Konu: Vw'e Makam Aracı Misillemesi

[(Gizli Üye)]

Bu ülkede hak, hukuk, adalet yok istikrar yok diyenlere sormak isterim acaba bu güne kadar bu ülke nasıl ayakta durdu ve hâlâ 7 düvele kafa tutuyor ayriyeten bu güne kadar ne gibi haksızlığa uğradınız?
Şu pandemi sürecinde bile ülke istikrarlı bir şekilde ayakta durabilmek için uğraşıyor milletin gıbta ettiği Amerika ölülerini koyacak yer bulamadı tır dorselerini morg yaptılar sağlık çalışanları eylem yaptı maske ve hijyen ekipmanları yok diye hastane önünde açıklama yaptılar,İtalya resmen virüsten kırıldı herşeye rağmen bizim sağlık çalışanlarımız gecesini gündüzüne kattı canla başla savaştı 
Ve devlet vatandaşına gücünün yettiği kadar sosyal yardımda bulundu herşeyin dışında her 65 yaşını doldurmuş sosyal güvencesi olmayan yaşlılarımıza maaş bağlıyor (şimdi buna sosyal devlet yapmak zorunda dersiniz)
Gelelim yazının başına ülkedeki istikrar konusuna,o Avrupalı yatırımcılar yatırım yaptıkları Çin çokmu istikrarlı?
Hâlâ daha bu zaman olmuş Uygur Türkleri'ne zulüm yapıyor ve oraya yatırım yapıldığında çin bataklıktaydı açlıktan birbirlerine yağma yapıyorlardı ve teknoloji işine taklitçilikle başladılar,ama şuna emin olun bizi dünyada kimse sevmiyor niye biliyormusunuz biz ve atalarımız gittiğimiz her yere adalet götürdük temizlik götürdük o yüzden kimse bizi sevmez çünkü onların sömürge düzenine çomak sokuyoruz bu ülke her milletten insanı bağrına basıyor,sahip çıkıyor mazluma umut oluyor askeri ve havacılık alanında yaptığımız atılımlar zorlarına gidiyor tam bağımsız Türkiye istemiyorlar ama onlar istemese olacak,unutmayın TÜRK'ÜN TÜRK'TEN BAŞKA DOSTU YOKTUR.

[(Gizli Üye)]

Bu ülkede hak, hukuk, adalet yok istikrar yok diyenlere sormak isterim acaba bu güne kadar bu ülke nasıl ayakta durdu ve hâlâ 7 düvele kafa tutuyor ayriyeten bu güne kadar ne gibi haksızlığa uğradınız?
Şu pandemi sürecinde bile ülke istikrarlı bir şekilde ayakta durabilmek için uğraşıyor milletin gıbta ettiği Amerika ölülerini koyacak yer bulamadı tır dorselerini morg yaptılar sağlık çalışanları eylem yaptı maske ve hijyen ekipmanları yok diye hastane önünde açıklama yaptılar,İtalya resmen virüsten kırıldı herşeye rağmen bizim sağlık çalışanlarımız gecesini gündüzüne kattı canla başla savaştı 
Ve devlet vatandaşına gücünün yettiği kadar sosyal yardımda bulundu herşeyin dışında her 65 yaşını doldurmuş sosyal güvencesi olmayan yaşlılarımıza maaş bağlıyor (şimdi buna sosyal devlet yapmak zorunda dersiniz)
Gelelim yazının başına ülkedeki istikrar konusuna,o Avrupalı yatırımcılar yatırım yaptıkları Çin çokmu istikrarlı?
Hâlâ daha bu zaman olmuş Uygur Türkleri'ne zulüm yapıyor ve oraya yatırım yapıldığında çin bataklıktaydı açlıktan birbirlerine yağma yapıyorlardı ve teknoloji işine taklitçilikle başladılar,ama şuna emin olun bizi dünyada kimse sevmiyor niye biliyormusunuz biz ve atalarımız gittiğimiz her yere adalet götürdük temizlik götürdük o yüzden kimse bizi sevmez çünkü onların sömürge düzenine çomak sokuyoruz bu ülke her milletten insanı bağrına basıyor,sahip çıkıyor mazluma umut oluyor askeri ve havacılık alanında yaptığımız atılımlar zorlarına gidiyor tam bağımsız Türkiye istemiyorlar ama onlar istemese olacak,unutmayın TÜRK'ÜN TÜRK'TEN BAŞKA DOSTU YOKTUR.

