Gönderen Konu: Yerli Otomobil Serüveni  (Okunma sayısı 24039 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • En masrafsız ve sağlıklı araç tabanvay.
  • Araç: Corona
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 420000
  • Model Yılı: '93
  • 419 kere teşekkür etti
  • 2293 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #180 : Aralık 28, 2019, 20:45:19 »
Herkes izlemeli.

https://www.youtube.com/watch?v=SKP92Jtr3cQ

Ben barış özcanı takip ediyorum bütün videoları çok güzel nasa'nın roket fırlatımına davet ettiği ender YouTuberlerden biri türk olmasıyla gurur duyuyorum ve Amerika'da olmasına rağmen türkiye ile ilgili bir durum olduğu zaman hemen video yayınlar anlatım dili çok güzel,ben inanıyorum aracımızda çok güzel olacaktır bu sefer bu işin peşini bırakmamak lazım
EGEA 1.4 BENZİN 95 HP URBAN
TOYOTA CORONA 3S FE
BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN UĞRUNDA AKAN KANDIR TOPRAK EĞER UĞRUNDA ÖLEN VARSA VATANDIR.
EMNİYET KURALLARINA UYALIM UYMAYANLARI UYARALIM.

Toyota Club Türkiye

Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #180 : Aralık 28, 2019, 20:45:19 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 30000
  • Model Yılı: '15
  • 48 kere teşekkür etti
  • 105 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #181 : Aralık 28, 2019, 22:45:12 »
O değil de, şimdi Vehbi Koç öteki taraftan halimize bakıp bakıp ne hayıflanıyordur. Gülüyor da olabilir tabi.

Adam Anadol yaptı 80 küsür bin adet sattı. 80000 den fazla. Keçi yiyor dediler, motoru ford dediler, tasarımı kendi yaptı beğenmediler, pahalı bu daha ucuzu var dediler.

Adam; madem öyle dedi Tofaş’ı kurdu aldı italyan tasarım araçları kendi yaptı. 1 milyon 250 binden fazla. 1250000. Yine beğenmediler. Teneke dediler. Alanı da beğenmediler. Benim babam 20 yıldan fazla kullandı o araçlardan.

Buna rağmen Koçların ne yahudiliği kaldı, ne  putperestliği, ne ateistliği, ne globalciliği, ne bilmem nesi. Yaftalayıp durdular. Koça para kazandıracağıma şunu bunu alır almana japona kazandırırım lafı kulağınıza yabancı gelmiyordur.

Koç grubuna sempatim olduğundan değil, olan bu yanlışsam düzeltin.

60 senedir biz neyin hasretini çekiyoruz. Zaten üretmişiz yerli arabayı bugünkü tabirle. Hatta bir milyondan fazla satılmış. Haberimiz mi yokmuş?

Toyota aldım, malum yerli üretim. Sizler de duymuşsunuzdur sağdan soldan; kaç kişi “bu tr üretim takoz gibi araba” dedi. Hiç aldırmam böyle şeylere. Özellikle yerli olduğu için aldım dedim inadına.

Evimdeki eşyalar yerli Arçelik, Vestel vs. Alırken neler neler söylediler. İnadına aldım. Vestel telefon bile aldık, alma dediler aldık kullandık, 1.5 senede anakartı cortladı, kullanıcı hatası dediler ayrı mevzu.

Saab vardı prototip kayboldu gitti.. Artık kimse korkusundan yapıcı eleştiri bile yapamıyor. Burada bile ağız bozan terbiyesizlik yapanlar var.

Üretilir mi üretilir. İstenirse üretilir. Keşke üretilse. Yollarda görmeyi çok isterim. Ama şimdi tribünden tezahürat edercesine yerli arabamız var artık diye övünenler, gerçekten bu arabalar yollara inince alırlar mı?

Bırakın fiyat olarak 150 200ü, pahalı olsa dahi alırım diyen kaç kişi var. Gerçek milliyetçilik pahalı da olsa, kötü de olsa bu arabayı her türlü almaktır. Evlat edinmektir.

Tribündekilerin kaçının elinde Vestel telefon var? Kaçının mutfağında Arçelik var? Kaçının duvarında Sunny Tv var? Kaçının masasında Casper pc var? Hangisi en azından memleketimde üretilmiş diye Made in Türkiye arabaya biniyor?

Konya belediyesi 100 tane sipariş vermiş. Bilen bilir; yerli tramvaylar Bursa’da raylarda yolcu taşırken bunlar gitti skoda tramvay aldı. Savunmaları ise “daha ucuzdu ondan aldık” dı. Eleştirdik. Niye yerli değil dedik kötü bir niyetimiz yoktu.

