Gönderen Konu: Medya'dan Güncel  (Okunma sayısı 184582 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Lazy Black Sheep
    • www.toyotaclubtr.com
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 55000
  • Model Yılı: '08
  • 96 kere teşekkür etti
  • 126 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #460 : Ağustos 01, 2012, 11:06:24 »

Muhahahahahahahahah :rofl: :rofl: :rofl: :rofl:


O değilde bu fotonun kaynağı nedir güvenilirliği nedir ki?

Kaynak olan linke bakmadin sanirim.
Ey Türk Gencligi, birinci vazifeni hic bir zaman unutma!

"The hottest places in hell are reserved for those who in times of great moral crises maintain their neutrality" Dante

Toyota Club Türkiye

Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #460 : Ağustos 01, 2012, 11:06:24 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • www.formediet.com
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: AB+
  • Kilometre: 63000
  • Model Yılı: '12
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #461 : Ağustos 01, 2012, 11:13:09 »
Şerefsizler sadece bunlar sanki uygunsuz olanlar! Bu markalar varmı acaba gerçekte! Büyükler tokatladı yine birilerini...
+1
30 yıldır şöyle kestik, bu kadar öldürdük diyoruz. Bir adım ilerleyememişiz. Kaynaklara yönelmemiz gerek.
Terörist öldürmekten çok daha etkili bu uyuşturucu operasyonları.
+ 10000....
Online Zayıflama ve Sağlıklı Beslenme
http://www.formediet.com
Çünkü En Lezzetlisi Sağlığınız !

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #462 : Ağustos 02, 2012, 08:08:01 »
http://gundem.milliyet.com.tr/dalyan-da-tehlikeli-gerginlik/gundem/gundemdetay/02.08.2012/1575257/default.htm

yukardaki haberde gene provakasyon falan filan diyip geçiştirilmiş
asıl dikkatimi çeken adamlarda molotof kokteyli varmış :) acaba otele gelen müşterileremi ikram ediyorlar hazırda bekletip!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #463 : Ağustos 02, 2012, 09:37:44 »
Ciğerim, molotofa dikkat çekip oluşan linç psikolojisini göz ardı etmek doğru olmaz. "Hırsızın hiç mi suçu yok" diye sorarlar adama. Ya o otel çalışanları can havliyle molotof kokteyli yerine etrafa ateş açsalardı, nasıl bir facia oluşabilirdi, sınırlarını kim düşünebilir acaba? Canına, malına, ırzına tecavüz edilen birinin bunları savunması en doğal haktır.
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #464 : Ağustos 02, 2012, 10:01:24 »
Ciğerim, molotofa dikkat çekip oluşan linç psikolojisini göz ardı etmek doğru olmaz. "Hırsızın hiç mi suçu yok" diye sorarlar adama. Ya o otel çalışanları can havliyle molotof kokteyli yerine etrafa ateş açsalardı, nasıl bir facia oluşabilirdi, sınırlarını kim düşünebilir acaba? Canına, malına, ırzına tecavüz edilen birinin bunları savunması en doğal haktır.
Bu olayda şu taraf kesin suçludur diyemiyorum. Sadece molotof kokteyli olayına ilk kez şahit oluyoruz veya ilk kez duyuyoruz medya dan bu tür bir
kavgada ona vurgu yapmak istedim, ilk iletimde sanırım yeterince açıklayıcı olamadım. Tabi sen dengeyi korumak adına bu tür iletiler yazıyorsun sanırım  :)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 100
  • Model Yılı: '10
  • 367 kere teşekkür etti
  • 316 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #465 : Ağustos 02, 2012, 10:46:49 »
http://gundem.milliyet.com.tr/dalyan-da-tehlikeli-gerginlik/gundem/gundemdetay/02.08.2012/1575257/default.htm

yukardaki haberde gene provakasyon falan filan diyip geçiştirilmiş
asıl dikkatimi çeken adamlarda molotof kokteyli varmış :) acaba otele gelen müşterileremi ikram ediyorlar hazırda bekletip!