 

[(Gizli Üye)]

Şu pandemi sürecinde bile ülke istikrarlı bir şekilde ayakta durabilmek için uğraşıyor milletin gıbta ettiği Amerika ölülerini koyacak yer bulamadı tır dorselerini morg yaptılar sağlık çalışanları eylem yaptı maske ve hijyen ekipmanları yok diye hastane önünde açıklama yaptılar,İtalya resmen virüsten kırıldı herşeye rağmen bizim sağlık çalışanlarımız gecesini gündüzüne kattı canla başla savaştı 

Diğer siyasi mesajlarınızı bir yana bırakıyorum , 30 yıllık bir hekim olarak cevaplıyorum , bizim durumumuz da uzun süre berbat idi , açıklanan rakamların doğru olmadığını hepimiz biliyorduk Almanya tüm süreçte "4" hekim kaybetmişken bizde "120 Hekim , 200 üzeri sağlık çalışanı " şehid oldu , siz sanıyorsunuz ki biz eylem yapmadık , her gün bas bas bağırdık , yapmayın etmeyin bu iş böyle olmaz diye her tarafa başvurduk , ne oldu ? Sesimizi kim duydu? Haberiniz bile olmadı. Hepiniz kendi kabuğunuza çekilmiş, bana dokunmayan bin yaşasın diyerek dünyadan kendinizi koparmışsınız. Sonra da bu ülke neden 20 yıl önceye kadar her alanda geri kalmış? Merak etmeye devam edin .

[(Gizli Üye)]

Dünyaca ünlü bir markanın Türkiye'ye yatırım yaparak ülkemize ve insanlarımıza ekonomik anlamda destek sağlayıp istihdam sağlaması iktidarda kim olursa olsun siyaset üstü bir konu ve ülkemizin ve insanımızın menfaatine bir kazançtır. Mesele milliyetçilikse, siyaset üstülükse iktidar muhalefet fark etmez herkesin bu konuda aynı safta olması gerekir. Kaldı ki söz verdiği ve devletimizden her türlü kolaylık ve teşviği aldığı halde bu yatırımından vazgeçen bir markayı savunacak hale gelmek nasıl bir zihniyettir bunu anlamak mümkün değil.

[(Gizli Üye)]

Farklı fikirler bu şekilde mi tartışılacak? Kime, ne faydası olacak!? Amaç kişisel tatmin, "dediğim doğru" mu, toplumsal faydanın maksimizasyonu mu?

Farklı bakış açılarına göre doğru gelen noktalar da söylenecek, yanlış gelen noktalar da. Bunların sonucunda da toplumsal düşünce oluşacak ve en doğru, en faydalı adımların atılmasına katkılar sağlanacaktır. Bunun için bazı temel değerlerin kaybedilmemesi çok önemlidir.

Gelelim tekrar konuya, kimi yaklaşımlara göre her ne şekilde olursa olsun yabancı yatırımcı gelsin yaklaşımı görünüyor kimi paylaşımlarda. Bunlar incelendiğinde, altında yatan nedenler de aslında oldukça anlaşılır. Sonuçta emek yoğun bir ülke ve bu iş gücünün değerlendirilmesi gerekir. Konularında uzman olan bir çok kişinin değerlendirilememesi ülke adına büyük kayıp olmaktadır. Bir üretim tesissindeki atıl kapasite gibi düşünebilirsiniz.
Diğer yandan, benim ekonomi anlayışıma göre, öncelik planlı yatırımlardır tarımdan, sanayiye. Ülkemiz özelliklerine göre hem işgücünün değerlendirilmesi sağlanmalı, hem de katma değeri yüksek ürün üretimi için doğru, sözde değil (gerçek anlamda Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmaları ülke genelinde planlı şekilde yapılmalı.
Bunlara ek olarak, gelen yatırımın enerji yoğun olup olmadığına da bakılmalı. Bir üretimi ülkeye çekip, o tesisin çalışması için yine başka maliyetlere katlanmak ne kadar doğru olur, bu da ayrıntıları ile değerlendirilmeli.
Gözden kaçan bir nokta da, gelen yatırım için muhtemel olarak sağlanan şartlar. Bu çok önemli bir nokta. Bu konuda tarihte iyi niyetle ancak ilerisi düşünülmeden yapılan hataların etkilerini yıllarca bu toplum çekti, hala da çekmekte. Verilen bazı imtiyazlar, bir bakıma kapitülasyonları da çağrıştırabilir. Bu anlaşıldığında ise zaten kaybedilen kaybedilmiş olur.

