0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Alınganım bu akşam Murat Abi. Hondaya mı gidelim?Cihat Bey,Kur'an-ı Kerim'in Arapça olması arapça öğrenme ve konuşma arzusunu açıklayabilir mi acaba?Savunduğunuz yaşam tarzının, sonunda çok eşli bir yapı oluşturacağını farkedin lütfen. Bıkmakta serbestsiniz tabi. Bende anlaşılamasam bende bıkarım.İlişkilerin %90 ı ayrılık ile sonuçlanıyor. Bu, kişiyi yeni bir ilişkiye yönlendiriyor. Duygusal bir yorgunluk sebebidir.
duygusal yorgunluk öylemi?o zaman siz diyelimki 30 yaşında evlendiniz ve cinsel yaşamınız başladı.ve diyelimki önünüzde 30 yıllık bir evlilik hayatı var.sizde yorulacaksınız o zaman sizdemi başkalarına gideceksiniz.evlenince hiç yorulmuyormu insan?sizde eşinizden ayrılacakmısınız? Bu soruları yanaıtlamak size zor geliyorsa bilinki cinsel özgürlük önünde durmak kolay olmayacak:))
duygusal yorgunluk, insanın aynı sevgiyi, değeri, kalbinde farklı insanlar için şekillendirmesi ve sonrasındaki büyük hayal kırıklığıdır. Dolayısı ile diğer sorularınız boşa çıkıyor
murat bey siz yaşamınızı dinsel kurallara göre şekillendirebilirsiniz.Ancak bu nedenle oluşacak cinsel baskıdan sizde sorumlu olursunuz.sizlerin savunduğu şey bayan ve erkek sevgisini sadece sözcüklere dökecek ve gezecek sevgiyi cinsellikle de yaşamak sadece evlilik ile olur.Ya bu insanlar ekonomik veya başka nedenlerle evlenemiyorlarsa ne yapacaklar? sizlere göre sevgi sadece konuşarak yaşanır bana göre ise tamamıyla yaşanır.insan seviyorsa karşıdakiyle cinsellikte yaşamak istiyorsa yaşarsa dejenere mi oluyor?Yoksa yaşamayıp aklında hep hayal ederek bu duygusunu bastırdığı zaman mı dejenere oluyor?Yoksa baskılanmış toplumda sevgiyle birleşik cinsellik yaşayamayan gencin geneleve gitmesinin nedenini o gencin sapkınlığıylamı açıklayacağız. Her türlü kuraldan yola çıkarak insanlığınızı şekillendiremezsiniz.sadece kendinizi kandırırsınız?Toplumumuzdaki cinsel açlığın nedeni ne ?bana açıklayabilirmisiniz?Neden bizim toplum cinsel olarak aç?Bunu izah edebilirmisiniz veya bizim toplum cinsel açıdan açlık çekmiyor diyebilirmisiniz? Bu toplumda erkekler ilk cinselliği kaç yaşında ve kimlerle yaşıyor?Bayanlara da bu soruyu sormak lazım?Ortada cinsel anlamda bir denge varmı?Bence halen sizin gibi düşünenler nedeniyle cinsellik bu toplumda tabu!Cinsellik tabu olarak kaldığı sürece dejenere olacaktır.Cinsellik algılaması bu toplumda doğal insani bir şey olarak algılanmadıkça o olgunluğa ulaşılmadıkça kadınlar sadece erkelerin ihtiyacını gören gerçekte hiç bir anlamı olmayan cinsel birleşmelere muhtaç olacaktır.erkeklerde sadece sanal zevklerde dolaşırlar.
...Bana cinselliğe tok bir toplum gösterebilir misiniz?...
Cihat Bey, bu mesaj bana miydi?
duyun sesimi yöneticler düzeltin şu nu .
Genelleme yaparsak Almanlar bu tanima uyuyor.
Murat Abi, Almanyada yaşıyorsun sanırım. Alman dostların, yakınların, akrabaların vs olabilir. Almanlar dendiği zaman arada istisna yoktur diye abir yaklaşım olamaz. Avrupadaki Türkler inançlarına bağlıdır dendiği zaman arada istisnalar olabileceği gibi. Sanırım o yüzden kızdın biraz. Bende yöneticiden aldığım ilk eksi alkışı kutluyorum .Almanların cinsel açıdan çok rahat olduğunu duyuyorum. Bunun sebebi doymuş olmaları değil, istedikleri zaman bunu yaşamalarıdır.
toplumsal dejenerasyonu getirip sadece cinsel yaşama bağlamış olmanıza inanamıyorum... (yazan herkesi kastediyorum tek bir üyeyi değil)...ben yetiştirilirken hep bunları duydum; kamu malına zarar verme! bu topraklar bu vatan için çalış! oku! meslek sahibi ol! değerlerini koru! kendine ve topluma saygılı ol! kimsenin hakkını yeme! vs.bende elimden geldiğimce bunları yaptım diye düşünüyorum umarım benim evladım olmasa dahi yakınımdaki evlatları bu şekilde yetiştirmeyi başarırım...cinsellik konusu bunların içinde küçücük bir konu ve insanca yaşandığı takdirde bireyin sadece kendisini ilgilendiren bir konu tıpkı inanç gibi.... herkes toplumsal yaşantıda tatmine ulaştığında zaten bu tür konular tartışılmaz bile bence...
Karavana. O eksiyi veren ben degilim. Kizmis da degilim. Din dogmatik bir konu oldugu icin tartismayi gereksiz buluyorum. Herseyi din veya cinsellikle aciklamaya calismayi hic ama hic anlamiyorum. Din, Allah'la kulun arasinda bir husus oldugu icinde baska birinin yorum yapmasini, herkesi bir sablona tabi tutmasini hic ama hic sevmiyorum.Dejenerasyonun bircok sebebinin oldugunu ve aslinda dejenerasyonun bir bölümünün de normal oldugunu düsünüyorum. Insanin yasadigi ortama adapte olmasi ayni zamanda kültürünü de degistiriyor. Referans noktasi eski zaman olan biri bunu dejerasyon olarak görürken, referans noktasi daha güncel olan bir kisi degisim-yenilik olarak görüyor. Dejenerasyon da izafi bir olay.Toplumsal olaylarda binlerce, belki onbinlerce farkli degisken oldugu icin anlamaya calismak bol bol spekülasyonlara yol aciyor. Genel olarak olayin politik ve teknolojik bir boyutunun oldugunu düsünüyorum. Son yillarda Sevr Anlasmasini tekrardan önümüze sürdükleri asikar. Bunu da azinliklara özgürlük semsiyesi altinda yapiyorlar. Tabi yersen; en büyük destekcilerinden Almanya veya Fransa'da ikinci dilde egitim mümkün degil. Almanya'da 3 milyona yakin Türk var ve yerel okullarda Türkce egitimi kaldirdilar. Dejenerasyonu bir büyük problem olarak tanimlarsak, icinde aslinda yüzlerce kücük problemi barindirdigini görürüz. Büyük problemi oturup yillarca tartisma yerine, parcalara bölüp kücük problemleri tamir ederek etkisini görmek gerektigini düsünüyorum. Misal Türkce olmayan dükkan isimleri. Malesef ülke de konusan cok ama aksiyon yok.