Gönderen Konu: Fıkralar & Karikatürler 3  (Okunma sayısı 42929 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Seni unutmayacağız Burak TOLGA
    • www.IMAN ILE TOYOTA'NIN KIMDE OLDUGU BELLI OLMAZ.com.tr
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 109000
  • Model Yılı: '12
  • 536 kere teşekkür etti
  • 508 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #900 : Aralık 06, 2011, 22:26:07 »
Trabzonlu ıkı hemserı camıde cemaatle yanyana namaz kılıyorlarmıs ıkısıde tuccarmıs.
Rukuya egıldıgınde bırı dıgerıne ya demıs namazda konusmak olmaz ama senın arabaya ne ıstıyorsun. dıgerı namazda konusmak olmaz ama 12000 lıra ıstıyorum
Yıne rukuya ıkıncı rekat gecmıs ucuncu rekatta araba ısteyen yanındakıne ya demıs namazda konusmak olmaz ama 10000 lıra vereyım demıs dıgerı namazda konusmak olmaz ama ben ıkıncı rekatta sol taraftakıne sattım demıs
:rofl: :rofl: :rofl:
Yalan doğrudan, karanlık aydınlıktan kaçar
Güneş yalnızdır ama, etrafına ışık saçar
Üzülme, doğruların kaderidir bu yalnızlık
KARGALAR SÜRÜYLE,KARTALLAR YALNIZ UÇAR

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Seni unutmayacağız Burak TOLGA
    • www.IMAN ILE TOYOTA'NIN KIMDE OLDUGU BELLI OLMAZ.com.tr
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 109000
  • Model Yılı: '12
  • 536 kere teşekkür etti
  • 508 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #901 : Aralık 07, 2011, 19:53:21 »

Yalan doğrudan, karanlık aydınlıktan kaçar
Güneş yalnızdır ama, etrafına ışık saçar
Üzülme, doğruların kaderidir bu yalnızlık
KARGALAR SÜRÜYLE,KARTALLAR YALNIZ UÇAR

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #902 : Aralık 08, 2011, 09:44:21 »
  :):):) Çok iyimiş. :)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • serdar_tanitmis@hotmail.com
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
  • 6 kere teşekkür etti
  • 20 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #903 : Aralık 08, 2011, 09:45:40 »
 :hurra: :rofl: :hurra: :rofl:
Her zaman doğruyu söyle hiçbir zaman ne dediğini hatırlamak zorunda kalmazsın...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 180000
  • Model Yılı: '00
  • 1 kere teşekkür etti
  • 1 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #904 : Aralık 08, 2011, 10:38:43 »
2000 AVENSİS SOL OTOMATİK

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Captiva 2,0A/T High 7k / Hyundai i20A/T
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 130000
  • Model Yılı: '10
  • 167 kere teşekkür etti
  • 38 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #905 : Aralık 09, 2011, 09:01:58 »
Tekirdağ Rakısının sırrı o şişeyi sahiplenip, içindekini
efsane haline getirmesini bilenlerdedir.
 