Barış Özcan çok güzel bir şey demiş, Hür işadamları yapmalı.  İlk günden beri özellikle Zorlu nun orada mecburen duruyormuş gibi olduğunu farkettim ya da bana öyle geldi.

Yorum yapmayayım konuşmayım dedim, korktuğumdan değil sıkıldığımdan. Ama yine de belki birilerine tercüman olurum diye yazdım.

İsterse motorsuz yapsınlar, ben çakmaktaşlar gibi iter yine sürerim alırım kullanırım yeter ki yerli olsun diyenlerin başımın üstünde yeri var. Ama  ötvsiz  mtvsiz olsun ucuz olsun diyenler çok yapmacık. Devlet ötv kdv almasa zaten çoooook babayiğit çıkardı bu arabayı yapacak şimdiye kadar merak etmeyin.


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: '14
  • 230 kere teşekkür etti
  • 234 kere teşekkür edildi

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: '15
  • 59 kere teşekkür etti
  • 86 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #183 : Aralık 29, 2019, 00:32:21 »
https://twitter.com/ikoncuk/status/1210835475453423616?s=19

İnşallah batar o temsa yok olup gider sahipleriyle beraber.
Başka ülkelerin vatandaşlığına geçip bütün servetini ülkeden kaçıran adamlar bu ülkeye fayda değil zarar vermiştir. Tabi ki desteklenmeyecek yaptıkları.

Bu ülkeyi düşünenler zor zamanlarda fedakarlık yapan TOGG CEO su gibi Almanya’yı bırakıp gelebilenlerdir.
Burası basra değil izmit körfezi :)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 32 kere teşekkür etti
  • 201 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #184 : Aralık 29, 2019, 00:52:47 »
Siyasete o kadar angaje olmuşuz ki teknik ve zevk ile ilgili bir meseleyi ne hale getirmişiz.Hemde bir otomotiv forumunda...Bazen umudunu kesiyor insan her şeyden..

5 yıldır elektrikli arabalarla amatör seviyede ilgiliyim (ki eğitimim içten yanmalı motor ve otomotiv üzerine)Hatta hafiften bir Tesla hayranlığım mevcut.Düne kadar param olsa alırım dediğim ilk araba Tesla Model S LR olurdu.Aslında yine olur ama fiyat /performans ürünü olmaktan çıktı Türkiye fiyatları. Ayrıca bizim diyebileceğimiz bir alternatifte olmak üzere.

Araca gelince.Çoğumuzun düştüğü bir hata var.Sektörü bilmeden, dünyada bu işin nasıl yürüdüğünden bihaber, ekonomik ve mühendislik gerçeğinden uzak olarak yorumları daha ziyade siyasi görüşe göre araçları ve yol haritasını yargılamak.Eh bunu yapınca hariçten gazel okumak durumuna düşüyoruz ama umurumuzda da değil.

Konuya dönersek bu işin iki yönü var önce bunu ayıralım.Birincisi üretim ayağı.Devletin organizatör olduğu ortakları ittirdiği sürüklediği ve çatısı altında aracın üretim sürecini yönettiği  aracın kullanıcıya sunulmadan önceki üretim süreci. İkincisi ise tüketici ayağı.Bu kısım daha fazla kişisellik barındıran biraz ihtiyaç ve zevklerin belirleyici olduğu  bölüm.

Şimdi ilk ayağı konuşursak;
1:Bu bir devlet çatısı altında yürümekte özel sektörün yönlendirildiği olan bir üretim tercihi.Bildiğimiz anlamda özel sektör yada saf kapital sermaye girişimi değil.En başta bunu ayıralım.Zira bu ayrımın getirdiği olumlu ve olumsuz yanları var çünkü.

2:Tasarım meselesini yerlilikle bağdaştırmamak sektörü genelde bilmediğimiz içindir.Zira dünyada her marka gidip başka ofislere tasarım yaptırıyor,her marka başka modellerden esinleniyor her marka taklit ediyor hatta bazıları bildiğimiz çalıyor ve bu sayede rekabet edebiliyorlar hatta pazar paylarını böyle genişletiyorlar.Bu paternin dışına çıkarsanız ya yarışa geriden başlarsınız ya süreç elinizde patlar ki ikisininde sonu hüsran demektir.Kaldı ki benziyor yada tıpkısının aynısı diye burada da linki yayınlanan konsept bizim tasarım firması olarak seçtiğimiz  firmaya ait.Zan ederim süreci uzatmamak adına (zira detay tasarım çok zaman yer) konsept şeçilip üzerinde revize yapılmış.

