0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
İSTANBUL BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ YAPILIRKEN ELEŞTİRİLER ve KARŞI ÇIKIŞLAR;1973'te İstanbul Boğaz köprüsü yıkılır diye İsmet İnönü tarafından karşı çıkıldı.Mimarlar Odasının bir lafı vardı: Boğaziçi Köprüsü TR ve İstanbul'un başına gelen en büyük felakettir.İlhan Selçuk: Boğaziçi köprüsüyle ne biz övünebiliriz ne de çocuklarımız, bu köprüyle zenginlere tüketim malları taşıyan kamyonlara açılan yoldur.Prof.Dr Besim Üstünel: Boğaz köprüsü akıl ve hesap işi değildir.Bülent Ecevit: Hiç gereği yokken istanbul'a asma köprü yapıyorlar.Bu köprüden mutlu azınlık ve zenginler geçecektir.Bir şeyleri anlatmaya çalışıyoruz burada fakat herkese anlatmamız namümkün oluyor.Ben başka bir yol deneyeceğim kendimce anlamak istemeyen kesime;43 sene öncesine gidin bakın lütfen yorumlara, eleştirilere...
Özel bir banka neye talip olacak yol yapımına mı? İhale açık ihale ortada gidip vereymiş teklifini komedi yahu, klasik memleket hikayesi, iş bittikten sonra ortaya çıkıp ben böyle edecektim falan da filan da diyenler gibi
İSTANBUL BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ YAPILIRKEN ELEŞTİRİLER ve KARŞI ÇIKIŞLAR;1973'te İstanbul Boğaz köprüsü yıkılır diye İsmet İnönü tarafından karşı çıkıldı.Mimarlar Odasının bir lafı vardı: Boğaziçi Köprüsü TR ve İstanbul'un başına gelen en büyük felakettir.İlhan Selçuk: Boğaziçi köprüsüyle ne biz övünebiliriz ne de çocuklarımız, bu köprüyle zenginlere tüketim malları taşıyan kamyonlara açılan yoldur.Prof.Dr Besim Üstünel: Boğaz köprüsü akıl ve hesap işi değildir.Bülent Ecevit: Hiç gereği yokken istanbul'a asma köprü yapıyorlar.Bu köprüden mutlu azınlık ve zenginler geçecektir.Bir şeyleri anlatmaya çalışıyoruz burada fakat herkese anlatmamız namümkün oluyor.Ben başka bir yol deneyeceğim kendimce anlamak istemeyen kesime;43 sene öncesine gidin bakın lütfen yorumlara, eleştirilere...Boğaziçi köprüsü açılmadan yerden yere vuran, açılışı başbakanlık dönemine geldiğinde köprüden ''Şaheser'' diye bahseden Rahmetli Başbakan Bülent Ecevit'in yorumlarını okuyun.Osmangazi köprüsü yapıldı çok pahalı vatandaşa yapılmadı falan filan, önünüzde örnekleri var, elinizin altında internet var araştırın.Bunu da örnek olarak gösterebilirmiyiz....
Aynı memlekette yaşamıyoruz gibi konuştun abi. Sanki memlekette tüm ihaleler hakkı olana veriliyor..Banka dediğim gayrimenkul yatırım ortaklığı şirketleri de oluyor. Banka sadece bankacılık yapmıyor yani
Birisi o bankaya söylesin deli dumrul gibi bir köprü yapsın yapandan 5 lira geçmeyenden döve döve 15 lira alsın ☺
İSTANBUL BOĞAZİÇİ KÖPRÜSÜ YAPILIRKEN ELEŞTİRİLER ve KARŞI ÇIKIŞLAR;1973'te İstanbul Boğaz köprüsü yıkılır diye İsmet İnönü tarafından karşı çıkıldı.Mimarlar Odasının bir lafı vardı: Boğaziçi Köprüsü TR ve İstanbul'un başına gelen en büyük felakettir.İlhan Selçuk: Boğaziçi köprüsüyle ne biz övünebiliriz ne de çocuklarımız, bu köprüyle zenginlere tüketim malları taşıyan kamyonlara açılan yoldur.Prof.Dr Besim Üstünel: Boğaz köprüsü akıl ve hesap işi değildir.Bülent Ecevit: Hiç gereği yokken istanbul'a asma köprü yapıyorlar.Bu köprüden mutlu azınlık ve zenginler geçecektir.Bir şeyleri anlatmaya çalışıyoruz burada fakat herkese anlatmamız namümkün oluyor.Ben başka bir yol deneyeceğim kendimce anlamak istemeyen kesime;43 sene öncesine gidin bakın lütfen yorumlara, eleştirilere...Boğaziçi köprüsü açılmadan yerden yere vuran, açılışı başbakanlık dönemine geldiğinde köprüden ''Şaheser'' diye bahseden Rahmetli Başbakan Bülent Ecevit'in yorumlarını okuyun.Osmangazi köprüsü yapıldı çok pahalı vatandaşa yapılmadı falan filan, önünüzde örnekleri var, elinizin altında internet var araştırın.
