Gönderen Konu: Tüm fıkralar buraya..  (Okunma sayısı 29637 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • fastest 3zzf(t)e in turkey :)
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #80 : Haziran 18, 2007, 00:31:12 »
bu olayın aynısını yaşadım ama kadın en arkada oturyodu  

bi tane ben anlatıyım bağli;
bi gün kuzen ve 5-6 arkadaşla maçtan gelyoruz en arka 2 sıra bizim.....bu arada kuzen "bak napcam"dedi ve "aaa karı çişini yapıo lan" die bağrınca öndeki 3 ameleden biri"lan hakkı nerde lan garıı"die cama yapıştı o arada ben altına yaptım  



Çok ilginç..
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>Tesadüfün Böylesi
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>Hepimize çocukken okula gitmek için sýcacýk yataðýmýzdan
>>>>>>kalkmak
>>>>>>
>>>>>>     ölüm gibi gelirdi, yanýlýyor muyum
? bakýn
>>>>>>gerçekten de öyleymiþ
>>>>>>
>>>>>>     )
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>
>>>>>>     O   harfinden sonra gelen harf  ö
>>>>>>
>>>>>>     K   harfinden sonra gelen harf  L
>>>>>>
>>>>>>     U   harfinden sonra gelen harf  ü
>>>>>>
>>>>>>     L   harfinden sonra gelen harf M
 
 

VEEEEEEE en bomba yazıııııııı  


>>>> > >Ingiltere tarihinin en kanli ve dramatik zamanlarindan biri
>>>>kral > >VIII.
>>>>Henri zamanidir... Veba, katliam, savaslar, uzak diyarlarda
>>>>somurgelere
>>>> > gidenler, orada kaybedilenler ve buna benzer sebeplerle
>>>>ülkenin nüfusu
>>>>neredeyse yari yariya dusmus, Kral ulkesinin geleceginden ciddi
>>>>bir
>>>> > bicimde endiselenmeye baslamistir. Ama yaptirdigi arastirmalar
>>>> > sonucunda
>>>>ulke hapisanelerinde cok sayida serseri, hirsiz katil vs. ve cok
>>>>sayida
>>>> > fahise oldugunu tesbit etmis ve nufus artisini saglayabilmek
>>>>amaciyla
>>>kral
>>>>kontrol|nde hapisanelerde ciftlesmeler organize etmistir. Dunyaya
>>>getirilen
>>>>cocuklari da
>>>> > Ingiliz Kraliyeti, yetistirme ve topluma katma isini
>>>>ustlenmistir. Bu
>>>>nufus arttirma islemine "Fornication Under Control of the King"
>>>> > yani "Kral kontrolünde zina" denmis ve FUCK olarak
>>>>kisaltilmistir. Bu
>>>Fuck
>>>>islemleriyle Ingiltere nufusu 10 yil icersinde 2 ye katlanmistir.
>>>> > "Fuck" kelimesi de ingilizceye buradan girmistir. Bu olayin
>>>>Tarih
>>>>kitaplariyla sabiti dogrudur.
>>>> > Buradan bizim anladigimiz da Ingiliz halkinin yarisi o.....
>>>>cocugudur.
3sgte swaped rolla?awd?

skyrolla01@yahoo.com.tr
ufuk L. yalçın

Toyota Club Türkiye

Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #80 : Haziran 18, 2007, 00:31:12 »

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #81 : Haziran 18, 2007, 09:56:04 »
ihahahaha yaf hiç gulecegım yoktu ne kadar doğru bir tespit. . . .

 

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • cibili cibili şak şak şak...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A-
  • Kilometre: 102110
  • Model Yılı: '00
  • 41 kere teşekkür etti
  • 78 kere teşekkür edildi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #82 : Haziran 19, 2007, 16:37:50 »
Limuzin şerafettin  



Yorumsuz...