cok aci bir durum Allah akil fikir versin heppimize ve bu olaylari tirmandiranlarin Allah belasini versin.
bu olayda dikkati ceken 2 nokta var. Ilki "Buraya Turkler giremez." ve digeride Molotof kokteyli.
Once molotofla basliyalim adamlarda silah yoksa ve linc tehlikesi varsa molotof yapmalari cok mantikli cunku restaruantta cok rahat bir viski sisesiyle molotof yapabilir. hazirda olmasi gerekmiyor yani.
Diger konuda "Buraya Turkler giremez" Bunu hicbir isletme sahibi soylemez burasi lokal degilki su giremez bu giremez desin ama soyle birseyde varki bazi isletmeler Turk musteri kabul etmiyor yani yerli musteri kabul etmiyor sadece yabanci turist kabul ediyor nedenide bizim genclerin turistleri taciz etme ihtimalini ortadan kaldirmak. Mantikli bakildiginda Hoteli basan kalabalik ya kendini hakli cikarmak icin "Buraya Turkler giremez" yalanini uydurmus yada bir yanlis anlasilma olmus. Buna benzer yasanmis bir olayi anlatayim. OHAL zamaninda bizim koyden yasli bir amca izmire gidiyor cocuklarini gormeye mardine donuste urfa dolaylarinda otobus ariza yapiyor ve jandarma geliyor mevsimlerden kis ve kar yagiyor jandarmada yolculari karakola aliyor sogukta beklemesinler diye. Karakol komutani bizim yasli amcayi yani cagiriyor ve cay ikram etmek istiyor. Bizim amca "sagol komutanim ben Turk cayi icmiyorum.' diyor ve bunu duyan karakol komutani "vay senmisin Turkiye Cumhuriyetinin cayini icmeyen biz sana iyilik yapalim bu soguk havada cay ikram edebilim sen boluculuk yapmaya calis" diyip bi iki tane vuruyor. Bizim amca derdini anlatana kadar biguzel dayak yiyor :) Halbuki bizim guneydoguda herkes Kacak cay diye tabir edilen seylan cayi icer bu caya alismis herkes kimse rize cayi icmez icemez damak tadi cok farkli. Bizim yasli amcada Turk cayi icmem derken bunu demek istemis ama karsidaki yanlis anlayinca dayagi yemis.
Bu gibi olanustu hal durumlarinda herkes gergin oluyor ve karsidaki ne demek istidigini anlamadan bazen biz ona bir anlam yukleriz. Suan icinde bulugumuz durumda herkes biryerlerde halki provoke ediyor. Allah onlarin planlarini baslarina gecirir insallah.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #466 : Ağustos 02, 2012, 10:55:46 »
Bu olayda şu taraf kesin suçludur diyemiyorum. Sadece molotof kokteyli olayına ilk kez şahit oluyoruz veya ilk kez duyuyoruz medya dan bu tür bir
kavgada ona vurgu yapmak istedim, ilk iletimde sanırım yeterince açıklayıcı olamadım. Tabi sen dengeyi korumak adına bu tür iletiler yazıyorsun sanırım  :)


Ciddiyeti severim, disipline hayranımdır ciğerim :D

Kısaca şunu söylemeye çalışıyorum. Biz bu forumda zaman zaman siyasi polemiklere neden olsa da her zaman neyi anlatmaya çalışıyoruz. Bizi yönetenlerin, kamu yöneticilerinin kısaca sorumluluk sahibi herkesin "... fakat" ile başlayan mazeretler üretmeye, "cambaza bak" türü kurnazlıklarla dikkati başka yöne çekmeye, iyi olan her şeyi kendilerinden bilirken, olumsuzlukları şansa, kadere bağlamaya hakları olmadığını söylemiyor muyuz? Bunun için yeri gelince belki de forumdaki arkadaşlarımızın kalbini kırmıyor muyuz? E biz başkalarından bunu beklerken, kendimiz aynı taktiği uygularsak samimiyetimiz ve tutarlılığımız sorgulanmaz mı? Bunlar dikkat etmemiz gereken ince ayrıntılar bence.
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: B-
  • Kilometre: 80000
  • Model Yılı: '11
  • 110 kere teşekkür etti
  • 314 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #467 : Ağustos 03, 2012, 07:28:34 »
Dalyan olayının perde arkası ortaya çıktı
"Kürt-Türk" kavgası değil, havuz kavgası...

Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Dalyan beldesinde kamuoyuna 'Kürt-Türk' kavgası olarak yansıyan olayların 2 gün önce yaşanan havuz kavgasından kaynaklandığı ortaya çıktı. İddiaya göre dün baskına uğrayan restoranda çalışan iki garson, turist kızlarla eğlendikten sonra kızların kaldığı apart oteldeki havuza girdi ve bu nedenle otel görevlileriyle tartışıp darp edildi. Otel çalışanlarından 3 kişilik grubun, dün restorana alınmayınca "Buraya Türkler giremez" iddiasında bulundukları öne sürüldü. Bunun duyulmasıyla vatandaşların galeyana gelip restoranı basıp sandalye ve masaları kırdıkları, olaylar sırasında da zaman zaman "PKK bayrağı açıldı", "Kaleş gösteriyorlar" diye bağıranlar olduğu, ancak yapılan aramada bayrak ve kaleşnikof silaha rastlanmadığı belirtildi.

Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Dalyan beldesini karıştıran olay iddiaya göre şöyle gelişti:
Fun Pub Restaurant'ta çalışan Ş.K., birlikte eğlendiği turist kızları saat 03.00 sıralarında kızların kaldıkları apart otele götürdü. Burada kızların teklifi üzerine havuza giren Ş.K., otel çalışanları tarafından uyarıldı. Tartışma büyüyünce otel çalışanlar Ş.K.'yı dövdü. Kız arkadaşlarının odasına kaçarak kurtulan Ş.K.'nın haber verdiği yakınları otele gelince grupla otel çalışanları arasında kavga çıktı. Kavganın ardından Ş.K. arkadaşları ile birlikte otelden ayrıldı.