3:İP hakları denilen şeyden bihaberiz ki parayı getiren ülkeye para kazandıracak olan yada paranın dışarı gitmesine engel olacak  olan aslında budur.Bu sayede Apple gibi bir firma üretimini Çin'de yaptırarak dünyanın kasasında en çok nakit bulunduran şirketi konumunda.İdeal olanı %100 her şeyi içeride yapıp parayı içeride tutmak ama pratikte bu mümkün olmuyor çünkü bazı mamullerin üretimi lojistik,teknoloji,ham madde ,iş gücü v.s nedeni ile başka yerlerde daha ucuza ve daha hızlı mâl edilebiliyor. Türkiye'nin bu konuda şansı ise otomotiv yedek parça ve tedarik sektörünün son derece gelişmiş ve yaygın olması ,bunun için tamamen yatırım gerekmemesi.Bu minvalde Batarya ve yazılım hariç diğer konularda sektörde bir altyapı ,bilgi ve tecrübe mevcut.Yeterli yönlendirilme ile çabucak altından kalkma avantajı ile işe başlıyoruz  yani.

4:Bir görüşe göre fabrika olmadan ürün mü ortaya koyulur deniliyor. Aslında tamda bu yapılır.Fabrika demek bir ürüne göre dizayn edilmiş bantların altyapının mekanizmanın lojistiğin kalibrasyonun .... bir ürüne göre demektir.Ortada ürün olmadan fabrika yapamazsınız yani.Daha kaba tabirle neyi üreteceğinizi bilmezseniz fabrika kuramazsınız.Tabi benzer ürünü üretecek bir fabrikamız olsa idi modifikasyon ile bir başka ürüne uyumlu hale getirmek hem zaman hemde zaman kazandırırdı bunu da kimse inkar edemez.Hatta ben Honda'nın fabrikası alınsa iyi olur diye düşünmüş ve yazmıştım.İşin başındakilerde de benden daha iyi düşünmüşler ki Gürcan bey fabrikanın mühendislik olarak incelendiğini ama orta vade de ihtiyaca cevap veremeyeceğinin tespit edildiğini söyledi.Keşke bize uysaydı.Bu sayede zaman ve para kazanırdık ama olmadı.Netice itibarı ile evet önce üreteceğiniz ürünü belirleyip sonra  fabrikayı kurarsınız.Hele ki elinizde benzer ürün üretecek bir fabrikanız yok ise başka şansınız da yok demektir.Tersini savunmak üretimden zerre kadar anlamayıp kafadan atıyorum demektir.

5:Gözden kaçan bir unsur ise dün yapılan gösterimin ürün lansmanı olmadığı.Dün yapılan daha ziyade bir projenin hayata geçme sunumu idi (ki çok çok kötü bir sunum ve organizasyon vardı bence). Gürcan bey sene ortasına doğru lansman yapılabileceğini söyledi.Bunun önemi ney? Lansmanlar genel itibarı ile üretim modelini yansıtırlar.Şu anda gösterilen model ve özellikler değişebilir geliştirilebilir demektir yani.Hatta seri üretime olan 2-3  sene içinde bir çok şey de değişecektir bence.

Bunların yanın da birde son kullanıcı ya bakan tarafı var tabi ki işin ve bu forum sakinlerini daha çok bu ilgilendirir gibi geliyor bana.

1: Teknik özellikleri kabaca söylendi ama benim gördüğüm bu özellikler daha ziyade proje kriterleri.Dolayısı ile Bu konuda standartları oluşturan kuruluşların parametreleri baz alınmadığı için bu özellikler aşağı yada yukarı oynayacaktır.Özellikle menzil hususu anca seri üretim zamanı belli olur ki bu tüketici açısından çok belirleyici.Öngörülen 500 km  ve yarım saatte %80 doluluğa ulaşılamayacağı gibi batarya meselesinde bir atılım yapılabilirse (dünyada en fazla ar-ge yapılan konulardan biri çünkü) menzil ,şarj süresi ve batarya ömrü artabilir.Hasılı aşağı yada yukarı oynayabilecek değerler söz konusu ve bunu kesin olarak ancak üretilince görebileceğiz.