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE_____ ATAM
İŞİNE BAK__________________BABAM
OĞLUM BAĞA BAK BAĞA______ DEDEM

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #83 : Haziran 20, 2007, 14:50:26 »
klasık kamyon yazıları. . . .
#

Rampaların atmacası
#
Mecburum geçmeye
#
Bende bir çocuğun masala kandığı gibi sana kandım.
#
Uykusuz gecelerin sabahını bana sor...
#
Boş ver alın yazısı derler ayrılığa, sarışın gider esmer gelir yanına...
#
Aşk kaçmaktan çok kovalamayı sever . Görmekten çok özlemeyi dokunmaktan çok düşlemeyi ve aşk öyle haindir ki Nerde imkansız varsa onu sever...
#
Bu sevda bitmez hasret gitmez isteyene gider hiç farketmez.
#
Gonlunde yer yoksa bana guzelim; farketmez ben ayakta da giderim.
#
Bir sana, bir de sabah uykusuna hastayim.
#
Karayollarinda degil, senin kollarinda öleyim.
#
Vur kalbime hançeri, yüregim parçalansin; fazla derine inme, çünkü orda sen varsin.
#
Rampalarin ustasiyim, gözlerinin hastasiyim.
#
Asiksan vur saza, söförsen bas gaza.
#
Öyle birini sev ki, sen ölünce o hiç yasamasin.
#
Sana taptigim kadar paraya tapsaydim milyarder, Allaha tapsaydim peygamber olurdum.
#
Sen gökyüzünde dogan günes, ben yollarda çilekes.
#
Ben bir kadini sevdim mi gözüm gibi bakar, ilah gibi taparim; ama ki bir yanlisini görmeyeyim bir bidon benzin döker çatir çatir yakarim.
#
Gidişine kızlar, duruşuna yollar hasta.
#
Gözlerin güzel ama bakmasını bilmiyorsun.
#
O gözlerin var ya! Benim olacaksın delikanlıca.
#
Kuzu kurdun.Yol Ford'un.
#
Önünü görmeden sollama, Evine acı haber yollama.
#
Hatunlar geçer teker teker.Ah şu kamyon, benden neler çeker.
#
Tek Rakibim THY
#
Rampada geçme beni inişte üzerim seni.
#
Babam sağolsun ama arabayı ben aldım.
#
Taşın kalbi yok ama Onu da yosun sarar.
#
Kroyum ama para bende
#
Bu renkteki tek kamyon benimki,bir tane daha vardı geçen gün yıkadılar.
#
Sollama beni, sollarım seni! Hadi, hayırlı yolculuklar abi...
#
Dünya dikenli bir hayat, sevenlerde mi kabahat?!
#
Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun.
#
İnat etme gökyüzü benim kadar ağlayamazsın.
#
İstedim vermediler; sen şöförsün dediler!
#
Kurbanda kesilir koç,yollara yakışır doç
#
Yüreğinde bileğin kadar kuvvetliyse gel.
#
Benim için ağlama gözlerinden olursun
# Çilemse çekerim, kaderimse gülerim!
# Sevene can feda, sevmeyene elveda!
# Hatasız dost arama yalnız kalırsın
#
Gaz, fren, şanzıman; halim duman!
# Uzaktan severim ruhun bile duymaz
# Sen hangi mevsimin yağmurusun?
# Büyüyünce TIR olcam!..
# Alırsın Ford, olursun Lord!
# Alem bana,ben sana hastayım
# Aşk çekenin, yol gidenin!
# Miras değil, alınteri

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
    • tubakan.blogcu.com
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #84 : Haziran 21, 2007, 17:29:57 »
Alıntı yapılan: Coşkun Demiratlı
klasık kamyon yazıları. . . .
#

#
Kroyum ama para bende
#
[/quote]

Coşkun kardeşim. bu yazıyı ben kamyonlardan çok jiplerde görüyorum. hatta geçen gün bir bmw arabanın arka camında gördüm.  çok güldüm . yer : İstanbul - Florya
hala onbaşıyım :(

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: AB+
  • Kilometre: 20000
  • Model Yılı: '11
  • 3 kere teşekkür etti
  • 6 kere teşekkür edildi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #85 : Haziran 21, 2007, 22:07:54 »








Zekaya Bak araba çalınmasin diye;











Auris'11 A/T
Passat B8'15 TSI

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Mercedes CLA 180d AMG
    • Kendi Sitem
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 100000
  • Model Yılı: '14
  • 2 kere teşekkür edildi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #86 : Haziran 22, 2007, 00:45:59 »
yanlız 3 ncü resimdeki soruya koptum sizce kaç ??????