Sonuç itibari ile önce aklı selim plan gerekir, sonra da bu plana kati uygunluk.

[(Gizli Üye)]

Ülkemizde yabancı sermaye ile kurulacak fabrikanın, ülkemiz ekonomisine, işsizliğe, ihracat rakamlarına katkısı her daim olacaktır. Otomotiv fabrikası kurulunca sadece işçi alımı değil, Yan sanayinin gelişmesine, nakliye sektörünün az da olsa canlanmasına neden olacaktır.

Hiçbir yabancı sermaye bizim kara kaşımız, kara gözümüz için gelip de buralara yatırım yapmaz. Yatırım yapmasının nedeni, yatırımcıya sağlanan teşvikler, alım garantileri, ucuz işçilik ve hammadde gibi etkenler vardır. Bugün Çin'e fabrika kuran firmalar ucuz işçilik ve hammadde nedeniyle Çin'i tercih etmektedir. Günümüzde ülkemizin ekonomik durumundan dolayı bizde de ucuz işçilik söz konusudur.

Vw yatırımı konusunda ise eskiden beri Vw ülkemize yatırıma sıcak bakmamaktadır. Doğuş otomotive siyasi baskıdan dolayı firma tarafından kurulacak fabrika kararı kerhen ülkemiz lehine olmuştu. Ancak ülkemizde ki siyasi gelişmeler bahane edilerek zaten istemeyerek yapmak istedikleri yatırımdan vazgeçtiler. Yukarıda yazılmış zaten ülkemizde pazar payı büyük olsa da dünya genelinde çok büyük bir rakama tekabül etmiyor. Fabrika kurmadı diye yapılacak boykot Vw'yi etkilemez . Boykot yapılmalı mı yapılmalı, hatta kamu kurumlarında yerli üretim araçlar harici hiçbir araç kullanılmamalı.
Buna CB'nin makam araçları da dahil.

Vw almakla veya satmakla milliyetçilik konusuna gelirsek. Ülkemize karşı tavir, turum ve aldıkları kararlara göre Çin, Fransız, Kanada, Abd, Almanya, Belçika, İsrail mallarını kullanmamamız gerekir. Ancak etrafımıza baktığımızda bu menşeili ürünlerin yerine koyacak bir alternatif sunulması gerekir. Passat alma, Audi alma, tamam ama yerine ne alınacak. Mercedes, Bmw, Renault (ki Yerli üretim olsa da fransız malıdır) Mercedes ve Bmw ile yine Almanya ülke ekonomisine katkı sağlamış olmuyor muyuz.

Vw fabrika kurmaktan vazgeçti, çok kızdık boykot edelim tamam. Peki ülkemizde faaliyette olan fabrikasını kapatma kararı alan Honda ne olacak. Vw kimseyi işe almadı kimseyi güvendirmedi. Kiöseyi.işten atmadı. Ama Honda birçok çalışanı, tedarikçiyi, nakliyeciyi işsiz bırakacak. Honda fabrikasının kapanmaması için neden girişim yapılmıyor veya Honda neden boykot edilmiyor.