2:Fiyat meselesinde devlet ilginç bir şekilde (araçlardan alınan vergi malum) elinden geleni yapmış vaziyette.Resim gazetenin ilgili sayısını incelerseniz (https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2019/12/20191227-2.pdf) devlet vergide,istihdamda ve kredi de işin önünü açmış gibi gözüküyor.Eğer saçma bir şey ortaya çıkmaz ise fiyat olarak muadillerinden daha avantajlı bir ürün gamı göreceğiz gibi.Neticede sıfır vergi demek Türkiye gibi bir vergi ülkesinde büyük avantaj.

3:Otonom sürüş meselesi ben en çok endişelendiren mesele.Bugün araç kullanan herkesin şahit olduğu ülke trafiğinde aptalca hız kısıtlama ve serbestliği olmadık yerlerde kasis olması,kuralların nerede bitip nerede başladığının belli olmaması v.s gibi nedenlerden dolayı otonom ve manuel sürüşün karma olduğu bir ortam Türkiye'de kaos demek,kaza demek.Yaşadığım yerde bazı ana caddelerin öyle yerlerinde 30 km sınırı var ki araç buna uysa birinin size çarpması 5 saniye sürmez.Bu konu şimdiden ele alınmalı yoksa var olduğu söylenen 2+ yada 3. seviye otonom sürüşten fazlasını bu ülke kaldıramaz ve biz yine eski teknolojiye devam ederiz.

4:Yine tüketici boyutunda en çok merak edilen mesele şarj istasyonu ve altyapısı meselesi.Ülke de bazı yerler de hatta benzin istasyonlarında elektrikli araç şarj istasyonu mevcut ama bu talebi  yeterli ve hızlı karşılayamayacak boyutta.özellikle yarım saatte %80 dolululuk sağlayacak bir istasyon 250 KW civarında güce sahip olmalı ki bunu başarabilsin.Birde istasyona 4-5 araba girdiğini düşünürsek altyapı (trafolar,alçaltma ve yükseltme sahaları kablaj )ve enterkonnekte sistem bunu kaldırabilecek mi? Evlerde buna dair bir hazırlık var mı? Bugün trifaze sitem istesem eve mevzuat altyapı ve bunu yapacak dağıtım şirketi (helede talep patlarsa) bu konuda hazır mı hiç bir fikrim ve bilgim yok açıkçası.

5:servis ve yedek parça temini nasıl olacak acaba? Neticede bir firma ağı olmadığı için sıfırdan bir ağ mı kurulacak yoksa bayilikler halihazırdaki şirketlere mi verilecek.Gerçi tüm yazılanlardan en az sorun çıkartacak olan aracın elektrikli olması hasebi ile bu meseledir ama yinede şimdiden bu konu hal edilmeli.Keşke ve gönülden isterim ki tüketici kendi yedek parça ve bakım ürünlerini kendi temin edip bakımını yapabilecek opsiyona sahip olsa.

Neyse çok uzattım.Umarım ülkeye faydalı olur bu girişim ve sedanını almak nasip olur şahsıma :)






Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: '14
  • 230 kere teşekkür etti
  • 234 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #185 : Aralık 29, 2019, 01:18:55 »

Umarım yapılan diğer otomobiller gibi hüsranla sonuçlanmaz.
O kadar emek boşa gitmez.

Evt s1

Mesaj Birleştirildi: Aralık 29, 2019, 10:44:15

Etox 12 yıl önce..

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • metinnitem1
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 31000
  • Model Yılı: '15
  • 51 kere teşekkür etti
  • 14 kere teşekkür edildi

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 850
  • Model Yılı: '20
  • 4 kere teşekkür etti
  • 57 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #187 : Aralık 29, 2019, 14:10:11 »
Herkes okumalı  :tamam:
http://www.diken.com.tr/gerci-canimiz-cikiyor-ama-olsun-kaportasi-kiyak/
https://www.birgun.net/haber/yerli-otomobilde-bircok-soru-cevapsiz-kaldi-hezeyanin-ardindan-gerceklerle-bas-basa-281961

Roboski katliamı yazdıktan sonrasını okumadım. Bu tür argümanlar anca terör sevicisi  marjinal solcuların argümanı olur. Konu hakkında bilimsel veya tarafsız yazılar okumanızı tavsiye ederim.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 32 kere teşekkür etti
  • 201 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #188 : Aralık 29, 2019, 14:21:53 »
Herkes okumalı  :tamam:
http://www.diken.com.tr/gerci-canimiz-cikiyor-ama-olsun-kaportasi-kiyak/
https://www.birgun.net/haber/yerli-otomobilde-bircok-soru-cevapsiz-kaldi-hezeyanin-ardindan-gerceklerle-bas-basa-281961

Sektörel analiz yapıyorum diye yapılıp ama içi bu kadar boş olan iki yazıyı uzun zamandır görmemiştim. Dayanılan tek argüman "lüks segment"...Yazının bir tanesi zaten araçlarla ilgili bile değil.

