0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Arkadaşlar gündemi bu kadar hızla değişen başka bir ülke var mı bilmiyorum. Sevindirici bir olay yaşasak hemen ardından bırakın birkaç günü birkaç saat sonra üzüntüye sevk edecek ağır olaylar yaşıyoruz. Trafik kazaları, şehit acısı, geçim sıkıntısı nedeniyle yaşanan cinayetler ve şiddet, özellikle kadına uygulanan şiddet ... Bugün İzmit'te yaşanan aile faciası... İnanın psikolojik durumu en güçlü bir insan bile bu haberlerden bunalım geçirir. Artık yöneticilerimizden vaz geçtik, bilim insanlarımız, psikolog ve sosyologların veya hukukçuların , ekonomistlerin çok acilen baş başa verip olayın nedenlerini ve çözüm yollarını konuşmalarını bekliyorum. Bir cana kıymak ya da birine kötülük yapmak bu kadar mı kolay... "Eskiden ak akçe karagün içindir." atasözünü öğretirdik çok şükür şimdi "Harcadıkça para kazandıran kredi kartlarımız var." Ohh ne rahat..(!) Evine çocuğunun rızkını götüremeyecek ne insanlar var. Öyle bir ekonomi rakamlarla isterse dünyanın 1 numaralı ekonomisi olsun... İnsana değer vermeyen hiçbir öğe insancıl değildir. Devlet gerçek ihtiyaç sahiplerini mutlaka bularak çözüm bulmalıdır. Balık tutmayı öğretmesi gereklidir. Balık vermeyi değil... Çok üzgünüm çok...
Çok güzel bir konuyu ele almışsınız Ülgen Bey. Dünya kurulduğu günden beri sayısız üzücü olaylar oluyor. Ama artık tabiri caizse insan hayatını birinci sıraya koyan bir çağa başlamak gerekiyor. Atıyorum insan çağı adı altında her şeye rağmen insanları koruyup kollayan bir hayat sistemi oluşturulmalı. İnsanı ön planda tutan, her durumda insanı düşünen bir hayat oluşturulmalı. Şehit haberleri, gaz zehirlenmeleri falan artık tarihe karışmalı...
Ben bu ülke için umudumu yitireli çok oldu....
Bu tür toplara pek çıkmam ama tutamadım kendimi...Tüm sıkıntıların temelinde ekonomik nedenler vardır.Ekonomik nedenleri ister bireysel ister ülkesel boyutta inceleyelim varacağımız yer üretimdir.Bir şey üretemiyorsan, tüketemezsin de...Yok tüketiyorsan eğer borca giriyorsundur, bir zaman bir yerden, bir şekilde geri ödetirler...Yoksa olayın demokrasinin azlığıyla çokluğuyla, ilerisiyle gerisiyle, ötesiyle berisiyle alakası yoktur.Demokrasi güçlülerin zayıflara tahakküm kurmak için kullandıkları bir araçtır. Fakirin, garibanın milletvekili seçildiğini gördünüz mü hiç?Demokrasi ise dert üstü murad üstü toplumlara uyar. Geri kalmış veya gelişmekte olan ülkelerde bünyeye uymaz, allerji yapar.Aha örnek İngiltere namıyla bilinen Birleşik Krallık...Kimse çıkıp ulan bu nasıl yönetim, bu çağda krallık mı olur, tüm ülke kralın malı, Londra kayıtlarda sarayın avlak arazisi gözüküyor, kimsenin tapusu yok....demiyor. Kraliçe camdan el salladı mı delleniyorlar, hepsine bir haller oluyor.(Devam edecem da bizim evin kraliçesi geldi okuldan, sonraya kalsın....)
Hayır, kalkıp araştırma yapıyorlar ve %80 lerde burafa yaşayan insanlar mutlu çıkıyor, külliyen yalan. Ha, bu şiddetten, saygısızlıktan, aşağlanmaktan, bilgisizlikten mutluluk duyulabiliyorsa o başka. Aslında bundan güzel bir anket ortaya çıkabilir, "mutlu musunuz" şeklinde. Hmmm (düşünenadamsmilesı)