Otel sahipleri Ş.K.'nın çalıştığı restorana yönelik tehditlerde bulunduğu öne sürülürken, 1 Ağustos Çarşamba günü otel çalışanlarıdan 3 kişi Fun Bup Restaurant'a gitti, ancak içeri alınmadı ve tartışma çıktı. Buradan ayrılan otel çalışanlarının, darp edildikleri ve "Türkler buraya giremez" denildiğini söylediği öne sürüldü. Bu iddia kısa sürede yayılınca beldede gerginlik başladı. Toplanan çok sayıda kişi, Diyarbakırlı M.H.'nin işlettiği restorana saldırdı, ellerindeki sopalarla masa, sandalyeleri kırdı. Restoran çalışanları üst kata kaçarken, jandarma ekipleri bölgeye geldi. Ancak kalabalığın çoğalmasıyla takviye kuvvet istendi. Kalabalık dağılmazken, üst kata kaçan restoran çalışanları da grubun üzerine taş ve kiremit fırlattı. Bazı vatandaşlar molotof kokteyli attıklarını, ama yanmadığını iddia ettiler. Kalabalıktan bazıları ise restoran çalışanları için "PKK bayrağı açıyorlar", "Kaleş gösteriyorlar" diye bağırdı. Ancak olay sonrasında yapılan aramada bayrak ve silaha rastlanmadı.

Ortaca ve Muğla'dan gelen jandarma ve polis ekipleri, jandarma robokoplar ve çok sayıda yetkili olayları yatıştırmaya çalıştı. Zaman zaman jandarma havaya ateş etti. Olayda hafif yaralanan 3 kişi hastaneye kaldırıldı. Olayla ilgili ilk aşamada yaklaşık 20 kişi can güvenlikleri nedeniyle jandarma tarafından gözetim altına alındı. Kalabalık daha sonra dağılırken, güvenlik önlemleri sabaha kadar sürdü. Beldede halen robokop ekipleri başta olmak üzere güvenlik güçleri bekletiliyor. Sabah saatlerinde yetkililer ilçedeki turizmciler ve esnafla toplantı yaparak sağduyu çağrısında bulundu.

Olaylarla ilgili de geniş çaplı soruşturma başlatıldı. İlk aşamada jandarma ekiplerinin olay anında çekilen görüntüleri incelediği ve 23 kişinin kimliğini tespit ettiği öğrenildi.

VALİLİK: "OLAYIN SİYASİ BOYUTU YOK"

Muğla Valisi Fatih Şahin konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Dalyan beldesinde bulunan bir restoranda garson olarak çalışan iki kişi, 31 Temmuz 2012 günü iş çıkışında, beraberlerindeki 2 bayan arkadaşları ile kaldıkları eve gelmişlerdir. İlerleyen saatlerde gürültü yapıldığı iddiasıyla, yan taraftaki apart işletmecileri ile aralarında kavga yaşanmıştır. 1 Ağustos 2012 tarihi akşam saatlerinde de apart sahiplerinin içinde bulunduğu bir grup, garsonların çalıştığı işyerine gelmişlerdir. Atılan taşlar sonucunda işletmede maddi hasar meydana gelmiştir. Herhangi bir yaralanma söz konusu değildir. Olaylara güvenlik güçleri anında müdahale ederek gerekli tedbirleri almıştır. Her iki taraf açısından olayın siyasi boyutu yoktur. Olaya karışanlar hakkında adli ve idari işlemler başlatılmıştır. Ortaca Kaymakamlığı tarafından da esnaf ve vatandaşlara sağduyu çağrısında bulunulmuştur" dedi.
Paran varsa Japon, yoksa alman. :nija:

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #468 : Ağustos 03, 2012, 08:20:47 »
http://gundem.milliyet.com.tr/9-yavrusunu-emziren-kopegi-tufekle-vurdu/gundem/gundemdetay/03.08.2012/1575610/default.htm

9 yavrusunu emziren köpeği tüfekle vurdu
İzmir’in Limontepe semtinde, şoför Ömer Sağlam ve eşi ev hanımı Reyhan Sağlam’ın kısa süre önce dokuz yavru dünyaya getiren Rottweiler cinsi ’Lina’ isimli köpekleri, yan komşuları inşaat ustası Ş.S. tarafından vurularak öldürüldü

---------------------------------------------------------------------------------------------------
Ne şeref yoksunu insanlar var bu dünyada, adi herif yavrualrı olan köpeği öldürmüş. Hayvanları sevmeyen insanları hiç sevemez.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • E12 HB Corolla D-Sport 2.0 D4D (Tek Kapı)
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 332000
  • Model Yılı: '02
  • 208 kere teşekkür etti
  • 421 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #469 : Ağustos 03, 2012, 08:25:51 »
Mehmet Şahin bey şahsım adına imzanızın ne kadar saygısız ve ahlaksız olduğunu vurgulamak isterim! Dalga geçmek adına bir ilahi vs kullanılan birşeyi kullanmanız ne kadar etik ne kadar caiz?   

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #470 : Ağustos 03, 2012, 08:29:48 »
Mehmet Şahin bey şahsım adına imzanızın ne kadar saygısız ve ahlaksız olduğunu vurgulamak isterim! Dalga geçmek adına bir ilahi vs kullanılan birşeyi kullanmanız ne kadar etik ne kadar caiz?   
ne kadar etik ve caiz olduğu bakış açısına göre değişir Ahmetciğim, bunu ben yapmadım bir yerden aldım, seni kırdıysa bir kısmını değiştiririz gülüm :)

Düzeltme: İmzanın video kısmını sildim.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • www.formediet.com
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: AB+
  • Kilometre: 63000
  • Model Yılı: '12
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #471 : Ağustos 03, 2012, 08:41:15 »
Alıntı: Sofuoğlu, 800 bin lirayı neden reddetti?

mehmet k. şahin:
''Ahmet senden tek ricam forumda nasıl hareket edeceğimi söyleme bana, bir hata olduğunda gerekli cezayı yöneticiler zaten veriyor.''

http://www.toyotaclubtr.com/index.php?topic=29542.20

Eski günleri hatırlattınız bana :P :P

Şaka bi yana iyi geçinelim dostlarım hepimiz... ::) ::)
Online Zayıflama ve Sağlıklı Beslenme
http://www.formediet.com
Çünkü En Lezzetlisi Sağlığınız !