   
 1. Sarhoş olunmaz.
2. Masada konuşulan masada kalır. Kayıt, not tutulmaz.
3. Fotoğraf çekilmez. Dışarıdan çekene kızılmaz.
4. Telefonla konuşulmaz. Çalarsa açılır, “Rakı içiyorum” denir, kapatılır.
5. GSM'le oynanmaz: Sofra iPhone, Blackberry tanımaz.
6. Muhabbet esnasında biçem, izlek, imgelem gibi kelimeler kullanılmaz.
7. Kadınlar ruju  silip oturur: Rakı bardağında ruj izi olmaz.
8. Düzgün konuşulur, lüzumsuz şirin olunmaz. 
9. Rakıda hızlı gidene karışılır, yavaş düşene karışılmaz.
10. Argo konuşulur, küfür edilmez. 
11. “Hey!”, “hişt!”, “pişt!” gibi ünlemler kullanılmaz.
12. Memleketi herkes meşrebine göre kurtarır karışılmaz.
13. Yemek yenilmez.
14. Meze tırtıklanır, karın doyurulmaz. 
15. Şalgam suyu, soda, ayran, çay yanına konabilir, içine konmaz.
16. Kafaya vurup “lölölö!” demek gibi zevzek şakalar yapılmaz. 
17. Masada kitap, dergi, hele laptop asla bulunmaz.
18. Zeki Müren de, Giuseppe Verdi de dinlenir; 
19. Varsa müzik duyulacak kadar açılır  bağırtılmaz.
20. Hüzün de neşe de eksik olmaz.
21. Masada ağlanmaz.
22. Ağlayan  çıkarsa konu değiştirilir, avutulmaz. 
23. Yüksek sesle şarkı söylenmez.
24. Şarkı mırıldanırken el kol hareketleriyle desteklenmez.
25. El kol fazla hareket etmez.
26. Tartışılır, kalp kırılmaz. 
27. Herkes konuşur, monolog olmaz.
28. Aynı anda konuşulmaz, söz kesilmez. 
29. Masaya sigara dumanı üflenmez.
30. Bir rakı içilirken başka marka övülmez.
31. Rakı masasında sessizlik olmaz.
32. Zırt pırt tuvalete gidilmez .
33. Masada yellenilmez.
34. Masada geğirilmez. 
35. Masaya müzisyen alınmaz.
36. Azıcık uçulabilir ama yalan dolan olmaz. 
37. Yüksek sesle konuşulmaz.
38. Kazak pantolonun içine sokulmaz. 
39. Çıplak, yarı çıplak durulmaz.
40. Şiir konuşulur, şiir okunmaz.
41. Rakı içilirken başka içki içilmez.
42. Yolluk bir teki aşmaz.
43. Yolluk alınmışsa cila çekilmez.
44. Biradan başka cila olmaz. 
45. Cila birası bir küçüğü geçmez.
46. Rakı sonrası kahve, şekerli içilmez. 
47. Kahve içilirken höpürdetilmez.
48. Rakı yalnız içilmez. 
49. Rakı masası 4-5 kişiyi geçmez.
50. Garsona adı dışında bir şeyle seslenilmez.
51. Garsona rakı doldurtulmaz.
52. Balkon sofrasında içmeyen çalıştırılmaz.
53. Sıcaksa buz konabilir, buz erimeden içilmez.
54. Rakıdan önce su, sudan önce buz konmaz. 
55. Rakı sek içilmez.
56. Rakıcı ota çöpe öpüşmez ,habire takdir etmez.
57. İçerken serçe parmak havaya kaldırılmaz.
58. Rakı hızlı içilmez. 
59. Rakı fondip yapılmaz.
60. Kerahet vaktinden önce rakı içilmez.
61. Büyük konuşanla rakı içilmez.
62. Çok konuşanla rakı içilmez.
63. Sessiz duranla rakı içilmez.
64. Şakadan anlamayanla  rakı içilmez.
65. Büyük yudumlarla rakı içilmez.
66. Rakı sofrasında iş dedikodusu yapılır, iş konuşulmaz. 
67. Küllüğe limon kabuğu, zeytin çekirdeği konmaz.
68. Tabağa, kâseye sigara söndürülmez.
69. Zırt pırt kadeh tokuşturulmaz.
70. Konuşurken rakı masasına vurulmaz.
71. Bardak boş bekletilmez.
72. Masanın her bir köşesi meze ile doldurulmaz.
73. Ağız şapırdatılmaz.
74. Çatal kaşık dişe değdirilmez.
75. Burun karıştırılmaz.
76. İzinsiz masadan tuvalete dahi kalkılmaz. 
77. Şerefe vb. yeterlidir, kadeh tokuştururken yaratıcı olunmaz.
78. Garsona balık ayıklatılmaz. 
79. Garsonun sırtına vurulmaz.
80. Personele hatır sormadan meyhanede oturulmaz.
81. Sofraya erken ya da geç gelinmez. 
82. Rakı buzdolabının en alt rafından yukarı çıkarılmaz.
83. İçi görünmeyen kadehte rakı içilmez.
84. Masada farklı kadehler olmaz.
85. Masada farklı markalar olmaz. 
86. Yerken ağız doldurulmaz.
87. Ağızda lokma varken konuşulmaz.
88. Boğaza, yeleğe peçete takılmaz, dize peçete konmaz.
89. Konuşurken çatal bıçak sallanmaz. 
90. Hiçbir durumda ve fikirde ısrar edilmez.
91. Racon kesilmez. 
92. Ukalalık, kıskançlık kaldırmaz.
93. Rakı sofrası süslenmez. 
94. Loş meyhanede içilmez.
95. Yan masanın muhabbeti dinlenmez. 
96. Başka masaya uzun bakılmaz.
97. Masadan kopuk muhabbet edilmez. 
98. Çiftler el ele tutuşmaz, oynaşmaz.
99. Sallanan masada içilir, sallanan insanla içilmez.
100. Bunlar kendiliğinden olur, kasarak yapılmaz.
 
