Gönderen Konu: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...  (Okunma sayısı 1982 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 52000
  • Model Yılı: '16
  • 36 kere teşekkür etti
  • 181 kere teşekkür edildi
Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« : Şubat 28, 2011, 22:27:51 »
Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...



"...Yıl, 1783... Avrupa standartlarına göre mütevazı da olsa, yeni bir denizci devlet olan ABD, denizlerde tek başına bayrak gezdirmeye başladı...

Daha 25 Temmuz 1785'te, bu yeni bayrağı taşıyan ilk gemi Cezayir açıklarında Osmanlı gemileri tarafından ele geçirildi. Bu gemi, Boston limanına bağlı, Kaptan Isaak Stevens'ın idaresindeki Maria idi.

Arkasından, Philadelphia limanına bağlı, Kaptan O'Brien'ın Dauphin'i de aynı akıbete uğradı. 1793 Ekim ve Kasım aylarında 11 ABD gemisi daha Osmanlıların eline geçti...

Kongre, 27 Mart 1794 yılında, Osmanlı denizcilerine karşı koyacak güçte savaş gemileri inşa edilmesi veya satın alınması için, Başkan George Washington'a 700.000 altına yakın harcama yetkisi verdi.

Osmanlıların oluşturduğu deniz tehdidi sayesinde, ABD donanmasının temelleri atılıyordu. 5 Eylül 1795'te ABD bu tehdide karşı bir anlaşma yapmayı kabul etti. Bu anlaşmaya göre ABD, Cezayir'deki esirlerin iadesi ve gerek Atlantik'te, gerekse Akdeniz'de ABD sancağı taşıyan hiçbir tekneye dokunulmaması karşılığında, 642.000 altın ve yılda 12.000 Osmanlı altını (216.000 dolar)ödeyecekti.

Dili Türkçe olan ve 22 maddeden oluşan anlaşmaya, Başkan George Washington ve Cezayir Beylerbeyi Hasan Dayı imza koydular...

Böylece ABD yıllık vergiye bağlanmış oldu. Bu, ABD'nin iki asrı aşkın tarihinde, yabancı bir dille imzalanan tek anlaşma olduğu gibi, yabancı bir devlete vergi ödemeyi kabul eden tek Amerikan belgesidir...

Kısacası:

*ABD tarihinde kendi dilinde olmayan tek uluslararası anlaşma Türkçe'dir ve

*ABD tarihinde vergi vermeyi kabul ettiği tek ülke Osmanlı İmparatorluğu’dur....

*ABD başkanı George Wasington Efendi Osmanlı İmparatoru tarafından muhatap görülmemiş ve anlaşma Cezayir beylerbeyi tarafından imzalanmıştır.
İlla gitmek istiyorsan, hoşuma git mesela :)

Toyota Club Türkiye

Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« : Şubat 28, 2011, 22:27:51 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #1 : Mart 01, 2011, 08:52:33 »
Anlaşılan ABD, palazlanan kadar ayıya dayı demek zorunda kalmış :D Konu ile ilgili Murat Bardakçı'nın makalesi:

size belki masal yahut hayal mahsulü gibi gelebilir ama askerlerimizi gözaltına almaya kalkan amerika birleşik devletleri, bir zamanlar bize vergi öderdi!

amerika, üçüncü selim'in tahtta bulunduğu 1790'lı yıllarda ticari gemilerinin akdeniz'de dolaşabilmesi için o devirlerde birer türk eyaleti olan cezayir, trablusgarb ve tunus'un idarecileriyle ayrı ayrı anlaşmalar imzalamış ve yıllık verginin yanısıra bu eyaletlerde esir bulunan denizcilerini kurtarabilmek için, sadece cezayir'e 642 bin 500 dolar ‘‘haraç’’ vermişti.

süleymaniye'de gözaltına almaya kalkıştığı askerlerimize turuncu tulumlar giydirip ellerini bağladıktan sonra başlarına torbalar geçirip götüren amerika, bir zamanlar vergi mükellefimizdi. üstelik bize sadece vergi vermekle de kalmaz, resmen 'haraç' bile öderdi.

işte, şimdi sizlere masal yahut hayal gibi gelebilecek olan bu hadisenin ayrıntıları:

18. yüzyılın sonlarına kadar, bağımsız bir sultanlık olan fas dışında kuzey afrika'nın tamamı, türk hakimiyeti altındaydı. mısır, imparatorluğun tabii bir parçasıydı ve o zamanlarda 'garp ocakları' denilen kuzey afrika'daki topraklarımızda tunus, cezayir ve trablusgarb eyaletleri teşkil edilmişti. istanbul gerçi fas'ı da kendi toprağı olarak görüyor ve káğıt üzerinde de kalsa bir eyalet kabul ediyordu ama bu hakimiyet konusu tartışmalıydı. fas'ın başında bir 'sultan' vardı ve o devirde 'magrib' denilen fas, bağımsız gibiydi.

