0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Dünyada sesten hızlı uçakla uçan ilk insan, II. Dünya Savaşı pilotlarından Charles Yeager'di.Concorde'un yapımına giden yolda ilk fikir, 1956 yılında ortaya çıktı ve bu amaçla ilk olarak, İngiltere'de "Sesten Hızlı Uçak Komitesi" adıyla bir komite kuruldu.Fransa da 1962 yılında aynı yönde bir proje üzerinde çalışmaya başladı. Sonuçta iki ülke, Concorde projesinin İngiliz-Fransız ortak yapımı olarak gerçekleştirilmesi konusunda anlaştı.ABD, 1965 yılında Başkan Lyndon B. Johnson'ın ağzından "kendi sesten hızlı yolcu uçağını geliştireceğini" açıkladıysa da Başkan Richard Nixon, 1971 yılında imzaladığı bir kararla bu projeyi tarihe gömdü.Concorde uçağı, ilk uçuş denemesini 2 Mart 1969'da Fransa'nın Toulouse kentinde yaptı. Concorde'un ilk ticari uçuşu ise Londra-Bahreyn arasında gerçekleşti. Fransız Concorde'unun ilk uçuşu da Paris-Dakar arasında yapıldı. Air France, 1977 yılından itibaren Paris-New York arasında sesten hızlı uçaklarla yolcu taşımaya başladı. Concorde'un ülkemize 1976-1977 yıllarında Air Condor ve Air France şirketleri envanterinde kayıtlı uçaklarıyla sınırlı uçuşları olmuşsa da İstanbul Atatürk Havalimanının teknik altyapısı o yıllarda gerekli donanımı sağlayamadığı için ilerleyen yıllarda bu uçuşlardan vazgeçilmiştir.Concorde uçakları, normal uçuşlarında saatte 2 bin 132 kilometre hıza erişiyor ve yerden 18 bin 200 metre yüksekten uçuyordu. Uçaklar, Atlantik'i normal koşullarda 3 saatte aşabiliyordu.Başlıca amacı hız yapmak olan Concorde uçaklarının dış yüzeyi, çok hafif ve ısıya dayanıklı titanyum maddesinden üretildi. Uçuş sırasında sürtünme nedeniyle uçağın dış cephesindeki sıcaklık 92, burun kısmındaki sıcaklık ise 130 dereceye çıkıyordu. Isınma nedeniyle uçağın boyunun uçuş sırasında 7.5 santim uzadığı saptandı.Dev yolcu uçakları 200 yolcuyu rahatlıkla taşırken, dar gövdeli Concorde'un yolcu kapasitesi 125 kişiydi. Yolcuların büyük çoğunluğunu zengin ve ünlüler oluşturuyordu, çünkü Concorde'un New York-Paris arasında tek gidiş için bilet fiyatı 12 bin doları buluyordu. 30 yıllık macerası boyunca toplam 16 Concorde uçağı üretildi. Bunların tanesinin maliyeti 42 milyon dolardı.Concorde Uçağı Sesüstü olarak tasarlanmıştır. 25 Temmuz 2000 tarihinde Paris-Charles de Gaulle Havaalanı'ndan kalkışından 1,5 dk sonra geçirdiği kaza ile uçuşları durdurulmuştur. Güvenilirliğinin az, yüksek maliyeti ve sınırlı yolcu kapasitesi olduğu için üretimden kaldırılmıştır.Concorde uçaklarının son ticari seferi, 24 Ekim 2003'te Londra-NewYork arasında yapıldı.UÇUŞ MALİYETİConcorde uçuş süresinin %60'ında full power & afterburn kullanmaktadır. Afterburn yakıt tüketimini oldukça artırmaktadır.Klasik bir Concorde 1 yolcusu için 100 km'de 20 litre kerosen tüketmektedir. 6000 km'lik Paris-New York uçuşunda 1 yolcusu için 1200 litre kerosen harcar. Tek bir yolcunun sadece yakıt maliyeti 1,080 TL'ye ulaşmaktadır. İşletme maliyetleri, uçuşun bakım maliyetleri ile bu rakam katlanarak artar. 2003 yılında bir kişilik bileti 6000$ ulaşmıştır. Concorde tek bir operasyon da 90,000 litre yakıt tüketmektedir. 3 saatlik tek bir seferde uçak 82,000 TL yakıt masrafı yapmaktadır. 1 concorde kaldırmak 6 adet Boeing 747 seferine eşdeğer maliyet gerektirir. (B747-400 bir yolcu için operasyon maliyeti 100 km de yalnızca 3.2 lt'dir)ÖZELLİKLERİMürettebat=9Kapasite=92-120 yolcuUzunluk=61.66 mKanat açıklığı=25.6 mYükseklik=12.2 mKanat alanı=358.25 m²Yakıt Kapasitesi=95,680 kgBoş Ağırlık=78,700 kgMaks. Kalkış Ağırlığı=408,000 lb (185,070 kg)Maks. İniş Ağırlığı=185,070 kgKullanım Ağırlığı=111,130 kgMotor (jet)=Rolls-Royce/SNECMA Olympus 593 Mk 610Maks. Hız=Mach 2.2 / 2,150 km/hSeyir Yüksekliği=18.200 mTırmanma Hızı=25,41 m/sMenzil=7,250 km( 1 lb = 0,453592 kg )
Paris Havacılık Müzesi'nde canlı görme fırsatı bulmuştum. Gerçekten etkileyici bir uçak.https://www.instagram.com/p/BmBft5rgPIm/
Muhteşem tasarım dimi,bende 97 de Londra da Heatrow havalimanında hangarda beklerken görmüştüm,acayip bir duygu idi biraz siyasi olarak harcatıldığını düşünüyorum.