Bu meret öyle bir merettir ki,
acıyla içilir, 
tatlıyla içilir,
neşeyle içilir, 
ağlayarak içilir,
kavunla içilir
peynirle içilir, 
ikisi birlikte çok güzel içilir,
yemekle içilir, 
mezeyle içilir,
suyla içilir, 
susuz içilir
sodayla içilir,
şalgamla içilir.

Ama işte,
Bir tek salakla içilmez.
                Nazım Hikmet Ran
İlk hamlede piyon deyip geçilenler oyunun sonlarında şahı sıkıştıran kahramanlardır...
Güvendiğim iki şey;aynaya baktığımda gördüğüm ve yukarı baktığımda göremediğimdir...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Captiva 2,0A/T High 7k / Hyundai i20A/T
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 130000
  • Model Yılı: '10
  • 167 kere teşekkür etti
  • 38 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #906 : Aralık 09, 2011, 09:03:48 »
Tekirdağ Rakısının sırrını bilir misiniz? 

Birden hocanın sorusunu duyunca herkes şaşırdı.
Üniversitede, üretim yönetimi dersindeydik.
Konu 6 Sigma.
Dersin ortasındayız ve hepimizin içi bayılmış.
Ama rakı lafını duyunca bir anda uyandık ve herkes rakı hakkında bilgisini konuşturmaya başladı.
Biri “Yaş üzüm” diye atıldı.
Kimi “Tekirdağ’ın havasından” dedi.
Öteki “artezyen suyundan” dedi.
Bense “Tekirdağ Rakısı” nedir bilmediğim için ağzımı bile açmadım.
En sonunda hoca herkesi susturup anlatmaya başladı:

‘Tekirdağ rakı fabrikasına zamanında yeni bir müdür atanmış.
Müdür daha fabrikaya gelmeden, ne kadar suratsız bir adam olduğuna dair
söylentiler ulaşmış.
Herkes yeni müdürün ne kadar geçimsiz, ne kadar sinirli bir adam olduğunu konuşur olmuş.
Müdür gelince ilk iş, tüm yönetim takımını toplanmış fabrikayı gezmeye başlamış.
Müdür gezerken tek bir laf bile etmemiş. Ama asık olan suratı asıldıkça asılmış.
Böylece söylentilerin doğru olduğu anlaşılmış.
Gezinin sonunda yeni yetme bir mühendis:
-Beğendiniz mi efendim? diye sorma gafletinde bulunmuş.
Müdür önce sert bir bakış atıp
-Ben bu fabrikanın nesini beğeneyim? diye kükremiş.
Mühendis iki büklüm olmuş, sorduğuna soracağına pişman, sinmiş
bir köşeye. Müdür buna daha da sinirlenmiş. Yanında artık varil mi, paket mi ne varsa tekme atıp devirmiş. Herkes korkmuş şaşırmış, kimseden ses çıkmamış.
Neyse ki müdür yardımcıları aklı selim adamlarmış. Ertesi gün kendi
aralarında toplanıp“Fabrikayı nasıl düzeltiriz” diye plan yapmaya başlamışlar. Gördükleri her eksiği tamamlamışlar.
Birkaç ay içerisinde fabrika iki katı verimle şekilde çalışır hale getirmişler.
Sonunda müdürün yanına çıkıp “Gelin fabrikayı bir daha gezelim” demişler.
Bu sefer tüm birimler çok düzgün çalışıyor, hiç bir yerde sorun yok. Herkes pür dikkat görev başında.

Ama yeni müdür rahat durmamış. Paketleme yapılan alana gelince durmuş.
Paketlerden birini açıp, içinden bir rakı şişesi çıkarmış.
Kapağını açıp koklamış, koklayınca yüzünü ekşitip, rakıyı yere dökmeye başlamış.
Tüm amirler, usta başları, işçiler şok.
-Efendim neyi beğenmediniz? diye soracak olmuşlar.
-Bu rakının beğenilecek nesi var? diye kükremiş müdür.
Herkes sus pus.

Ertesi gün yine tüm fabrika panik. Müdür yardımcıları yine toplanmış, çağırmışlar usta başlarını sormuşlar
“Rakıyı nasıl iyileştiririz?” diye.
Biri demiş “Şebeke suyu kullanmayalım. Kloru fazla.”
Öbürü demiş “Anasonu çok keskin.”
Bir başkası demiş “Yaş üzüm kullanalım.”
Aylar boyu uğraşıp rakıyı yenilemişler. Yine müdürü alıp tekrar fabrikayı gezdirip yaptıkları yeniliklerden bahsetmişler. Paketleme yapılan yere gelince durup, bir rakı açıp ikram etmişler. Müdür durmuş. Önce şişeyi alıp evirip çevirmiş. Sonra sunulan bardağı alıp biraz içmiş. Tabi o içerken herkes pür dikkat bakıyor, ne diyeceğini merak ediyormuş. Sonunda yine yapacağını yapmış “Bu rakının nesi güzel?” diye bağırıp, elindeki şişeyi yere boşaltmaya başlamış.