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #472 : Ağustos 03, 2012, 08:42:16 »
heheheh :)  artık kavga yok, savaşma seviş diyoruz.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • www.formediet.com
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: AB+
  • Kilometre: 63000
  • Model Yılı: '12
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #473 : Ağustos 03, 2012, 08:46:11 »
heheheh :)  artık kavga yok, savaşma seviş diyoruz.

Helal :alkis: :alkis:

Biz de sizleri alkışlıyoruz... ;)
Online Zayıflama ve Sağlıklı Beslenme
http://www.formediet.com
Çünkü En Lezzetlisi Sağlığınız !

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • E12 HB Corolla D-Sport 2.0 D4D (Tek Kapı)
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 332000
  • Model Yılı: '02
  • 208 kere teşekkür etti
  • 421 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #474 : Ağustos 03, 2012, 12:07:21 »
ne kadar etik ve caiz olduğu bakış açısına göre değişir Ahmetciğim, bunu ben yapmadım bir yerden aldım, seni kırdıysa bir kısmını değiştiririz gülüm :)

Düzeltme: İmzanın video kısmını sildim.

Anaaa bu adam kim yeni üye mi :lol: :lol: :lol:   

Sorun sende değildi abi o videoyu hazırlayan densiz... Tamam birşeylerle ve ya bir grupla dalga geçilebilir gayet normal bende gülerim ama dini şeyleri alet etmek uygunsuz  ::)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #475 : Ağustos 03, 2012, 15:20:39 »
Mehmet Şimşek seni Yüce Tanrı ın adaletine havale ediyorum.
10 milyon emekliye bir tl zam yapsak şu kadar eder, eee biz 550 kişiyiz bize bir tl zam yapsak
550 tl eder demiş :)  Cem Yılmaz a haber verin kendisine rakip çıktı :D
Mağdur iki kesimde şunlarmış = Müsteşarlar ve M.Vekilleri  ;  ciddiyse çok komik şakaysa hiç komik değil.


---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

http://haber.gazetevatan.com/maasi-enflasyona-yenilen-sadece-iki-kesim-var/470575/2/Ekonomi

'Maaşı enflasyona yenilen sadece iki kesim var'

.............Milletvekili maaşları

Vatandaşların sesli mesaj yoluyla ilettikleri soruları da yanıtlayan Şimşek, asgari ücretle çalışan bir işçinin "Milletvekillerinin bir gecede aldığı maaş zammı işçileri rahatsız ediyor" değerlendirmesi üzerine bunun istismar edilen bir konu olduğunu savundu.
2002 ile 2011 arası maaşı enflasyon karşısında eriyen sadece 2 kesim bulunduğunu belirten Şimşek, bunlardan birinin müsteşarlar diğerinin milletvekilleri olduğunu söyledi.
Şimşek, son yapılan artışla zam oranlarının tekrar enflasyon düzeyinin biraz üzerine çıktığını ifade ederek, "Dolayısıyla iddia edildiği gibi aslında bu anlamda bir kıyak yok" dedi. Türkiye'de 550 milletvekili olduğunu, emeklililer de katıldığı zaman bu rakamın 2 bin 300 olarak belirlendiğini kaydeden Şimşek, "10 milyon emeklimiz var şu anda. Birer lira verdiğiniz zaman 10 milyon lira yapıyor. 550 kişiye birer lira verdiğiniz zaman 550 yapıyor. Ama şu anlama gelmiyor. Kamu vicdanını zedeleyecek farklar oluşmadı" diye konuştu.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #476 : Ağustos 03, 2012, 15:32:16 »
darbeci zihniyeti ve bu zihniyeti destekleyenleri kınıyorum... darbe yoktur, hükümetin orduyu karalama kampanyası.. diyenlere de kapak olsun


http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1327508&title=hilmi-ozkok-generallerin-muhtira-istedigini-dogruladi


Ergenekon davasında tanık olarak ifadesine başvurulan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök, 3 Aralık 2003'te Karargâh'ta yapılan toplantıyla ilgili iddialara açıklık getirdi. Özkök, komuta kademesinin katıldığı toplantıda hükümete muhtıra verilmesi yönünde görüş bildiren generallerin olduğunu doğruladı.Genelkurmay başkanı olduğu döneme dair önemli bilgiler veren Özkök, 2004 yılı bahar aylarında kendisine hangi yollardan ulaştırıldığını bilmediği bir CD geldiğini de söyledi. CD'nin içerisinde sunum halinde 'Ayışığı ve Yakamoz' darbe planlarının olduğunu belirterek, "Bunlar bilgi kirliliği oluşturmak amacıyla gönderilmiş olabilirdi. Bu sebeple başlangıçta astlarımla paylaşmadım." dedi. O dönemde bazı mihrakların kendisini hedef aldığını anlatan Özkök, başından geçen bir olayı şöyle özetledi: "Tanınmış bir yazar, hakkımda '18 yıl yurtdışında kaldı ve ülke gerçeklerinden haberdar değil' diye yazmıştı. Kendisini aradım, 'bu doğru değil' dedim. O gazeteci bana haber kaynağının yüksek rütbeli birileri olduğunu söyledi."