bide bu araba gerçekten çalınmazmı
www.envarencok.com
Lider dediğin...
ATATÜRK gibi OLmaLı......OLdu mu VATAN....ÖLdü mü EFSANE

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #87 : Haziran 22, 2007, 11:09:56 »
abi 1.viteste gıder gıder sorada eline motoru alır

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #88 : Haziran 23, 2007, 00:36:16 »
Çinli'nin biri of'da bir kahvehaneye girer yüksek bir sesle

- İçinizde bana yan bakan delikanlı varmı diye sorar,

Tabi bizim sazan Temel,

- Ben varım diye atlar,

İkisi beraber dışarıya çıkar, aradan beş dakika geçer ve Temel gözü morarmış bir halde kahveden içeri girer, hemen ardından giren Çinli'de kasıla kasıla Temel'i göstererek

- Ona yokohamanın tekmesi tekniğiyle vurdum der,

Ertesi gün çinli yine kahveye gelir, herkese meydan okur, Temel tekrar kalkar, dışarıya çıktıktan beş dakika sonra Temel burnu kırılmış diğer gözü morarmış bir vaziyette içeri girer, arkasından içeri giren Çinli yine Temel'i göstererek

- Bu kez ona ejderin yumruğu tekniğiyle vurdum der

Üçüncü gün Çinli'nin restini yine Temel görür, ikisi beraber dışarı çıkarlar, herkes Temel'i beklerken, Çinli ağzı burnu kırılmış, üstü başı kan revan içinde içeri girer, hemen arkasından kasıla kasıla kahveye giren Temel, eliyle Çinliyi işaret ederek

- Ona Toyota'nın kirikosuyla vurdum

der !...

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #89 : Haziran 23, 2007, 00:45:35 »
atilla abi birazcık gec kaldın be abı 1 sayfa otede aynı fikra var maalesef

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #90 : Haziran 23, 2007, 23:29:35 »
Evet geç kalmışım ama benimki farklı versiyonu yine de...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #91 : Haziran 26, 2007, 03:32:27 »
Alıntı yapılan: Atilla DİLAVER
Evet geç kalmışım ama benimki farklı versiyonu yine de...
[/quote]

Hiç mühim değil! Atilla Bey, sizin fıkranızda güzeldi  Teşekkürler!



Aksi Kadın

Adam karısıyla arabada giderken polis sirenini duymuş, hemen sağa çekmiş ve polis gelmiş:
- Buyrun memur bey?
- Beyefendi direksiyon başındayken cep telefonuyla konuşuyordunuz
- Yok efendim sadece bip yaptı, ben de şarjı mi bitiyor diye baktım
Karisi lafa atlamış:
- Aaa yapma hayatim. yarim saattir ortağınla iş görüşmesi yapıyordun telefonda
Adam karısına tip tip bakarken polis yine sormuş:
- Beyefendi emniyet kemerinizi neden takmıyorsunuz???
- Memur bey takmıştım ama sizin geldiğinizi görünce durduktan sonra çözdüm.
Karisi yine atlamış:
-Aman sekerim sen de o kemeri hayatında bir kere taktın mi acaba....
Adam kadına bir tane patlatmamak için kendini zor tutarken polis bu sefer de arabayı incelemeye başlamış vee...
-Beyefendi bakar misiniz sağ sinyaliniz de kırık
- Aaaa.. kırık mı?? Sabah yola çıkarken kontrol ettim kırık değildi... yolda oldu galiba, hiç de fark etmedik.
Karisi çenesini tutamamış yine:
- Amma da attın kocacım, sana 3 haftadır söylüyorum artık şu kırık sinyalin icabına baktır diye.....
Adam en sonunda dayanamamış bağırmış:
- BANA BAK SEN SUSUCAK MISIN ÇAKICAM ŞİMDİ SURATININ ORTASINA!!
Polis kadına sormuş:
-Hanımefendi eşiniz size hep böyle mi davranır?
Kadın cevap vermiş:
- Yok canım....sadece alkollü olduğu zaman…

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #92 : Haziran 26, 2007, 09:57:31 »
allahım evlenmekten vazgeçtım

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
    • carfreaksblog.blogspot.com
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #93 : Haziran 26, 2007, 18:38:53 »

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #94 : Haziran 28, 2007, 18:24:07 »
Adamin birisi sehirler arasi yolcu tasimaciliginda kullanmak uzere Ford minibus satin alir.