Birden yaşlı bir usta başı dayanamayıp “Döktürmem ben sana rakımı” diye atlamış.
Müdürün elinden kapmış şişeyi.
Herkes şaşkın bakarken de usta başı, “Ne demek nesi güzel. Sen rakıdan anlamıyor musun?” diye bağırmış.
Etraftakiler bir yandan “Ne yapsak yaranamıyoruz” diye ustabaşına hak veriyorlar,
öte yandan müdür kızacak diye korkuyorlarmış.
Müdür ustabaşına bakmış. Herkes bağırıp çağırmasını beklerken o sakin sakin
“Ben rakıdan anlamam.” demiş.
“Ben insandan anlarım. Yaptığınız işi o kadar kötüledim, şimdiye kadar içinizden biri çıkıp sahiplenmedi.
Demek ki aslında kimse ortaya çıkan işi savunacak kadar beğenmiyordu.
Ama şimdi bu şişeyi çocuğunmuş gibi sahiplendin.” demiş.’

Hoca hikayeyi anlatmayı bitirip durdu. Sonrada şöyle bir öğüt verdi.
Bir gün bir fabrikanın başına geçecek olursanız,
ürettiğiniz cansız nesneyi değil, onu üreten insanı yönetin.

Siz şişenin içindekinden hiç anlamayabilirsiniz.
Merak etmeyin onu üreten onu nasıl mükemmel yapacağını bilir.

İşte Tekirdağ Rakısının sırrı o şişeyi sahiplenip, içindekini
efsane haline getirmesini bilenlerdedir.
 
İlk hamlede piyon deyip geçilenler oyunun sonlarında şahı sıkıştıran kahramanlardır...
Güvendiğim iki şey;aynaya baktığımda gördüğüm ve yukarı baktığımda göremediğimdir...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Captiva 2,0A/T High 7k / Hyundai i20A/T
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 130000
  • Model Yılı: '10
  • 167 kere teşekkür etti
  • 38 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #907 : Aralık 09, 2011, 09:07:48 »
>Bir kadının üç tane kız çocuğu vardır.Tesadüfen üçüne de aynı zamanda talip çıkar.Tek bir düğünle de evlenir ve yuvadan uçup giderler.Kızların hepsi de farklı şehirlere gitmişlerdir.Anneleri, el bebek gül bebek büyüttüğü kızlarının evlilik yaşamlarını
özellikle aşk hayatlarını merak etmektedir.Ancak kızları yatak olaylarını açık açık anlatmaktan çekindikleri için bir
yöntem geliştirirler. Kızlar annelerine, o günkü Hürriyet gazetesinde çıkan
gazete ilanlarına atıfta bulunarak, aşk hayatları hakkında, e-mail yoluyla bilgivereceklerdir.
 
Evliliğin birinci haftasında büyük kızdan mesaj gelir.
Mesajda "RUFFLES" yazmaktadır.
Kadın merakla Hürriyet gazetesini alır ve ilana bakar:
 
"'RUFFLES. HEM EĞLENCELİ, HEM DE DOYURUCU'"
Kadın çok mutlu olur ve yeniden mesaj beklemeye başlar.
 
Bir süre sonra ortanca kızından bir e-mail mesajı gelir.
Mesajda 'MAXWELL COFFEE' yazmaktadır.
Hemen gazeteyi eline alır ve ilanı bulur:
'"MAXWELL... HER DAMLADA BÜYÜK ZEVK'"
 
Kadın yine çok mutlu olur ve bu kez küçük kızından mesaj beklemeye başlar.
Uzun süre mesaj gelmez. Kadın tedirgin olur, ama beklemeye devam eder.
En sonunda küçük kızından da beklediği mesaj gelir:
 
'TURKISH AIRLINES'
Kadın merak ve heyecanla Hürriyet gazetesini eline alır ve ilanı okuduktan sonra düşüp bayılır:
 
"'TURKISH AIRLINES,
HAFTADA 7 GÜN, GÜNDE 3 SEFER...
ÜSTELİK HER TARAFA'"
 
 

