Gönderen Konu: hız felakettir ama  (Okunma sayısı 7811 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Her zaman kalbimizde yaşayacaksın...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 1 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #40 : Ağustos 13, 2009, 00:03:46 »
Son olarak motor ve rodaj ile ilgili bir iki cevap yazacagim
belki bunun icin yeni konu acmak gerekebilir
1. toyota yeni araclarin kullanma kilavuzlarinda rodaj ve ilk kullanimla ilgili en ufak bir sey yok
2. Direk yetkili servisler rodaj yok istediginiz gibi kullanin diyorlar
3. Mehmet arkadasimizin soyledigi son hızla ilgili bende katiliyorum, yokus asagi eger cok yuksek bir egim varsa hic gaza basmadan bosta 300-400 km hizlara bile cikabiliriz teorik olarak, yani o motor hizlari illaki arabanin motorunun yapacagi hizi gostermez, arabanin kutle olarak hizinida gosterir, dolayisiyla ruzgar bile arabanin hizini artirabilir
4- Ancak mehmet arkadasimizin son 20 yilda motorda teknolojik gelismelein olmadigini soylemesi tamamen yanlis.
Degil son yirmi yil son 1-2 yil oncesi bile cok farkli. Hatta su an bir arac tasarlanirkenn bile teknoloji, aninda degisiyor. En basitinden yirmi yil once CNC-CDM-CDE vs teknikelri yoktu. Hatta bilgisayar bile yoktu.
O zamanlar mekanik parcalar binde bir hatarla olculuyordu. Gunumuzde nanometrik hatalar yani milyarda bir hatalarla islemler yapiliyor. Ustelik yan sanayiden yada oem parca ureten firmalardan istenilen kalite ve hata oranlari inanilmaz derecede yuksek. 10 bin parcada bir hatali urun oldumu yandiniz. Yada bir urununuzun olcusu 1 milyarda 2 nanometre hatali cıktımı cope atiliyor. Eger bu teknolojik gelismeler olmasaydi ne yakit tasarrufu nede yillarca garantş olurdu. Ve bugun bu teknolojik gelismeler olmasaydi bir araba kullanmak ve almak ruya olurdu. Kisaca motorlar son teknoloji ile uretiliyor. Bloklar milyarda bir hata ile robotlar tarafindan kesiliyor. Biz arabayi almadan coktan calistirilip test ediliyor. Siz istedigniz kadar ilk 1000 km yavas kullanin. Aldigimiz araclarin motorlari daha arabaya takilmadan calistiriliyor ve kalite kontrol yapiliyor. Eger kullaniciya birakilsa ve hatali bir uretim olsa ne olur o markanin guveni bir dusunun.
Kisaca arkadaslar bu bizim dedelerimizin aliskanligi. Motor acmak diye bir sey yok yok yok
Üreticiler Daha cok eger bir hata varsa bu hata buyumesin diye bizlere yavas kullanin diyorlar
Ah oldu da bir hata var o zaman daha iyi ya en basta sert kullanalim ki o hata en basta ortaya ciksin
Ayrica yanlis olan bir sey daha var
Siz araci ilk 1000 km yavs kullandiktan sonra eger bir hata varsa zaten olan olmusur. Ya da ilk 1000 km pistonlar vs nasil alisti ise oyle gider. Sonradan istedi,gniz kadar hiz yapin motor sagir kalir
Yani asil ilk 1000 km daha onemli araci acmak icin




motor sağır kalmicak diye alıp direk kesiciye mi giricez peki ?
Ince Bir Zevk ve Çevikliğin Zekice Birleşimi > Toyota

Toyota Club Türkiye

Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #40 : Ağustos 13, 2009, 00:03:46 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Her zaman kalbimizde yaşayacaksın...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 1 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #41 : Ağustos 13, 2009, 00:05:00 »
ayrıca gerçek anlamda rodajın ne olduğunu bilmek istiyorsanız bu siteye girin.reklam olmasın ama gerçekten çok faydalı bir makale.sonuna kadar okumanızı tavsiye ederim.1000km boyunca yavaş kullanınca hep yavaş giden motor hiç duymadım 1000km boyunca hep hızlı kullanılınca hızlı giden araçta hiç duymadım...

http://www.modifiyem.com/forum/f51/yeni-otomobillerde-rodaj-63444/
Ince Bir Zevk ve Çevikliğin Zekice Birleşimi > Toyota

