Konu: Ekonomi, Yatırım, Sanayi, Strateji

[(Gizli Üye)]

Katılıyorum,sigara sağlığa zararlı ve daha önce ifade ettiğim gibi bütün kötülüklerin babasıdır,maddi hesaplamalar doğru,manevi zararları ise sayılamayacak kadar çok,isteyene mesane kanseri,isteyene koah,isteyene zor atlatılan zatürre vs her şey mevcut; şu son 15 günü tüm tedbirlere ,3 inaktif corona ,1 grip aşısına rağmen pozitiften negative dönmek için oldukça sıkıntılı geçirdim,eğer sigara içseydim herhalde başaramazdım,istatistiklere + 1 eklenirdi.

[(Gizli Üye)]

Yunanistan ve italya avrupa birliğinde ve kilise altında olmasaydı türkiye’den hiçbir farkları olmazdı. İkisini de sırtlayan almanya ve fransa’dır. Özellikle yunanistan’ı. Yunanistan kim ki sırf gökçeada’da ikamet ediyor diye hristiyan ailelere hane başı 3000 euro maaş verebiliyor?

Kimse devleti suçlamasın. Tekrar ediyorum. Devlet denilen şey milletinin ortalamasıdır. Ne zaman milletimiz aydınlanır, o zaman devlet de aydınlanır.

Hala kimse, imkanı varken a6, e klas, 5 seridi almak yerine sandero clio en çok satılan model oluyor açıklamadı. Açıklayamaz. Çünkü lüksü seviyoruz. Avrupa kadar gelirimiz yok, adamlar ekonomik sürüyor ama biz fakir olarak ilk fırsatta lükse geçiyoruz. Çünkü biz buyuz. Devlet de aynı böyle. O makam odaları neden süsleniyor? İşte bu yüzden. Kafa hep aynı.

%0.1 hatta %0.01 lik kesimden örnekler vererek olayı genelliyorsun. Bu ülkede çalışanların yarısı asgari ücret maaş alıyor. Adamlar ekonomik araç alıyor çünkü Hollanda'da vergi aracın gücü ve ağırlığıyla orantılı. Almanya'da e classe, a6, 5 serisi çok fazla. Onu alamayanlar da/almak istemeyenler de gidiyor skoda superb alıyor mazda alıyor. Clionun sanderonun 400 bin tl olduğu 4250 tl asgari ücrete sahip memlekette neyin lüksünden bahsediyorsun? Evet %90 insanımıza araba lüks oldu. Avrupa'da 1000 kişiye düşen araç sayısı en düşük ülke biziz...

Bu petrol fiyatlarıyla da km.de 1 tl yakarak zaten en fazla işe giderken kullanırız diyeceğim de otobüs biletlerine de %50 zam gelecek.

[(Gizli Üye)]

%0.1 hatta %0.01 lik kesimden örnekler vererek olayı genelliyorsun. Bu ülkede çalışanların yarısı asgari ücret maaş alıyor. Adamlar ekonomik araç alıyor çünkü Hollanda'da vergi aracın gücü ve ağırlığıyla orantılı. Almanya'da e classe, a6, 5 serisi çok fazla. Onu alamayanlar da/almak istemeyenler de gidiyor skoda superb alıyor mazda alıyor. Clionun sanderonun 400 bin tl olduğu 4250 tl asgari ücrete sahip memlekette neyin lüksünden bahsediyorsun? Evet %90 insanımıza araba lüks oldu. Avrupa'da 1000 kişiye düşen araç sayısı en düşük ülke biziz...

Bu petrol fiyatlarıyla da km.de 1 tl yakarak zaten en fazla işe giderken kullanırız diyeceğim de otobüs biletlerine de %50 zam gelecek.

Neden Hollanda ile kıyas yapılıyor? Hollanda hollanda olana kadar ne yaşamış bakılıyor mu? Önce hollanda kadar refah seviyemiz olsun, ondan sonra kıyaslama yaparız. Yok öyle hazıra konmak. Adamlar 200 senelik sanayi devriminden sonra bu durumdalar.