 
İlk hamlede piyon deyip geçilenler oyunun sonlarında şahı sıkıştıran kahramanlardır...
Güvendiğim iki şey;aynaya baktığımda gördüğüm ve yukarı baktığımda göremediğimdir...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • serdar_tanitmis@hotmail.com
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
  • 6 kere teşekkür etti
  • 20 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #908 : Aralık 09, 2011, 10:12:38 »
>Bir kadının üç tane kız çocuğu vardır.Tesadüfen üçüne de aynı zamanda talip çıkar.Tek bir düğünle de evlenir ve yuvadan uçup giderler.Kızların hepsi de farklı şehirlere gitmişlerdir.Anneleri, el bebek gül bebek büyüttüğü kızlarının evlilik yaşamlarını
özellikle aşk hayatlarını merak etmektedir.Ancak kızları yatak olaylarını açık açık anlatmaktan çekindikleri için bir
yöntem geliştirirler. Kızlar annelerine, o günkü Hürriyet gazetesinde çıkan
gazete ilanlarına atıfta bulunarak, aşk hayatları hakkında, e-mail yoluyla bilgivereceklerdir.
 
Evliliğin birinci haftasında büyük kızdan mesaj gelir.
Mesajda "RUFFLES" yazmaktadır.
Kadın merakla Hürriyet gazetesini alır ve ilana bakar:
 
"'RUFFLES. HEM EĞLENCELİ, HEM DE DOYURUCU'"
Kadın çok mutlu olur ve yeniden mesaj beklemeye başlar.
 
Bir süre sonra ortanca kızından bir e-mail mesajı gelir.
Mesajda 'MAXWELL COFFEE' yazmaktadır.
Hemen gazeteyi eline alır ve ilanı bulur:
'"MAXWELL... HER DAMLADA BÜYÜK ZEVK'"
 
Kadın yine çok mutlu olur ve bu kez küçük kızından mesaj beklemeye başlar.
Uzun süre mesaj gelmez. Kadın tedirgin olur, ama beklemeye devam eder.
En sonunda küçük kızından da beklediği mesaj gelir:
 
'TURKISH AIRLINES'
Kadın merak ve heyecanla Hürriyet gazetesini eline alır ve ilanı okuduktan sonra düşüp bayılır:
 
"'TURKISH AIRLINES,
HAFTADA 7 GÜN, GÜNDE 3 SEFER...
ÜSTELİK HER TARAFA'"
 
 

 


 :alkis: :hurra: :hurra: :hurra: :hurra: :hurra: :alkis: :alkis:


süppermiş yaaa:D
Her zaman doğruyu söyle hiçbir zaman ne dediğini hatırlamak zorunda kalmazsın...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Toyotasız, Araçsız, Yaya :)
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #909 : Aralık 09, 2011, 10:51:33 »
Bir gün deliler namaza başlamış, doktorlar şaşırmış. Delilerden kurtulmak için fırsat arayan müdür delileri dışarı cıkarıp
- Sizi Hacı yapacağım demiş,deliler sevinmiş.
Müdür delilerin binanin etrafında dönmelerini ister.
... Hepsi dönmeye başlar. günler geçer müdür masasında oturmuş çayını içerken birden pencereden içeri taşlar yağar. Kafa kırık,göz patlak bir halde çıkıp bağırır..
- Ne yapıyorsunuz sizzzzzzz -

Deliler "Tavafımız bitti şeytan taşlıyoruz" derler :)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #910 : Aralık 09, 2011, 15:42:54 »
Bir gün deliler namaza başlamış, doktorlar şaşırmış. Delilerden kurtulmak için fırsat arayan müdür delileri dışarı cıkarıp
- Sizi Hacı yapacağım demiş,deliler sevinmiş.
Müdür delilerin binanin etrafında dönmelerini ister.
... Hepsi dönmeye başlar. günler geçer müdür masasında oturmuş çayını içerken birden pencereden içeri taşlar yağar. Kafa kırık,göz patlak bir halde çıkıp bağırır..
- Ne yapıyorsunuz sizzzzzzz -

Deliler "Tavafımız bitti şeytan taşlıyoruz" derler :)
:D

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Yaris
  • Kan Grubu: A+
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #911 : Aralık 09, 2011, 15:57:54 »
Yalan zeka işidir,dürüstlük ise cesaret işidir...
Eğer zekan yoksa yalan söylemeye;cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Gülümseyin...
  • Araç: Yaris
  • Kan Grubu: 0+
  • Model Yılı: -
  • 1 kere teşekkür etti
  • 18 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #912 : Aralık 09, 2011, 18:42:37 »
........................................
'TURKISH AIRLINES'
Kadın merak ve heyecanla Hürriyet gazetesini eline alır ve ilanı okuduktan sonra düşüp bayılır:
 
"'TURKISH AIRLINES,
HAFTADA 7 GÜN, GÜNDE 3 SEFER...
ÜSTELİK HER TARAFA'"


Helalinden  :alkis:

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Yaris
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #913 : Aralık 10, 2011, 10:45:53 »
New York tan Los Angeles e giden bir uçakta cingöz bir avukat ile sarışın bir hanım yan yana oturuyor..

