Gönderen Konu: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh  (Okunma sayısı 42950 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« : Mart 18, 2008, 10:53:39 »
18 Mart Çanakkale Şehitlerimizi Anma Gününde onları anmakla kalmayıp, ruhlarına bir Fatiha'yı hediye etmek, onlar için dua etmek de gerekir. Allah onları cennetiyle ödüllendirmiştir ama biz yinede cennetin en güzel yerlerini onlara nasip etmesini temenni ediyoruz.

Bu konu hakkında geçenlerde bi yerde bi yazı okumuştum.

     "Bir İngiliz yazar bi kitabında Boğazların geçilmesi konusunda Eğer daha fazla gemi gönderilseydi, eğer daha fazla cephane ve mayın tarama aletleri kullanılsaydı, eğer askeri gücümüz daha fazla olsaydı, eğer vs. vs.  Boğazların geçilmesi kaçınılmazdı."

    "Bu lafa uygun olarak Arapların bir atasözünü cevap olarak verelim.
Arapça yazılımını unuttum  ama atasözü şuydu:

    "Eğer'le Meğer'i evlendirmişler, Keşke diye bir çocukları olmuş."


Toyota Club Türkiye

18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« : Mart 18, 2008, 10:53:39 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
    • www.toyan.com.tr
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 6 kere teşekkür etti
  • 36 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #1 : Mart 18, 2008, 11:37:19 »
Çanakkale ile ilgili yazılacaklar veya yazmayı düşünenler eminim bu satırlara asla birşeyler sığdıramazlar. Askerliğimin acemiliğini orda yaptım, 116 da. O zamana dek Çanakkale bir destan dı benim için kitaplarda okuduğum, ama şimdi Tarihtir, Ulusdur, Kurtuluşdur, Milletdir. Size sadece gidin bir görün diyebilirim. İnanın şuan tüylerim diken diken.

Saygılarımla
Hi, I have come
TODAY TOMORROW TOYOTA

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • 2 kere teşekkür etti
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #2 : Mart 18, 2008, 12:34:09 »
Gelmiş Geçmiş Tüm Şehitlerin Ruhu Şad Olsun...Mekanları Cennettir İnşallah.
İnsanın en büyük hatası sevmek değil, Sevmeye layık olmayan birinden sevilmeyi beklemektir !
[paul auster]

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: ---
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #3 : Mart 18, 2008, 15:18:14 »
Allah Hepsinden razı olsun buraya onlar için ne yazsak az gelir
96 corolla xei

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 16000
  • Model Yılı: '11
  • 97 kere teşekkür etti
  • 36 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #4 : Mart 18, 2008, 15:33:13 »
Bütün Şehitlerimizin ruh şad olsun Hepsine Allah (cc) rahmet eylesin.
((2017  COROLL@...ADVANCE MDS    * 2018-         ))
(( 2011 COROLL@...ELEGANT  A/T    * 2015-2017 ))
(( 2006 COROLL@...SOL                        * 2009-2015))
(( 2000 COROLL@...TERRA SPECIAL  * 2006-2009))