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • pahalı zevklerim var, benzin gibi
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A-
  • 10 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #42 : Ağustos 13, 2009, 00:17:28 »
alper bey 2009 corollanın kullanıcı el kitabına bir göz attım dediğiniz gibi yok ama detaylı bakamadım çok çok büyük bir kitap(çık) yapmışlar98 corollanın kullanıcı kitabında var bu ve şöyle diyor ; ilk 1000km boyunca zorlamadan yüksek devirlere çıkmadan aynı vites ve aynı devirde uzun süre gitmeyin demiş 1000kmden sonra da daha sert kullanılması gerektiği yazıyor..şimdi toyotasa bunu 98 yılında basmış kullanıcı kitabına ve bu sizin şu söyleminize ters düşüyor ;
Alıntı
Siz araci ilk 1000 km yavs kullandiktan sonra eger bir hata varsa zaten olan olmusur. Ya da ilk 1000 km pistonlar vs nasil alisti ise oyle gider. Sonradan istedi,gniz kadar hiz yapin motor sagir kalir
Yani asil ilk 1000 km daha onemli araci acmak icin
ae101 4a-fe+ junyan angel eye+ 8000k xenon+ usdm oem stop+ racing stripes+ 16" astra H jant+ 195/45r16 continental sport contact2 ve michelin pilot sport+ sonax cam filmi+ ışıklı kapı eşiği+ ayak aydınlatması+ beyaz gösterge aydınlatması+ oem anatomik spoyler+ bagaj led aydınlatma+ e34 paspas+ alpine CDE-9873RB teyp+ alpine mrv-f450 amfi+ alpine MRP-M500 mono amfi+ jbl komponent+ fli

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #43 : Ağustos 13, 2009, 00:32:08 »
Turkay kardesim bir terslik yok
bildigim kadari ile halen bazi markalar 2009 da bile bu sekilde kilavuzlara yaziyor
Ama 2009 toyota corolla da yazmiyor
Konu teknoloji, 98 corolla sifir alsaydik o sekilde kullanirdik
yani 10-20 yil onceki araba teknoloji ile simdiki cok farkli
Simdi hata oranlari yok denecek kadar az
Dolayisiyla arabayi kullanma alistirma (break-in) diye bir sey yok
Ustelik biz niye rodaj yapiyoruz, yani ilk 1000 -5000 km yavs kullaniyoruz
Motor yag yakmasin, uzun sure dayanikli olsun diye
İyide zaten biz aracimizi her zaman yani ilk 100 bin kmde yavas (yumusak) kullanirsak cok iyi olur,
Yani uzun omurlu olmasini istiyorsak her zmaan ilk 1000 km de nasil kullanirsak oyle kullanalim degil mi?

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • pahalı zevklerim var, benzin gibi
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A-
  • 10 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #44 : Ağustos 13, 2009, 00:43:31 »
ben uzun ömürden çok iyi performans isterim sonuçta benim altımda 1 milyon yapmayacak bu araç..98 corollayı sıfır almıştık şu an 105.000kmde..2009u da sıfır aldık o da 10 yıl kalır 10 yıl sonra 100.000 yapar..bence bu motor açma adına yapılanlar bir nebze performans bir nebze de yakıt tüketimi için var çünkü her araba farklı yakıyor, şöför aynı bile olsa farklı insanlar tarafından "motoru açılmış" olan araçların yakıt tüketimi çok farklı oluyor veya son hıza çıkışı hızlanışı vs çok değişebiliyor ben bunu motoru açma değil de neyle açıklayabilirim ki? bakın uzağa gitmenize gerek yok, biraz yukarda yazıyor; 2009 corolla asla 200 üstü yapamaz..tamam da ben onlarca kez 210km hız gördüm kadranda ve tamamen düz yolda ve farklı günlerde (rüzgar etkeni de devre dışı çünkü aynı yolun gidişinde de dönüşünde de yapıyor bu hızı) fakat başka bir 2009 corolla kullanıcısı 200ün üstüne çıkamıyor..bu nasıl açıklanabilir sizce? ha bir de rakım ile açıklanabilir benim denediğim şehirde rakım 2!! benim boyum kadar yahu :D

 Trafik kurallarına uyalım, uymayanları uyaralım. Türkiye Cumhuriyeti Karayolları Trafik Kanununa göre otomobiller için azami
 hız sınırları, eğer aksine bir işaret belirtilmemiş ise; şehiriçi 50Km/s., şehirlerarası 90Km/s., otoyol 120Km/s. dir.

ae101 4a-fe+ junyan angel eye+ 8000k xenon+ usdm oem stop+ racing stripes+ 16" astra H jant+ 195/45r16 continental sport contact2 ve michelin pilot sport+ sonax cam filmi+ ışıklı kapı eşiği+ ayak aydınlatması+ beyaz gösterge aydınlatması+ oem anatomik spoyler+ bagaj led aydınlatma+ e34 paspas+ alpine CDE-9873RB teyp+ alpine mrv-f450 amfi+ alpine MRP-M500 mono amfi+ jbl komponent+ fli