Avukat hem hanımla yakınlaşmak hemde hoşça vakit geçirmek için bir oyun teklif ediyor.Kabul görünce oyunu anlatıyor;
-Size bir soru soracağım cevabını bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz.Sonra siz bana soru soracaksınız ben cevabı bilemezsem size 50 dolar vereceğim.
Ve ilk soruyu soruyor;
-Ay ile Dünya arasındaki uzaklık ne kadardır?
Kadın tek söz bile söylemeden çantasından 5 dolar çıkartıp adama uzatıyor.
Sorma sırası kadına geliyor.
-Tepeye 3 ayakla tırmanıp 4 ayakla aşağı inen şey nedir?
Adam dakikalarca düşünüp hiç bir şey bulamamıyor ve çantasından 50 dolar çıkartıp kadına veriyor.
Kadın parayı alıp çantasına koyarken avukat soruyor;
Cevap ne?
Kadın hiç ses çıkarmadan çantasından 5 dolar çıkartıp adama veriyor!
  |-\
Topraktan geldik toprağa gideceğiz.. Mühim olan çamurlaşmamak..!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Yaris
  • Kan Grubu: A+
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #914 : Aralık 10, 2011, 10:46:24 »
Bir kadınla bir adam ayri ayri  arabalarinda giderlerken  Çarpisirlar.
ikisinin de arabasi mahvolur ama  şans eseri ikisi de hiç  yara almadan kurtulur.
Arabalarindan sürünerek  çikarlar ve kadin adama bakip:
'Çok ilginç! Sen erkeksin ben de  kadın. Arabalarimiz mahvoldu ama ikimizde hiçbir sey olmadi.
Bu belki de  tanisip,dost olup, hayatimizin sonuna  kadar huzur içinde birlikte yasamamiz için bir isarettir' der.
Müthis heyecanlanan adam:
'Evet,  galiba haklisin' diye cevap verir.
KADIN  saskinlikla:
'Bak,  arabam hurdaya döndü ama bir  sise sarap sapasaglam.  Bu  kesin bir işaret. Bu sarabi içip sansimizi kutlamaliyiz'
Derken, sarap  sisesini adama uzatir. Adam siseyi alir, açar ve yarisini içip  kadina Verir.
Kadın  hemen sisenin  mantarini kapatip adama geri uzatir.
Bunun üstüne adam sorar:
'Sen  içmeyecek misin ?'
kadin cevap verir:
'Hayir, ben polisi  bekleyecegim!'

 :islik:
Topraktan geldik toprağa gideceğiz.. Mühim olan çamurlaşmamak..!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • serdar_tanitmis@hotmail.com
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
  • 6 kere teşekkür etti
  • 20 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #915 : Aralık 10, 2011, 11:52:26 »
Bir kadınla bir adam ayri ayri  arabalarinda giderlerken  Çarpisirlar.
ikisinin de arabasi mahvolur ama  şans eseri ikisi de hiç  yara almadan kurtulur.
Arabalarindan sürünerek  çikarlar ve kadin adama bakip:
'Çok ilginç! Sen erkeksin ben de  kadın. Arabalarimiz mahvoldu ama ikimizde hiçbir sey olmadi.
Bu belki de  tanisip,dost olup, hayatimizin sonuna  kadar huzur içinde birlikte yasamamiz için bir isarettir' der.
Müthis heyecanlanan adam:
'Evet,  galiba haklisin' diye cevap verir.
KADIN  saskinlikla:
'Bak,  arabam hurdaya döndü ama bir  sise sarap sapasaglam.  Bu  kesin bir işaret. Bu sarabi içip sansimizi kutlamaliyiz'
Derken, sarap  sisesini adama uzatir. Adam siseyi alir, açar ve yarisini içip  kadina Verir.
Kadın  hemen sisenin  mantarini kapatip adama geri uzatir.
Bunun üstüne adam sorar:
'Sen  içmeyecek misin ?'
kadin cevap verir:
'Hayir, ben polisi  bekleyecegim!'