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: AB-
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #5 : Mart 18, 2008, 15:36:00 »
Ey şehid oğlu şehid isteme benden makber
Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber
M.Akif
şair ne güzel söylemiş. bu güzel zafer yıldınömü gününde tüm şehitlerimiz ruhuna birer fatiha gönderelim.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
    • www.toyan.com.tr
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: A+
  • 6 kere teşekkür etti
  • 36 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #6 : Mart 18, 2008, 18:07:10 »
Şu Boğaz Harbi Nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya,
Ne hayasızca tahaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle “bu: bir Avrupalı”
Dedirir-yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yahut kafesi!
Eski Dünya, Yeni Dünya bütün akvam-ı beşer
Kaynıyor kum gibi, Mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında,
Osrtralya’yla beraber bakıyorsun ; Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk.
Sade bir hadise var ortada : Vahşetler denk.
Kimi Hindu, kimi Yamyam, kimi bilmem ne bela...
Hani tauna da zuldür bu rezil istila...
Ah o yirminci asır yok mu, o mahluk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil,
Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrarı hayasızcasına,
Maske yırtılmasa hala bize affetti o yüz ...
Medeniyet denilen kahbe, hakikat yüzsüz.
Sonra mel’undaki tahribe müvekkel esbab,
Öyle müthiş ki: Eder her biri bir mülkü harab.
Öteden saikalar parçalıyor afakı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a’makı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağımın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürtme de yer
O ne müthiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak,el, ayak,
Boşanır sırtlara, vadilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de namerd eller,
Yıldırım yaylımı tufanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyare.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal’a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, başa, edecek kahrına ram?
Çünkü te’sis-i ilahi o metin istihkam.
Sarılır, indirilir mevki’-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun’-i beşer;
Bir göğüslerse Huda’nın edebi serhaddi;
“O benim sun’-i bediim, onu çiğnetme” dedi.
Asım’ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.
Şuheda gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rukü olmasa, dünyaya eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.
Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor Tevhid’i...
Bedr’in aslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makber’i kimler kazsın?
“Gömelim gel seni tarihe”desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab...
Seni ancak ebediyetler eder istiab.
“Bu, taşındır” diyerek Ka’be’yi diksem başına;
Ruhumun vayhini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, rida namıyle;
Kanayan lahdine çeksem bütün ecramıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan;
Yedi kandilli Süreyya’yı uzatsan oradan;
Sen bu avizenin altında, bürünmüş kanına;
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına,
Türbedarın gibi ta fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile avizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırına.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultanını Salahaddin’i,
Kılıç Arslan gibi iclaline ettin hayran...
Sen ki, İslam’ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecramı adın;
Sen ki, a’sara gömülsen taşacaksın... Heyhat,
Sana gelmez bu ufukalar, seni almaz bu cihat...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana ağuşunu açmış duruyor Peygamber.
 
MEHMET AKİF ERSOY
Hi, I have come
TODAY TOMORROW TOYOTA

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: AB+
  • 1 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #7 : Mart 18, 2008, 21:44:05 »
Tüm şehitlerimizden Allah razı olsun,hepsinin mekanı cennet olsun. O zamanki yoklukta mücadele edip bizlere bu vatanı miras bıraktılar.Saygıyla anıyoruz hepsini...
2008 Corolla D-4D
Zalim zulmünü eder,kader ise adaletini...
Ne mutlu "TÜRK"üm diyene...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • ゴールドメンバ
  • *****
  • Kişiselleştirmeyelim :)
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 150
  • Model Yılı: '21
  • 119 kere teşekkür etti
  • 206 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #8 : Mart 18, 2008, 22:33:25 »
Herşeyden önce bu vatan içi canını vermiş kanını akıtmış ve Hakkın rahmetine kavuşmuş tüm şehit ve gazilere Allah'tan rahmet diliyorum.

Adil hocam bu destanı her okuduğumda ya da bir yerlerde dinledimde tüylerim diken diken olur, paylaştığın için teşekkürler.
Bir gün dünyaya ait büyük bir derdin olursa Rabbine dönüp, "Benim büyük bir derdim var" deme, derdine dönüp "benim büyük bir Rabbim var" de.
"Ey Toprak ! Rabbim Ben'den Razı Olmadan Bana Sarılma.." "Sövene dilsiz, vurana elsiz olmak gerek"
“Bir kişi Allah'tan başka kimseye ihtiyacı olmadığına inanırsa, Allah'da O'nu, başkasına muhtaç etmez!"

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: AB-
  • Kilometre: 120000
  • Model Yılı: '09
  • 111 kere teşekkür etti
  • 54 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #9 : Mart 18, 2008, 23:03:06 »
onları göstermiş olduğu inanılmaz fedakarlık sayesinde şu anda burada rahat bir şekilde bu satırları yazabiliyorum. allah hepsinden razı olsun. nur içinde yatsınlar.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Kan Grubu: ---
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #10 : Mart 18, 2008, 23:39:43 »
Allah gani gani rahmet eylesin, onlar sayesinde buradayız, onlar sayesinde 80 milyon nüfusumuz var, sözler yetmez onlara layık olmak zorundayız...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Site Başçavuşu
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 52 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #11 : Mart 18, 2008, 23:48:45 »
Alıntı yapılan: İsmail H. Timurcioğlu

Bu konu hakkında geçenlerde bi yerde bi yazı okumuştum.