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #45 : Ağustos 13, 2009, 02:12:28 »
Turkay soylediklerine aynen katiliyorum.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #46 : Ağustos 13, 2009, 08:57:56 »
ben uzun ömürden çok iyi performans isterim sonuçta benim altımda 1 milyon yapmayacak bu araç..98 corollayı sıfır almıştık şu an 105.000kmde..2009u da sıfır aldık o da 10 yıl kalır 10 yıl sonra 100.000 yapar..bence bu motor açma adına yapılanlar bir nebze performans bir nebze de yakıt tüketimi için var çünkü her araba farklı yakıyor, şöför aynı bile olsa farklı insanlar tarafından "motoru açılmış" olan araçların yakıt tüketimi çok farklı oluyor veya son hıza çıkışı hızlanışı vs çok değişebiliyor ben bunu motoru açma değil de neyle açıklayabilirim ki? bakın uzağa gitmenize gerek yok, biraz yukarda yazıyor; 2009 corolla asla 200 üstü yapamaz..tamam da ben onlarca kez 210km hız gördüm kadranda ve tamamen düz yolda ve farklı günlerde (rüzgar etkeni de devre dışı çünkü aynı yolun gidişinde de dönüşünde de yapıyor bu hızı) fakat başka bir 2009 corolla kullanıcısı 200ün üstüne çıkamıyor..bu nasıl açıklanabilir sizce? ha bir de rakım ile açıklanabilir benim denediğim şehirde rakım 2!! benim boyum kadar yahu :D

 Trafik kurallarına uyalım, uymayanları uyaralım. Türkiye Cumhuriyeti Karayolları Trafik Kanununa göre otomobiller için azami
 hız sınırları, eğer aksine bir işaret belirtilmemiş ise; şehiriçi 50Km/s., şehirlerarası 90Km/s., otoyol 120Km/s. dir.


rakım olabilir çünkü ben su an türkiyenin en yüksek yerindeyim yani Ağrı'da...
Uno 70 S

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Türkçemize sahip çıkalım....
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #47 : Ağustos 13, 2009, 10:42:13 »
Türkay istersen sorunu ben cevaplayayım. "Benim aracım 210 KM hıza çıkarken diğer araçlar neden bu hıza ulaşamıyor?" diyorsun.

Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin sonuçta silindir içinde çalışan bir piston var ve piston silindire sürterek ileri geri hareketini yapıyor. Pistonların iç yüzeyi honlama diye tabir edilen bir işlemle yapılabilecek en "pürüzsüz" şekilde imal ediliyor. Fakat ne nedar pürüzsüz olursa olsun bir mikroskopla bakıldığında bizim vadi diye tabir ettiğimiz tepe alt ve tepe üst noktaları oluşur. İşte rodaj işlemi burada başlar. Araç ilk kullanıma başlandığında afaki 1000KM civarları piston, silindir içinde yüksek devirle hareket ettirildiğinde en tepe noktaları kazımaya başlar. (Tehlikenin oluştuğu an). Sürtünmeden dolayı ısı ortaya çıkar ve çıkan bu ısı silindir gömleklerine kalıcı hasarlar verir. Araç ilk alındığında genelde 1000 KM sonra ilk bakım var diyip sizi servise çağırırlar bazı kontroller yapılır ve hemen yağınızı değiştirirler, çünkü aşınmadan dolayı kopan ve motor içinde kalan bazı metal parçaları yağ filitresinde takılı kalır. Aslında mekanik bir birine sürtünerek çalışan her parçanın bir rodajı vardır. Örneğin fren diskinizi ve balataları yeni değiştiridiğinizde ilk bir kaç yüz kilomtreyi dikkatli kullanıyorsunuz alışsın diye. Ama daha iyi tutsun diye ani ve panik frenler yapmıyorsunuz. Frenleri somut olarak gördüğünüz ve tepkilerini hissettiğiniz için buna ikna olursunuz. Ama motor içinde neler olduğunu göremediğiniz için ikna olamayabilirsiniz. Yine lastiklerinizi ilk aldığınızda lastikçi sizi uyarır ve bir kaç yüz kilometre yavaş sürün, dikkat edin, ani fren yapmayın der. Çünkü onunda bir rodajı vardır, lastik dış etkenlere karşı korunmak için çeşitli kimyasallarla korunmuştur, parlatılmıştır. İşte bunlarında zamanla ve dikkatli kullanımla giderilmesi istenir. İşte tüm bunlardan dolayı araç ilk kullanıldığında ortalama 1000 KM rodaj istenir. Yoksa biz anamızdan babamızdan böyle gördüğümüz için değil. Her şey bir mantık çerçevesinde açıklanabilir.

Ayrıca otomobil sektöründe bir ana yan sanayi çalışanı olarak şimdiye kadar hiç nanometrik ölçü kullanmadık. Kullandığımız tüm birimler mikrondur yani binde birdir (0.001). Ayrıca otomobil firmalarının bizden istediği ölçü ve tolerans değerleride mikrondur.  

