştir.

Bu sorunu tüketiciyi sert kanunlarla koruyan ülkelerde motor bloğu değişimi ve diğer parçalarla yaparken, bizim gibi tüketicinin korunmadığı ülkelerde ise oyalama taktiği izlenmiş ve blok değişimi yapılmadan diğer parçalar değiştirilmiştir. Bu işlemler bazı araçlara çözüm getirirken, bazılarında ise herhangi bir çözüm getirmemiştir. Bu değişim işlemi aynı parçalarla yapılmasına rağmen sonucun aynı olmaması işlemi yapan ustaların, konu ile ilgili tam olarak eğitilmediği fikrini oluşturuyor.

Ayrıca sorunun tekrar olmayacağının bir garantisi yoktur.

Ben bülteni para verip indirdim. Sonrasında Bursa'da aracı satan plazaya gittim, adamlar resmen başından savdı ve sorundan çok bülteni nasıl elde ettiğimle ilgilendiler. Daha sonra diğer plazaya gittim, orda hemen turbo ve vakum pompasının değiştirilmesi gerektiğini söylediler. Fakat önceki bakımlarda konu ile ilgili herhangi bir şikayet olmadığından merkezin onay vermediğini söylediler. Sonra sosyal medyada şikayetimi dile getirince merkezden arandım aracımda sorunsuz parçalar olduğunu iddia ettiler. Bende elimde bülten olduğunu ve sorunlu parçaları görebildiğimi söyledim. Arayan kişi bunu benim anlayamayacağımı iddia etti. Sonrasında servise yönlendirme isteyip istmediğimi sordular, bende satan plazaya değil diğer plazaya yönlendirmelerini istedim. Sonrasında oradan arandım ve tekrar parça tespitine gittim. Burada 50,000 bakımında işlem yapılacağı söylendi ve eksilen yağ tamamlandı.

Sonrasında 49675km'de işlemler yapıldı, 60502km'ye kadar herhangi bir uyarı vermeden bakıma girdim. Yağ azalmıştı ama eskisine nazaran hemen hemen yarısı kadardı. Şimdi bakım yapılalı yaklaşık 3000km oldu ve yağ seviyesi üst noktanın 1mm kadar altında. Şimdilik bir sorun kalmamış gibi gözüküyor ama tekrar olmayacağının garantisi yok.

İşin özü, bizde bu kanunlar oldukça tüm markalar bize diğer ülkelerde satamayacağı araçları satmaya devam edecek (VW DSG şanzımanı, toyota 1,4 d-4d motoru vb.).

Abi dediğiniz gibi tüketicinin korunduğu ülkelerde blok değişimine de gidildi ama Macaristan ve Türkiye'de sadece piston ve sekmanlar değişti . Bu yüzden sorun tam çözülmedi ya eksilme azaldı yada aynen devam etti . Hatta benim araçta şu an revizyon öncesine göre daha çok eksilme var . Oysa ben kendilere olmama ihtimali varsa motorun açılmamasını özellikle belirttim onlarda bana kesinlikle olacak olmazsa aracın arkasında toyota gibi bir firma var içiniz rahat olsun dedi. Aman ne toyota usta öyle bir konuştu ki sanki toyotanın sözü senetmiş gibi ama gel gör ki sorun devam edince dansöz gibi kıvırdılar .

[(Gizli Üye)]

Benim kızgınlığım, dediğim gibi problem yaşadığımdan değil, zaten problem ne olursa olsun, arabamı kendi başıma söküp takıp her türlü problemi giderebilecek bilgi ve tecrübeye sahibim.

Yaklaşık 30 sene önce motor meslek lisesi ile otomotiv sektörüne bulaştım. O gün bu gündür, öyle ya da böyle sektörün içindeyim. Araba olayı benim için aynı zamanda bir hobi olduğu için de zevk alarak uğraşırım. Arabayı yıkamacılarda yıkatmam, kendim yıkarım , polisajına, boya korumasına kadar kendim yaparım.

Hangi konuda hatırlamıyorum ama bazı arkadaşlar ISO9000, TS 16949, ISO 10002 gibi standartlardan bahsetmişlerdi. Ben, işte bu bahsedilen standartların eğitmenliğini danışmanlığını ve belgelendirme denetçiliğini yapıyorum yaklaşık son 15 yıldır. Bu tip yönetim sistemlerinin uygulanması konusundaki deneyimim de neredeyse 25 yıla yaklaştı.

Bugüne kadar onbinlerce kişiye bu standartlar, kalite,  müşteri memnuniyeti vb. konularda eğitimler verdim. Hatta toyota adapazarı fabrikası bile var eğitim verdiğim firmalar arasında. Yüzlerce firmanın da belgelendirme denetimini yaptım, yüzlerce denetçi yetiştirdim.

