Bir ay önce yeni bir araba aldım. Bana yeni, kendisi eski..

Şaka bir yana, çok araştırdım. Tahmin bile edemezsiniz. Yaklaşık 5 ay "hangisidir acaba" diyerekten; tanıdığım tüm ustalarla konuştum. Kafamda 2 marka vardı; voswos veya toyota. En sonunda Toyota markasında karar kıldım. Arabamın boyası biraz gidik. Açıkçası "boya beni" diye haykıracak neredeyse. Motor ise keyfe keder. Ama dedim ya; önce araştırdım sonra aldım. Bilerek lades(!) oldu biraz.

Arabayı almamla birlikte, kimsenin anlatmadığı bazı unsurlarla karşılaştım. Mesela, buji konusu. İlk defa bir aracın buji seçtiğini fark ettim. Masraf yaptım doğrusu, ama sevindim bir yandan da. Alışık değilim LPG ye, ama taktırdım. BRC iyi markaymış ama, "atiker de fena değil" dediler. OK dedim. Sonra sorunlar arka arkaya gelmeye başladı. Önce sibop lastikleri sorun çıkarttı. 200 km gitmeden arabadan masmavi duman gelmeye başladı. Allah 'tan biliyorum duman renklerini de, kafam takılmadı konuya. Yağ yakmasının sebebi bujidenmiş. Denso dandik dediler, NGK sattılar. Meğerse durum tam tersiymiş. Haliylen buji tam ateşleme yapmayınca, sibop lastiklerinin üst kısmından sıkışma sonucu yağ aşağıya akmış meğerse. Dolayısıyla, yanma odasına giren yağ; hem aracın aşırı yağ eksiltmesine, hem de yağ yakmasına sebep olmuş. Bu arada, unutmadan, mavi dumanı görür görmez; sekmanlarda bir sorun olmasın diye hemen BOR aldım. Sonrasında ustaya gittim ve üst kapak taşlama, sibop lastikleri, kılavuzlar, derken oldu olacak, trigerini de değiştirdim. İlk 100-150 km içinde yağ yakma devam etti. Sonrasında kesildi zaten. Ama, sorunlar bitmedi.
Meğer benzin otomatiği ne cins bir aletmiş. Gazla stop ederseniz ve tekrar benzinde çalıştırmak isterseniz; meğerse çatlıyormuş. Bunu da 2 kere değiştirince öğrendim. LPG ayarı için; maalesef hava ayarının yapılması gerekiyormuş. Biliyorsunuz, benzinli araçlarda hava filtre elemanlarının sağlıklı çalışması gerekir. LPG de ise, hava kanalını bantla kapatmak gerekiyormuş.

Yollarımızın durumu da malum. Mahalle arasında giderken, mecburen çukurlar ve yamalardan dolayı (oldukça) sarsıntılı yolculuk yapıyorsunuz. Önce ön sağ taraftan bir takırtı gelmeye başladı. Sonra direksiyonda hem sarsıntıyı hissetmeye, hem de "tak tak" diye ses duymaya başladım. Parçacıma sordum; "tıkırtı burcu" denilen 5TL'lik bi malzemenin (2 adet) takılması gerekiyormuş. Ama bunun için ön takım komple aşağıya inecekmiş; dolayısıyla 100TL

Arabayı aldığımın daha 3.haftası dolmadan satmaya karar veriyor buldum kendimi. Bir baktım efsane kasa diye bi arabadan bahsediyorlar. "Aha" dedim kendi kendime. "Budur işte, bak; efsaneymiş nasıl olsa?"

... Tabi, kazın ayağı öyle değil

Benim EE90 'a (boyası yetersiz olduğu halde) 8.000TL teklif ettiler. Bir internet sitesinde kliması olmayan ve boyalı (muhayyer) olanların 10.000TL civarında olduğunu, hayretle gördüm. 1992 model arabamı 1995 (!) efsane kasa ile karşılaştırdım.
Ne efsaneymiş ama !...

Kimlere sormadım ki; "bunu satıp efsane kasa alayım mı" diye. Nedense herkes benim arabamın doğru seçim olduğunu, eğer boyatırsam ve motorunu takip edersem, rahat 5-6 yıl daha binebileceğimi söylediler. Efsane kasa için satılan kaporta parçaları benim arabamın parçalarından daha ucuz. Öte yandan; EE90 'da 2 yıl giden bir mekanik parça, (kaporta ve mekanik ustalarından genel derleme) efsane kasada 6-7 ay gidiyor.
En son olarak, ToyotaSA yetkili servisine gittim, aracımı göstermeye. (Unutmadan; Adana ve Mersin bölgesinde sadece Toyota markasına hizmet veren toplam 4 servis var) Tüm servislerden de araçlara ait "+" ve "-" bilgilerini aldım. Galericilerle görüştüm. Nedense hepsi de, arabama üstünkörü bakıyorlar ve satmak istiyorsam "alabileceklerini" söylüyorlar dı. Halbuki efsane kasada durum farklıydı. Arabayı enine boyuna inceliyorlar, hatta lifte kaldırıp altına bile bakıyorlardı.
Farkındayım biraz uzadı. "efsane kasa" sahiplerinin bana kızdıklarının da farkındayım. Ama üzülüyorum işte. Orijinal Japon olan benim aracım iken, yerli üretim olanın "efsane" olmasını hazmedemiyorum belki de.
Son olarak; "efsane kasa" sahiplerini kırdıysam özür dilerim. Ama, bence efsane kasa terimi yerine direkt olarak aracınızın kasa tipini yazsanız belki, ben de bu kadar uzatmak zorunda kalmazdım.

Sevgiyle kalın...