0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Yanıtınız için teşekkürler ama forumlarda bir konu açıldığında neden hemen taciz, karşıdan gelen sürücü, eh cısss vs. demek gereksiniminde bulunuyoruz? Mesajımı okursanız ben zaten böyle bir sisteme sahip olmak istiyorum dememişim ve hangi özelliklere sahip nasıl bir araç satın alacağımıda zaten biliyorum.Ayrıca madem bu kadar felaketler silsilesi bir sistem, neden bir çok üretici bunu standart olarak sunuyor olabilir ? Hadi gelin biz bunu konuşalım.
Selim bey normal sis farlarını bu şekilde sadece virajlarda da olsa kullanmaya kalkarsanız karşı tarafın gözüne tecavüz edersiniz .Fabrika çıkışlı viraj aydınlatmalı farlara sahip olan araçların sis farı reflektörleri virajın içini aydınlatacak şekilde özel dizayn edilirler ve karşı tarafı rahatsız etmezler . Ondan sis farlarınızı bu amaçla kullanmak isteseniz bile viraj içini değil karşı tarafı aydınlatırsınız ve dolayısıyla yaptığınız modifikasyon amacına uygun olmamış ve gereksiz olur . Zaten fabrikasyon viraj aydınlatma farı olan araçları viraj içini aydınlatacak ampuller eğer o araçta sis farı da mevcutsa ayrı olur .
VW'de bunu sonradan yazılım ile açıyorlar. Renolarda da benzer durum var.Açıkçası ben sis farının o kadar da yanları aydınlatmadığını düşündüğümden bu özelliği gereksiz buluyorum ama tabi bu modelden modele değişiyor. Sadece yana doğru bir aydınlatma olsa bence daha mantıklı olur.
Avensis sis farı 370 tl , far 1650 tl iken böyle bir sis farını kaldırıma sürttüğünüzü düşünsenize mazallah.. Asgari ücret yetmez valla..
Olaya tamamen duygusal yaklasmissin
konu dışında olacak ama, zaten o gündüz farı kadar gereksiz birşey daha görmedim ben.. sırf araca ekstra bir özellik daha koyup az da olsa daha fazla kar sağlamak için bundan daha gereksiz özellik düşünülemezdi bence.. zaten bu mühendisler otomobillerin dış görünüşlerine ve tasarımlarına ve incik boncuk zımbırtılarına 2-3 senede bir makyajlamalarına vs. harcadıkları enerjilerini çevrenin korunmasına harcansa şimdiye çoktan hidrojeni ucuza elde edip, kolay depolama yöntemlerini bulmuşlardı ve hidrojenli araçlar yollardaydı.. o yüzden ticari amaç güden bir arge ekibi ne kadar yetenekli olursa olsun ticari amaç güden bir arge ekibidir.. bizde maalesef türkiyede " aaa euro 4 emisyonunu euro 5 yapmışlar km'de 3gr daha az karbondioksit salıyormuş çevreye, dur ben bu aracı alayım" deyip kendimizce çevreci oluyoruz.. kimse hibrid taşıtların türkiye altyapısını oluşturmak için bireysel anlamda elini taşın altına koyup çevresini bilinçlendirmek yada en azından kendisi bilinçlenmek gibi bir zahmete girmiyor.. unutmayalım ki ülkemize yabancı firmaların ne tür araçlar satacağını , yani pazarı belirleyenler kullanıcılar olarak bizleriz.. biz hala petrol fiyatları ucuzlasın daha kolay benzin, motorin alalım daha çok gezelim, herkes araba alsın mantığıyla bakarken gelişmiş ülkelerdeki kullanıcılar bir sonraki daha gelişmiş hibrid ya da "tesla" gibi tamamen elektrikli araçların piyasaya sunulmasını bekliyorlar.. daha verimli yaşamanın, daha az entropi üretmenin peşindeler.. türkiyede altyapı yok deyip kestirip atıyoruz... evet altyapı yok ama biz kılımızı kıpırdatmadığımız için yok.. konu başka yere geldi özür diliyorum ama konu bu otomobillerdeki süsler vs dış görünüşlere, performans modifiyelerine harcanan para, zaman .... enerjiler olunca biraz sigortalar atıyor bende..