Yukarıda yazılmış yedi düvele kafa tutuyoruz diye. Kusura bakmayın kimse kimseyi kandırmasın ama biz Afrika ülkelerine bile zor kafa tutuyoruz. Bakın gemi çalışanlarımız kaçırıldı, yerlerini bile bulamıyoruz. Yedi düvele kafa tutmak ekonomik istikrar ile ekonomik bağımsızlıkla, yerli sanayi ve tarımın gelişmesi ile olur. Diyeceksiniz ki bu yönde atılımlar var. Doğru var. Özellikle savunma sanayisinde ki gelişmeler takdire şayandır. Ama yeterli mi, değildir. Biz şimdi taşıma su ile değirmen döndürüyoruz. Birçok tarım ürününde ithalata yöneldik. Aldığımız S400'leri kuramıyoruz, ABD ambargosundan korkuyoruz. Parasını verdiğimiz F35'leri alamıyoruz. Kuzey Suriye ve Irakta kurulma çalışması başlatılan terör devletine gözümüzü kapattık bekliyoruz. Orada çabalarımız var ama ne Abd, ne Rusya ne de İsrail orada top koşturmamıza müsade etmiyor. Onların menfaatine aykırı bir şey yapınca yanlışlıkla yapılan bombalamalarla şehitler veriyoruz. Azerbaycan'da başarılı olmamızın tek nedeni Rusya'nın menfaatlerine uyduğu için ses etmemesinden kaynaklıdır. İha ve Sihalarımız iyi işler çıkarmıştır ama Rusya ses etmediği için başarılı olmuştur.

Neyse fazla yazmaya gerek yok. Bir firma ülkemize fabrika kurmadı diye birbirimizi kırmayalım lütfen. Hangi görüş ve düşüncede olursak olalım aynı gemideyiz. Yerli üretime, yerli tarıma yönelelim. Ülkemize yatırım yapan fabrika kuran firmaları destekleyelim. Paralarımızın ülke dışına çıkmasına gözyummayalım. Geçilmeyen pahalı kanallar, otoyollar, köprüler, havaalanları değilde üretim yapan fabrikalar kurulmasını destekleyelim. Ekilen, dikilen boş olmayan tarlaları destekleyelim.

[(Gizli Üye)]

Şöyle konuları okuyunca forumu tümden kapatasım geliyor.

[(Gizli Üye)]

Ülkemize yapılan  yatırım siyaset üstü bir konudur. Hükumetimizin aldığı karar sonuna kadar doğru ve haklı bir karardır Bilinçli her Türk vatandaşı da bu siyaset üstü kararı destekleyip bundan sonra tercih edeceği markaları titizlikle seçmelidir.

[(Gizli Üye)]

Ülkemizde yabancı sermaye ile kurulacak fabrikanın, ülkemiz ekonomisine, işsizliğe, ihracat rakamlarına katkısı her daim olacaktır. Otomotiv fabrikası kurulunca sadece işçi alımı değil, Yan sanayinin gelişmesine, nakliye sektörünün az da olsa canlanmasına neden olacaktır.

Hiçbir yabancı sermaye bizim kara kaşımız, kara gözümüz için gelip de buralara yatırım yapmaz. Yatırım yapmasının nedeni, yatırımcıya sağlanan teşvikler, alım garantileri, ucuz işçilik ve hammadde gibi etkenler vardır. Bugün Çin'e fabrika kuran firmalar ucuz işçilik ve hammadde nedeniyle Çin'i tercih etmektedir. Günümüzde ülkemizin ekonomik durumundan dolayı bizde de ucuz işçilik söz konusudur.

Vw yatırımı konusunda ise eskiden beri Vw ülkemize yatırıma sıcak bakmamaktadır. Doğuş otomotive siyasi baskıdan dolayı firma tarafından kurulacak fabrika kararı kerhen ülkemiz lehine olmuştu. Ancak ülkemizde ki siyasi gelişmeler bahane edilerek zaten istemeyerek yapmak istedikleri yatırımdan vazgeçtiler. Yukarıda yazılmış zaten ülkemizde pazar payı büyük olsa da dünya genelinde çok büyük bir rakama tekabül etmiyor. Fabrika kurmadı diye yapılacak boykot Vw'yi etkilemez . Boykot yapılmalı mı yapılmalı, hatta kamu kurumlarında yerli üretim araçlar harici hiçbir araç kullanılmamalı.
Buna CB'nin makam araçları da dahil.