İllaki etkisi vardır. Fakat yakıt tüketimi muazzam fazlaydı.
Güzel bir çalışma olmuş, ellerinize sağlık. "Havacılıkta kurallar kanla yazılmıştır" cümlesinin açıklar nitelikte bir çalışma. Emniyet tarafında peynir delikleri açıklaması vardır, özet olarak bir kazanın olması için bir çok ufak şeyin üst üste gelerek kazayı meydana getirir, bir çok farklı sebebin peynir deliklerinden geçmesi gibi örneği verilir. Örnek, hava şartları kötüdür, kabin ekibi yorgundur, bakımda veya üretici kaynaklı bir sorun olabilir, bu benzeri hatalar üst üste gelerek kazayı oluşturur, ve maalesef havacılıkta bir çok kaza can kaybı ile sonuçlanır, o sebepledir ki kazalar sonucu öğrenilen dersler, kurallar kan ile yazılmıştır.
Merhabalar hakan bey,Havada geçiş üstünlüğü değilde iniş ve kalkış üstünlüğü oluşan durumlar olabiliyor,İlk sırayı sağlık sektörü alıyor,ambulans uçaklar2.Acil iniş için herhangi bir sebeb yoksa(uçak içerisinde yolculardan veya kabin ekibinden herhangi birinde sağlık sorunu yoksa veya yakıt azlığından ötürü bir durum gelişmemişse güvenlik nedeniyle öncelik devlet büyüklerine verilir,tarifeli sefer yapan uçak sonraya bırakılır veya inecek olan uçak büyükse sonraya bırakılır çünkü önde iniş yaparsa vorteks oluşturur ve arkadaki küçük uçağın daha uzun süre havada beklemesine neden olur o yüzden küçük uçak öncelik verilir bunun gibi birçok neden sıralanabilir havacılıkta geçiş üstünlüğü değil herşeyden önce güvenlik kuralları geçerlidir.
Benim için Dünya kaynaklarına ihanet niteliğinde bir makine
Şahsen abi, seyehat uçakların arasında bana göre mona lisa tablosu kadar güzel bir uçak
Şahsen hipersonik hıza çıkabilme hayalimin gerçek olabileceğini (hayal de olsa) düşünmek bile güzel olabilirdi.Bu arada Concorde sadece yolcu taşıma değil, bilim amaçlı da kullanılıyordu. Dünya üzerinde güneş tutulmasının en uzun takip edilme süresi bu uçakla sağlandı. Bu sayede Güneş'in en dış katmanı hakkında bilgi sahibi olunmuş zamanında.3. ekleme: Ufuk abi Antonov deyince akan sular durur işte. O ihtişam hiçbirinde yok gerçekten. Bir öteki favorim de Airbus Beluga. İkisini de TAİ'de görme şansım olmuştu.
Daha geniş düşünelim Multu. Concorde ile maalesef hipersonik hızlara çıkamayız, kendi içinde en fazla süpersonik hızlar olabilir. Daha da geniş düşünürsek, hali hazırda hipersonik hızların çok üzerinde hızlarda hareket ediyoruz. Ancak önce süpersonikten bahsedelim. Dünyanın, 40. enleminde kendi çevresindeki yaklaşık hızı saatte 1.300 km dir. Bu da süpersonik bir hız. Ancak bundan çok daha yüksek bir hızla dünya güneş çevresinde hareket etmekte ve bu, enöte konumda yaklaşık 106.000 km/s. Hipersonik hızı 5 mach ve üzeri kabul edersek (Mach da bulunduğu ortama, yoğunluğa göre değişkenlik gösterir) her an oldukça yüksek hızlarda hareket ettiğimiz söylenebilir. Üstelik bunun karşılığında tek ücret, dünyaya iyi bakmak.Kimisinin aklına gelebilir tabi, neden olduğumuz yerde dönüp duruyoruz da bir yere doğru gitmiyoruz. Aslında tam olarak olduğumuz yerde dönüp durmuyoruz, çevresinde döndüğümüz güneş de, tahmini olarak Samanyolu Galaksi'mizde hem dönerek, hem sinüsoidal hareket etmektedir. Bu hareket de, dünyanın güneş çevresindeki dönüş hızından çok daha yüksektir ve yaklaşık saatte 800.000 km'dir. Bu hız ile, 1 saatte dünyadan ayımıza gidip gelmek mümkündür. Hatta bulunabilirse o sırada ayda bir kahve bile içilebilir.Muhtemeldir ki, galaksimiz de bulunduğu yapı içerisinde, onunla beraber hareket etmektedir. Tabi bunlara etki eden kuvvetler, çoğunlukla ve bilindiği kadarı ile çekim kuvvetleridir. Uzay araçlarımız da aslında bu prensip ile hareket etmektedir.
Haklısın abi tez düzenlemesi sonrasında gecenin köründe yazınca karışıyor hiper süper. Mutlak hız olarak evet, yere göre bağıl hız diyelim anlaşalım. Dünyanın mutlak hızında, evrenin genişleme hızı da dikkate alınmalı.