Avrupa aydınlama çağını biraz araştırmalı. Sanayi devrimi ve işçilerin nasıl ezildiğini sonrasında nasıl sosyal haklarına kavuştuğunu akabine nasıl sosyal devlet olunduğunu ve planlı yaşamaya geçildiğini araştırmalı. Bunlar daha türkiye’de yok. Avrupa halkları laylaylom yaparak bu refah seviyesine ulaşmadı. İnsanların devletler ve burjuva sınıfı altında nasıl ezildiği, sonradan nasıl haklarını elde ettiği okunmalı.

Türkiye önce bunları aşsın, sonra refah seviyesinde konfor istesin. Maalesef şu an haketmiyoruz. Fakiriz.

Konu petrol. Doğru konu neresiyse taşınabilir aslında

[(Gizli Üye)]

Katılıyorum,sigara sağlığa zararlı ve daha önce ifade ettiğim gibi bütün kötülüklerin babasıdır,maddi hesaplamalar doğru,manevi zararları ise sayılamayacak kadar çok,isteyene mesane kanseri,isteyene koah,isteyene zor atlatılan zatürre vs her şey mevcut; şu son 15 günü tüm tedbirlere ,3 inaktif corona ,1 grip aşısına rağmen pozitiften negative dönmek için oldukça sıkıntılı geçirdim,eğer sigara içseydim herhalde başaramazdım,istatistiklere + 1 eklenirdi.

Abi geçmiş olsun iyisindir İNŞAALLAH şimdi,aşılı olmana ve bilinçli bir birey olarak dikkat etmene rağmen nasıl oldu bu nereden bulaştı acaba,
Bide dikkatimi çeken başka bir konu var bilenler lütfen şunu bir açıklasın,
Çevremdeki tüm aşılı ahbablarım,kuzenlerim,amcam,dayım vs herkes pozitif çıkıyor tek tek enfekte oluyorlar,tabi bunun yanında aşısız olanlarda var alısızlarda herhangi bir hastalık belirtileri vs yok,bu işte bir teeslik var ama anlamış değilim şuanda bende 3 gün oldu nazal septum deviasyon ameliyatı oldum kendimden korkuyorum.
Mesaj Birleştirildi: Ocak 09, 2022, 09:51:17

Sigara sağlığa zararlıdır!.
Konu ile ne alakası var demeyin, şöyle ki...
10 yıl önceden beri günde bir paket, M marka sigara tüketen birisi, bu tüketimden kendi ve çevresinin sağlığını düşünerek vszgeçseydi ve her gün tüketmediği sigaranın karşılığı TL'yi kenara (kumbara) koysaydı, bugün bir miktar parası birikmiş, birikirken de değerini kaybetmiş olurdu. Bunda herkes hemfikir değil mi? Geçmişe dönüp sigara fiyatlarından toplam TL birikim hesaplanabilir.
Ancak bu kişi sigara tüketmekten yine vazgeçse ama her gün bir paket sigarayı kenara koysaydı;
Bugün bir paket M sigara 21TL dense,
365x10=3650+2=3652
3652x21=76.692 TL lik ürünü olurdu.

Sigara sağlığa zararlıdır.

Sigaranın sağlığa zararları saymakla bitmez,tepeden tırnağa vücuttaki bütün hücrelerin zerresine kadar nüfuz ediyor 10 yıl sigara içmiş bir insan bugün bıraksa 30 yıl sonra bile kanında hâlâ sigaranın zararlı maddelerine rastlanabiliyor,akciğere verdiği zararlar geri dönüşü olmayan sonuçlar doğuruyor,maddi zararlar telafi edilebilir ama sağlığın telafisi malesef yok.