Bu yazıyı yazan ve bize yazı diye sunan arkadaşlara "tesla"nın serencamını,pazardaki durumunu ,araçlarının sınıflandırılmasını ve hitap ettiği pazarı v.s okumalarının önerir olmadı VW'nin neden modifiye bir tam elektrikli araçtan vaz geçip ID adı altında safkan elektriye yöneldiğini bunlarda olmadı Çin pazarında elektrikli araçların 2.5 milyon satış adedinin  gelir dağılımına olan durumunu falan incelemesini ve okumasını öneririm.

Eleştirmek,yada benimsememek en doğal hak buna kimsenin itirazı olamaz da bunu yaparken bilgiye bu kadar kolay ulaşılabilir bir dünyada insanları geri zekalı yerine koymamak gerekiyor.

Edit: Bir de şu SAAB'ın 9-3 platformuna dair bir iki şey söylemek isterim.

Bu platformun teknik ve ticari hakları alındığında mantık ,bu hazır platformun üzerine araç inşa edip mühendislik ve zaman açısından kazanım elde etmekti.

Ne ilginçtir ki biz bu platformdan öğrendiğimiz şey "nasıl yapılmayacağı" oldu. Bu platformun yapısının,dinamiklerinin ve mühendisliğinin kafalardaki elektrikli araç konseptine uymayacağı görülünce platform terk edildi.Belki içten yanmalı motorla devam edilse idi bir faydası olabilirdi ama bu hali ile elektrikli araca uymadığı,uymayacağı aşikardı.Uymadığı içinde  elektrikli araca uyan bir konsepte yönelip İtalyan'lara müraacat edildi.

Dolayısı ile o platforma verilen para boşuna gitmiş vaziyette.Tek katkısı mühendislik açısından bir takım kazanımlar ve bir miktar know-how oldu.Büyük ihtimal bir dahada kullanılmayacak.Belki talep olursa satılabilir ama zan etmiyorum açıkçası.

Hal böyle olunca olgunlaşmamış,hatta platform üzerinde adam gibi bir çalışma yapılmamış büyük çoğunluğu kağıt üzerinde kalan proje ile TOGG projesini kıyaslamamak lazım.TOGG projesi daha ayakları yere basan ve devletin daha arkasında durduğu ve işi idare edenlerin son derece kalifiye olduğu bir proje.

Umarım yollarda görmekte kısmet olur.


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • metinnitem1
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 31000
  • Model Yılı: '15
  • 51 kere teşekkür etti
  • 14 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #189 : Aralık 29, 2019, 14:22:23 »
Onu beğenmediyseniz alttakini okuyun.Belki onu beğenirsiniz.  ;)
EKLEME:Ben üstteki yazımı yazarken bir ileti daha geldiği için bu eklemeyi yapmak durumunda kaldım.Gelir dağılımı denmiş ya üst iletide ; ABD ve Avrupadaki ülkelerle birlikte TR'deki gelir dağılımına da biz zahmet bakıverin.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 850
  • Model Yılı: '20
  • 4 kere teşekkür etti
  • 57 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #190 : Aralık 29, 2019, 14:37:36 »
Onu beğenmediyseniz alttakini okuyun.Belki onu beğenirsiniz.  ;)
EKLEME:Ben üstteki yazımı yazarken bir ileti daha geldiği için bu eklemeyi yapmak durumunda kaldım.Gelir dağılımı denmiş ya üst iletide ; ABD ve Avrupadaki ülkelerle birlikte TR'deki gelir dağılımına da biz zahmet bakıverin.
Beğenip beğenmemek değil. Terörist ağzıyla yazılan yazılar bu ülkenin yararını düşünmez. 2. Yazıda ise bahsedilen konu o kadar saçma ki. 2 yıldır pazarda bir daralma var. Bu 2 yılın satış rakamı ile 2022 deki satış fikri yürütmek hatta ve daha önemlisi daha fiyatı belli olmadan aracı lüks segment diye nitelemek anca afedersiniz ahmakların  işidir. Bu araç c ve c suv olacak. C sınıfı araçların fiyatları belli ama proje sorumlusu araçlarımız piyasada fiyat olarak rekabetçi olacak dedi. Lütfen eleştiri herkesin hakkı ama kaynaklarını biraz irdeleyin.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • metinnitem1
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 31000
  • Model Yılı: '15
  • 51 kere teşekkür etti
  • 14 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #191 : Aralık 29, 2019, 14:39:05 »
Linç edilmeden umarım bu girişim sonu Saab’dan alıp, geliştiremeden paramızı heba ettiğimiz gibi olmaz. Ki bence bu konuda ne oldu, ne bitti vatandaşa açıklanmalı.Ayrıca ülkedeki ana, ara, otoyol ve meskenlerdeki elektrikli şarj istasyonlarının ivedilikle bağlantılarının yapılması, satılabilir olması için vatandaş tarafından alınabilir rakamlarda olması gerekliliği de hatırlatmadan edemeyeceğim.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: '14
  • 230 kere teşekkür etti
  • 234 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #192 : Aralık 29, 2019, 14:58:31 »
MANEVİ DESTEĞE TEŞEKKÜR