Türkay, eğer dönen bir parça istenilen değerin dışına kontrolsüz bir hızla çıkıyorsa bir yerlerde sürtünme azalıyordur. Bu bazen çok istenen bir durum olmayabilir. Çünkü aşınma vardır ve kontrolden çıkıyordur. Muhtemelen aşırı zorlamadan dolayı sürtünerek çalışan bazı aksmlarda boşluklar olumuş ve sürtünme (Karşı mukavemet) azalmıştır. Böylece karşı kuvvet azaldığı için araç istediğiniz hıza çıkıyordur. Eskilerin deyimiyle yağ yakan araba iyi kaçar. (Lütfen yanlış anlama senin araç için demiyorum) Yüksek hızlara çıkmak aracın teknik alt yapısınıda fazlasyla zorlar ve bazı aksmlara metal yorgunluğu olarak yansır. Buda inanılmaz güvensiz bir araç yaratır. Fabrika verilerinde max. 190 KM hız yazar, örneğin aracın fren sistemleride bu hıza göre düzenlenmiştir fren disk çapı, fren hidrolik basıncı, balata büyüklüğü gibi ama siz limitlerin üzerine çıktığınız için artık bunlar yetersiz gelir. Türkiye'deki, özellikle kamyon kazalarının çoğu fren sistemlerinden kaynaklanır zira maksimum alması gereken istihap haddini fazlasıyla aştığı için frenler tutmaz ve kaçınılmaz sonuç oluşur.

Ayrıca sen çok iyi bir şoför olabilirsin ama karşındakinin öyle olduğunu biliyor musun? Arkadan kendine hızla yaklaşan bir aracı görüp panikleyen birsi aracını aniden senin önüne kırarsa yapabileceklerin nelerdir?  Neyse çok yazdım kusura bakmayın. Umarım sıkılmadan okursunuz.


Türkçemiz, parmak izi gibidir. Bizimle büyür bizimle ölür. O'nu korumazsak, yıpranır, yozlaşır ve bir MİLLET yok olur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Model Yılı: -
  • 3 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #48 : Ağustos 13, 2009, 12:24:13 »
LPG'de 200'ü geçemedim daha anısın satıyım...

hız sınırları, eğer aksine bir işaret belirtilmemiş ise; şehiriçi 50Km/s., şehirlerarası 90Km/s., otoyol 120Km/s. dir
Opel Astra GTC

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #49 : Ağustos 13, 2009, 14:07:41 »

4- Ancak mehmet arkadasimizin son 20 yilda motorda teknolojik gelismelein olmadigini soylemesi tamamen yanlis.
Degil son yirmi yil son 1-2 yil oncesi bile cok farkli. Hatta su an bir arac tasarlanirkenn bile teknoloji, aninda degisiyor. En basitinden yirmi yil once CNC-CDM-CDE vs teknikelri yoktu. Hatta bilgisayar bile yoktu.
O zamanlar mekanik parcalar binde bir hatarla olculuyordu. Gunumuzde nanometrik hatalar yani milyarda bir hatalarla islemler yapiliyor. Ustelik yan sanayiden yada oem parca ureten firmalardan istenilen kalite ve hata oranlari inanilmaz derecede yuksek. 10 bin parcada bir hatali urun oldumu yandiniz. Yada bir urununuzun olcusu 1 milyarda 2 nanometre hatali cıktımı cope atiliyor. Eger bu teknolojik gelismeler olmasaydi ne yakit tasarrufu nede yillarca garantş olurdu. Ve bugun bu teknolojik gelismeler olmasaydi bir araba kullanmak ve almak ruya olurdu. Kisaca motorlar son teknoloji ile uretiliyor. Bloklar milyarda bir hata ile robotlar tarafindan kesiliyor. Biz arabayi almadan coktan calistirilip test ediliyor. Siz istedigniz kadar ilk 1000 km yavas kullanin. Aldigimiz araclarin motorlari daha arabaya takilmadan calistiriliyor ve kalite kontrol yapiliyor. Eger kullaniciya birakilsa ve hatali bir uretim olsa ne olur o markanin guveni bir dusunun.
Kisaca arkadaslar bu bizim dedelerimizin aliskanligi. Motor acmak diye bir sey yok yok yok
Üreticiler Daha cok eger bir hata varsa bu hata buyumesin diye bizlere yavas kullanin diyorlar
Ah oldu da bir hata var o zaman daha iyi ya en basta sert kullanalim ki o hata en basta ortaya ciksin
Ayrica yanlis olan bir sey daha var
Siz araci ilk 1000 km yavs kullandiktan sonra eger bir hata varsa zaten olan olmusur. Ya da ilk 1000 km pistonlar vs nasil alisti ise oyle gider. Sonradan istedi,gniz kadar hiz yapin motor sagir kalir
Yani asil ilk 1000 km daha onemli araci acmak icin


soner kardeş sanırım benim yazdığımı tam okumadın. ben teknolojik gelişme yok demedim. teknolojik gelişme özellikle özellikle yakıt besleme ve ateşleme sisteminde demiştim. aşağıya yazdığım notun ilgili kısmını kopyalayıp yapıştırdım. tekrar okursan sanırım ne demek istediğimi anlayacaksın.