 :islik:

+ :D :D :D :D :D :D :D bu aklımızda kalsın :D bu faydalı bilgin için çok sağol abla:D
Her zaman doğruyu söyle hiçbir zaman ne dediğini hatırlamak zorunda kalmazsın...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • ***AVENSIS***
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 110000
  • Model Yılı: '13
  • 3 kere teşekkür etti
  • 6 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #916 : Aralık 10, 2011, 12:31:15 »
Gülsüm yakmışsın ortalığı :D
2013 Avensis 1.6 Elegant Extra

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #917 : Aralık 10, 2011, 13:32:23 »
  Çok iyiymiş bu fıkralarda. :)
 Yine uçakta adam, güzel sarışınla iletişim kurmak ister ve kendine göre karizması ile yaklaşır.
 Yol uzun, isterseniz muhabbet edebiliriz ve böylece yolculuk sıkıcı olmaz.
 Kadın, ne üzerine konuşmak istersiniz der ve adam cesaretlenir, daha fazla karizma yapmak için atılır ve,
Örneğin Nükleer Fizik üzerine konuşabiliriz der.
 Kadın tabi der ve sorar;
 Neden keçiler zeytin gibi tane tane, atlar pişmaniye gibi bir top top, inekler kadayıf gibi öbek öbek yapar demiş.
 Adam düşünmüş düşünmüş, neden demiş?
 Kadın;
 Sizin daha bir b.ktan haberiniz yok bir de benimle Nükleer Fizik mi konuşacaksınız. :):):)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Verso
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 33000
  • Model Yılı: '11
  • 93 kere teşekkür etti
  • 10 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #918 : Aralık 10, 2011, 21:28:23 »
Tekirdağ Rakısının sırrını bilir misiniz? 

Birden hocanın sorusunu duyunca herkes şaşırdı.
Üniversitede, üretim yönetimi dersindeydik.
Konu 6 Sigma.
Dersin ortasındayız ve hepimizin içi bayılmış.
Ama rakı lafını duyunca bir anda uyandık ve herkes rakı hakkında bilgisini konuşturmaya başladı.
Biri “Yaş üzüm” diye atıldı.
Kimi “Tekirdağ’ın havasından” dedi.
Öteki “artezyen suyundan” dedi.
Bense “Tekirdağ Rakısı” nedir bilmediğim için ağzımı bile açmadım.
En sonunda hoca herkesi susturup anlatmaya başladı:

‘Tekirdağ rakı fabrikasına zamanında yeni bir müdür atanmış.
Müdür daha fabrikaya gelmeden, ne kadar suratsız bir adam olduğuna dair
söylentiler ulaşmış.
Herkes yeni müdürün ne kadar geçimsiz, ne kadar sinirli bir adam olduğunu konuşur olmuş.
Müdür gelince ilk iş, tüm yönetim takımını toplanmış fabrikayı gezmeye başlamış.
Müdür gezerken tek bir laf bile etmemiş. Ama asık olan suratı asıldıkça asılmış.
Böylece söylentilerin doğru olduğu anlaşılmış.
Gezinin sonunda yeni yetme bir mühendis:
-Beğendiniz mi efendim? diye sorma gafletinde bulunmuş.
Müdür önce sert bir bakış atıp
-Ben bu fabrikanın nesini beğeneyim? diye kükremiş.
Mühendis iki büklüm olmuş, sorduğuna soracağına pişman, sinmiş
bir köşeye. Müdür buna daha da sinirlenmiş. Yanında artık varil mi, paket mi ne varsa tekme atıp devirmiş. Herkes korkmuş şaşırmış, kimseden ses çıkmamış.
Neyse ki müdür yardımcıları aklı selim adamlarmış. Ertesi gün kendi
aralarında toplanıp“Fabrikayı nasıl düzeltiriz” diye plan yapmaya başlamışlar. Gördükleri her eksiği tamamlamışlar.
Birkaç ay içerisinde fabrika iki katı verimle şekilde çalışır hale getirmişler.
Sonunda müdürün yanına çıkıp “Gelin fabrikayı bir daha gezelim” demişler.
Bu sefer tüm birimler çok düzgün çalışıyor, hiç bir yerde sorun yok. Herkes pür dikkat görev başında.

Ama yeni müdür rahat durmamış. Paketleme yapılan alana gelince durmuş.
Paketlerden birini açıp, içinden bir rakı şişesi çıkarmış.
Kapağını açıp koklamış, koklayınca yüzünü ekşitip, rakıyı yere dökmeye başlamış.
Tüm amirler, usta başları, işçiler şok.
-Efendim neyi beğenmediniz? diye soracak olmuşlar.
-Bu rakının beğenilecek nesi var? diye kükremiş müdür.
Herkes sus pus.