Ellerine sağlık Kadir abi.
Teşekkür ederim Kardeşim
Güzel demişin Kadir hocam ama işte bizde istişare kültürü olmasına rağmen ya istişare edilen işinin ehli olmuyor yada rüzgara karşı işemek istemiyor. İstişare isteyen genelde sadece karşı fikirler için değil kendi fikrini onaylatmak için istişare yapıyor. Şeytanın avukatı derler ve her yerde olması gereken insanlardır doğruyu yanlışı görebilmek için ama malesef hani dizilerde olur ya el etek öpen öne eğilen tipler büyüklerimiz daha iyi bilir diyenler işte bu tipler yüzünden her işimiz dandik oluyor. Padişahım senden büyük Allah var diye haykıran yada kral çıplak diyen insanlara ihtiyacımız var. Ha birde şu var, genelde doğru yada yanlış herşeye karşı çıkan tipler olduğu için bunların sözüne de itibar edilmiyor. Hatta bu tipler karşı çıkıyor ise demek ki doğru yoldayız deyip daha da azimleniyor Hani bir söz var işleri var dinimiz gibi, dinleri var işimiz gibi işte budur yani son nokta.
Konuyu izliyorum ve çok güzel fikirler de var. Bazı arkadaşlar sivri çıkışlar yapsa da muhtemelen ya çok genç ya da konuya hakim olmadıklarından resmi genel göremediklerini düşünüyorum. Konu köprü lazım mı değil mi tartışması değil. Mutlaka bir ihtiyaç olacaktır ki yapılmıştır.Devlet yönetimi çok ileriyi görmeyi gerektirir. Bizim evdeki un bitmiş gidelim alalım işine benzemez. İleriki 10 hatta 20 yıl için yapılan planlar geliştirmeler söz konusu.Şahsen ben İstanbul gibi muazzam güzellikte bir kentte asla yaşamam. Çünkü İstanbul'un tadı içinde yaşarken değil, ara sıra gelip gezerken çıkıyor. İstanbul'da hem çalışıp hem de hayatın içinde koşuştururken güzelliklerin ıskalandığını düşünüyorum. Köprü meselesinde yukarıda belirttiğim gibi uzun vadeli bir öngörü sonucu yapılan bu yatırımda İstanbul'a aslında yapılan en büyük kötülük her şeyden önce imar planı yapılmaması oluyor. Üçüncü köprü verimli bir şekilde işlediği zaman İstanbullu arkadaşlar diğer vilayetlerden gelen vatandaşlarımızın yaptım oldu mantığı ile belediye seçimlerinde tapu bekledikleri gecekondularının istilasını görecekler. Maliyet konusuna gelirsek. Olay aslında en başından yanlış. Merhum Özal'ın zamanında tanıştığımız "yap-işlet-devret" sistemi bu şekilde değil. Bu sistem şimdi değiştirildi.Yap-işlet-devret te ana fikir finansmanın ve proje riskinin yüklenicide kalmasıdır. Bu gün sistem rant dağıtım organizasyonuna dönüştü. Devlet hem finansmana, hem de proje riskine kefil oluyor. Yüklenici risksiz.Oysa bu gün devlet sadece bu projeyi değil, Yavuz Sultan Selim köprüsü ve üçüncü hava limanı projelerini yapabilecek finansman ve imkana sahip. Niye yapmıyor.? Devlet tarafından, kredi temininde verilen hazine garantileri neden açıklanmıyor.? Hiç düşünüyor musunuz.?Görünüşte bütçe zorlanmıyor, Cumhuriyet tarihinin en yüksek kamu borç stoku daha da artmıyor. Aslında kredi karşılığında verdiğimiz milyar dolarlık garantiler milyar dolarlık borç anlamına geliyor. Ancak borç borç olarak görünmüyor tabi. Kim bilir yıllık kaç milyar dolarlık taahhüt altındayız. Bu büyük projelerden sonra riskin ciddi anlamda büyüdüğünü fark ettiler. Bende izliyordum bakalım ne yapacaklar diye. Bu gibi projeleri finanse edebilmek için Varlık fonu kurdular, sistemi geliştirme çabası içindeler izlemeye devam ediyorum. Üçüncü hava limanı da aslında ayrıca ele alınabilecek bir mevzu ama konu o değil, o yüzden geçiyorum. Kısaca, ihaleyi alan firmanın ortaya para koymasına gerek yok. Kefili devlet, projeyi göster (tabi basit anlatıyorum, ihaleyi alacaksın, havuza para hibe edeceksin gibi detaylar var ama kısaca yazıyorum)krediyi ilk yılları ödemesiz al, devlet sana, sen kredi taksitine, artan cebe. Boş verin yapılmış yapılmıştır geçin gitsin.Saygılarımla.