[(Gizli Üye)]

Tokay bey, Ümit bey her ikinizede çok geçmiş olsun Allah biran önce şifanızı versin. 10 yıl çok ağır hastalıklarla mücadele eden biri olarak şunu söylemek istiyorum, sağlıktan değerli hiçbir şey yok. Ancak ne zaman kıymetini biliyoruz, sağlığımızı kaybettikten sonra. Sağlıklı iken, su akarken, elektrik yanarken onların değerini bilirsek kaybettiğimizde en az zararı gören biz oluruz. Herkese sağlıklı günler diliyorum

[(Gizli Üye)]

Tokay bey ve Ümit bey ikinize de geçmiş olsun Allah şifa versin.

Aşıların zaten bulaşma koruyuculuğu pek yok. Ya aşı kaynaklı hasta edecek derecede yeteri kadar çoğalma sağlayamadan antikorlar virüsü yok ediyor. Y da çoğalsalar da yatağa düşürecek derecede hastalık yapamıyor. Vücut direnci hastalığı yeniyor.   Ancak aşılı değilsek ve vücut direncimiz düşükse bu durumda en iyi ihtimal yatakta geçiriyoruz. En kötü ihtimali de malum. Herkes veya büyük çoğunluk aşılı olsa belki çabuk bitecek ama aşısızların çokluğundan dolayı bulaş bir kısır döngü halinde devam ediyor. Bu yeni hastalık bakımından biraz daha hafif geçirilmesine neden oluyormuş. Ciğerlere inmeden üst solunum yollarında enfeksiyon yapıyormuş. Tabi corona yanında domuz gribi de çok yaygın olmaya başlamış. Özellikle çocuklar arasında.

[(Gizli Üye)]

İyi dileklerinize tekrar teşekkür ediyorum,inanılmaz bir bulaşıcılığı olduğu kesin,hatta karşıdan karşıya geçerken yaya geçidinde bile almak mümkün,maalesef toplumsal bağışıklığı sağlayamadık,aşısızlar,tam aşı programına uymayanlar derken kısmi olarak sağlanan bağışıklık 3 ay gibi süre geçince sıfırlanmış oldu,olaya yeniden başladık,zaten dünyada bazı ülkelere hiç aşı gitmedi,yapılamadığı için ve uçaklar,gemiler vasıtasıyla yayılmaya devam etti,Coronavirüs ailesine karşı aşılar yayınlara ve bildiğimize göre 3 aylık ortalama koruma süresine sahip,araya grip aşısı girdi,biraz zaman geçsin 4 cü aşıyı olalım derken 5 ci aya yaklaştık ve yakalandık.Nezle,grip,domuz gribi olabilir mi? diye düşünürken test yaptırmadan hemen her ihtimale karşı kendimi izole ettim,haklı çıktım.Sigara konusuna dönersek bir yakınımız 10-15 yıl sigara içti sonra bıraktı,bırakalı neredeyse 10-15 yıl oldu,geçenlerde  pneumoni aşılı olmasına rağmen zatürreye yakalandı,zor atlattı,akciğer bt lerinde hala sigara etkileri görüldü,önerim sigaraya hiç başlamamak,içiliyorsa azaltmak ve bırakmak.Çevrede ciğerleri henüz körpe 14-15 yaşlardaki genç kızları ve delikanlıları sigara içerken görmek içimi acıtıyor.

[(Gizli Üye)]

Neden Hollanda ile kıyas yapılıyor? Hollanda hollanda olana kadar ne yaşamış bakılıyor mu? Önce hollanda kadar refah seviyemiz olsun, ondan sonra kıyaslama yaparız. Yok öyle hazıra konmak. Adamlar 200 senelik sanayi devriminden sonra bu durumdalar.

Avrupa aydınlama çağını biraz araştırmalı. Sanayi devrimi ve işçilerin nasıl ezildiğini sonrasında nasıl sosyal haklarına kavuştuğunu akabine nasıl sosyal devlet olunduğunu ve planlı yaşamaya geçildiğini araştırmalı. Bunlar daha türkiye’de yok. Avrupa halkları laylaylom yaparak bu refah seviyesine ulaşmadı. İnsanların devletler ve burjuva sınıfı altında nasıl ezildiği, sonradan nasıl haklarını elde ettiği okunmalı.

