Konu: Türkiye'yi Bekleyen Korona'dan Daha Büyük Bir Tehlike

[(Gizli Üye)]

KÜRESEL ISINMA- KURAKLIK VE KITLIK

İklim değişikliği ve küresel ısınma insan hayatı üzerindeki etkisini her geçen gün daha da fazla hissettiriyor. Özellikle artan kuraklık, aşırı sıcaklıklar, seller ve dolular hem kentlerdeki yaşamı hem de tarımsal üretimi büyük ölçüde etkiliyor. Doğal afetler hem altyapı sistemlerinin hem de üretim zincirinin aksamasına neden oluyor. Afetlerin bıraktığı kötü manzaranın içerisinde çoğu zaman milyonlarca hatta milyarlarca dolarlık zararın olduğu olumsuz tablolar oluşuyor.

ÇOK FAZLA YAŞIYORUZ

Geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği’nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi, bu yıl eylül ayının kayıtlara geçen ‘en sıcak eylül’ olduğunu bildirdi.

Hürriyet gazetesinden Emre Eser'in haberinde görüşlerine yer verilen Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Klimatolog ve Meteorolog Prof. Dr. Murat Türkeş, bu durumun Türkiye için de büyük bir tehlikeyi işaret ettiğini belirtti. Türkeş, “Ülkemiz küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin etkilerini artık net ve somut bir biçimde yaşamaya başladı. Tüm istatistiklerde bunu görebiliyoruz. Almamız gereken önlemler var ama artık bazı şeyler için çok geç. Aşırı sıcakları, kuraklığı ve sel gibi afetleri çok fazla yaşamaya başladık. Artık bunların oluşturacağı milyonlarca dolarlık zararla da karşı karşıyayız. Hatta yeni büyük zarar bizi bekliyor” ifadelerini kullandı.

İLK TARIMDA GÖSTERDİ

Türkiye’nin iklim değişikliğinin somut etkilerini 1970’lerden itibaren gözlemlediğini söyleyen Türkeş, “Bu ilk olarak kendini tarımda gösterdi. Aynı durum şu anda daha büyük bir tablo da devam ediyor ama o dönem insanlar iklim değişikliğine bağlı üretim kaybı yüzünden topraklarını bırakıp kentlere geldiler. 1980’ler artan bu durum 1990’ların başlında kendini net bir şekilde gösterdi. Artık havanın eskisi gibi olmadığını görmeye başladık. Çok sayıda istasyondan gelen veriler 1994 yılından sonra ortalama ve en yüksek sıcaklıkların hatta en yüksek gece sıcaklıklarının bile anlamlı bir şekilde yükselişe geçtiğini gösterdi. Bir bütün halinde baktığımızda da rekor sıcaklıklar ve sıcaklığın şiddeti sürekli artıyor” şeklinde konuştu.

TROPİKAL KIŞ ETKİSİ

Artık Türkiye’de kışların ‘tropikal kış’ olarak yaşandığını aktaran Türkeş, “Çok ciddi bir değişim var. Yaz günlerinin sayıları istatistiki olarak artıyor. Gece tropikal en düşük hava sıcaklıklarında çok fazla bir artış söz konusu. Burada en büyük etmen kentsel ısı adaları. Yoğun beton yapılar ve asfalt yüzeyler. Gündüz sıcaklığı hapsedip gece yaymaya devam ediyor. Şehirlerde gece balkonda oturma alışkanlığı olanlar bunu kendileri gözlemleyebiliyor artık” dedi.

"TAM OLARAK İÇİNDEYİZ"

Aşırı sıcakların süresinin, sıklığının ve şiddetinin artmaya devam ettiğini dile getiren Murat Türkeş, “Bu beraberinden uzun dönemli kurak dönemleri de getiriyor. Sellerin, doluların ve fırtınaların kent yaşamına verdiği sosyal ve ekonomik zararın diğer tarafından kuraklıklar üretim zincirinin ve ekonomilerin bozulmasına neden oluyor. Bunların yanında iklim değişikliğine bağlı çekirge istilası gibi bölgesel tehlikeler de gittikçe daha fazla yayılmaya başlıyor.

AFETLERİN ETKİSİ YIKICI

Küresel ısınma ile birlikte şiddetli afetler hem şehirlerdeki hem de kırsaldaki hayatı olumsuz etkiliyor. Dev orman yangınları binlerce doğal yaşam hayvanının aniden hayatını kaybetmesine neden olurken İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük dünya şehirlerinde yaşanan seller de altyapıda büyük zararlara yol açıyor. Şiddetli dolular tarladaki tarım ürünlerine, yollardaki arabalara büyük zararlar veriyor. Uzun süreli kuraklıklar üretim zincirinin ve ekonomilerin bozulmasına neden oluyor. Bunların yanında iklim değişikliğine bağlı çekirge istilası gibi bölgesel tehlikeler de gittikçe daha fazla yayılmaya başlıyor.