"Bir İngiliz yazar bi kitabında Boğazların geçilmesi konusunda Eğer daha fazla gemi gönderilseydi, eğer daha fazla cephane ve mayın tarama aletleri kullanılsaydı, eğer askeri gücümüz daha fazla olsaydı, eğer vs. vs. Boğazların geçilmesi kaçınılmazdı."
[/quote] Bu söze katılıyorum.Elbet tabi fazla gemileri, fazladan cephaneleri, fazladan askeri güçleri olsaydı ve mayın tarama aletleri daha fazla kullanılsaydı boğaz geçilirdi.Bizimse boğazı korumak için, sadece birkaç tane daha Mehmetçiğe ihtiyacımız olurdu!

 

Toprakları bol olsun...


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #12 : Mart 06, 2009, 22:27:34 »
Onların futbol topları yoktu. Hele sizin gibi topları hiç olmadı. Çaputları birbirine dolayıp bezden bir top yapmışlardı belki. Onunla da kimbilir kaç kez oynama fırsatı bulmuşlardı? Sizce en büyük eğlenceleri neydi? Gökyüzünde salınan bir uçurtmaları olmuş muydu? Gece yattıklarımda neyin hayali ile uyumuşlardı?

       Hayal kurmak için hiç fırsatları olmuş muydu acaba? Bugünkü rahatlığımızı borçlu olduğumuz onlar: babaları cephede olduğu için bir şeyler istemek şansına sahip değillerdi.... Ve bir gün hepsinin üstüne görev düştü: "VATAN İÇİN ÖLMEK..." Tereddüt etmeden gittiler. Öyle güzel, öyle güzeldi ki gittikler yerler. Gittiler ve bir daha geri dönmediler.

       İvrindi 'nin Mallıca köyünden 104 yaşında vefat eden Azman Dede Çanakkale savaşına katılmış gazilerimizdendi. Gençliğinde iki metreyi aşkın boyu,dev görünümüyle insan azmanı sayılmış herkes ona azman demeye başlamış,soyadı kanunu çıkınca da Azman soyadını almıştı. Esas ismi adeta unutulmuştu.Yıllar önce bir yerel araştırma sırasında Mallıca köyü kahvesinde kendisiyle görüştüm. Kulakları ağır işitiyordu. Köylülerden biri yardımcı oldu.Benim sorduklarımı kulağına bağıra bağıra söyledi. Onun sesine alışkın olduğundan anladı. Sordukları mı cevapladı . Söz Çanakkale`ye geldiğinde o koca ihtiyar sarsıla sarsıla, hıçkırıklar içinde ağlamaya başladı. Kendi zor duyduğu için kan çanağına dönen gözleriyle bize de duyurmak için bağıra bağıra anlatmaya
başladı :

     -"Bir hücum sırasında bölük erimişti. Yüzbaşı telefonla takviye istedi. Gece yarısı siperleri takviye için istediğimiz askerler geldi. Hepsi askere alınmış gencecik insanlardı. Ama içlerinde daha çocuk denecek yaşta üç-dört asker vardı ki hemen dikkatimizi çekti. Bölüğü düzene soktum.Yüzbaşı gelenlerle tek tek ilgileniyor, karanlıkta el yordamıyla üstlerini başlarınıdüzeltiyor, sabah yapılacak olan süngü hücumuna hazırlıyordu. Sıra o çocuklara geldiğinde, o cıvıl cıvıl şarkı söyleyerek gelen çocuklar birden çakı gibi oldular. Yüzbaşı sordu; "Yavrum siz kimsiniz?",içlerinden biri;

       "Galatasaray Mektebi Sultanisi talebeleriyiz Vatan için ölmeye geldik!.." diye cevap verdi. Gönlüm akıverdi o çocuklara. Bu savaş için çok küçüktüler. Daha süngü tutmasını bile bilmiyorlardı. Onlarla ilgilendim. "Mermi böyle basılır. Tüfek şöyle tutulur. Süngü böyle takılır. Düşmana şöyle saldırılır!.." diye.

