Hız ihlali için benzer uygulamalar çeşitli yerlerde yapılıyor aslında ama o uygulamalarda (özellikle hız hilali için olan) kimi yönlerden tatışılır. Çünkü bunda park yasağındaki gibi yanlış yere park edene ceza yazılma olayı değil, belli aracın arkasına takılıp (araç seçimi tamamen uygulamayı yapan emniyet mensubunun kişisel seçimine kalıyor) onu takip etmesi ile oluşuyor ve bu seçiciliğe giriyor, oysa hepimizin bildiği gibi Devlet ceza yazarken seçicilik yapamaz ve tuzakda kuramaz. Özellikle yol güzergahının tehlikeli bölümlerinde daha çok uyarı tabelası konulsa ve yine Radar uyarı tabelaları ile de sürücüler uyarılsa daha amaca yönelik bir uygulama olur, sonuçta asılolan ceza yazmak değil, o bölgelerde hız düşürülmesini sağlamaktır. Ama gerek emniyet şeridi ihlalleri, gerek kırmızı ışık ihlalleri (ki malesef kırmızı ışıklarında kendine göre kusurlu özellkileri var. Şöyleki; kimi bölgelerde yeşil ışık yanıp sönerek karşıdan gelene kırmızıya döneceğini uyarı veriyor. Ancak kimi bölgelerde bu uygulama yok ve direk sarıdan kırmızıya dönüyor. Ayrıca yeşilin yanıp sönme süreside bölgeden bölgeye farklılık gösterebiliyor bu da büyük bir handikap ve gerçekten kırmızıda geçme niyeti olmayanı bile tuzağa düşürebiliyor. SOnuç olarak kimse yeşil yanıp sönerkende aracını ışık öncesi durduramaz. Yani sürücüler biraz cambazlıkta yapıyor.
) 'nin tespit edilir hale gelmesi kesinlikle bu kuralalra uymamayı kural edinmiş sürücüleri caydırıcı özellik taşıdı, iyide oldu.