Türkiye önce bunları aşsın, sonra refah seviyesinde konfor istesin. Maalesef şu an haketmiyoruz. Fakiriz.

Konu petrol. Doğru konu neresiyse taşınabilir aslında

Konuyu çarptırma lütfen. "Hala kimse, imkanı varken a6, e klas, 5 seridi almak yerine sandero clio en çok satılan model oluyor açıklamadı. Açıklayamaz. Çünkü lüksü seviyoruz" yazına cevaben Hollanda'da küçük arabanın neden satıldığını, Almanya'da ise neden lüks araçların satıldığını, ülkemizde de o lüks araçları alanların 10binde 1lik bir kesim bile olmadığını aktardım. Kıyaslama yapmadım. Önceki yazdıklarıma yorumun yok sanırım. Müstehak bu millete diyorsun anladık.

Caddede trafik görünce 80 milyonda araba var, avmyi dolu görünce 80milyon alışveriş yapıyor şeklindeki saçma düşünceden vazgeçilmeli artık.

[(Gizli Üye)]

Tokay Bey, Ümit Bey geçmiş olsun.

Mutlu ve Tansu Bey, ikinizin de verdiği bilgiler ve görüşleri çok değerli ve herkese fayda sağlıyorsunuz. Bazen farklı düşünülse de, bazen benzer düşünceler farklı dile getirilse de aslolan bilim, gerçekler, herkesin yararı.

Tansu Bey şunu anlatmaya çalışıyor diye düşünüyorum, kendisi teyit eder ya da düzeltir. Geçen bir kaç yüz yıl incelenirse, gelişmiş ülkeler sanayi devrimini yaşadı. Bu süreçte savaşlar, acılar, denemeler oldu. Türkiye ve kimi ülkeler ise o sürece girmedi, sürecin belli aşamasında, bir zaman sıçraması ile kendini bazı yönlerden geliştirdi ama bazı yönler eksik kaldı. Sanayi devrimi, kültür, sanat ve bilimle desteklenmeli. Bunu belli yıllara kadar görebiliyoruz aslında. Sonrasında ise okumak yerine dinlemek kolay geldi bir çoklarına. Bu da tembellik, yanlış yönlendirilme, özgür olmayan fikir ve vicdanlar doğurdu.
Toplum gelişmek, her yönden başarı istiyorsa, önce BEN dememeli o toplumun bireyleri, BİZ demeli, spnra buna uygun donanımla hareket etmeli.

Sigaraya karşı topyekün ve daha bilinçli mücadele edilmeli. Zararı sadece kullanımını kabul edene değil, kullanımı sırasında yakın çevrede olanlara da.

[(Gizli Üye)]

Bizim en büyük sorunumuz lüks hayat ile ilgili değil aslında bizim en büyük sorunumuz  Müslümanlık elden gitmesin mantığını düşünerek aslında elimizden giden bin bir şeyi görememek. Ekonomik seviyemiz,eğitim,yaşam kalitesi,sağlık. Her gelen yıl bir önceki yılı aratıyor.  Şu sadece karşısını gösteren gözlükleri insanlar çıkarıp atmalı etrafında neler olup bittiğini görmeli. Yurt dışında 1 haftada rahat bir şekilde 1 kilo et yiyebiliriken ülkemiz de ancak 1 ayda 1 kilo et yenilebiliyor seçmen bunun sebebini düşünmeli. Sadece etrafınıza bakıp  BMW,MERCEDES veya Full paket arabalara binenlere bakarak ekonomik seviye tespiti değil arka mahallelere girip insanların ekonomik sorunlardan dolayı psikolojik savaş verdiğini de gözlemlemeli. Artık insanlar eti geçtim meyveyi yiyemez oldular artık günümüz koşullarında meyve yemek bile lüks tüketim yumurta yemek lüks tüketim.