Özkök, dinlemelerle ilgili Jandarma ile görüşmesinde 'ellerinde çok büyük kabiliyetlerinin olduğunu, dikkatli olmalarını' söylediğini kaydetti. Özkök, bir soru üzerine Ergun Poyraz'ın Jandarma tarafından korunduğunu duyduğunu da sözlerine ekledi.

Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, 65'i tutuklu 273 sanıklı 'Ergenekon' davasının 213'üncü duruşmasında tanık olarak dinlendi. Duruşmanın yapıldığı Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ne saat 09.25'te gelen Özkök, içeriye savcı ve hakimlerin kullandığı kapıdan giriş yaptı. Duruşmaya CHP İzmir Milletvekilli gazeteci Mustafa Balbay, eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin, 1. Ordu eski komutanları emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve emekli Orgeneral Hasan Iğsız, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile gazeteci Tuncay Özkan'ın da aralarında bulunduğu 47 tutuklu sanık katıldı.

13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşma salonuna alınan Hilmi Özkök'e yasal haklarını hatırlattı ve yeminini yaptırdı. Özese, eski Genelkurmay Başkanı'ndan iddia edilen Ergenekon terör örgütü hakkında bildiklerini anlatmasını istedi. 2002 yılı Ağustos ayında Genelkurmay Başkanlığı görevine getirildikten kısa bir süre sonra halen devam eden iktidarın hükümet olduğunu söyleyen Özkök, "28 Şubat yaşanmıştı. Tüm TSK mensupları gibi benim de tedirginliğim vardı. Bu kişilerin eski söylemlerine bakıldığı zaman, 'Acaba bir geriye dönüş olur mu?' diye endişe ettik. Ve bu konuda toplantılar yaptık. Kimi zaman benim görüşlerimle astlarımın görüşleri arasında farklılıklar oldu. Ben bunu normal karşılarım." şeklinde konuştu.

AYIŞIĞI VE YAKAMOZ PLANLARINI GÖRDÜM

2004 yılı bahar ayında kendisine hangi yollarla ulaştırıldığını bilmediği bir CD geldiğini vurgulayan Hilmi Özkök, içerisinde sunum halinde 'Ayışığı ve Yakamoz' darbe planlarının bulunduğunu anlattı. Söz konusu belgeleri okuduğunu kaydeden Özkök, "Bunların, bilgi kirliliği oluşturmak amacıyla gönderilmiş olabileceği için temkinli olmam gerekiyordu. Başlangıçta astlarımla bu konuyu paylaşmadım. Böyle bir şey olabileceğine dair imalarda bulundum. Şaka espri yoluyla bu konulardan bahsettim." şeklinde konuştu.

Özkök, "Kesin bilgiler olmadan altlarımdan şüphe ettiğim şeklinde bir davranış sergilemedim. Bu yaşımda, 10 sene evvel uçağa binmek zorunda kaldım. Bazen yapmak istemediğin şeyleri yapmak zorunda kalıyorsun. Söz konusu belgeler meşru belgeler olmadığı için işlem yaptırmadım." dedi. 25 Nisan 2009'da verdiği savcılık ifadesinde, 3 Aralık 2003 tarihinde karargahta orgeneral ve oramirallerle yapılan toplantıya ilişkin bölümlerin okunduğu sırada araya giren Özkök, "Burada dinlenilen bir gazeteci bana muhtıra teklif edildiği yönünde sözler sarf etti. Teklif için benim emir verip astların hazırladıkları bir raporu bana sunmaları lazım. Bu şekilde bir şey olmadı. Bunun dışında biz zaman zaman toplanır beyin fırtınası yaparız. Evet orada böyle bir söz (muhtıra) söylendi. Muhtemel hareket tarzlarından biriydi." şeklinde konuştu.

Savcılık ifadesinde kendisi ve ailesi hakkında belli mihraklar tarafından yıpratma kampanyası düzenlendiğini söylediği bölüm okunduğunda Hilmi Özkök söz istedi. Özkök, büyük bir gazetenin tanınmış yazarının kendisi hakkında "18 yıl yurtdışında kaldı ve ülke gerçeklerinden haberdar değil." şeklinde yazı yazdığını bildirdi. Özkök bunun üzerine yazarı bizzat arayarak bu bilgilerin gerçeği yansıtmadığını söylediğini aktardı. Özkök, "Gazeteci bana haber kaynağının çok sağlam olduğunu, bu bilgileri yüksek rütbeli birilerinin verdiğini söyledi. Basın yoluyla yapılan yıpratma kampanyası beni ve ailemi çok üzdü. Hakkımdaki kampanya belli mihraklar tarafından yürütülüyordu." diye konuştu.