osmanlı, 'garp ocakları'ndaki iktidarını bu topraklara anadolu'dan, özellikle de ege tarafından sevkettiği askerler ve levendler sayesinde devam ettirirdi. idari güç, bölgenin en sözü geçen kişisi olan ve 'dayı' unvanını taşıyan yöneticilerin elindeydi.

garp ocakları'nın içişlerinde teferruata girmek istemeyen istanbul, buralarda 'divan'lar kurmuştu. divana memleketin ileri gelenleri katılır, aralarından birini reis seçerler, 'dayı' unvanını alan bu reis kendi adamlarını tayin eder, bir çeşit hükümet kurar ve eyaletin hákimi kabul edilirdi. her eyalette gerçi istanbul'dan gönderilmiş birer 'vali' de vardı ama valiler işlere pek karışmazlar, padişahı temsil etmekle yetinir, konaklarında oturur ve 'dayı'nın kararlarını tasdik ederlerdi.

yerli halk kendi halinde yaşar ama siláhlı güçler ve özellikle de denizciler, geçimlerini akdeniz'de korsanlıkla sağlarlardı. korsanların istanbul ile ticaret ve türk denizlerinde dolaşma anlaşması yapmış olan memleketlerin bayrağını taşıyan gemilere saldırması yasak, ama diğer gemileri yağmalaması serbestti.

işte, amerika'nın bir zamanlar bize vergi ve haraç vermesini bu korsanlarla 'dayı'lardan biri, cezayir dayısı olan hasan paşa sağlamıştı.

1776'ya kadar ingiliz sömürgesi olan amerika bağımsızlık savaşını kazanmış ve mücadelenin lideri george washington, yeni devletin ilk başkanı seçilmişti.

amerika artık diğer kıt'alara açılmak, ticaret ve deniz yollarında faaliyet göstermek zorundaydı. kongre'nin bu maksatla görevlendirdiği kişiler, akdeniz'deki ilk anlaşmayı 1786 temmuz'unda fas ile imzaladılar. fas sultanı, amerika ile dost olduğunu duyuruyor ve amerikan gemilerinin fas limanlarını kullanmalarına izin veriyordu.

osmanlı devleti ile henüz benzer bir anlaşma yapılmamış olmasına rağmen, amerikan ticaret gemileri akdeniz'de seyretmeye başlamışlardı. cezayirli korsanlar, 1785'ten itibaren rastladıkları amerikan gemilerine el koydular, mallarını yağmaladılar ve denizcileri de esir olarak cezayir'e götürdüler.

başkan george washington, kuzey afrika'da yaşanan bu hadiselerden kongre'yi haberdar etti ve 1795'te joseph donaldson başkanlığındaki bir amerikan heyeti görüşmeler yapıp anlaşmaya varmak üzere cezayir'e gitti.

joseph donaldson ile cezayir dayısı hasan paşa, 5 eylül 1795 günü cezayir'de bir 'dostluk ve barış anlaşması' imzaladılar. metin türkçe olarak kaleme alınmıştı ve daha önce fas ile imzalanan ve arapça olarak kaleme alınan 1786'daki anlaşmadan sonra, amerikan tarihinin ingilizce olmayan ikinci metniydi.

cezayir anlaşması'na göre amerika, cezayir'de bulunan esirlerin bırakılması için dayı'ya 642 bin 500 dolar 'haraç' ödeyecek ve her sene 12 bin cezayir altını eden 21 bin 600 dolar vergi verecekti. amerikan kongresi, anlaşmayı 1796'nın 7 mart'ında onaylayınca, metin yürürlüğe girdi. kongre, böylelikle osmanlı devleti'ne resmen vergi mükellefi oluyordu.

amerika, 1796'nın 4 kasım'ında trablusgarb'ın, 1797'nin 28 ağustos'unda da tunus'un dayıları ve beyleri ile anlaşmalar imzaladı. trablusgarb ile varılan anlaşma uyarınca amerikan tarafı trablusgarb bey'i yusuf paşa ile 'divan'ına amerikalı esirlerin iade edilmeleri karşılığında 40 bin ispanyol doları ödüyor, trablusgarb'ın ileri gelenlerine altın ve gümüş saatler, elmas yüzükler ve pahalı kumaşlardan yapılmış kaftanlar vermeyi taahhüd ediyordu.

