0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Nedense bu tarz uygulamalarda hep başka hedefler gözetleniyormuş hissi doğuyor insanda.Yukarıda çok doğru bir sürü tespit var zaten.Çocukluğumuzda naylon poşet yoktu, marketten alışveriş yaptığımızda, hatta pazarda kesekağıdına konurdu ürünler. Bu arada yeri gelmişken belirteyim, özellikle son zamanlarda, sokak arası hemen her market zincirinde, alınan kimi ürünlerin raf fiyatları kasadaki ile uyuşmamakta (kasada indirimsiz şekilde geçmekte) ve bu durum eskiye nazaran çok daha fazla olmakta (kendi tespitim). Şimdi ne olacak, atılan çöpler ağzı bağlı poşetlerle değil, dökme şekilde atılacak ve çevre için daha iyi olmayacak, marketlerden alışveriş daha az miktarlarda yapılacak. Bu sefer aynı alışveriş için daha fazla fiş kesilecek ve dolayısı ile kağıt tüketimi artacak.Poşeti ya da her türlü ambalajı tüketiciye verirken değil, bunları çevre için doğru bertaraf etmeyenler için önlemler alınması gerekmekte. Düşünce çevreyi korumak ise doğru, ama önlemler hedefe yönelik olmalı. Örneğin sokak arasında inşaatlarda hiç bir çevre önlemi (basit bariyer dışında) göremiyorum. Hatta bazen onların atıkları yollara, mazgallara karışmakta. Ayrıca kimi dükkanlar, hiç sakınmadan, kimi işlerini açık ortamda (yağ, metal, taş kesme vs) yapıyorlar. Keza otopark olması gereken bodrum katlarından çıkan hermetik bacaları arasında yürümek de çevre ve insan ile çok uyumlu değil...
Hakan abi aslında bir ön hazırlığın yapılması lazımdı tvlerden. Poşetin paralı satılması olayı yanlış anlaşılıyor bence.Bazı alışkanlıklar değişecek. Poşet bedavaydı ve bu poşetler çöp için kullanılıyordu. Bunun yerine uzun süredir satılan çöp poşetleri kullanılacak. Çok daha büyük miktarlarda çöp alabilirken, aynı zamanda dayanıklı da. Bunun da ağzı rahatlıkla bağlanabilmekte. 1 seferlik de kumaş bez alınacak ve hep bu kullanılacak. Ben 2.5 yıl önce Almanya'da aldığım kumaş poşetleri hala kullanıyorum. Yeri geliyor uzun seyahatlerde bir şeylerin taşınmasında yardımcı oluyor. Öteki dediğin noktalar da keşke hemen düzeltilse. Ama nereden başlansa kârdır benim için.Anıl ne güzel bir noktaya değindin.
Katılıyorum Mutlu, benim nacizane vurgulamaya çalıştığım şey, doğa, insan odaklı yaklaşımların yayılması, yani amaç önce insan olmalı. Molozu uygun olmayan yere dökene ceza, caydırıcı şekilde yazılmalı ve bunda gözetilecek şey, bunu tekrarlı şekilde yapanlara karşı yaptırımın önemli şekilde artması. O elde edilen gelir ile de o çevrenin düzeltilmesi, o zaman bu düzenleme vatandaşın işine yaramış olur. Yani bu poşet parası sadece ve sadece çevre için kullanılmalı. İşte bu yapıldığında, gerçek anlamda, tam bir düzenleme olmuş olur, bu ya da diğer benzer tüm düzenlemeler.
Hep avrupa ülkelerini örnek gösteriyoruz fakat göstermemek elde değil abi. Bende avrupa ülkeleri turuna çıktım. Marketlerin sistemlerine hayran kaldım dediğin gibi kumaş torba kullanılıyor ve en çok beğendiğim nokta ise geri dönüşüm şişeleri o makinalar kadar güzel bir icat yok. Üstelik türkiyedeki gibi 1 2 kuruş da vermiyorlar. Adamlar her türlü konuda hakkını savunuyor.
Benzine zam olur ses çıkmaz, gıdaya zam gelir ses çıkmaz , elektiriğe zam gelir ses çıkmaz su ya zam gelir ses çıkmaz doğalgaza zam gelir ses çıkmaz. Bunlara ses çıkarmazken naylon poşete ücret almalarımı zorunuza gitti.