'Ergenekon' adını MİT'in getirdiği belgede gördüm

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #477 : Ağustos 03, 2012, 15:33:39 »
http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=1327511&title=askerî-casusluk-davasinda-saniklara-orgutten-ceza-yagdi

Askerî casusluk davasında sanıklara 'örgüt'ten ceza yağdı
YAKUP ÇETİN İSTANBUL   -   03.08.2012  Özel yetkili İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi 'Askerî casusluk ve şantaj davası'nı karara bağladı. Mahkeme, dava kapsamında yargılanan 56 sanığı, askerî casusluk suçlamalarıyla ilgili yeterli delil bulunmadığı için beraat ettirdi. Ancak 46 sanığa 'devletin gizli belgelerini ele geçirdikleri' gerekçesiyle ağır hapis cezaları verdi.Davanın bir numaralı sanığı emekli Albay İbrahim Sezer, toplam 15 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sezer ile birlikte 4 sanık, tutukluluk süreleri ve iyi halleri göz önünde bulundurularak tahliye edildi. Yargıtay cezaları onaylarsa sanıklar tekrar cezaevine girecek.

Aralarında Poyrazköy ve Balyoz davalarından yargılanan muvazzaf ve emekli askerler ile TÜBİTAK görevlilerinin de bulunduğu 'askerî casusluk davası' dün karara bağlandı. Özel yetkili İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya aralarında emekli Albay İbrahim Sezer'in de olduğu 4 tutuklu sanık ile bazı tutuksuz sanıklar katıldı. Yaklaşık 15 aydır süren davada sanıklara son sözleri soruldu. Sanıklardan emekli Albay İbrahim Sezer, suçsuz olduğunu savunarak 2 yıla yakın süredir haksız yere tutuklu olduğunu ve suçlamaları reddettiğini dile getirdi.

Mahkeme heyeti, verdiği 3 saatlik aradan sonra kararını açıkladı. Kararda, sanıkların devletin gizliliğine ilişkin belgeleri elde ettikleri ancak bunu casusluk amacıyla kullandıkları yönünde delil elde edilemediği belirtildi. Bu gerekçe ile 'askerî casusluk' suçlamalarından tüm sanıkların beraatine karar verildi. İddianamede ayrıca, askeri okullarda okuyan kız öğrencilere ait mahrem bilgilerin arşivlendiği ve fuhuş iddialarına yer verilmişti. Söz konusu müştekiler, polis ve savcılıktaki ifadelerinde sanıklardan şikâyetçi olmuştu. Fakat yargılama sürecinde bu kişiler şikâyetlerinden vazgeçti. Mahkeme de şikâyete bağlı olduğu için bu suçlardan sanıklara ceza vermedi.

Sanıklara 'devletin gizliliğine ilişkin belgeleri elde etmek' suçundan verilen ceza ise Türk hukuk tarihinde bir ilk oldu. İddianamenin bir numaralı sanığı ve suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen İbrahim Sezer, 'örgüt üyeliği' suçundan 2 yıl 6 ay, 'özel hayatın gizliliğini ihlal' suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün, 'haberleşme gizliliğini ihlal' suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün, 'kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme' suçundan 2 yıl 6 ay, 'devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası aldı. Sezer, toplamda 15 yıl 8 ay hapis ve 'kişisel verileri hukuka aykırı olarak kaydetmek' suçundan 3 bin TL adli para cezası ile cezalandırıldı.

Tutuksuz sanık Tuğamiral Şafak Yürekli, 'örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' suçundan 1 yıl 4 ay 20 gün ve 'yasaklanan bilgileri temin etmek' suçundan 1 yıl 3 ay olmak üzere toplam 2 yıl 7 ay 20 gün hapis cezası aldı. TÜBİTAK Güvenlik Daire Başkanı Yücel Çipli de, 'örgüt üyeliği', 'kişisel verileri hukuka aykırı kaydetme', 'devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek ve açıklanması yasak belgeleri temin etmek' suçlarından toplam 14 yıl hapis cezasına çarptırıldı. TÜBİTAK yöneticilerinden Merdan Metin, 'örgüt üyesi olmak ve devletin güvenliğine ilişkin belgeleri kullanmak' suçlarından 6 yıl 8 ay hapisle cezalandırıldı. Davanın iki kadın subayına da ceza verildi. Yüzbaşı Yekdane Ebru Ercüment, 9 yıl 2 ay, Yüzbaşı Ebru Bozkurt da 5 yıl 10 ay hapis cezası aldı.

Mahkeme, tutuklu sanıklar İbrahim Sezer, Mehmet Seyfettin Alevcan, Tamer Zorlubaş ve Deniz Mehmet Irak'ı tutuklu kaldıkları süreyi dikkate alarak tahliye etti. Eğer Yargıtay cezaları onarsa sanıklar cezaevine geri dönecekler.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #478 : Ağustos 03, 2012, 15:36:07 »

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazarno=1038

Hilmi Özkök neden darbeci değildi?..
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök, dün Silivri'de Ergenekon davasında tanık olarak ifade verdi.


Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek'in günlüklerinde geçen "Ayışığı" ve "Yakamoz" darbe planları ile ilgili olarak kendisine 2004 yılı bahar aylarında bir CD (slayt sunum) geldiğini açıklayan Özkök, ancak bunların meşru belgeler olmadıkları için hukuki bir işlem yapmadığını söyledi. Özkök ayrıca, 2003 yılında kuvvet komutanlarıyla yaptıkları toplantıda "muhtıra" sözünün kullanıldığını belirterek "Ama resmi bir teklif değildi. Beyin fırtınası şeklinde bir toplantıydı." dedi...