Tüm bu eğitimlerde, yeri geldikçe toyotanın "kalite" ve "müşteri odaklılığını" insanlara anlattım durdum, toyota şöyle, toyota böyle dedim. Örnek olarak gösterdim, kimbilir kaç kişinin toyota almasına vesile oldum.

Kızgınlığım ve üzüntüm tamamen bundan. Ben tüm bu binlerce insana yanlış şeyler anlatmışım demekki. En azından bugüne kadar. Ama bundan sonraki binlere ne anlatacağımı biliyorum. Eğitim notlarımı revize etmem gerekiyor acilen...

Bilmem kaç yıllık markayı, marka değerini, bu seviyeye getirmek kimin hakkı? Bu hakkı nereden buluyorlar? Bu yetkiyi kimden alıyorlar?

Bunu yaparak kaç para kazandılar? Değdi mi? Çocuklarının karşısına geçip ne kadar ahlaklı ve etik bir iş geçmişine sahip olduklarını nasıl anlatacaklar ? Yarın öbürgün çocukları büyüyüp bu satırları okuduğunda yüzlerine nasıl bakacaklar ? Bu "üstün" başarılarından dolayı aldıkları yüklü primlerini çocuklarının boğazından nasıl geçirecekler?

O bilmem kaç tane dizeli çağırıp, bırakın tamirini, komple motorunu değiştirseydi toyotamı batardı?

Avrupa ve Amerikada en ufak bir problem olduğunda bunların tepesine binen, canlarına okuyan vekiller, hükümetler bizde niye yok? Bizim vatandaşımız bilmem kaç sene anası ağlayana kadar çalışıp zar zor bir araba alıp, onu da elin avrupalısından bilmem kaçbin Euro fazlaya alıp, neden üçüncü sınıf insan muamelesi görüyor?


Arkadaşlar, herkesin dini imanı Allah'ı para. Allah hepsinin gözünü doyursun...

Neyse, çok uzun yazmışım kusura bakmayın...

[(Gizli Üye)]

Benim kızgınlığım, dediğim gibi problem yaşadığımdan değil, zaten problem ne olursa olsun, arabamı kendi başıma söküp takıp her türlü problemi giderebilecek bilgi ve tecrübeye sahibim.

Yaklaşık 30 sene önce motor meslek lisesi ile otomotiv sektörüne bulaştım. O gün bu gündür, öyle ya da böyle sektörün içindeyim. Araba olayı benim için aynı zamanda bir hobi olduğu için de zevk alarak uğraşırım. Arabayı yıkamacılarda yıkatmam, kendim yıkarım , polisajına, boya korumasına kadar kendim yaparım.

Hangi konuda hatırlamıyorum ama bazı arkadaşlar ISO9000, TS 16949, ISO 10002 gibi standartlardan bahsetmişlerdi. Ben, işte bu bahsedilen standartların eğitmenliğini danışmanlığını ve belgelendirme denetçiliğini yapıyorum yaklaşık son 15 yıldır. Bu tip yönetim sistemlerinin uygulanması konusundaki deneyimim de neredeyse 25 yıla yaklaştı.

Bugüne kadar onbinlerce kişiye bu standartlar, kalite,  müşteri memnuniyeti vb. konularda eğitimler verdim. Hatta toyota adapazarı fabrikası bile var eğitim verdiğim firmalar arasında. Yüzlerce firmanın da belgelendirme denetimini yaptım, yüzlerce denetçi yetiştirdim.

Tüm bu eğitimlerde, yeri geldikçe toyotanın "kalite" ve "müşteri odaklılığını" insanlara anlattım durdum, toyota şöyle, toyota böyle dedim. Örnek olarak gösterdim, kimbilir kaç kişinin toyota almasına vesile oldum.

Kızgınlığım ve üzüntüm tamamen bundan. Ben tüm bu binlerce insana yanlış şeyler anlatmışım demekki. En azından bugüne kadar. Ama bundan sonraki binlere ne anlatacağımı biliyorum. Eğitim notlarımı revize etmem gerekiyor acilen...

Bilmem kaç yıllık markayı, marka değerini, bu seviyeye getirmek kimin hakkı? Bu hakkı nereden buluyorlar? Bu yetkiyi kimden alıyorlar?

Bunu yaparak kaç para kazandılar? Değdi mi? Çocuklarının karşısına geçip ne kadar ahlaklı ve etik bir iş geçmişine sahip olduklarını nasıl anlatacaklar ? Yarın öbürgün çocukları büyüyüp bu satırları okuduğunda yüzlerine nasıl bakacaklar ? Bu "üstün" başarılarından dolayı aldıkları yüklü primlerini çocuklarının boğazından nasıl geçirecekler?

O bilmem kaç tane dizeli çağırıp, bırakın tamirini, komple motorunu değiştirseydi toyotamı batardı?