Vw almakla veya satmakla milliyetçilik konusuna gelirsek. Ülkemize karşı tavir, turum ve aldıkları kararlara göre Çin, Fransız, Kanada, Abd, Almanya, Belçika, İsrail mallarını kullanmamamız gerekir. Ancak etrafımıza baktığımızda bu menşeili ürünlerin yerine koyacak bir alternatif sunulması gerekir. Passat alma, Audi alma, tamam ama yerine ne alınacak. Mercedes, Bmw, Renault (ki Yerli üretim olsa da fransız malıdır) Mercedes ve Bmw ile yine Almanya ülke ekonomisine katkı sağlamış olmuyor muyuz.

Vw fabrika kurmaktan vazgeçti, çok kızdık boykot edelim tamam. Peki ülkemizde faaliyette olan fabrikasını kapatma kararı alan Honda ne olacak. Vw kimseyi işe almadı kimseyi güvendirmedi. Kiöseyi.işten atmadı. Ama Honda birçok çalışanı, tedarikçiyi, nakliyeciyi işsiz bırakacak. Honda fabrikasının kapanmaması için neden girişim yapılmıyor veya Honda neden boykot edilmiyor.

Yukarıda yazılmış yedi düvele kafa tutuyoruz diye. Kusura bakmayın kimse kimseyi kandırmasın ama biz Afrika ülkelerine bile zor kafa tutuyoruz. Bakın gemi çalışanlarımız kaçırıldı, yerlerini bile bulamıyoruz. Yedi düvele kafa tutmak ekonomik istikrar ile ekonomik bağımsızlıkla, yerli sanayi ve tarımın gelişmesi ile olur. Diyeceksiniz ki bu yönde atılımlar var. Doğru var. Özellikle savunma sanayisinde ki gelişmeler takdire şayandır. Ama yeterli mi, değildir. Biz şimdi taşıma su ile değirmen döndürüyoruz. Birçok tarım ürününde ithalata yöneldik. Aldığımız S400'leri kuramıyoruz, ABD ambargosundan korkuyoruz. Parasını verdiğimiz F35'leri alamıyoruz. Kuzey Suriye ve Irakta kurulma çalışması başlatılan terör devletine gözümüzü kapattık bekliyoruz. Orada çabalarımız var ama ne Abd, ne Rusya ne de İsrail orada top koşturmamıza müsade etmiyor. Onların menfaatine aykırı bir şey yapınca yanlışlıkla yapılan bombalamalarla şehitler veriyoruz. Azerbaycan'da başarılı olmamızın tek nedeni Rusya'nın menfaatlerine uyduğu için ses etmemesinden kaynaklıdır. İha ve Sihalarımız iyi işler çıkarmıştır ama Rusya ses etmediği için başarılı olmuştur.

Neyse fazla yazmaya gerek yok. Bir firma ülkemize fabrika kurmadı diye birbirimizi kırmayalım lütfen. Hangi görüş ve düşüncede olursak olalım aynı gemideyiz. Yerli üretime, yerli tarıma yönelelim. Ülkemize yatırım yapan fabrika kuran firmaları destekleyelim. Paralarımızın ülke dışına çıkmasına gözyummayalım. Geçilmeyen pahalı kanallar, otoyollar, köprüler, havaalanları değilde üretim yapan fabrikalar kurulmasını destekleyelim. Ekilen, dikilen boş olmayan tarlaları destekleyelim. 

VW zaten kararının siyasi sebeplere dayandığını belirtmiş. Ne deseydi ; Manisadaki (sanırım Manisaya fabrika kuracaktı, yanılıyor da olabilirim) iklim şartlarını beğenmedim yatırım yapmaktan vazgeçtim mi diyecekti. Ülkede ekonomik ve hukuki istikrarı sağlayacak olan Siyasi iktidardır. Ben kendimce kapattım bu konuyu. Fikrim budur. herkese iyi günler ve haftasonları

[(Gizli Üye)]

Ya arkadaşlar merak ettiğim bir şey var, daha bundan 2 veya 3 ay öncesine kadar peygamberimize hakaret içerikli karikatürleri devlet binalarına astı diye biz FRANSIZ MALLARINI boykot etmiyor muyduk ? Ee şimdi ...!