Ilk sefere cikacagi gun cok heyecanlidir.
Yolculari tepeleme doldurur ve yola cikar.

Fakat minibusu oyle hizli kullanmaktadir ki minibusun en arka koltugunda oturan

60 yaslarinda bir ihtiyar amca sofore:
Yavrum biraz yavas gitsene kaza yapacaksin, deyince sofor heyecanla,
-Beybaba sen Ford minibusu bilir misin?, der.


Ihtiyar adam:
-Hayir bilmiyorum, deyince sofor:
-O zaman otur yerine bir daha isime karisma, der.
Neyse seyahat bu sekilde devam eder. Ileride keskin bir virajdan son surat hizla donunce ucuruma yuvarlanmaktan son anda kurtulurlar.



Bu arada minibusteki yolculardan orta siralarda oturmakta olan orta yasli bir kadin:
-Sofor bey rica ederim yavas git, evde coluk cocugumuz bekliyor, deyince sofor kadina
- Abla sen Ford minibusu bilir misin?, deyince kadin:
- Hayir nereden bileyim, der. Sofor bunun uzerine:
- O zaman sus, bana mudahale etme, der. Yola devam ederler.


Artik minibus oyle suratli gitmektedir ki herkesin yuregi agzinda soforun insafa gelmesini bekler. Soforun saginda oturan adam dayanamayip:
- Sofor Bey, yavas gitsene canina mi susadin, deyince sofor:
- Abi sen Ford minibusu bilir misin?, deyince adam:
- Evet ul*n biliyorum ne olacak!, der.
Bunun uzerine sofor heyecan icerisinde

- Iyi o zaman cabuk soyle bunun freni nerede?

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #95 : Haziran 28, 2007, 21:12:10 »
Akşam akşam iyi güldüm  Çok teşekkürler, eline sağlık!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
    • carfreaksblog.blogspot.com
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #96 : Haziran 28, 2007, 22:00:16 »
 eline sağlık

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #97 : Haziran 28, 2007, 23:58:52 »
ne demek yenılerıyle karsınızda olacam az olsun tam olsun sıfatıyla ılerlemekteyım . . . .

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #98 : Temmuz 03, 2007, 02:11:12 »
> > > Ülkede kriz gerçeklesmis, iki genç Türk gazeteci atmislar,
>kendilerini> >yurtdisina... Bir iki hafta barlarda zaman geçirip, hayatin
>tadini> >cikartmislar. Sonra is aramak için kapilari çalmaya
>baslamislar.Bir gün,> >iki gün, bir hafta, iki derken, ümitleri iyice
>kirilmaya baslamis. O> >sirada bir ilani görünce gözleri parlamis.
>Çiftlikte çalisacak isçi> >araniyor. Kosarak gitmisler.Çiftlik sahibi,
>tepeden tirnaga süzmüs> >bizimkileri,sonra ellerine birer kürek
>tutusturmus, büyükçe bir ahirin> > kapisina götürmüs. Günde üç ögün yemek,
>saati 5 Euro karsiliginda,> > ahirdaki gübreyi, 50 metre ilerideki kuyuya
>Tasimalarini istemis. Yatacak > > yer de vermis. Umutsuzluktan umuda ulasan
>bizim genç gazeteciler bir> >haftalik isi iki günde bitirivermisler. Ahir
>piril piril olmus.Çiftlik> >sahibi agzi kulaklarinda, bizimkilerin
>çalismalarindan son derece > >memnun, çiftlikte sürekli is önermis.
>Bizimkiler, bir daha sokaklara> >düsmemek için Kabul etmisler.Adam, bu
>sefer onlari tavuk çiftligine> >götürmüs. Makinenin basina gelmisler,
>anlatmis olayi. Dügmeye basin, > >yürüyen bant çalismaya baslar. Önünüzde
>iki kutu var, iri yumurtalari sag> >taraftakine,küçükleri Sol taraftakine
>koyup, kutulari bantlayip, ait> >olduklari kolilere yerlestireceksiniz. Is
>bu kadar basit, anlatmis ve > >gitmis. Geçmisler bizimkiler birer tarafa,
>basmislar dügmeye, bant> >hareket etmis, önlerine bir yumurta gelmis,
>almislar ellerine,> >bakmislar, bakmislar, "iyi mi, kötü mü, büyük mü,
>küçük mü" tartismaya > >baslamislar. Bu arada bant akmaya devam etmis ve
>yumurtalar, bantin> >ucundan çöp tenekesine düsmeye baslamis. Çiftlik
>sahibi tesadüfen gelmis> >yanlarina bakmis, onlarca yumurta bosa
>gidiyor,bizimkiler hala ellerinde > >bir yumurta tartisiyor. Durdurmus
>banti, "Ne yapiyorsunuz?" demis> >kizginlikla... Gençler saskin bakinca,
>Siz Türkiye'de ne is yapiyordunuz?> >Diye sormus. "Gazeteciydik!" "Belli" >
> > demis Adam, "B*k atmayi çok iyi beceriyorsunuz AMA, iyiyle kötüyü ayirt>
> >etmeyi bir türlü beceremiyorsunuz!"> >