Avrupa ve Amerikada en ufak bir problem olduğunda bunların tepesine binen, canlarına okuyan vekiller, hükümetler bizde niye yok? Bizim vatandaşımız bilmem kaç sene anası ağlayana kadar çalışıp zar zor bir araba alıp, onu da elin avrupalısından bilmem kaçbin Euro fazlaya alıp, neden üçüncü sınıf insan muamelesi görüyor?


Arkadaşlar, herkesin dini imanı Allah'ı para. Allah hepsinin gözünü doyursun...

Neyse, çok uzun yazmışım kusura bakmayın...

Abi sonuna kadar aynı fikirdeyim .

[(Gizli Üye)]

Benim kızgınlığım, dediğim gibi problem yaşadığımdan değil, zaten problem ne olursa olsun, arabamı kendi başıma söküp takıp her türlü problemi giderebilecek bilgi ve tecrübeye sahibim.

Yaklaşık 30 sene önce motor meslek lisesi ile otomotiv sektörüne bulaştım. O gün bu gündür, öyle ya da böyle sektörün içindeyim. Araba olayı benim için aynı zamanda bir hobi olduğu için de zevk alarak uğraşırım. Arabayı yıkamacılarda yıkatmam, kendim yıkarım , polisajına, boya korumasına kadar kendim yaparım.

Hangi konuda hatırlamıyorum ama bazı arkadaşlar ISO9000, TS 16949, ISO 10002 gibi standartlardan bahsetmişlerdi. Ben, işte bu bahsedilen standartların eğitmenliğini danışmanlığını ve belgelendirme denetçiliğini yapıyorum yaklaşık son 15 yıldır. Bu tip yönetim sistemlerinin uygulanması konusundaki deneyimim de neredeyse 25 yıla yaklaştı.

Bugüne kadar onbinlerce kişiye bu standartlar, kalite,  müşteri memnuniyeti vb. konularda eğitimler verdim. Hatta toyota adapazarı fabrikası bile var eğitim verdiğim firmalar arasında. Yüzlerce firmanın da belgelendirme denetimini yaptım, yüzlerce denetçi yetiştirdim.

Tüm bu eğitimlerde, yeri geldikçe toyotanın "kalite" ve "müşteri odaklılığını" insanlara anlattım durdum, toyota şöyle, toyota böyle dedim. Örnek olarak gösterdim, kimbilir kaç kişinin toyota almasına vesile oldum.

Kızgınlığım ve üzüntüm tamamen bundan. Ben tüm bu binlerce insana yanlış şeyler anlatmışım demekki. En azından bugüne kadar. Ama bundan sonraki binlere ne anlatacağımı biliyorum. Eğitim notlarımı revize etmem gerekiyor acilen...

Bilmem kaç yıllık markayı, marka değerini, bu seviyeye getirmek kimin hakkı? Bu hakkı nereden buluyorlar? Bu yetkiyi kimden alıyorlar?

Bunu yaparak kaç para kazandılar? Değdi mi? Çocuklarının karşısına geçip ne kadar ahlaklı ve etik bir iş geçmişine sahip olduklarını nasıl anlatacaklar ? Yarın öbürgün çocukları büyüyüp bu satırları okuduğunda yüzlerine nasıl bakacaklar ? Bu "üstün" başarılarından dolayı aldıkları yüklü primlerini çocuklarının boğazından nasıl geçirecekler?

O bilmem kaç tane dizeli çağırıp, bırakın tamirini, komple motorunu değiştirseydi toyotamı batardı?

Avrupa ve Amerikada en ufak bir problem olduğunda bunların tepesine binen, canlarına okuyan vekiller, hükümetler bizde niye yok? Bizim vatandaşımız bilmem kaç sene anası ağlayana kadar çalışıp zar zor bir araba alıp, onu da elin avrupalısından bilmem kaçbin Euro fazlaya alıp, neden üçüncü sınıf insan muamelesi görüyor?


Arkadaşlar, herkesin dini imanı Allah'ı para. Allah hepsinin gözünü doyursun...

Neyse, çok uzun yazmışım kusura bakmayın...

Abi e12 miz olsa bile şuan sorunsuz ama yine toyota almak için düşünüdürür insanı. Söylediklerine aynen katılıyorum

[(Gizli Üye)]

İlke'cim ben şahsen tamamen soğudum.Corollamızı yeni sattık.Şu an tek baktığım araba Honda.Ne yapalım bu milleti enayi yerine koyan toyota düşünsün.

[(Gizli Üye)]

İlke'cim ben şahsen tamamen soğudum.Corollamızı yeni sattık.Şu an tek baktığım araba Honda.Ne yapalım bu milleti enayi yerine koyan toyota düşünsün.

[(Gizli Üye)]

o nasıl bir hizmet anlayışıdır arkadaş...
bosch servisine götürmek de neymiş, üstüne de tüm bu yapılanlar.
sonucun çok farklı olacağını sanmam ama durumu Toyota Türkiye'ye de bildirmeniz de fayda var bence...