yine türkçe olan bu anlaşmanın ilginç taraflarından biri, besmeleyle başlayan metnin hemen girişinde 'bu belge dünyanın hákimi, denizlerin ve karaların hükümdarı, kralların efendisi, sultanlar sultanı, imparatorlar imparatoru, sultan mustafa han'ın oğlu sultan selim han'ın dikkatli nazarları altında imzalanmıştır. allah, o'nun hükmünü daimi kılsın' şeklindeki ifadelerin yeralmasıydı ve bu ifadeler, metni türk tarafının dikte ettirdiğini göstermekteydi.

amerika, 'garp ocakları'na vergisini 19. asrın ilk çeyreğine kadar ödemeye devam etti ama bu mükellefiyetten daha sonra güç kullanarak kurtuldu. trablusgarb paşası'nın 1801'de kendi başına amerika'ya savaş ilán etmesi üzerine bir amerikan donanması limanları bombaladı, sahile asker çıkardı. aynı gelişmeler daha sonra cezayir'de ve tunus'ta da yaşandı. 1824'e gelindiğinde, amerika, eyaletlerinmize vergi ödeme yükümlülüğünden artık tamamen kurtulmuştu!

amerika ile osmanlı eyaletleri arasında imzalanan bu metinler, amerikan diplomasi tarihinde 'barbary treaties' yani 'barbary anlaşmaları' olarak geçer. 'barbary' kelimesi, aslı 'barbarosa' olan ve 'kırmızı sakal' anlamına gelen 'barbaros'un kısaltılmışıdır, yani gerisinde barbaros hayreddin paşa'nın hatırası vardır ama bir görüşe göre de kuzey afrika'nın yerli halkı olan 'berberiler'den kaynaklanır.

bu anlaşmaların metinleri, yale üniversitesi hukuk fakültesi'nin başlattığı 'avalon projesi' çerçevesinde yayınlandı ve bir kısmı da dicle üniversitesi hukuk fakültesi doçentlerinden hasan tahsin fendoğlu'nun 'modernleşme bağlamında osmanlı-amerika ilişkileri' isimli kitabında yeraldı.

amerika ile türkiye arasındaki ilişkiler, amerika'nın bir zamanlar sadece vergi değil, üstelik 'haraç' mükellefimiz olmasıyla, işte böyle başlamıştı.

(kaynak: 20 temmuz 2003, hurriyet gazetesi, murat bardakci)

http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=160446&yazarid=28&tarih=2003-07-20
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • ゴールドメンバ
  • *****
  • just do it
  • Araç: Camry
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 225000
  • Model Yılı: '06
  • 351 kere teşekkür etti
  • 565 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #2 : Mart 01, 2011, 09:28:58 »
Dostlar 9 eylül üniversitesi uluslararası iktisat yuksel lisans çalışmalarım sırasında hocamın araştırmam ve makale yazmam için verdiği konu bu idi ve ilk okuduğumda biraz şok olmuş biraz da üzülmüştüm.Makalemin son cümleleri şöyle idi
--göçebeyiz,hala göçmeye devam etmekteyiz.Değişen şey ise beden göçü değil beyin göçü....Şanlı tarihimizle gurur duymaya devam edelim ama artık hayal kurmaktan biraz sıyrılıp iş yapalım...
Akıl ile sabrı birleştir ve zekan ile konuş...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corona
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: '94
  • 18 kere teşekkür etti
  • 21 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #3 : Mart 01, 2011, 16:53:13 »
İnanılmaz tarihi vesikalar, insan ne diyeceğini bilemiyor açıkçası..Büyük bir tarihçi demişki dünyada gerçek manada imparatorluk bir kaç tanedir; Anglo Saksonlar, Germenler, Ruslar, Japonlar ve Türkler, gerisi sıradan milletlerdir. Bu imparatorluklar hiç bir zaman yok olmazlar; yalnızca inişleri ve çıkışları olur...Bu söze binaen inşallah biz de onlarda eski günlere tekrar döneceğiz...
cressida, camry, ae101 , RAV4 , E120, E140 , corona

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 52000
  • Model Yılı: '16
  • 36 kere teşekkür etti
  • 181 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #4 : Mart 01, 2011, 18:33:20 »
hakkı abi teşekkürler bilgilendirmen için...
İlla gitmek istiyorsan, hoşuma git mesela :)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • onun ruhu japon...
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 29000
  • Model Yılı: '16
  • 128 kere teşekkür etti
  • 185 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #5 : Mart 01, 2011, 18:49:16 »
aaah ah nerde o eski günler...
Herşeye rağmen; gülmek güzeldir...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • 64 kere teşekkür edildi
İNTİKAM SOĞUK YENEN BİR YEMEKTİR....
« Yanıtla #6 : Mart 01, 2011, 18:55:00 »
ABD demek İngiliz ve Fransız demektir. Bu milletlerin politikaları ise sabır temeli üzerine kurulmuş olup uzun vadeye yayılmıştır.