EVT S1’in internet istesi ve Facebook sayfasındaki mesajda, elektrikli otomobilin akıbetinin ‘Devrim Arabaları’ gibi olduğu belirtildi. Mesajda şu ifadeler yer aldı:
“EVT Motor destek gelmediği için faaliyetlerine son vermek zorunda kalmıştır. EVT S1’in akıbeti Devrim arabaları gibi olmuştur. Bize manevi destek veren halkımıza teşekkür ederiz.”

https://www.google.com/amp/www.hurriyet.com.tr/amp/evt-s1e-devrim-sonu-40067948

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • 4 kere teşekkür etti
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #193 : Aralık 29, 2019, 15:26:44 »
Ucuz olursa suanki arabalar elimizdemi kalır? Ona göre bir rekabet ortamimi belirler togg?

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 32 kere teşekkür etti
  • 201 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #194 : Aralık 29, 2019, 15:48:08 »
Onu beğenmediyseniz alttakini okuyun.Belki onu beğenirsiniz.  ;)
EKLEME:Ben üstteki yazımı yazarken bir ileti daha geldiği için bu eklemeyi yapmak durumunda kaldım.Gelir dağılımı denmiş ya üst iletide ; ABD ve Avrupadaki ülkelerle birlikte TR'deki gelir dağılımına da biz zahmet bakıverin.

Gelir dağılımı ve talep ilişkisi arasındaki bağıntı hakkında direkt ilişki var mıdır?

Örneklendirmek gerekirse Türkiye'de üst düzey geliri olup bu arabayı alabilecek 5 milyon birey varsa bu size potansiyel 5 milyonluk pazar yapar.Bununda gelir dağılımı ile direkt alakası yok.Gelir dağılımı pazarı genişletmek,sürdürülebilirliği sağlamak, pazar payını artırmakla alakalı olabilir ama nihayetinde potansiyel 5 milyon ise ve siz arzınızı buna göre planladıysanız sıkıntı yok.

Yani düzgün gelir dağılımı paranın homojene yakın şekilde dağıtılması demektir aslında.Bu olmuyor demek kimse de para yok demek değildir.Dengesiz gelir dağılımı demek birilerinde para var ama bunun oranı belli demektir ve bir ürün çıkartırken sırf bu dar oranı bile hedef alabilirsiniz.Mesele bu pazarın sizi doyurup doyurmayacağıdır.

Bu açıdan bakınca TOGG yıllık 175 bin üretip bunu stok yapmadan satabilecek ise o iş yürür.Hatta pazar talebini arz olarak karşılayamıyoranız üretimi bile büyütmek zorunda kalırsınız.Türkiye'de de bu konuda sıkıntı olacağını zan etmiyorum.Sadece SUV pazarı (dünyadaki kadar büyük ivmelerle artmasada) üretimi eritecek potansiyelde.Eğer denildiği üzere rekabetçi bir fiyattan çıkar ise pazarı domine bile edebilir.

Hoş Türkiye an itibarı ile daha ziyade Sedancıdır ama eğilimin 2-3 sene sonra ne olacağını şimdiden kestirmek zor.Özellikle bayanlar  C veya D segment bir SUV'a  sedan fiyatlarında  ulaşabileceklerini görürlerse hiç düşünmeden SUV'a yönelirler.

 

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: '14
  • 230 kere teşekkür etti
  • 234 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #195 : Aralık 29, 2019, 17:24:52 »
"Madem yerli otomobilden bahsediyoruz. O halde gelin size gerçek bir yerli jeep üretiminin hikayesini anlatalım...