Teknolojik gelişme diye bahsettiğiniz olay tamamiyle yakıt ve ateşleme sistemleri üzerinedir. son 20 - 30 yıl içinde neredeyse kullanılan malzemeye kadar moturun genel yapısı üzerinde pek bir değişiklik olmamıştır. yuvarlak bir silindir yuvarlak bir gömlek içersinde sürekli olarak yukarı aşağı aşağı hareket etmektedir. bu noktada hiç bir değişiklik yok. zaten motor açılması denilen olayda bunların birbirleri ile en verimli çalışabilecek düzeyde getirmektir. temel noktalar; ısı, metalin genleşme ve sürtünmedir. çok fazla ayrıntıya girmeyeceğim ama biraz da olsa mekanik bilgisiyle konu anlaşılabilir.


artı olarak yukarda bilgihan abinin notunada bir göz atarsan benim demek istediğimi daha iyi anlayacağından şüphem yok :D
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #50 : Ağustos 13, 2009, 15:06:53 »
"Teknolojik gelişme diye bahsettiğiniz olay tamamiyle yakıt ve ateşleme sistemleri üzerinedir. son 20 - 30 yıl içinde neredeyse kullanılan malzemeye kadar moturun genel yapısı üzerinde pek bir değişiklik olmamıştır. yuvarlak bir silindir yuvarlak bir gömlek içersinde sürekli olarak yukarı aşağı aşağı hareket etmektedir. bu noktada hiç bir değişiklik yok. "

"yuvarlak bir silindir yuvarlak bir gömlek içersinde sürekli olarak yukarı aşağı aşağı hareket etmektedir"
Yukardaki ifade gayet acik bunun anlasilmayacak bir noktasi yok
Bu mantikla hic bir sey de teknolojik gelisme yok desek de olur
Yani sonucta araba dort tekerlek ustunde gidiyor halen,
oysa google da motor teknolojisi gelismeleri diye bir arastirma yapilirsa ne cok sayida gelisme oldugu gorulur

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #51 : Ağustos 13, 2009, 17:05:16 »

"yuvarlak bir silindir yuvarlak bir gömlek içersinde sürekli olarak yukarı aşağı aşağı hareket etmektedir"
Yukardaki ifade gayet acik bunun anlasilmayacak bir noktasi yok
Bu mantikla hic bir sey de teknolojik gelisme yok desek de olur
Yani sonucta araba dort tekerlek ustunde gidiyor halen,
oysa google da motor teknolojisi gelismeleri diye bir arastirma yapilirsa ne cok sayida gelisme oldugu gorulur


kardeş benim yazdıklarımın içinden sadece bir cümleyi cımbızla çekip konun bütünlüğünü bozarak bunu anlamak istiyorsan, benim senin için yapabileceğim pek birşey yok. yine de yorumların için kendi şahsıma teşekkür ederim. saygılar
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #52 : Ağustos 13, 2009, 18:23:59 »
aslında bu konuda başka birşey yazmayı düşünmüyordum ama konuyu yeni okuyacak arkadaşların benim yazdıklarımı yanlış anlamaması için sanırım aşağıdaki açıklmaya ihtiyaç var;

konu motorun açılması noktasından buraya geldi. bu noktada metallerin birbirine sürtünmesi söz konusudur. zaten önceki yazılarıma bakarsanız ben gelişme yok demedim; benim dediğim yakıt besleme ve ateşleme sistemlerinde gelişmenin olduğunu metallerin birbirine sürtünmesi noktasında 20 yıl öncesi ile şu anda neredeyse hiç bir değişiklik yok dedim; silindir gömlek içersinde hareket ederek (burada oluşan aşınma; ısı, ısı sonucu sonucunda metalin genleşmesi ve oluşan sürtünme ile gerçekleşmektedir) çalışmaktadır. bu noktada hiç bir değişiklik yoktur. petrol ürünleri ile çalışan tüm motorların mantığı aynıdır demek istedim. aslında bunu açık olarak yazdığımı düşünüyordum. başka bir arkadaşımız tarafından yanlış anlaşılmamak dileğiyle :D

Not: bu noktada yapılan en büyük yenilik 2 zamanlı motorlardan 4 zamanlı motorlara geçiştir. burada ki ana değişiklik ise yağlama yoluyla ilgilidir. bu değişiklik ise 20 - 30 yıldan daha eskidir.
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #53 : Ağustos 13, 2009, 21:08:02 »
  Günümüzde yeni teknoloji olarak lanse edilen bir çok motor ya da süspansiyon sistemi 1800 lerin sonlarında ve 1900 lerin başlarında geliştirilmiştir aslında.
 Örneğin; üstten egzantrikli motor.