[(Gizli Üye)]

Hollandaya bakmayalım tamam, Güney Koreye bakalım. Hani yarım asırdan uzun bir süre önce savaşa yardıma gittiğimiz Güney Kore.

Nüfusu, yüz ölçümü her şeyi ortada. Adamların Hyundai, Kia, LG ve Samsung gibi dev markaları var. Çoğumuz farkında değiliz ama K-Pop denen bir akımla Z kuşağının kalbini fethetmişler. ( BTS vs.) Kore dizilerinin dünya üzerindeki başarısına da değinmiyorum. (Gerçi bizde de son 7-8 yıla kadar dizi sektörü dünya çapındaydı.)

Korede petrol mü var? Doğalgaz mı var?  Tabi ki yok. Sanayi devrimini yaşamış mı? Yoo. Mevcut durumuna gelmesi için herhangi bir bedel ödedi mi? Bildiğim kadarıyla hayır. E o zaman bizden farkı ne?

Yukarıda saydıklarım yok tamam. Ama muhtemelen şunlar da yoktur. Ar-Ge yapan, katma değerli mal ve hizmet üreten teknoloji kuruluşlarının içini işin ehli olmayan yandaşlarla doldurmak, sıcak parayı betona ve yola gömmek, beyin göçüne sebep olmak, gençlerini gelecekten umutsuz hale getirmek vb...

Şimdi oldu mu? Savunmayın demiyorum hobi olarak yine savunun ülkede olan bitenleri. Ama insanların aklıyla alay edercesine bunu yapmak bence hoş değil.

[(Gizli Üye)]

Hollandaya bakmayalım tamam, Güney Koreye bakalım. Hani yarım asırdan uzun bir süre önce savaşa yardıma gittiğimiz Güney Kore.

Nüfusu, yüz ölçümü her şeyi ortada. Adamların Hyundai, Kia, LG ve Samsung gibi dev markaları var. Çoğumuz farkında değiliz ama K-Pop denen bir akımla Z kuşağının kalbini fethetmişler. ( BTS vs.) Kore dizilerinin dünya üzerindeki başarısına da değinmiyorum. (Gerçi bizde de son 7-8 yıla kadar dizi sektörü dünya çapındaydı.)

Korede petrol mü var? Doğalgaz mı var?  Tabi ki yok. Sanayi devrimini yaşamış mı? Yoo. Mevcut durumuna gelmesi için herhangi bir bedel ödedi mi? Bildiğim kadarıyla hayır. E o zaman bizden farkı ne?

Yukarıda saydıklarım yok tamam. Ama muhtemelen şunlar da yoktur. Ar-Ge yapan, katma değerli mal ve hizmet üreten teknoloji kuruluşlarının içini işin ehli olmayan yandaşlarla doldurmak, sıcak parayı betona ve yola gömmek, beyin göçüne sebep olmak, gençlerini gelecekten umutsuz hale getirmek vb...

Şimdi oldu mu? Savunmayın demiyorum hobi olarak yine savunun ülkede olan bitenleri. Ama insanların aklıyla alay edercesine bunu yapmak bence hoş değil.

Güzel noktaya değinmişsiniz Ali bey. Kore yerinde bir örnek oldu.
Bizde de güzel gelişmeler yaşanıyor, yerli çip, savunma sanayi projeleri, sırada yerli otomobil... Bunlar inşallah dünyaya açılabilirse bizim de katma değeri yüksek getirisi olan ürünlerimiz olur. Olmalı da. Olması için engel de yok aslında.