Kaynak: https://www.ntv.com.tr/turkiye/iklim-degisikliginin-tam-ortasindayiz,CkwlWtf1wUOLT90Y0a8alw

 İlgili Haber Kaynak: : https://www.tv100.com/turkiyede-barajlar-kurudu-su-seviyesi-dustu-peki-hangi-barajlar-kurudu-haber-525838

[(Gizli Üye)]

Maalesef böyle. Artan hortum, dolu vakaları da bunun habercisi zaten.

[(Gizli Üye)]

Kuraklık yüzünden orta asya'yı bırakıp Anadolu'ya geldik;maden çıkaracağız diye,hes işleri diye kesmedik ağaç bırakmadık,hala tam hızla kesip biçmeye altın ruhsatı için yeni ormanlık alanlar talan etmeye devam ediyoruz ne tarım yapacak ne hayvanlara  ne de insanlara içecek su bulamayacağız,hal böyle olunca insanlar köylerini terk ettiler,büyükşehirlere geldiler sonuçta artık her yıl daha pahalı daha az sebze meyveye ulaşabileceğiz,bu gün yumurta fiyatı % 100 arttı diye haber vardı,siz yem ham maddesini ekmezseniz ithal edersiniz,doğal olarak pahalı olur halk beslenmekte zorluk çeker,bir diğer boyutta kentlerin havadan resimlerini görünce her yer bina,ağaç yok ürkütücü manzara ve meterologların açıklamasıyla hortumlara,ceviz büyüklüğünde doluya muhatap oluyoruz.

[(Gizli Üye)]

Konuya girmeden önce acaba Volkswagen olabilir mi diye bir düşünmedim değil

Ama Kutay Bey doğru bir konu ve hazırlık yapılması lazım. Ziraat politikası önümüzdeki yıllarda çok önemli olacak; petrolden bile daha kıymetli

[(Gizli Üye)]

Aslında sorun ülkemize has bir durum değil, çoğunluk döviz ve metalleri yatırım aracı sanıyor ancak  küresel buğday, mısır vb. tarım ürünleri emtia'larının uzun vadeli grafiklerini incelerseniz durumun vehameetini daha iyi anlayabiliriz.

[(Gizli Üye)]

Amazon ormanlarını bile talan ettiler,yangınlar çıkardılar,dünya nereye gittiğinin farkında mı? çevre konusu dahil eğer şu anda dünyada yaşayan 7 milyar insanı tam olarak beslemeye kalkılsa gıda yetmiyor,çareyi gdo lu besinlerde ve laboratuvarlarda et olmayan et üretmeye çalışarak arıyorlar,biz kendine yeterli besin üreten 7 ülkeden biri iken geldiğimiz noktaya bakalım.

[(Gizli Üye)]

Evet, bu saatten sonra dünyanın ve insanlığın  geleceği organik tarım, tohum ve su olacak.

[(Gizli Üye)]

Bizim ülkemiz tarım ağırlıklı bir ülke olmasına rağmen tarım yapan insan sayısı çok az maalesef. Zaten yakın cevreniz olarak memleketinize bakın çiftçilik yapan sayısı azdır. Tarım üretimi çok azalmış.

[(Gizli Üye)]

Üretilen bir ürüne hakkını vermez bedelini ödemezseniz,faize boğulur,traktörü haczedilirse elbette bu işten vazgeçer.Çeşitli başlıklar altında yazmış olabilirim,bizim dış telkinlerden kurtulup tarım ve hayvancılık konusunu baştan ele almamız gerekiyor,biz zaten 85 milyonuz,yılda 50 milyon turist geliyor ve hatırı sayılır ihracatımız var çevremizi doyuruyoruz.Buna göre beslenecek en az 150 milyon insandan bahsediyoruz,topraklarımız ve iş gücümüz yeterli teknik ve tıbbi bilgilerimiz var,yeterli yem bitkileri ekimlerinden başlayarak,karma yem,ilaç gübre,tohum gibi faktörleri gözönüne alarak 5-10-15 yıllık planlar yapılmalı,gelecek yıllarda yaşanacak kuraklık sulama politikalarını etkileyecektir.

[(Gizli Üye)]

Bununla ilgili bir haber.
Sonra bu tarz meteorolojik araştırmalar veya yağmur yağdırmaya, bulut oluşturmaya yönelik çalışmaları chemtrails diye sanarlar. 

https://www.milliyet.com.tr/gundem/istanbul-icin-flas-oneri-yagmur-bombasi-6389322

https://www.mgm.gov.tr/genel/sss.aspx?s=suniyagis

[(Gizli Üye)]

yağmur duasına çıkmıştı diyanet ne gerek var bunlara mutlu?

Bununla ilgili bir haber.
Sonra bu tarz meteorolojik araştırmalar veya yağmur yağdırmaya, bulut oluşturmaya yönelik çalışmaları chemtrails diye sanarlar. 

https://www.milliyet.com.tr/gundem/istanbul-icin-flas-oneri-yagmur-bombasi-6389322

https://www.mgm.gov.tr/genel/sss.aspx?s=suniyagis

[(Gizli Üye)]

yağmur duasına çıkmıştı diyanet ne gerek var bunlara mutlu?

  Önce elden geleni yapalım da sonra tevekkül edelim en doğrusu.