 Aslında Mehmet 'de Alper de farklı şeylerden bahsetmiyor bence ancak bazen yanlış anlaşılma olabiliyor.

 Günümüz motorlarında ve özellikle dizelde bence en önemli gelişmelerden birisi (turbo uygulamalarının yanında) 4 zamanlı motorda uygun ve gerekli zamanalrda silindir iç hararetini ayarlamak için uygun ve gerekli miktarda odaya yakıt püskürtülmesidir. Bu hem performansı, hem verimi arttırır, hemde motor sağlığının daha uzun süreler korunmasını sağlar. Tabi bu teknolojide asıl pay sahibi yüksek basınçlı enjektörlerdir.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • pahalı zevklerim var, benzin gibi
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A-
  • 10 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #54 : Ağustos 13, 2009, 21:44:52 »
Türkay istersen sorunu ben cevaplayayım. "Benim aracım 210 KM hıza çıkarken diğer araçlar neden bu hıza ulaşamıyor?" diyorsun.

Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin sonuçta silindir içinde çalışan bir piston var ve piston silindire sürterek ileri geri hareketini yapıyor. Pistonların iç yüzeyi honlama diye tabir edilen bir işlemle yapılabilecek en "pürüzsüz" şekilde imal ediliyor. Fakat ne nedar pürüzsüz olursa olsun bir mikroskopla bakıldığında bizim vadi diye tabir ettiğimiz tepe alt ve tepe üst noktaları oluşur. İşte rodaj işlemi burada başlar. Araç ilk kullanıma başlandığında afaki 1000KM civarları piston, silindir içinde yüksek devirle hareket ettirildiğinde en tepe noktaları kazımaya başlar. (Tehlikenin oluştuğu an). Sürtünmeden dolayı ısı ortaya çıkar ve çıkan bu ısı silindir gömleklerine kalıcı hasarlar verir. Araç ilk alındığında genelde 1000 KM sonra ilk bakım var diyip sizi servise çağırırlar bazı kontroller yapılır ve hemen yağınızı değiştirirler, çünkü aşınmadan dolayı kopan ve motor içinde kalan bazı metal parçaları yağ filitresinde takılı kalır. Aslında mekanik bir birine sürtünerek çalışan her parçanın bir rodajı vardır. Örneğin fren diskinizi ve balataları yeni değiştiridiğinizde ilk bir kaç yüz kilomtreyi dikkatli kullanıyorsunuz alışsın diye. Ama daha iyi tutsun diye ani ve panik frenler yapmıyorsunuz. Frenleri somut olarak gördüğünüz ve tepkilerini hissettiğiniz için buna ikna olursunuz. Ama motor içinde neler olduğunu göremediğiniz için ikna olamayabilirsiniz. Yine lastiklerinizi ilk aldığınızda lastikçi sizi uyarır ve bir kaç yüz kilometre yavaş sürün, dikkat edin, ani fren yapmayın der. Çünkü onunda bir rodajı vardır, lastik dış etkenlere karşı korunmak için çeşitli kimyasallarla korunmuştur, parlatılmıştır. İşte bunlarında zamanla ve dikkatli kullanımla giderilmesi istenir. İşte tüm bunlardan dolayı araç ilk kullanıldığında ortalama 1000 KM rodaj istenir. Yoksa biz anamızdan babamızdan böyle gördüğümüz için değil. Her şey bir mantık çerçevesinde açıklanabilir.

Ayrıca otomobil sektöründe bir ana yan sanayi çalışanı olarak şimdiye kadar hiç nanometrik ölçü kullanmadık. Kullandığımız tüm birimler mikrondur yani binde birdir (0.001). Ayrıca otomobil firmalarının bizden istediği ölçü ve tolerans değerleride mikrondur.  

Türkay, eğer dönen bir parça istenilen değerin dışına kontrolsüz bir hızla çıkıyorsa bir yerlerde sürtünme azalıyordur. Bu bazen çok istenen bir durum olmayabilir. Çünkü aşınma vardır ve kontrolden çıkıyordur. Muhtemelen aşırı zorlamadan dolayı sürtünerek çalışan bazı aksmlarda boşluklar olumuş ve sürtünme (Karşı mukavemet) azalmıştır. Böylece karşı kuvvet azaldığı için araç istediğiniz hıza çıkıyordur. Eskilerin deyimiyle yağ yakan araba iyi kaçar. (Lütfen yanlış anlama senin araç için demiyorum) Yüksek hızlara çıkmak aracın teknik alt yapısınıda fazlasyla zorlar ve bazı aksmlara metal yorgunluğu olarak yansır. Buda inanılmaz güvensiz bir araç yaratır. Fabrika verilerinde max. 190 KM hız yazar, örneğin aracın fren sistemleride bu hıza göre düzenlenmiştir fren disk çapı, fren hidrolik basıncı, balata büyüklüğü gibi ama siz limitlerin üzerine çıktığınız için artık bunlar yetersiz gelir. Türkiye'deki, özellikle kamyon kazalarının çoğu fren sistemlerinden kaynaklanır zira maksimum alması gereken istihap haddini fazlasıyla aştığı için frenler tutmaz ve kaçınılmaz sonuç oluşur.