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Tüm fıkralar buraya..
« Yanıtla #99 : Temmuz 28, 2007, 11:29:33 »
Padişahın İşi Ne?

 Murat Han (III. Murat) o gün bir hoştur. Telaşeli görünür. Sanki bir şeyler söylemek ister, sonra vazgeçer. Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil. Veziriazam Siyavuş Paşa sorar:

- Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var?

- Akşam garip bir rüya gördüm.

- Hayırdır inşallah.

- Hayır mı, şer mi öğreneceğiz.

- Nasıl yani?

- Hazırlan dışarı çıkıyoruz.

    Ve iki molla kılığında çıkarlar yola. Görünen o ki padişah hâlâ gördüğü rüyanın tesirindedir ve gideceği yeri iyi bilir. Seri ve kararlı adımlarla Beyazıd’a çıkar, döner Vefa’ya. Zeyrek’ten aşağılara sallanır. Unkapanı civarlarında soluklanır. Etrafına daha bir dikkatli bakınır. İşte tam o sıra, orta yerde yatan bir ceset gözlerine batar. Sorarlar ‘Kimdir bu?’ Ahali ‘Aman hocam hiç bulaşma.’ derler, ‘Ayyaşın, meyhur’un biri işte!’

- Nereden biliyorsunuz?

- Müsaade et de bilelim yani. Kırk yıllık komşumuz.

    Bir başkası tafsilata girer. ‘Biliyor musunuz?’ der, ‘Aslında iyi sanatkârdır. Azaplar Çarşısı’nda çalışır, nalının hasını yapar. Ancak kazandıklarını içkiye, fuhşa harcar. Hem şişe şişe şarap taşır evine, hem nerede namlı mimli kadın varsa takar peşine.’ Hele yaşlının biri çok öfkelidir:

‘İsterseniz komşulara sorun.’ der, ‘Sorun bakalım, onu bir kere olsun cemaatte gören olmuş mu?’

    Hasılı mahalleli döner ardını gider. Bizim tebdil-i kıyafet mollalar kalırlar mı ortada. Tam vezir de toparlanıyordur ki padişah önünü keser.

- Nereye?

- Bilmem. Bu adamdan uzak durmayı yeğlersiniz sanırım.

- Millet bu, çeker gider. Kimseye bir şey diyemem. Ama biz gidemeyiz. Öyle veya böyle tebaamızdır. Defnini tamamlasak gerek.

- İyi ya, saraydan birkaç hoca yollar, kurtuluruz vebalden.

- Olmaz. Rüyadaki hikmeti çözemedik daha.

- Peki ne yapmamı emir buyurursunuz?

- Mollalığa devam. Naaşı kaldırmalıyız en azından.

- Aman efendim. Nasıl kaldırırız?

- Basbayağı kaldırırız işte.

- Yapmayın etmeyin sultanım, bunun yıkanması paklanması var. Tekfini, telkini...

- Merak etme ben beceririm. Ama önce bir gasılhane bulmalıyız.

- Şurada bir mahalle mescidi var ama...

- Olmaz. Vefat eden sen olaydın nereden kalkmak isterdin?

- Ne bileyim Ayasofya’dan, Süleymaniye’den. En azından Fatih Camii’nden.