Tuzla Jeep Fabrikasını biliyor musunuz? Tamamen yerli jeep üreten fabrikamızdı. 2006 yılında ''Gerek yok denilerek kapatıldı

Fabrika aslında 1954 yılında “Türk Willys Overland” adı ile kuruldu. O zamanlarda ABD’den parça getirtilerek sivil/askeri cipler üretiliyordu

İlk başlarda yerli üretimi sadece %2 ydi. 196o ların sonunda ise yerli üretimi %60 lara kadar çıktı

1986 yılında fabrika, TSK ya devredildi ve T-Model” isimli proje ile yerli üretim cipler üzerinde çalışılmaya başlandı.

1988 yılında YTÜ , projeye ortak oldu ve %100 yerli askeri jeep üretimine başlandı

1990 yılında %100 yerli GT ve GTD Model olarak askerî jip üretimine başlandı. Araçlara ait marka tescili, 1995’te Türk Patent Enstitüsü tarafından ‘Tuzla 1013’ adı ve ‘T’ logosuyla yapıldı. Ayrıca, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü’nden araç tip onay belgeleri alınarak, ihracat için gerekli şartlar elde edildi.

Ve fabrikada 1990’dan 2006 yılına kadar her türlü ihtiyaca yönelik binlerce cip üretildi. 15 farklı türde arazi aracı üretilebiliyordu

Peki sonra ne oldu?

2006 yılında ''Artık ihtiyaç yok'' denilerek fabrika kapatıldı"
Kaynak
https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1329209190614724&id=374377812764538

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 32 kere teşekkür etti
  • 201 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #196 : Aralık 29, 2019, 17:49:06 »
"Madem yerli otomobilden bahsediyoruz. O halde gelin size gerçek bir yerli jeep üretiminin hikayesini anlatalım...

Tuzla Jeep Fabrikasını biliyor musunuz? Tamamen yerli jeep üreten fabrikamızdı. 2006 yılında ''Gerek yok denilerek kapatıldı

Fabrika aslında 1954 yılında “Türk Willys Overland” adı ile kuruldu. O zamanlarda ABD’den parça getirtilerek sivil/askeri cipler üretiliyordu

İlk başlarda yerli üretimi sadece %2 ydi. 196o ların sonunda ise yerli üretimi %60 lara kadar çıktı

1986 yılında fabrika, TSK ya devredildi ve T-Model” isimli proje ile yerli üretim cipler üzerinde çalışılmaya başlandı.

1988 yılında YTÜ , projeye ortak oldu ve %100 yerli askeri jeep üretimine başlandı

1990 yılında %100 yerli GT ve GTD Model olarak askerî jip üretimine başlandı. Araçlara ait marka tescili, 1995’te Türk Patent Enstitüsü tarafından ‘Tuzla 1013’ adı ve ‘T’ logosuyla yapıldı. Ayrıca, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü’nden araç tip onay belgeleri alınarak, ihracat için gerekli şartlar elde edildi.

Ve fabrikada 1990’dan 2006 yılına kadar her türlü ihtiyaca yönelik binlerce cip üretildi. 15 farklı türde arazi aracı üretilebiliyordu

Peki sonra ne oldu?

2006 yılında ''Artık ihtiyaç yok'' denilerek fabrika kapatıldı"
Kaynak
https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=1329209190614724&id=374377812764538

Bu yarım kalmış hikayelerimize bakarsak bahsettiğiniz olay  Uçak  fabrikası ve girişimleri yanında devede kulak kalır... Zamanında o sektör ve girişimler  söndürülmeseydi teknolojik olarak Türkiye'yi üst sınıflara sürükleyen teknoloji üreten ve para kazandıran altyapı ve sanayimiz olurdu...Hatta daha iddialı olmak gerekirse Uçak sanayi başladığı ivme ile devam etseydi bugünün Türkiye'sinden daha farklı bir Türkiye'de yaşıyor olurduk...

Zamanında öyle hatalar yaptık ki şimdi yoğurdu üfleyerek yemek istiyoruz haklı olarak.Lakin o treni kaçırdık bu elektrikli otomobil ve eko sisteminin treni kaçırmayalım ve gerekeni yapalım...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: '14
  • 230 kere teşekkür etti
  • 234 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #197 : Aralık 29, 2019, 18:09:29 »
Uçak fabrikası olayını derinlemesine biliyorum havacılık sektörüne yakından bağlantılı olduğum için.Umuyorum ki sağlam adımlardır, ülkemize faydası dokunur ve başka bir (siyasi, politik) amaç gütmezlerse çok hayırlı olur ülke için.