Ayrıca sen çok iyi bir şoför olabilirsin ama karşındakinin öyle olduğunu biliyor musun? Arkadan kendine hızla yaklaşan bir aracı görüp panikleyen birsi aracını aniden senin önüne kırarsa yapabileceklerin nelerdir?  Neyse çok yazdım kusura bakmayın. Umarım sıkılmadan okursunuz.



açıklamalarınız ve yorumlarınız için gerçekten çok çok teşekkür ederim..ben dediğiniz gibi araçta "aşırı zorlamadan dolayı sürtünerek çalışan bazı aksmlarda boşluklar olumuş ve sürütünme azalmış" olmasın diye ilk 1000kmde sakin kullandım hatta hatırlayanlar vardır ilk depoda 650km menzile ulaştım..ikinci depom 570 idi sonraki depo 400 sonra 670..3. deponun böyle çok az olmasının nedenini anlamışsınızdır :D
ae101 4a-fe+ junyan angel eye+ 8000k xenon+ usdm oem stop+ racing stripes+ 16" astra H jant+ 195/45r16 continental sport contact2 ve michelin pilot sport+ sonax cam filmi+ ışıklı kapı eşiği+ ayak aydınlatması+ beyaz gösterge aydınlatması+ oem anatomik spoyler+ bagaj led aydınlatma+ e34 paspas+ alpine CDE-9873RB teyp+ alpine mrv-f450 amfi+ alpine MRP-M500 mono amfi+ jbl komponent+ fli

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Türkçemize sahip çıkalım....
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #55 : Ağustos 13, 2009, 22:22:51 »
Bence Mehmet bey ve Alper bey farklı şeylerden bahsediyorlar. Ama her ikiside söylediklerinde haklılar.

Mehmet beye katıldığım taraf; Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin motorların genel yapısı hemen hemen aynıdır. Gelişme daha ziyade yakıt ve ateşleme sistemlerinde oluyor.

Alper bey, teknolojik gelişmenin motorda olduğunu söylerken anlatımında aslında motordan değil motorun ve parçaların işleme yöntemlerinin geliştiğini ve buna paralel üretim kalitesinin ve hassasiyetinin arttığını anlatmak istiyor. Fakat bunu ön plana çıkarmak yerine motorun teknolojik olarak geliştiğini söyleyerek burda hataya düşüyor.

CNC (Bilgisayar Kontrollü Tezgah) tezgahların gelişmesiyle otomobil fabrikalarıda üretim kalitelerini artırmış ölçü hassasiyeti ve tolerans aralıklarını düşürmüşlerdir. Buda nihai kullanıcılara kalite olarak dönmüşdür. Yani teknolojik gelişme motorun kendinde değil üretim aşamasında olmuştur. Ayrıca CNC bir teknik değil, işleme tezgahıdır. CAD, CAM ve CNC gibi teknolojilerin gelişimi hatasız parça üretimi olarak bizlere yansımışdır. Eskiden üniversal torna tezgahlarında kalifiye ustaların insiyatifinde yapılan parçalar artık bilgisayar (CAD) ortamında tasarlanıp yine bilgisayar datalarıyla (CAM) bilgisayar kontrollü tezgahlarda (CNC) operatör diye tabir ettiğimiz kişilerce nerdeyse hatasız bir şekilde işlenmeye başlanmıştır. Hatta artık robotlar parça işlemeye başladılar, çalıştığım firmada fren disklerini ve kampanaları operatör yerine robot işliyor.

Ayrıca nanometrik diye bir ölçü kulanılmaz sanırım Alper bey biraz abartmış. Nanometre, bir milimetrenin bir milyonda biridir ki ancak atom gibi şeylerin ölçümünde kullanılır. Bizlerin kullandığı mikrondur (0,001).

Ayrıca forumlarda dikkat ettiğim bir durum var, bazı arkadaşlar kendi fikirlerini kulaktan dolma bilgilerle çok iyi biliyormuş gibi anlatarak diğer arkadaşların kafalarını karıştırıyorlar. Hatta ilk defa karşılaştığı bu yanlış konuyu artık doğru olarak bilmeye başlıyor ki buda hız limitlerini aşmak kadar tehlikeli.
Türkçemiz, parmak izi gibidir. Bizimle büyür bizimle ölür. O'nu korumazsak, yıpranır, yozlaşır ve bir MİLLET yok olur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Türkçemize sahip çıkalım....
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #56 : Ağustos 13, 2009, 22:29:31 »
Türkay, sen doğru olanı yapmışsın.