Ertesi gün yine tüm fabrika panik. Müdür yardımcıları yine toplanmış, çağırmışlar usta başlarını sormuşlar
“Rakıyı nasıl iyileştiririz?” diye.
Biri demiş “Şebeke suyu kullanmayalım. Kloru fazla.”
Öbürü demiş “Anasonu çok keskin.”
Bir başkası demiş “Yaş üzüm kullanalım.”
Aylar boyu uğraşıp rakıyı yenilemişler. Yine müdürü alıp tekrar fabrikayı gezdirip yaptıkları yeniliklerden bahsetmişler. Paketleme yapılan yere gelince durup, bir rakı açıp ikram etmişler. Müdür durmuş. Önce şişeyi alıp evirip çevirmiş. Sonra sunulan bardağı alıp biraz içmiş. Tabi o içerken herkes pür dikkat bakıyor, ne diyeceğini merak ediyormuş. Sonunda yine yapacağını yapmış “Bu rakının nesi güzel?” diye bağırıp, elindeki şişeyi yere boşaltmaya başlamış.

Birden yaşlı bir usta başı dayanamayıp “Döktürmem ben sana rakımı” diye atlamış.
Müdürün elinden kapmış şişeyi.
Herkes şaşkın bakarken de usta başı, “Ne demek nesi güzel. Sen rakıdan anlamıyor musun?” diye bağırmış.
Etraftakiler bir yandan “Ne yapsak yaranamıyoruz” diye ustabaşına hak veriyorlar,
öte yandan müdür kızacak diye korkuyorlarmış.
Müdür ustabaşına bakmış. Herkes bağırıp çağırmasını beklerken o sakin sakin
“Ben rakıdan anlamam.” demiş.
“Ben insandan anlarım. Yaptığınız işi o kadar kötüledim, şimdiye kadar içinizden biri çıkıp sahiplenmedi.
Demek ki aslında kimse ortaya çıkan işi savunacak kadar beğenmiyordu.
Ama şimdi bu şişeyi çocuğunmuş gibi sahiplendin.” demiş.’

Hoca hikayeyi anlatmayı bitirip durdu. Sonrada şöyle bir öğüt verdi.
Bir gün bir fabrikanın başına geçecek olursanız,
ürettiğiniz cansız nesneyi değil, onu üreten insanı yönetin.

Siz şişenin içindekinden hiç anlamayabilirsiniz.
Merak etmeyin onu üreten onu nasıl mükemmel yapacağını bilir.

İşte Tekirdağ Rakısının sırrı o şişeyi sahiplenip, içindekini
efsane haline getirmesini bilenlerdedir.
 

Gerçekten on numara bir hikaye ve nasılda anlatıyor iş yerinde yaşadıklarımızı teşekkürler paylaşımın için....
0 'dan 100 km 'ye 10 saniyede çıkabilirsin belki, ama önemli olan kaç saniyede durabildiğindir.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Arıyorum ama bulamıyorum.
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: 0+
  • Model Yılı: -
  • 24 kere teşekkür etti
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Fıkralar & Karikatürler 3
« Yanıtla #919 : Aralık 10, 2011, 21:34:17 »
New York tan Los Angeles e giden bir uçakta cingöz bir avukat ile sarışın bir hanım yan yana oturuyor..

Avukat hem hanımla yakınlaşmak hemde hoşça vakit geçirmek için bir oyun teklif ediyor.Kabul görünce oyunu anlatıyor;
-Size bir soru soracağım cevabını bilemezseniz bana 5 dolar vereceksiniz.Sonra siz bana soru soracaksınız ben cevabı bilemezsem size 50 dolar vereceğim.
Ve ilk soruyu soruyor;
-Ay ile Dünya arasındaki uzaklık ne kadardır?
Kadın tek söz bile söylemeden çantasından 5 dolar çıkartıp adama uzatıyor.
Sorma sırası kadına geliyor.
-Tepeye 3 ayakla tırmanıp 4 ayakla aşağı inen şey nedir?
Adam dakikalarca düşünüp hiç bir şey bulamamıyor ve çantasından 50 dolar çıkartıp kadına veriyor.
Kadın parayı alıp çantasına koyarken avukat soruyor;
Cevap ne?
Kadın hiç ses çıkarmadan çantasından 5 dolar çıkartıp adama veriyor!
  |-\

diyecek söz yok :D
Veni, Vidi, Vici.