Özkök, kamuoyunda, jandarma istihbaratın yasal olmayan dinlemeler yaptığı yönündeki iddialar üzerine; "dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur'dan, İstihbarat Daire Başkanı Levent Ersöz ile Teknik Daire Başkanı Hasan Atilla Uğur'u yanıma göndermesini istedim. Ersöz ve Uğur'u uyardım" açıklamasını yaptı. Hâlbuki duruşmalardaki ifadelerinde Hasan Atilla Uğur ve Levent Ersöz, "Hilmi Özkök bizi uyarmadı" demişlerdi.

Emekli Org. Hilmi Özkök, Türkiye'nin vesayetten demokrasiye geçişine destek veren geniş kamuoyunda, "askerî müdahaleyi önleyen komutan" olarak kabul ediliyor. Şahsen ben de pek çok kişi gibi, "Hilmi Özkök olmasaydı AK Parti iktidarı bir askeri darbe ile sekiz yıl önce devrilmiş olurdu." diye düşünüyorum.

Hilmi Özkök'ün tanıklığına rağmen, "Ergenekon dostları", vesayetin kalemşorları, davayı itibarsızlaştırma, sulandırma ve bulandırmaya devam edeceklerdir. "Efendim biliyordu da niye darbeyi önlemedi", "muhtıra konuşulmuş, konuşunca darbe mi olurmuş?" diyeceklerdir. Sayın Özkök'ün dün onlara da bir cevabı oldu: "Bir de tuhafıma giden bir durum var. Savcılara, 'kuvvetli olmayan delillerle dava açıyorlar, insanları şaibe altında bırakıyorlar' diye kızan aynı kişiler, bana kuvvetli olmayan belgelerle soruşturma açtırmadım diye kızıyorlar."

Zaten Hilmi Özkök, 27 Nisan 2009 tarihinde İzmir Adliyesi'ndeki özel bir odada, Ergenekon savcılarına verdiği 8 saatlik ifadeden sonra da hedef haline getirilmişti. Dünkü ifadesi sırasında Sayın Özkök, bu konuya da değindi ve şunları söyledi: "Önemli bir gazetenin tanınmış yazarı benim hakkında, "18 yıl yurtdışında kaldı ve ülke gerçeklerinden haberdar değil" diye yazdı. Hakkımda büyük yıpratma kampanyası yapıldı. Bu kampanyalar sadece basının kafasından uydurduğu şeyler değildi, belli mihraklar tarafından kurgulandığını düşünüyorum. Burada çok karmaşık bir şey vardı. Mahkemenize bunu özellikle arz ediyorum." diye konuştu.

Hilmi Özkök'ün duruşu, sadece darbeleri önleme adına önemli değil. Türk Silahlı Kuvvetleri'nde, Yeni Türkiye için elzem olan zihniyet değişikliği konusunda da cesaret verici bir öneme de sahip. Zira asıl mesele, TSK içinde cuntacıların, darbe ile yatıp kalkan adamların varlığının sona ermesidir.

Ne demek istediğimi iki eski Genelkurmay başkanının ifadeleri ile anlatayım. Özkök'ten önceki komutan İsmail Hakkı Karadayı'yı, birkaç hafta önce TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun 28 Şubat'ı araştıran alt komisyonu dinledi. Karadayı burada, Adnan Menderes'in en büyük hatasının, ezanı aslına çevirmek olduğunu söyledi.

Hilmi Özkök ise 19 Ağustos 2009'da Milliyet'ten Fikret Bila'nın, "Bazılarının halk için 'göbeğini kaşıyan adam' yaklaşımına katılıyor musunuz?" sorusuna şu cevabı veriyordu: "Ben halkımızı çok aklı başında buluyorum. Halkımızın inançları kuvvetlidir. Büyük kısmı itidallidir. Mütedeyyindir. Ona büyük saygı duymak lazım. İnançsız toplumlar sıkıntı çekmişlerdir. En modern ülkelerde bile inanç sistemi önemsenir. İnananlarla asla alay etmememiz gerekir. Ama şimdi Türkiye'de bir de bu sıkıntı başladı. Herkes inancını, ibadetini saklar oldu. Hoca, hacı demek küçümseme sözcükleri oldu."

Evet, tek ölçü budur... Halkın değerlerine saygılı olmazsanız darbe düşünürsünüz, halkın değerlerine saygınız varsa darbeleri önlersiniz...

 

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Medya'dan Güncel
« Yanıtla #479 : Ağustos 03, 2012, 15:48:50 »
http://www.internethaber.com/damacana-su-bakteri-pislik--448506h.htm


Sağlık Bakanlığı pis su satan markaları açıkladı tek tek açıkladı. İşte halkın sağlığını hiçe sayan o markalar...


Bakanlık merakla beklenen damacana raporunu açıkladı.

Sağlık Bakanlığı: ''15 firmanın damacana suyu sağlıksız. Analiz edilen 114 ürün uygunsuz bulundu.'' dedi.