Eğer tekrar olmazsa önemli gördüğüm şunu bir kez daha daha yazmak isterim. "Bir biriyle çalışan her mekaniğin bir rodajı (Alışma süresi) vardır".

Erhan Barman
"LPG'de 200'ü geçemedim daha anısın satıyım..." diyorsun.
Erhan 200'ü geçmek marifet değil hiç uğraşma, geçenede madalya takmıyorlar.
Türkçemiz, parmak izi gibidir. Bizimle büyür bizimle ölür. O'nu korumazsak, yıpranır, yozlaşır ve bir MİLLET yok olur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #57 : Ağustos 14, 2009, 03:16:37 »
Bilgihan bey soylediklerinize ekleyecek bir sey bulamadım
açıklamalar için teşekkürler:)
Konuyu ozetleyerek yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırdınız

Bu arada bir kısa acıklama yapmak istiyorum
nanometre olcumleri vs uretim olarak teknolojinin geldigi son noktayi soylemek icin vurguladım
Her parca her urun icin soz konusu olculer tabşii gecerli degildir, ama eminim onumuzdeki yillarda bu sekilde olacak
Su an bazi parcalar robotlar ve lazerlerle kesiliyor ve uretiliyor

Bu arada merak ettigim bir konu var
Eger rodaj bizim sifir arabalarda varsa neden ilk 10 bin km yag degismiyor ve kullanma kilavuzunda yazmiyor
Ayrica bu araclarin motorlari zaten biz daha araci almadan calistiriliyor

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #58 : Ağustos 14, 2009, 05:38:12 »
Ayrıca nanometrik diye bir ölçü kulanılmaz sanırım Alper bey biraz abartmış. Nanometre, bir milimetrenin bir milyonda biridir ki ancak atom gibi şeylerin ölçümünde kullanılır. Bizlerin kullandığı mikrondur (0,001).
hakılısın bilgihan abi, biz makine imalatçısı olmakla birlikte aynı zamanda torna (CNC makineleride kapsıyır) için elmas diye tabir edilen (tungten carbide) malzeme üretimide yapmaktayız. ve benim bildiğim kadarıyla piyasa da nanometrik ölçülerde tungten üreten firma yok (Tübitak vs. gibi kurumlar bunu yapıyorsa da bilgim yok)

ayrıca ben de sizin belirttiğiniz gibi motorun teknolojisi ile üretim aşamasında kullanılan teknolojiyi farklı kefelere koyuyorum. teknoljik olarak ölçü birimlerini mükemmelleştirmek ile motorun kullandığı teknoloji bence çok farkllı konular olduğu için böyle bir ayrıma yaptım. zaten motor neredeyse aynı motor diye ısrar etmemim nedenide budur


  Günümüzde yeni teknoloji olarak lanse edilen bir çok motor ya da süspansiyon sistemi 1800 lerin sonlarında ve 1900 lerin başlarında geliştirilmiştir aslında.
 

hakan abi benim son 20 - 30 yıl diye bahsetmem soner arkadaşımızın yazısı üzerineydi (o son yirmi otuz yıldaki gelişmelerden bahsederek konuyu kendince açıklamak istemişti). senin de bahsettiğin gibi bu süre çok daha eskidir


Tüm bunlara ek olarak; hızlı arkadaşlarımız için özel bir not (cem yılmaz'ın malum petrol istasyonu reklemında söylediği gibi) "Sizin gibi gençleri pistlerde görmek isteriz" kesinlikle sokaklarda yada şehirler arası yollarda değil :D
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: hız felakettir ama
« Yanıtla #59 : Ağustos 14, 2009, 08:40:34 »
  Rodaj 'ı sadece aracın motoru olarak düşünmemek lazım. Aracın motorunu da sadece piston ve silindir olarak düşünmemek lazım tabiki.
 Güzel bir soru sormuşsun Alper, neden Rodaj dönemindeki araçlarda 10.000Km. gibi sürelerden önce yağ değiştirilmiyor artık diye. İzninle ben de cevap vermeye çalışayım.
 Günümüz araçlarında fabrika çıkışı olarak kullanılan yağ (genelde) Rodaj için uygun olan ve çok yükske kaliteli bir yağdır. Aynı şekilde yağ filtreside orjinal olduğu için görevini ve yapması gerekeni gereği gibi yapar. Ancak emin olun o ile fabrika yağı motor için en gerekli olan şeydir ve normal süresi dolana kadar değiştirmemek daha iyidir. Ancak rektifiyeye uğramış bir araçta aynı yağı ilk olarak kullanamayacağımız için 3.000-5.000Km. gibi değerlere gelince değiştirmek daha mantıklı olur. Aradaki fark yağın özellikleridir.
 Umarım açıklayıcı olabilmişimdir. :)