[(Gizli Üye)]

VW zaten kararının siyasi sebeplere dayandığını belirtmiş. Ne deseydi ; Manisadaki (sanırım Manisaya fabrika kuracaktı, yanılıyor da olabilirim) iklim şartlarını beğenmedim yatırım yapmaktan vazgeçtim mi diyecekti. Ülkede ekonomik ve hukuki istikrarı sağlayacak olan Siyasi iktidardır. Ben kendimce kapattım bu konuyu. Fikrim budur. herkese iyi günler ve haftasonları

Ben başka birşey yazmadım. Yatırımcı firmanın kendi kararı, ister hava şartlarından, ister siyasi konulardan, ister ülkemizi sevmediği için yatırım yapmaz. Bu kendi bileceği iş. Ha boykot edip ürününü almamak bizim elimizde. Ancak alıp almamayı milliyetçiliğe bağladığımızda bu durumda başka markalar da devreye girer ki üretim yapmayan bizim toplumumuzda bu durum biraz tuhaf kaçıyor. Mesela Uygur Türklerine yapılan zulmü sözde boykot yapıyoruz. Ama Çin firması ülkemize fabrika açıyor diye seviniyoruz. Aynı çin fiması Huawei Uygur Türklerini belirleyen ırkçı bir kamera geliştiriyor. Kimse Huawei'yi boykot edelim demiyor. Elinde ki Huawei telefonu kırıp atmıyor. Ha Çinli firma gelsin açsın fabrikasını ülkemize bir katkısı elbet olacaktır. Ancak bazı konularda dirayetli durup kararlar alınmaz ise herşey göstermelik oluyor.

Ülkemize yapılan  yatırım siyaset üstü bir konudur. Hükumetimizin aldığı karar sonuna kadar doğru ve haklı bir karardır Bilinçli her Türk vatandaşı da bu siyaset üstü kararı destekleyip bundan sonra tercih edeceği markaları titizlikle seçmelidir.

Hükümetlerin her aldığı kararı körü körüne doğru kabul etmelimiyiz bilemedim doğrusu. Yarın bir başka iktidar çıksa dese ki "Kuzey Kıbrıs sorunu beni bağlamaz", "Doğumuzda ve kuzeyimizde kurulacak terör devletini tanırım" dese. Bu kararları hükümet ne karar verirse doğru karar verir deyip, kabul mu etmeliyiz.

Siyasetçiler siyasetini yapmalı, ancak devlet menfaatlerine ters bir durum varsa bu da eleştirilmelidir. Körü körüne her yapılan doğru denmemelidir. Devleti yönetenler de eleştirileri değerlendirip haklı eleştirileri kabul edip ortak paydada buluşup bir yol haritası çizmelidir.

[(Gizli Üye)]

 

Ben başka birşey yazmadım. Yatırımcı firmanın kendi kararı, ister hava şartlarından, ister siyasi konulardan, ister ülkemizi sevmediği için yatırım yapmaz. Bu kendi bileceği iş. Ha boykot edip ürününü almamak bizim elimizde. Ancak alıp almamayı milliyetçiliğe bağladığımızda bu durumda başka markalar da devreye girer ki üretim yapmayan bizim toplumumuzda bu durum biraz tuhaf kaçıyor. Mesela Uygur Türklerine yapılan zulmü sözde boykot yapıyoruz. Ama Çin firması ülkemize fabrika açıyor diye seviniyoruz. Aynı çin fiması Huawei Uygur Türklerini belirleyen ırkçı bir kamera geliştiriyor. Kimse Huawei'yi boykot edelim demiyor. Elinde ki Huawei telefonu kırıp atmıyor. Ha Çinli firma gelsin açsın fabrikasını ülkemize bir katkısı elbet olacaktır. Ancak bazı konularda dirayetli durup kararlar alınmaz ise herşey göstermelik oluyor.
Hükümetlerin her aldığı kararı körü körüne doğru kabul etmelimiyiz bilemedim doğrusu. Yarın bir başka iktidar çıksa dese ki "Kuzey Kıbrıs sorunu beni bağlamaz", "Doğumuzda ve kuzeyimizde kurulacak terör devletini tanırım" dese. Bu kararları hükümet ne karar verirse doğru karar verir deyip, kabul mu etmeliyiz.