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Honda CRV 1.5 Turbo Executive-Life Style
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 63000
  • Model Yılı: '20
  • 2023 kere teşekkür etti
  • 2545 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #198 : Aralık 30, 2019, 15:52:55 »
Tweeter veya Instagram hesaplarınızdan, TOGG anketinden Sedan veya SUV olarak birini oylayabilirsiniz.
Lastikler: Michelin Latitude Cross M+S (dört mevsim)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: Yerli Otomobil Serüveni
« Yanıtla #199 : Aralık 30, 2019, 16:13:20 »
Yıllar önce, ilk sayfalarda da değindiğimiz konularaın üzerinde projenin olgunlaşması rasyonel olmuş. Kim bilir, belki yazılarımız da ilgili kişilerce takip ediliyordur.

Araç ile ilgili olumlu ya da olumsuz eleştiriler olacaktır, bu olmadığında sorun var demektir. Zaten böyle şeyler olmasaydı, insan ırkı tekerleği dahi keşfedemezdi. Halbuki o orada her daim vardı, sadece doğru şekilde mevcudu eleştirenler sayesinde o tekerlek insan ırkınca keşfedilmiştir.

Uzatmadan araca gelirsek. Henüz tasarım aşamasındaki araçta, üreitmin 2 sene sonra (banttan işk çıkış) bazı değişikliklerin de olması doğaldır. Ancak temel başlangıç oldukça olumlu sinyaller vermektedir her ne kadar tasarım özenl bir yaklaşım olsa da. Mevcut hemen her şey araca uyarlanmaya çalışılmış gibi. Eksik yan bırakılmamaya çalışılmış. Üstüne özgün fikirler de eklenirse (Ar-Ge) teknoloji ihracatı için önemli bir adım atılmış olur.
Aracın üretimi için konuşmak henüz çok erken. Çünkü aracın üretiminden ziyade araç üretim band tasarımı çok önemlidir.
Araç üretiminin sağalayacağı faydanın yanında, kurulacak tesis, oranın ikincil ihtiyaçları (yemek, temizlik, servis vs.) ayrı bir ekonomik etki yapacaktır.
İlgilenenlerin bu konuda Hızlandıran Etkisi'ni özellikle araştırmasını öneririm.

Aracın üretilmesi çok öenmli iken, bence çok daha önemli olanı, bir marka yaratmaktır. Bu markanın bir kişiliği de olacaktır ve TOGG yöneticilerince muhtemelen bu belirlenmiştir ya da belirleniyordur. Üretimde seçilecek sigma düzeyinden, yalın yaklaşıma, Ar-Ge payına kadar bir çok şey belirlenecektir.

Aracın sabit yatırım sonrasında ilk üretimlerinin maliyet fiyatının (sabit maliyetler + değişken maliyetler) nispeten yüksek olması doğaldır. Zaman içinde, üretim adedine bağlı olarak fiyatı düşecektir. Vergi düzenlemeleri ise çok kolay değil. Ancak bunların üstesinden gelmenin, hukuki düzenlemelere bağlı bazı teknik yöntemleri vardır.

C+ segment ile başlangıç, oldukça cesur bir yaklaşımın yansımasıdır bana göre. Bu durumda, özellikle yurt dışındaki gurbetçilerin ilgi göstermesini beklemek doğal olacaktır. Bunun farklı tür faydaları da olacaktır. Yalnız ilk kullanımda (olası sorunların tespiti) bazı deteylar ve bunların olası olumlu ya da olumsuz propaganda etkileri düşünülerek hareket etmek gerekir. FMEA çalışmaları çok iyi yapılmalı. Bunun orta vadede etisi mühendisliğin çok daha ötesinde olacaktır, en başta oluşturulacak algıda.

Üretimin lojistiği de ayrı bir konu, parçaların tedariği, bunların kalite standartları, çeşitli yaklaşımlarla (PPAP, APQP gibi) çok iyi takip edilmelidir. Örneğin hava yastığı problemi kaynaklı dünyada hala çok önemli sorunlar yaşayan otomobil üreticileri bulunmaktadır.

Yukarıda çok değerli yazılar yazıldı ve çoğunu okumaya çalıştım. Yalnız arada gördüğüm bir kaç saldırgan yazı buraya uymamış. Bir markanın siyasi ya da kişisel beklentilere göre değerlendirilmesi, o markanın değerini arttırmaz, tam tersine onun üzerinde etkisi olumsuz olur. Bir otomobil markası yaratmak çok doğal bir şey, önce herkes onu sindirmeli, sonra da ilim ve saygı ile geleceğe bakmalı.