- Ayasofya ile Süleymaniye’de devlet erkanı çoktur. Tanınmak istemem. Ama Fatih Camii’ni iyi dedin. Haydi yüklenelim.

    Ve gelirler camiye. Siyavuş Paşa sağa sola koşturur kefen, tabut bulur. Padişah bakır kazanları vurur ocağa. Usulü erkanınca bir güzel yıkarlar ki naaş ayan beyan güzelleşir sanki. Bir nurdur aydınlanır alnında. Yüzü şakilere benzemez. Hem mânâlı bir tebessüm okunur dudaklarında.

    Padişahın kanı ısınmıştır bu adama, vezirin ona keza. Meçhul nalıncıyı kefenler, tabutlar, musalla taşına yatırırlar. Ama namaz vaktine hayli vardır daha. Bir ara vezir sıkıntılı sıkıntılı yaklaşır ‘Sultanım’ der, ‘Yanlış yapıyoruz galiba’.

- Nasıl yani?

- Heyecana kapıldık, cenazeyi sorup araştırmadan getirdik buraya, Kimbilir hanımı vardı belki, belki de yetimleri?

- Doğru. Öyle ya. Neyse, sen başını bekle, ben mahalleyi dolanıp geleyim.

    Vezir cüzüne, tesbihine döner, padişah garip maceranın başladığı noktaya koşar. Nitekim sorar soruşturur, nalıncının evini bulur. Kapıyı yaşlı bir kadın açar. Hadiseyi metanetle dinler, sanki bu vefatı bekler gibidir. ‘Hakkını helal et evladım.’ der, ‘Belli ki çok yorulmuşsun.’ Sonra eşiğe çöker, ellerini yumruk yapar, şakaklarına dayar.

    Ağlar mı? Hayır. Ama gözleri kısılır, belki hatıralara dalar. Neden sonra silkinip çıkar hayal dünyasından. ‘Biliyor musun oğlum?’ diye dertli dertli söylenir, ‘Bizim efendi bir âlemdi vesselâm. Akşamlara kadar nalın yapar, ama birinin elinde şarap şişesi görmesin, elindekini avucundakini verir satın alırdı. Sonra getirip dökerdi helaya.’

- Niye?

- Ümmet-i Muhammed içmesin, diye.

- Hayret.

    Sonra malum kadınların ücretini öder eve getirirdi. ‘Ben sizin zamanınızı satın aldım mı, aldım.’ derdi. ‘Öyleyse şimdi dinleseniz gerek...’ O çeker gider, ben menkıbeler anlatırdım onlara. Mızraklı İlmihal, Hüccet-ül İslâm okurdum.

- Bak sen! Millet ne sanıyor halbuki.

- Milletin ne sandığı umurunda değildi. Hoş, o hep uzak mescidlere giderdi. ‘Öyle bir imamın arkasında durmalı ki...’ derdi, ‘Tekbir alırken Kâbe’yi görmeli.’

- Öyle imam kaç tane kaldı şimdi.

- İşte bu yüzden Nişanca’ya, Sofular’a uzanırdı ya. Hatta bir gün ‘Bakasın Efendi!’ dedim,

‘Sen böyle böyle yapıyorsun; ama komşular kötü belleyecek. İnan cenazen kalacak ortada’.

- Doğru öyle ya?

- ‘Kimseye zahmetim olmasın!’ deyip mezarını kazdı bahçeye. Ama ben üsteledim. ‘İş mezarla bitiyor mu?’ dedim. ‘Seni kim yıkasın, kim kaldırsın?’

- Peki o ne dedi?

- Önce uzun uzun güldü, sonra ‘Allah büyüktür hatun.’ dedi, ‘Hem padişahın işi ne?’

    Nalıncı Baba’nın asıl adı, Muhammed Mimi Efendi’dir. Bergamalıdır. 1592’de vefat etti. Cenaze hizmetlerini bizzat padişah gördü ve onu evine defnetti. Kabri üzerine bir kubbe, önüne bir çeşme koydurdu. Bir tekke ile adını yaşattı. Türbesi Unkapanı’nda, eski Cibali Tütün Fabrikası’nın arkasında, Haraçzade Camii karşısındadır. Sultan Murad da 3 sene sonra rahmet-i Rahman’a kavuştu. Ruhlarına el-fatiha.