[(Gizli Üye)]

Kore’nin 80’li ve 90’lı yıllarda neler yaptığına, halkının ne kadar düşük maaş aldığına (döviz cinsinden) bakıldı mı? Kore halkı şu an nasıl çalışıyor biliniyor mu? Kore halkı yeterince ezilmiştir. Küllerinden doğmuştur. Ayrıca çin ve rusya’ya karşı nasıl savaşta desteklendiyse ekonomide de desteklenmiştir. Amerika boşuna güney kore’de savaşmadı. Ayrı konu bunlar

Benim savunduğum nokta “hep bekliyoruz”. Oy vererek “devlet bizi muasır medeniyetler seviyesine çıkarsın” diye bekliyoruz. Oy verdik, iş bitti. Gerisi devlette. Genel anlayış bu. Bu değişmedikçe bin kere de oy verilse binbir parti de iktidara gelse sonuç değişmez.

Herkes elini taşın altına koyacak. Kendini geliştirecek. Daha çok çalışacak. İlk bulduğu fırsatta iphone pro max almayacak, a6 almayacak. Yeteni alacak. Zengin ülke miyiz? Hayır. O zaman ona göre davranılacak

[(Gizli Üye)]

Kore ile karşılaştırılabilirdik aslında, onlar gibi yapabilseydik. Onlar Batı ile tam ittifak yaptılar, onlardan büyük destek aldılar, kendileri de eşşekler gibi çalışıp bunun üzerine koydular, şu anda da Cumartesi günleri tüm ülke ücret almadan devlet için çalışır. Neredeyse sadece uyumak için evine gidenlerin ülkesi, kalan vakitleri çalışarak geçiyor. Biz ne yapıyoruz ? Batıya katıksız düşmanlık. Ülkemizde de Devleti - Belediyeleri nasıl soyarız? Oralarda nasıl işe gireriz derdindeyiz. Geçelim.

[(Gizli Üye)]

Kore’nin 80’li ve 90’lı yıllarda neler yaptığına, halkının ne kadar düşük maaş aldığına (döviz cinsinden) bakıldı mı? Kore halkı şu an nasıl çalışıyor biliniyor mu? Kore halkı yeterince ezilmiştir. Küllerinden doğmuştur. Ayrıca çin ve rusya’ya karşı nasıl savaşta desteklendiyse ekonomide de desteklenmiştir. Amerika boşuna güney kore’de savaşmadı. Ayrı konu bunlar

Benim savunduğum nokta “hep bekliyoruz”. Oy vererek “devlet bizi muasır medeniyetler seviyesine çıkarsın” diye bekliyoruz. Oy verdik, iş bitti. Gerisi devlette. Genel anlayış bu. Bu değişmedikçe bin kere de oy verilse binbir parti de iktidara gelse sonuç değişmez.

Herkes elini taşın altına koyacak. Kendini geliştirecek. Daha çok çalışacak. İlk bulduğu fırsatta iphone pro max almayacak, a6 almayacak. Yeteni alacak. Zengin ülke miyiz? Hayır. O zaman ona göre davranılacak

Biz sanki çok yüksek maaş alıyoruz Tansu Bey. Şu linkten asgari ücretin 2002'den beri nasıl 500 doları bile geçmediğini görebilirsiniz: https://www.birgun.net/haber/asgari-ucret-dolar-bazinda-gecen-yilin-gerisinde-kaldi-son-11-yilin-en-dusugu-328276

Aynı şekilde günde en az 8-11 saat çalışan bir millet olarak biz zaten az çalışıyor, Cumartesileri de tüm özel sektör olarak evde yatıyoruz. Dolayısıyla ezilmiyoruz. Madenlerde, tersanelerde, inşaatlarda, iş kazalarında gerçekleşen ölümleri de bir kenara bırakalım. Peki...

Bizi batı niye desteklesin? Kazandığımız sıcak paraları asfalta ve betona gömmeye devam edelim diye mi? Mega projeler adı altında kanallar açıp, trilyonluk dinozor parkları yapalım diye mi? Yabancı yatırımcı neyi fonlayacak, devletten ihale alan sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen şirketlerin ürettiği betonları mı? Valla bu haldeki bir ülkeyi yabancı devletler de yabancı yatırımcı da desteklemez, kimse kusura bakmasın. Ancak topraklarına dayanan göçmenleri tutması için tampon ülke olma misyonu yüklerler... Acı ama gerçek bu ne yazık ki...