Biz yaptık oldu demeyecekte ne diyecekler ?Bu ülke bu zamana kadar vasat ülke sınırından üzerine çıkamadı.1973'te yapılan köprüyü bile engellemeye çalıştılar, zamanında o da pahalı zengin köprüsü diye adlandırılmış.Vatandaşın parasıyla yapılmadı köprü ve yollar.Özel sektör 7 milyar $ koydu ortaya bütün projeyi üstlendi.Yani devletin cebinden delikli kuruş çıkmadı.Bu yatırımı yapan 7 milyar $ ı bir araya getirenler elbette ki para kazanacaklar.Devlette hesap kitap yapıp bir yıllık taahhüt rakamı vermiş.Bu kadar geçmezse biz tamamlarız demiş.Varsın devlet fazla fazla 2 milyar $ versin bu firmalara.15-16 yıl sonra Devlete geçecek zaten köprü.2 milyar $ cebinden çıktıktan sonra köprü ve yolların sahibi devlet olacak.Cebinizden birden 7 milyar $ çıkmak yerine 15-16 yıla yayılmış şekilde 1-2 milyar $ çıkacak.15-16 yıl sonra 7 milyar $ lık yatırım senin olacak.Bu 100 bin tl lik arabayı sen alıyorsun, kullanıyorsun bakımlarını yaptırıyorsun 5 yıl sonra benim oluyor 30 bin tl ye.bu 30 bin tl yide sana yıllara bölünmüş şekilde ödüyorum...O yüzden @Kadir Güneş (29236) yapılan yatırımı eleştirebilirsin fakat yerine dibine kimseyi sokamazsın hocam.Lakin yerin dibine sokulacak bir durum yok ortada.İşi siyasete sürmenin anlamı nedir ?İktidar partisi destekçisi değilim, eleştirirken mantıklı olunması tarafındayım.Kocaeli'de İzgaz'ı kurdu Sefa Sirmen zamanında.Bu şirketten dolayı cezaevine girdi, fazla para harcandığı iddia edilerek.Fakat ne hikmetse o izgaz 500 milyon $'a fransızlara satılarak özelleştirildi.Yani adam güzel bir yatırım yapmış zamanında ancak cezaevinde şuanda.Kendisini zerre sevmem fakat mantıklı yatırımı körü körüne eleştircem diyede sefa sirmen'i bu izgaz konusunda yerden yere vurmam.
Ben de birşey yazmıyorum zaten farkındaysan. Dediklerinin çoğunda haklısın ilk ve son dönem hariç yapılanlar konusunda. Ama bu kadar da ilahlaştırmaya gerek yok diye düşünüyorım. Dediğim gibi teknoloji global ekonomi globalleşme 2000 li yıllardan sonra atılım yaptı. Başkası olsa bunları yapabilir miydi sanmıyorum. Fakat bunlar zaten olacak şeylerdi. Sadece hükümet teknolojiye ayak uydurdu.Söylenenler bak 1990 lı yıllarda hep köşeli arabalae yapılıyordu akp geldi hatları güzel teknolojik arabalar üretilmeye başlandı, ya da eskiden kırmızı leş gibi belediye otobüsleri vardı şimdi ise konforlu metrobüsler, ya da eskiden ankesörlü telefon vardı şimdi iphone var, ya da eskiden yağ ekmek kuyrukları olurdu şimdi öyle mi demek tarihi o zamanın şartlarına göre değerlendirmemek olur.