Siyasetçiler siyasetini yapmalı, ancak devlet menfaatlerine ters bir durum varsa bu da eleştirilmelidir. Körü körüne her yapılan doğru denmemelidir. Devleti yönetenler de eleştirileri değerlendirip haklı eleştirileri kabul edip ortak paydada buluşup bir yol haritası çizmelidir.

[(Gizli Üye)]

Konuyu ısrarla siyasete çeken sizlersiniz ben diyorum ki iktidarda a partisi de b partisi de olsa bu siyaset üstü bir konudur. Hangi hükumet olursa olsun bu haklı kararı desteklenmelidir. Gelelim çelişkilere madem Türkiye'de ekonomik ve hukuk istikrarsızlığı var, vw neden yatırım yapmaya söz verdi, neden söz verdiği halde sonra vazgeçti ve neden içimizden bazıları hala bu çelişkileri savunma ihtiyacı hissediyor?

1990'lı yıllarda rahmetli Turgut Özal ve Özdemir Sabancı'nın çabalarıyla Toyota, Türkiye'ye fabrika açtı, açtı da kötü mü oldu? Binlerce vatandaşımıza ekmek kapısı oldu, yetmedi , Toyota bugün Türkiye'de ürettiği araçları 97 ülkeye ihraç ederek ekonomimize katkı, insanımıza istihdam sağlıyor. İşte bütün mesele bu siyaset üstü yatırımları ülkemize kazandırma meselesidir. Gerisi laf-ü güzaftır.

[(Gizli Üye)]

Aramızdaki genç arkadaşların bilmemesi normaldir , 12 Eylül öncesi ve darbe yönetimi dahil , ülkemiz hiç bir zaman şimdiki kadar adaletin dengesiz olduğu bir dönem yaşamadı , benim babam 12 Eylül ağır ceza mahkemelerinde hakimlik yaptı , o zaman bile siyasi baskı vs görmedi , hür iradesiyle karar verirdi. Şimdiki durumu gördükçe söylediklerini buraya yazmam yakışık olmaz.
Bizler insan hafızası kadar şey biliriz, büyük şirketler ve devletler öyle değildir , kurumsal hafızaları vardır , ona göre davranırlar. Kısacası , hiç değilse askeri yönetim zamanı kadar hukuk olsa gene gelirdi o büyük firmalar. Gene de geç değil , fırsatlar her zaman çıkar , ama bunu değerlendirecek iklimi yaratmak bizim elimizde.

[(Gizli Üye)]

Aramızdaki genç arkadaşların bilmemesi normaldir , 12 Eylül öncesi ve darbe yönetimi dahil , ülkemiz hiç bir zaman şimdiki kadar adaletin dengesiz olduğu bir dönem yaşamadı , benim babam 12 Eylül ağır ceza mahkemelerinde hakimlik yaptı , o zaman bile siyasi baskı vs görmedi , hür iradesiyle karar verirdi. Şimdiki durumu gördükçe söylediklerini buraya yazmam yakışık olmaz.
Bizler insan hafızası kadar şey biliriz, büyük şirketler ve devletler öyle değildir , kurumsal hafızaları vardır , ona göre davranırlar. Kısacası , hiç değilse askeri yönetim zamanı kadar hukuk olsa gene gelirdi o büyük firmalar. Gene de geç değil , fırsatlar her zaman çıkar , ama bunu değerlendirecek iklimi yaratmak bizim elimizde.

O yüzden mi 12 Eylül'de yaşı tutmuyor diye yaşı büyütülüp idam edilen gençler oldu, Kenan Evren, adalet olsun diye sorgulamadan bir sağdan bir soldan idam ettik dedi. Sizin adalet anlayışınız bu mu? 12 Eylül gibi karanlık bir dönemle günümüzü kıyaslamanız tam bir akıl tutulmasıdır. İktidara olan kininiz aklınızı gölgelemiş, yazık. 

[(Gizli Üye)]

Konu Kilitlendi! Nedeni:
Her zamanki gibi hoşgörü eksikliği