Bu vatandaş taşın altına elini koymuştur. Ancak parlak gençlerinin önü kesilmiş ve yurt dışına göçmelerine yol açılmıştır. ODTÜ, İTÜ, Boğaziçi gibi seçkin üniversitelerde yetişen mühendisler, sanayiciler tarafından 3 kuruşa reva görülmüştür. Doktorlar büyük bir hızla ülkeyi terketmektedir. Ülkesinde kendi geleceğini parlak görmeyen gençler nasıl taşın altına elini koymaya devam etsin?

Açın tiktok denen çöplüğe, instagrama bakın. Ultra lüks spor otomobillere binen ve mottosu "seri köz getir bilader" olan müteahhit ve ihaleci çocukları A6'lara iPhone 13 Pro Max'lara layıkken, asgari ücretle çalışan, belki de hakkı yenildiği için istihdam edilemeyen gençlere iPhone hak bile görülmüyor. Bunlara "paran yok alma", "ülkemiz fakir, neden alıyorsun" denilme cüreti gösterilebiliyorken, diğerlerine ise "zenginse alsın, kendi parası" denilebiliyor. Bu ülkenin öz evlatları arasında ayrım yapılmaması lazım oysa. İlla bir ayrım olacaksa; o da hakkı yenen, fakir bırakılmış, asgari ücrete muhtaç gençler lehine olmalıdır.

Asıl elini taşın altına koyması gereken; bu gençlere böyle bir ülke bırakan bizleriz. Bizlerin tercihleri yüzünden ülke bu durumda. Ancak bu bedeli yine onların ödemesini bekliyoruz. Ülke zenginken, sıcak para akışı varken biz zenginiz, ama ülke fakirken onlar fakir. Böyle düşündükçe; iphone almayın, playstation almayın dedikçe onları günden güne kendimizden uzaklaştırıyor ve kaybediyoruz. Üstüne üstlük sözümüzün de gözlerinde bir ağırlığı kalmıyor.

[(Gizli Üye)]

Ağzınıza sağlık Ali bey.

Tansu kardeşim haklı olduğun yerler var ama genelleme yaparak yanlış yapıyorsun. Herkeste iPhone yok, herkeste lüks araç yok. O gördüğün örnekler birkaç yüzbindir. Ülke nüfusuna vurursan da binde 3-5 ancak yapar. Çalışan nüfusun yarısı asgari ücretle çalışıyor diyorum hala lüks örnekler veriyorsun. Çalışmadığımızı söylüyorsun. Galiba herkes etrafında gördüklerini ülke gerçekleri sanıyor.

Akademideyim, Anadolu üniversitesi olsa bile eldeki imkanlarla en iyisi yapılmaya çalışılıyor, dünya listelerinde ilk 1000lere giriliyor. Doktora mezunu olarak ülkenin %0.01 lik kesimindeyim. Eşim Almanya'ya gitmek çok istiyor ama ben yabancı öğrenci yetiştirmek yerine Türk öğrenci yetiştirip ülkenin bilimine katkı sunmak istiyorum, makale yayınladığımda Türk bir üniversitenin adının geçmesini istiyorum. Hem lise hem üniversitede burslu olarak okuyup bu ülkeye borçlu hissediyorum. Kendimizi geliştirmek için konferansa gitmeye kalksak 300$ konferans ücretini ödeyemememe rağmen, Avrupa'ya gitsem 3000€ üstü maaş alacakken 600-700€ lara şükür diyerek yaşarken elimi taşın altına koymamış mı oluyorum?