        Onları karşıma alıp bir bir gösterdim. Siperlerin arkasında ay ışığında sabaha kadar talim yaptık.Gün ışımadan biraz dinlensinler diye siperlere girdik. Ortalık hafif aydınlanır gibi olunca hep yaptıkları gibi düşman gemileri gelip siperlerimizi bombalamaya başladılar. Yer gök top sesleriyle inliyordu.Her mermi düştüğünde minare gibi alevler yükseliyor birgün önce ölenlerin kol, bacak, el, ayak gibi parçaları havaya kalkan toprakla siperlere düşüyordu. Mermiler üzerimizden ıslık çalarak geçiyordu. Siperler toz duman içinde kalmıştı. Bir ara yüzbaşı "Azman yandık!.." diye siperin köşesini işaret etti. O şarkı söyleyerek sipere gelen, sanki çiçek toplarmış gibi neşeli olan o çocuklar siperin bir köşesinde sanki bir yumak gibi birbirine sarılmış tirtir titriyorlardı. Çocuklar harbin gerçeği ile ilk defa karşılaşıyorlardı.Ürkmüşlerdi. Yüzbaşı yandık demekte haklıydı. Muharebede bir ürküntü panik meydana getirebilirdi. Tam onlara doğru yaklaşırken içlerinden biri avaz avaz bir marş söylemeye başladı!..

           Annem beni yetiştirdi bu yerlere yolladı
           Al sancağı teslim etti Allah a ısmarladı.
           Boş oturma çalış dedi hizmet eyle vatana
           Sütüm sana helal olmaz saldırmazsan düşmana

          Baktım hemen biraz sonra ona bir arkadaşı daha katıldı. Biraz sonra biri daha... Marş bitiyor yeniden başlıyorlar. Bitiyor bir daha söylüyorlar. Avaz avaz!.. Gözleri çakmak çakmak... Hücum anı geldiğinde hepsi süngü takmış, tüfeklerine sımsıkı sarılmış, gözleri yuvalarından fırlamış dişler kenetlenmiş bekliyorlardı . O an geldi. Birden yüzbaşı "Hücum!.."diye bağırdı. Bütün bölük, bütün tabur, bütün alay cephenin her yerinden fırladık. İşte tam o anda, tam o anda, o çocuklar kurulmuş gibi siperlerden fırlayıverdiler. İşte o an. Tam o an bir makineli yavruları biçiverdi. Hepsi sipere geri düştüler. Kucağıma dökülüverdiler.Onların o gül gibi yüzleri gözümün önünden gitmiyor. Hiç gitmiyor!.. İşte ben ona ağlıyorum, o çocuklara ağlıyorum!.."Azman dede ağlıyordu. Ben ağlıyordum. Kahvede kim varsa ağlıyordu.Kahveci gözyaşları içinde bize çay getirdi. Eğildi;"Azman dede hep ağlar. Niye ağladığını bugün ilk defa anlattı ." Dedi.


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #13 : Mart 07, 2009, 01:49:02 »
inanın ki şu an bende ağlıyorum...o kahramanlar için... söyliyecek hiç bişey bulamıyorum... nur içinde yatsınlar...  NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #14 : Mart 07, 2009, 10:47:19 »
Paylaşım için teşekkürler Atilla Bey.
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Seni unutmayacağız Burak TOLGA
    • www.IMAN ILE TOYOTA'NIN KIMDE OLDUGU BELLI OLMAZ.com.tr
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 109000
  • Model Yılı: '12
  • 536 kere teşekkür etti
  • 508 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #15 : Mart 07, 2009, 20:52:04 »
  Paylaşım için teşekkürler Atilla bey.Kendisini tanımadım ama Erzurum dolaylarında Ruslarla yapılan savaşta şehit olan dedemiz geldi aklıma..Onlara ne kadar dua etsek azdır diye düşünüyorum.Zeynel Abidin dedemiz şehit oluyor,Latif dedemizde 7 yıl Rusların esiri olduktan sonra serbest kalıyor ve Bingöl-Genç'e dönüyor.Memleketine döndüğünde evinin kapısını çalıyor ve hiç tanımadıgı biri kapı açıyor.Ailesini soruyor,kişi oraya yeni taşındıgını,kendisinden önce oturanıda tanımadıgını söylüyor.Sonra kahvehaneye gidiyor,ailesini bulmak için.Kendini tanıtıyor ama kahvedekilerin hiç biri inanmıyor.Söylenen şöyle "Latif çavuş şehit oldu" diye..İnsanlar inanamıyor ve tanıyamıyorlar onu.7 yıllık esaretten sonra saç-sakal karışmış,çökmüş bir insan var karşılarında.Büyük anneannemizi,dedemiz şehit oldu deyip başka biriyle evlendiriyorlar.Latif dede şaşkın,bitkin,ailesi dağılmış yok olmuş..Çoook yıllar sonra,yani Latif dedemiz bunları bize anlattıktan yaklaşık bir yıl sonra Diyarbakır'da Ulu camiinde namazını kıldıktan sonra,at arabasının çarpması sonucu vefat etti..
   Koca Latif çavuş,düşman mermilerine,toplarına,uzun süren süren esarete yenilmedi de bir at arabasına yenildi..Burdan dedelerimi ve tüm silah arkadaşlarını bir kez daha saygıyla anıyorum.Ruhları şad olsun....
Yalan doğrudan, karanlık aydınlıktan kaçar
Güneş yalnızdır ama, etrafına ışık saçar
Üzülme, doğruların kaderidir bu yalnızlık
KARGALAR SÜRÜYLE,KARTALLAR YALNIZ UÇAR