İŞTE O MARKALAR

Sağlık Bakanlığı Türkiye çapında hizmet veren 244 su firmasının ürünleri üzerinde inceleme yaptı, yaklaşık bin 100 numune laboratuvara gönderildi. 114 markada uygunsuzluk tespit edildi, 15 dolum tesisinin sağlık şartları uygun bulunmadı.

Sağlık Bakanlığı, daha önce bildirilen markalara ilaveten ''Gençsu'', ''Karlık Madran'', ''Alka Madran'', ''İvriz Su'', ''Beysu'', ''EDK Lara'', ''Hünkar'', ''Revan'', ''Buzdağ'', ''Kardelen'', ''İdeal'', ''Hazar Vox Nida'', ''Bahçeayran'', ''Esensu Özayran'', ''Kabalak'' markalarının dolum tesislerinde uygunsuzluk tespit edildiğini açıkladı.

Geçtiğimiz Cumartesi günü İstanbul'da 61 dolum tesisi üzerinde yapılan denetimde 5 marka geçer not alamamıştı. 'Buzada', 'Erpınar', 'Alps', 'Kervansaray' ve 'Yalısu' İstanbul için açıklanan kirliliği tespit edilen markalar oldu.

BAKANLIKTAN YAPILAN YAZILI AÇIKLAMA ŞÖYLE


Ülkemizde halen damacana dolumu yapan 254 ruhsatlı su tesisinin tamamı yeniden değerlendirilmiştir. Temmuz ayında yapılan denetimler esnasında ruhsatlı kaynaklar dışında izinsiz kaynak kullanımına ilişkin herhangi bir bulguya rastlanmamıştır.

UYGUNSUZLUK TESPİT EDİLEN DAMACANA SUYU MARKALARI

Denetimlerde, mevzuat hükümlerine uygun olarak numuneleri alınan ve tekraren yapılan analiz sonuçlarına göre Türkiye genelinde faaliyeti olan dolum tesislerinden 28 Temmuz 2012 tarihli açıklamamızda bildirilmiş olanlara ilaveten uygunsuzluk tespit edilen damacana suyu markaları şunlardır:

“Gençsu”, “Karlık Madran”, “Alka Madran”, “İvriz Su”, “Beysu”, “EDK Lara”, “Hünkar”, “Revan”, “Buzdağ”, “Kardelen”, “İdeal”, “Hazar Vox Nida”, “Bahçeayran”, “Esensu Özayran”, “Kabalak”

Bulunan olumsuzluklar ilgili markaların diğer ürünlerinde değil sadece damacana sularında tespit edilmiştir. Bakanlığımızca dolum tesislerinde uygunsuzluk tespit edilen markaların üretimleri geçici olarak durdurulmuş ve mevzuata göre cezai işlem uygulanmıştır.

Bu firmaların (önceki açıklamamızda isimleri bildirilen 5 su markası dâhil) tespit edilen uygunsuzluklarını giderdiklerini ispatlamaları halinde üretimlerine devam etme izni verilebilecektir.

SU NUMUNELERİNİN YÜZDE 8'İ UYGUNSUZ

Türkiye genelinde piyasaya arz edilmiş ürünlerden satış noktalarından örnekler alınarak, 1418 ürün Halk Sağlığı Laboratuarlarında incelemeye alınmıştır. Uygunsuzluk tespit edilen ürünler 114 adettir. Bunların toplanan numuneler içindeki oranı yüzde 8’e tekabül etmektedir.

Dolum tesislerinde herhangi bir uygunsuzluk tespit edilmediği halde tüketiciye ulaşıncaya kadar geçen süreçteki uygunsuz şartlar sebebiyle olumsuzlukların görüldüğü su satış noktaları ve satılan ürünlerin isimleri www.thsk.gov.tr internet adresinde gün içinde duyurulacaktır. Ancak satış noktalarındaki inceleme sonuçlarından hareketle, bu firmaların piyasadaki tüm damacana ürünlerinin uygunsuz olduğu anlamı çıkarılmamalıdır.

SU İLE BULAŞAN HASTALIKLARDA ARIŞ GÖZLENMEDİ

Su ile bulaşan hastalıklar itibariyle halihazırda mevsim normalleri dışında bir artış gözlenmemiştir.

Sağlık Bakanlığımız denetimlerini devam ettirmektedir. Denetimler sırasında tespit edilen ve toplum sağlığını olumsuz etkileyebilecek hususları halkımızla paylaşmaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımızın spekülatif açıklamalara itibar etmeyerek Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’nca yapılan açıklamaları takip etmeleri sağlıkları açısından önemlidir.

Bu konuda duyarlılık gösteren herkese teşekkür ediyoruz. Halkımızın sağlığına zarar verebilecek içme suyu ürünlerine asla müsamaha etmeyeceğimizi bütün ilgililere bir kez daha hatırlatıyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Sağlık Bakanlığı

BU FİRMALAR GEÇEN HAFTA AÇIKLANMIŞTI

Geçtiğimiz Cumartesi günü İstanbul'da 61 dolum tesisi üzerinde yapılan denetimde 5 marka geçer not alamamıştı. 'Buzada', 'Erpınar', 'Alps', 'Kervansaray' ve 'Yalısu' İstanbul için açıklanan kirliliği tespit edilen markalar oldu.



Kaynak : http://www.internethaber.com/damacana-su-bakteri-pislik--448506h.htm#ixzz22Uh8iqjI