Belki de o anlaşmanın intikamını LOZAN Anlaşmasını kabul etmeyerek almaktadırlar.

Lozan Anlaşması bugün bile ABD tarafından kabul edilmemiştir. Türkiye'nin SINIRLARINI BELİRLEYEN bu anlaşma HALEN kabul edilmediği çin ABD'nin orada burada bölünmüş Türkiye haritaları yayınlamasına neden olmakta ve uluslararası hukukta bir yaptırımı olmamaktadır. (Kabul etmediğiniz birşey için sorumlu tutulamama ilkesi.)

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş senedi olan Lozan Antlaşması’na son imza, katılımcı devletler tarafından 24 Temmuz 1923’te konuldu.

Artık, söz konusu antlaşmayla birlikte dünya yeni Türkiye’yi ve onun egemenlik haklarını ve bağımsızlığını tanıyordu.
İngiltere’si, Almanya’sı, Fransa’sı, İtalya’sı, Japonya’sı Türkiye’yi tanımak zorunda kalmışlardı. Çünkü, onlar bize karşı bir savaş kaybetmişlerdi. Lozan’da alınanlar, savaş meydanlarında alınanların tesciliydi sadece.

Lozan’da, ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile Türk Heyeti 6 Ağustos 1923’te Türk-Amerikan Antlaşması’nı imzaladılar. Lozan’ı teyit ettiler.

Demokratik ülkelerde olduğu gibi Amerikan sistemine göre de, bir antlaşmanın geçerli olması için senatonun da onayı gereklidir.

ABD’de bu antlaşmaya tepki, daha doğrusu iki yüzlü yönetiminin tutumu sonucu, söz konusu antlaşma 1927’ye kadar Senato’ya gelememiştir.

19 Ocak 1927’de Senato’ya gelen antlaşma, Lozan’la Ermenilere bir yurt sağlanmadığı gerekçesiyle, yani Wilson Prensipleri’ne aykırı görülerek reddedilmiştir.

Wilson Prensipleri’ne göre, Anadolu’da bir ‘Kürt’ ve bir de ‘Ermeni’ devleti şartmış! Ayrıca, çok sayıda da Protestan misyoner okulu gerekliymiş!

Yani Lozan Antlaşması ABD’nin çıkarlarına uygun değilmiş.

Zaten sorun da burada yatıyor. ABD, bir gün işine geldiği zaman, bazı konularda Türkiye’nin karşısına Lozan’ı imzalamadığını öne sürerek çıkacaktır.

Zaten, çıkmaya başlamıştır da. ABD Kongresi’ndeki sözde ermeni ‘soykırım’ karar tasarıları neye dayanıyor acaba?
Pentagon’un duvarlarında bölünmüş Türkiye haritası varmış diye kızmayalım. ABD’nin başta PKK olmak üzere terörist-bölücü örgütleri desteklemesini garipsemeyelim.

Lozan Antlaşması senatodan, kongreden geçmedikçe; ABD Cumhuriyetimizi de sınırlarımızı  da kabul etmiş olmamaktadır.
Ford Focus 3 Titanium Smart TECHNO...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: ---
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #7 : Nisan 30, 2011, 14:18:50 »
Bu kadar sade ve sağlıklı özetlenemezdi..
Ellerinize sağlık.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0-
  • Kilometre: 317000
  • Model Yılı: '94
  • 14 kere teşekkür etti
  • 33 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #8 : Nisan 30, 2011, 16:19:56 »
Bir yerde bu antlasmalarin dilinin Arapca oldugunu okudum. Turkce oldugunu gosteren bir kaynak var mi?

Antlasmalar Istanbul'da imzalanmamis, cunku muhatap Istanbul degil, Trablus,Cezayir,Tunus ve Fas. Osmanli'ya vergi odemek disinda direkt Osmanli'nin yonetimi altinda degildi bunlar.

Antlasmalarin bugun icin ABD acisindan ayri bir onemi var. Laiklik ve Islam basta olmak uzere diger dinlere saygi, esit mesafede bulunma niyeti ifade edilmis o tarihte.
Fe... :-)

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Resim gençliğimden (42 yaşımdayken)
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: B+
  • 15 kere teşekkür etti
  • 84 kere teşekkür edildi
Ynt: Abd'nin Yabanci Dille Imzaladiği Tek Antlaşma...
« Yanıtla #9 : Mayıs 09, 2011, 17:44:14 »
Aman ne önemli ne önemli
artık ömür boyu bunula gurur duyarız


Ümit fakirin ekmeği, ye memet ye