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • DEPREMDE ŞEHİT OLAN MESLEKTAŞLARIMA AÐLIYORUM...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 13 kere teşekkür etti
  • 15 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #16 : Mart 07, 2009, 20:57:50 »
Allah bir daha Çanakkale Savaşı gibi bir savaş vermeye mecbur bırakmasın bizi...
2013 TOYOTA COROLLA D4D ADVANCE MANUEL
İNCİ BEYAZI

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Seni unutmayacağız Burak TOLGA
    • www.IMAN ILE TOYOTA'NIN KIMDE OLDUGU BELLI OLMAZ.com.tr
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 109000
  • Model Yılı: '12
  • 536 kere teşekkür etti
  • 508 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #17 : Mart 07, 2009, 21:00:27 »
Amin
Yalan doğrudan, karanlık aydınlıktan kaçar
Güneş yalnızdır ama, etrafına ışık saçar
Üzülme, doğruların kaderidir bu yalnızlık
KARGALAR SÜRÜYLE,KARTALLAR YALNIZ UÇAR

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #18 : Mart 07, 2009, 21:56:09 »
25 Nisan kara cikartmasi tum siddetiyle devam ediyordu.Bahara daha yeni yeni merhaba diyen guzelim deniz kiyisi ve fundaliklar simdi insanlarin kanlarina bulaniyor, top mermilerinin havaya kaldirdigi toz toprakla adeta Gelibolu`nun yuzey sekli degisiyordu.Osmanli Ulkesinin dort bir yanindan buralara savasmak icin gelen nice Mehmetcik vardi.

Gelibolu kara savaslarinin basladigi bu ilk gunlerde , yarimadanin guneyinde ileri hatlarda bulunan 26.Alayin taburlari , karsilarindaki , kendilerinden 9 misli kalabalik askere karsi mucadelelerini kahramanca surduruyorlardi.

Anlatacagimiz olayin kahramani Yarbay Hasan bey birliginin tam onunde atiyla ilerliyordu . Bu vaziyette Kilitbahir koyunun tam ortasindaki meydan cesmesine kadar gelmislerdi.Bu koy meydaninda diger koylerdekilerden pek bir farki yoktu. Meydana gelen ilginc bir hadise Yarbay Hasan Bey´in dikkatini cekti.
Uzeri yara bere icerisinde olan , vucudundaki tuylerinin buyuk bir kismi dokulmus , adeta iki buklum bir kopek cesmenin yalagina dogru yanasmaya basladi .Onun bu feci halini goren su basindakiler hayvani cesmeye yaklastirmadilar ve uzaktan tas atarak yanlarindan kovdular. Cesmeye yaklasip su icemeyecegini goren zavalli hayvan tam boynunu bukmus oradan uzaklasirken olayi saniye saniyesine takip eden Yarbay Hasan Bey hemen atindan indi ve hayvanin yanina yaklasti. Kopegin uzerindeki yaralar ve yaralardan akan irinlere aldirmadan onu kucakladi ve dogru cesmenin yanina goturdu . Once guzelce susuzlugunu giderdi kopegin , ardindan bir bir yaralarini temizledi..Az sonra karnini da doyurup havani yanina alarak oradan uzaklasti.Simdi birliginin basindaydi Hasan bey ve aldigi emre uyarak Kerevizdere Cephe`sine gidiyordu.
O gunden sonra Hasan bey bu kopegi bir daha hic yanindan ayirmadi .Adini Canberk koymustu .Canberk kisa zamanda bu yeni hayatina alisti . O Mehmetciklerin yanindan hic ayrilmiyor ,onlarla birlikte en siddetli catismalara katiliyor , top gülleri etrafta patlarken kahraman turk askeri ile birlikte dusman spirlerine atliyordu.Kisa zamanda tam manasiyla iiylesmisti Canberk.Tuyleri yeniden cikmaya baslamis , tum yaralari kapanmisti.