Arkadaşlarım savunma sanayinde çalışıyorlar. Benden çok daha yüksek maaş alıyorlar, helali hoş olsun kimsenin maaşında gözüm yok, halimden de memnunum çok şükür. Özel sektörde daha fazla kazanabilecekken akademisyenlik yaparak elimi taşın altına koymuyor muyum?
Ama akademisyen maaşını geçtim, öğretmen maaşı bile yerlerde sürünüyor. Geçim derdinde olan biri fikir üretemez, katkı sağlayamaz, öğrenci yetiştiremez. Maaşı kıt kanaat yetse de doğuya gidip zor şartlarda eğitim aşkıyla işini yapmaya çalışan öğretmenler elini taşın altına koymuyor mu?

Fnss de çalışan bir arkadaşşım da Hollanda'ya geçti. Senior engineer olarak çalışıyor, 3000€ civarı maaş alıyor. Müdür olsa 200-300€ değişiyor diyor niye o kadar para için büyük sorumluluk altına gireyim diye belirtiyor. Gelir dengesi olan yerde yaşamak varken, gelir adaletsizliğinin, vergi adaletsizliğinin olduğu ülkede yaşayan memur, işçi, bordrolu çalışanlar elini taşın altına koymuyor mu?

Fazla mesai yapıp parasını alamayan işçi mi çalışmıyor? Saba 8-akşam 9 + cumartesi tüm gün çalışıp ek mesai ücreti ödenmeyen işçi kaytarıyor mu? Daha dün alt katımdaki mutfağını yaptırdı, işçi pazar günü gelmiş, belki de haftanın tek tatil günü ama onu da çalışarak geçiriyor. Avrupa'nın Moldova, Arnavutluk, Karadağ'dan biraz yüksek asgari ücret alıyoruz, yeteri kadar düşük değil mi?

Daha ne kadar fazla çalışmalıyız ve daha ne kadar düşük maaş almalıyız sence?

[(Gizli Üye)]

Mutlu hocam Allah razı olsun sizden ve sizin gibilerden. Ben yerinizde olsam, burada kalmayabilirdim. Helal olsun gerçekten. Ülke olarak sizler gibi idealist insanlara çok şey borçluyuz. Hakkınızı helal edin lütfen.

[(Gizli Üye)]

@Mutlu Tekir (30216) 
Canı gönülden siz ve sizin gibi kişileri tebrik ederim bu ülkede herkes çalışıyor kimse kaytarmıyor (bazı menfaatçiler var tabiki)ama genel olarak insanımız zor şartlarda düşük ücretlere talim edip çalışıyor.

[(Gizli Üye)]

e classe ye binen kim ? Gösteriş merakı eğitimle doğru orantılı. Türkiye de kişisel gelişim sınırlı. Lüks merakını böyle görüyorum.

Benim yanıma gelin de size köylümüzün hallerini göstereyim Hem belki cağ da yeriz

[(Gizli Üye)]

Mutlu hocam Allah razı olsun sizden ve sizin gibilerden. Ben yerinizde olsam, burada kalmayabilirdim. Helal olsun gerçekten. Ülke olarak sizler gibi idealist insanlara çok şey borçluyuz. Hakkınızı helal edin lütfen.

Sizden de Allah razı olsun Ali bey, işini hakkıyla yapmaya çalışan herkesten hepimizden razı olsun.
Bazen duruyorum düşünüyorum. Bilim için birşeyler üretmeye çalışıyoruz, okyanusa bir damla katkı sağlamaya çalışıyoruz iyi güzel de, marketteki çalışan, tırda çalışan, inşaatlarda çalışan emekçiler kadar ülkeye direk katkı sağlayamamanın olumsuzluğunu düşünüyorum. Ülkemiz emekçiler sayesinde ayakta ve çark dönüyor ama gel gör ki milletçe çalışmıyor oluyoruz. Herhalde o emekçiler bizler kadar vakitleri olmadığından, araba alacak paraları olmadığından forumlarda facebooklarda dolaşamadıklarından sesleri hiç duyulmuyor sanıyorum.

Teşekkürler Ümit bey, kaytaran her meslekte var.