Sivri zekalı kardeşim. Her yediğin tuzda plastik olduğunu, bu plastiğin de şişe ve poşetlerin okyanuslarda çözünmesinden kaynaklandığını, daha da kötüsü balıklarda ki plastik oranının artmasıyla balıklarda kanserin arttığı, balıklarla insanlara da bu plastiklerin geçtiğini ve tüm bunların kanser oranını artırdığını, poşetlar nedeniyle hayvanların zarar gördüğünü bilmiyor musun? Bir yerden başlanması gerekliyken bu sivri zekallık da fazla oluyor. Bu olayı aynı sarı yelekli protestocularına benzetiyorum. Lafa geldi mi çevrecilik, temiz enerji, temiz çevre hakkında konuşup icraate gelince yaygara koparanlar gibi.Onlarda düşük emisyon derler, fosil yakıtlar gelen zam bahanesiyle yaptıkları ortada. Bizdekiler de temiz çevre derler nükleer karşı çıkarlar başka enerji kaynağı gösteremezler. Poşetler az kullanılsın diye ücretli olur, sivri zekalılar çıkar poşetle mi çevre temiz tutalacak diyerek çığır açacak düşüncesini paylaşır.Aldığın 1 poşet, günde 50 kişi garanti bir markete giriyordur. A101, bin, şok, migros, Carrefour 5 tane market var diyelim. Bilerek az söylüyorum. Günde 250 poşet yaptı. E herkes bir girdiğinde 1 poşetle mi çıkıyor? Ortalama 2 diyelim 500 poşet yaptı. 81 il her bir ilin 5 ilçesi olsun diyelim. Düz hesap 500 ilçe. Günde tüm ülkede 250000 yaptı. 360 ile de çarp yıldaki poşet sayısını sen hesapla. En az daha bu.Halbuki çöpte kullanmak için çöp poşeti alacaksınız 10 TL ye 100 adet .daha ince daha çabuk çözünen. Her markete gidişinizde poşete para vermektense kumaş poşet 1 defa alacaksınız,markete gittiğinizde yanınızda götüreceksin iz. Tüm yaygara bunun için yani.Keşke plastik şişe depozitosu, çöplerin geri dönüşüme göre ayrıştırılması ve buna uymayanlara ceza verilmesi gibi uygulamalar da gelse.Mesaj Birleştirildi: Aralık 11, 2018, 18:15:54Almanya'da ve Fransa'da çöpler kağıtlar camlar plastikler ve dönüşümü olmayan yiyecek artıkları vs diye ayrı renkli poşetlere konuyor. Almanya'da yine o renge uygun ev dışındaki büyük çöp kutusuna koyarken, Fransa'da bomba nedeniyle haftada 2 gün toplanıyor İstanbul'daki gibi. Eğer düzgün ayrıştırılmadıysa tüm binaya ceza kesiliyor, çevre vergisi tüm binadakilerin artırılıyor. Hiçbir insan zorunluluk olmadan korkmadan bir eyleme başlamıyor.ABdeki metro ve tren istasyonlarında bilet basıp da geçme yeri yoktur ama adamlar biletlerini makinelere okuturlar. Çünkü ceza yemekten korkarlar. Hatalı park yapamazlar, ya da paralı yere park Edip parasını ödememezlik yapmazlar. Cezası ödeyeceğinden çok daha fazladır çünkü.Aynı şekilde bizdeki trafik kurallarına uymama da cezaların çok olmaması ve denetimsizlik deriz. İşte bir alışkanlığı başlayabilmek için bazen tek eğitim yetmez. Nitekim Akdeniz ülkelerinde eğitimle pek bir alışkanlık kazandırılamaz.Burak kardeşim. yaşından olgun ve senden yaşça çoğu insandan da daha olgun olup böyle bir konuyu gündeme getirdiğin için de teşekkür ederim.
mutlu , bora kendi düşüncelerine karşıt olanlara sivri zekalı olduğu için sivri zekalı kelimesini kullandım. madem sende deniz suyunda çözünen plastiğin sofra tuzuna kadar uzanan yolaculuğundan bahsedecek kadar çok bilmişsin ama poşetten önce önlem alman gereken kimyasal deterjanlar , doğaya dökülen yağ artıkları , çamaşır suları vesaire vesaire .... sen poşetten önce aracını kimyasal deterjanlı köpüklü sıvılarla yıkatmada önce dürüst olduğunu anlayalım..... diğer konulardaki yorumlardada çok bilmiş bir havan var yazdıklarının ilk satırını okudum ve saçma sapan boş olduğu için gerisini okumadım bile ama karşında öyle her yazdığına sakşakçılık yapacak biri yok bu sefer. zor ama anlayabileceğini umut ederek tekrar diyorum ki doğayı korumakta market poşeti 2. 3. hatta 4. planda !
Öncelikle burası bir forum.Burada siz,ben veya Mutlu Abi. Kim olursa olsun forum kurallarına uymak zorundadır.Fikir ayrılıkları olabilir benim savunduğum şeyin tersini de savunabilirsin.Ama burada başka bir forum kullanıcısına hitap ederken saygı çerçevesinde hitap ediceksiniz!!! Burada kimseye çok bilmiş diyemezsiniz veya o kişiyi yakından uzaktan tanımadan senli benli konuşamazsınız.Bu forum saygı üzerine kuruludur bunu bozamazsınız , kimse bozamaz.Sivri zeka kelimesini ilk ben kullandım tepki alacağımı öngöremedim bu üslubumdan dolayı herkesten özür dilerim.Benim göstermek istediğim protestonun yanlış tarafa yapıldığı.Uygulamayı gerçekleştiren taraf devlet.Protestonun yapılacağı kesim ise asgari ücretle çalışan personeller.Ben bunun yanlışlığını vurgulamak için konu açtım yoksa poşete gelene kadar çevrecilik adına bir sürü konu bulunabilir evet.Ve tekrar belirtiyorum benim konumda insanlara öyle istediğiniz gibi saygısızlık edemezsiniz ve burada fikirlerini,düşüncelerini belirten insanların düşüncelerine saçma sapan gibi kelimeler edemezsiniz.Saygılarımla.
senin o mutlu diye hitap ettigin adam universitede hoca arastirma gorevlisi cok bilmesi normal. suan burda konusulan konu posetler hakkinda oldugu icin herkes bu yonde yorum yapiyor. herhangi bir yerde herhangi bir konu hakkinda yorum yaparken once saygili ol ki saygir goresin..
Teşekkür ederim Eyüp abi. Hoca olmamız herşeyi bilebileceğimiz anlamına gelmiyor tabi. Her gün yeni şeyler öğreniyoruz. Bu forum ve sizler sağolun, çoğu bilgiyi burada öğrendim. Denizdeki artan mikroplastik seviyelerini ve bunun etkilerini safsata olarak yorumlayan kişilere diziler yerine BBC earth izlemelerini tavsiye ederim. Zira besin zinciri hakkında bilgi sahibi olmayınca bazı şeyler safsata olarak gelebilir.https://www.nationalgeographic.com/environment/2018/10/microplastics-found-90-percent-table-salt-sea-salt/