Askerler Komutanlari Hasan Beyin bu kopege neden bu kadar ilgi gosterdigini merak ediyorlardi.Bir gun bir tanesi dayanamayip sordu :
” Efendim bu kopege neden bu kadar itina ediyorsunuz ? ”
” Evet, itina ediyorum ,cunki Cenabi Hakkin yarin kiyamette bana bu kopege neden merhamet etmedin ? ..diye sormasindan korkuyorum .

Bu bolgeye sevk olunali uzun bir sure olmustu.Hemen hergun bitmek tukenmek bilmeyen carpismalara katiliyorlardi.Ozellikle Fransizlarla carpismalarindan girtlak girtlaga birbirlerine giriyorlardi. Dusmanin sayisi cok fazlaydi neredeyse ardi arkasi kesilmiyordu. Bazi geceler Turk siperlerine ani baskinlar duzenliyorlardi.Ama Canberk geceleri gozunu neredeyse hic kirpmiyor ve gece baskinlarini , ortaligi velveleye veren havlamalarini ile hemen haberdar ediyordu.

11 Temmuz gunu de sabahtan itibaren siddetli siper carpismalari ile basladi.Once Fransizlar taaruza kalktilar .Mehmetcik zorlansa da bu hayasizca akini puskurtmesini bilmisti.Derken bu kez de Mehmetcik taarruza gecti ve dusmani saklandiklari siperlerinden sokmeye muvaffak oldu.Dusman geri siperlere dogru kaciyordu. Mehmetcik bu siper savasinida kazanmisti .Ortalik Fransiz askerlerinin cesetlri ile doluydu.Mehmetcikler ortalikta kosuyor kimileri yarali olan arkadaslarini sargi yerlerine yetistirmeye calisirken kimileri de sehit olan arkadaslarinin defin isleri ile ugrasiyordu.

Hasan Bey`de askerlerinin arasinda onlarin bu faaliyetlerini izliyor gerekli direktifleri veriyordu.O sirada bir Fransiz askeri dikkatini cekti.Olu gibi boylu boyunca yatan askerde hafif bir kipirdama olmustu.Hasan Bey askerin yarali oldugunu dusundu.

Eger yarali ise hemen hastaneye kaldirilmaliydi . Osmanli askeri , karsidaski bile olsa eger yardima muhtacsa ona elini uzatmasini bilirdi. Hasan Bey de dininden aldigi bu yuce ahlak ve sefkat hisleri ile , yerde yatan Fransiz askerine dogru yaklasti tam yarasi var mi ? diye ona dogru uzanmistiki , hic bir yarasi olmadigi halde ölu numarasi yapan ve bir elinde kamasi ile bekleyen kalles dusman askeri, elindeki kamayi Yarbay Hasan Beyin gogsune sapladi .Hasan Bey derin bir ahh cekerek yere yikilivermisti.Saskinlik icerisinde ne oldugunu anlayamayan Mehmetcikler hadiseye mudahele ettiler ama gec kalmislardi .Komutanlari yerde yatiyor yarasindan oluk gibi kan akiyordu.Yanina yaklasan askerlerine fisilti halinde ” Allah sahidimdir ki bu Fransiza kotu bir niyetle yaklasmadim .” dedigi duyuldu.

Uzaklardan bir havlama sesi duyuldu.Askerler sesin sahbini iyi taniyorlardi.Canberk olanca hiziyla oraya geldi ve velinimetini o halini gorunce hemen yanina cokuverdi. Sahibinin ellerini yaliyor , kalkmasini istiyor ,adeta gozlerini onun gozlerinden ayirmiyordu .Derken alay imami da geldi.Hasan Beyin yaninda Kuran okumaya basladi .Daha yeni baslamisti ki , Hasan Bey birden bire ; Imam efendi ” LA HAVLE VELA KUVVETE ILLA BILLAHIL ALIYYIL AZIM ” duasini 33 kere okuyunuz dedi.Imam efendi okurken Hasan Bey de bunu tekrar etmeye calisiyordu .

Artik Hasan beyin gozleri bugulanmaya , o guzel cehresi solmay abaslamisti. Birden silkinir gibi oldu .Gozleri sanki yanindakileri degilde ufku takip ediyordu.Sonra basini yanindakilerine cevirmeden gozleri hala oteleri takip eder bir vaziyette fisiltiyla ” Beni ayaga kaldiriniz ” dedi. Askerleri , komutanlarinin bu son emrine de hemencik uygular ve Hasan beyin koltuklarina girerek kaldirdilar.Ustu basi kan icinde son anlarini yasamakta olan Yarbay Hasan Bey ” LA ILAHE ILLALLAH MUHAMMEDUN RESULULLAH ” dedi . Yuzunde derin bir tebessum olusmustu .Ve bu vaziyette iken dudaklarindan su sozler dokuldu .

” Niye Zahmet Buyurdunuz Ya Rasulullah ”

Bu sozler Hasan Beyin son sozleri olmustu .Kahraman komutan , askerlerinin kollari arasinda yigildi.Aslinda bu bir yigilma degil ,Kainat Efendisiyle birlikte ötelere dogru kanatlanmaydi. Oradaki tum Mehmetcikler gozlerinden akan sicim gibi yaslarla oylece kalmislardi. Uzun sure kipirdayamadilar. Derken iclerinde toparlananlar , komutanlarini buraya , sehit edildigi yere gommeleri gerektigini soylediler.

Mehmetcikler oncelikle yere uzattiklari Hasan Beyin uzerine bir Turk Bayragi orttuler.Sonrada hemen oraciga bir mezar kazmaya basladilar.Onlar bu islerle ugrasa dursun Hasan Beyin bir nebze olsun ayrilmayan Canberk`de Hasan beyin uzerine ortulen bayragin altina girmis , bir Kitmir gibi onun ayaklarinin yanina uzanmisti.Askerler kazma isini bitirince dualarla bayragi actilar.Hasan beyin naasini alacak ve ebedi istirahatgahina yerlestireceklerdi .Canberk´i kenara cekmek ve Hasan Beyin naasini kaldirmak istediler ama köpek kimildamiyordu bile . Canberk coktan velinimeti Hasan Beyin yaninda hayata gozlerini yummustu.Askerler ikinci bir saskinlik icerisinde kalmislardi.Önce Hasan Beyi tekbirlerle defnettiler. Ardindan Hasan beyin ayak ucuna kopegi Canberk´i de gomduler.

Simdi ikisi birlikte huzur icerisinde bir yarin basinda yatiyorlar.Ne mutlu bir varlik ki Canberk , sahibine karsi sadakatini en guzelini sergiledi.Sahibi bir kutlu eli tutmus .Onun arkasindan giderken , o da sahibini yalniz birakmayarak bu dunyada oldugu gibi Ahiret yolculugunda da onu takip etti.Ve belki de bugun biz insanlar tarafindan imrenilecek bir makama erdi.Tarihte nice insanin yerinde olablsek keske dedigi bir ikinci Kitmir oldu.

Ne mutlu bizlere ki , Medine`lerden buralara kadar gelerek dedelirmizi yalniz birakmayan
ve herbasimiz SIKISTIGINDA ” Ben sizlerleyim ” diyen bir Peygambere (sav) sahibiz ;
ve yine ne mutlu bize ki Peygamberin himayesini bu derece kazanmis ecdadimiz var.
Bu anlatilanlardan sonra ise bize dusen vazife ve bizim segilememiz gerek ahlaki tavirlari
herhalde soylememize gerek yoktur.

“Ne mutlu bu guzel insanlara layik birer torun olabilenlere ….”



Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • DEPREMDE ŞEHİT OLAN MESLEKTAŞLARIMA AÐLIYORUM...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 13 kere teşekkür etti
  • 15 kere teşekkür edildi
Ynt: 18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi Ve O Ruh
« Yanıtla #19 : Mart 07, 2009, 22:18:13 »


“Ne mutlu bu guzel insanlara layik birer torun olabilenlere ….”





Olabildik mi acaba?
2013 TOYOTA COROLLA D4D ADVANCE MANUEL
İNCİ BEYAZI