Hoşgeldiniz
Ziyaretçi
. Lütfen
giriş yapın
veya
kayıt olun
.
Aktivasyon eposta
nız mı yok?
Aralık 07, 2025, 19:40:38
Emniyet kemeri hayat kurtarır!
Ana Sayfa
Forum
Yardım
Giriş Yap
Kayıt Ol
Toyota Club Türkiye
»
Sosyal
»
Sohbet - Otomobil Dışı
»
Konu:
Bir Zamanlar Türkler...
Yazdır
Sayfa: [
1
]
Gönderen
Konu: Bir Zamanlar Türkler... (Okunma sayısı 1158 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
(Gizli Üye)
Eski Toprak Toyotacı
Site Başçavuşu
Araç: Başka Marka
Kan Grubu: A+
Model Yılı: -
52 kere teşekkür edildi
Bir Zamanlar Türkler...
«
:
Ekim 14, 2007, 20:18:22 »
BİR ZAMANLAR BİZ!
Faziletliydik: Kimsenin malına, mülküne göz dikmezdik. Kimsenin namusuna yan bakmazdık. Hırsızlık nedir bilmez, dilenciliği meslek edinmez, kimseyi de küçümsemezdik.
Dürüsttük: Bir zamanlar, Londra Ticaret Odası'nın en görünür yerinde şu mealde bir tavsiye levhası asılıydı:
"Türklerle alışveriş et, yanılmazsın."
İtibarlıydık: Bir zamanlar, Hollanda Ticaret Odası'nın toplantılarında oylar eşit çıkınca, Osmanlılarla alışverişi olan tüccarın oyu iki sayılır, onun dediği olurdu.
Temizdik: Yere bile tükürmezdik. Hatta, Osmanlı askeri teşkilatını Avrupa'ya tanıtmasıyla meşhur Comte de Marsigil, yere tükürmedikleri için atalarımızı şöyle eleştiriyor:
"Türkler hiçbir zaman yere tükürmezler. Daima yutkunurlar. Bunun için de saçlarında sakallarında bir hararet olur ve zamanla saçları, kaşları, sakalları dökülür."
Çevreciydik: Kurak günlerde ücretle adamlar tutup sokaktaki ulu ağaçları sulatır, göçmen kuşların yorgunluk atması için, saçak altlarına kuş sarayları yapardık. Bunlara öyle çok örnek var ki, saymakla bitmez.
Harama el sürmezdik: Fransız müellif Motray, 1700'lerdeki halimizi şöyle anlatıyor:
"Türk dükkânlarında hiçbir zaman tek meteliğim kaybolmamıştır. Ne zaman bir şey unutsam, hiç tanımadığım dükkâncılar, arkamdan adam koşturmuşlar, hatta birkaç kere Beyoğlu'ndaki ikametgâhıma kadar gelmişlerdir."
Medeni idik: İngiliz sefiri Sir James Porter ise, 1740'ların Türkiye'si için şunları söylüyor:
"Gerek İstanbul'da, gerekse imparatorluğun diğer şehirlerinde hüküm süren emniyet ve asayiş, hiçbir tereddüde imkân bırakmayacak şekilde ispat etmektedir ki, Türkler çok medeni insanlardır."
Dosdoğruyduk: Fransız generallerden Comte de Bonneval ise, şu hükmü veriyor:
"Haksızlık, murabahacılık [aşırı kâr koyma, tefecilik], inhisarcılık [tekelcilik] ve hırsızlık gibi suçlar, Türkler arasında meçhuldür... Öyle bir dürüstlük gösterirler ki, insan, çok defa Türklerin doğruluklarına hayran kalır."
Hırsızlık nedir bilmezdik: Fransız müellif Dr. Brayer, 1830'ların İstanbul'unu getiriyor önümüze:
"Evlerin kapısının şöyle böyle kapatıldığı ve dükkânların çoğunlukla umumî ahlâka itimaden açık bırakıldığı İstanbul'da her sene azami beş-altı hırsızlık vakası görülür."
Ubicini, Dr. Brayer'i şöyle doğruluyor:
"Bu muazzam payitahtta dükkâncılar, namaz saatlerinde dükkânlarını açık bırakıp camiye gittikleri ve geceleri evlerin kapısı basit bir mandalla kapatıldığı halde, senede dört hırsızlık vakası bile olmaz. Ahalisi sırf Hıristiyan olan Galata ile Beyoğlu'nda ise hırsızlık ve cinayet vakaları olmadan gün geçmez."
Naziktik: Edmondo de Amicis isimli İtalyan gezgini, yine 1880'lerin "biz"ini anlatıyor bize:
"İstanbul Türk halkı Avrupa'nın en nazik ve en kibar insanlarıdır. Sokakta kavga enderdir. Kahkaha sesi, nadirattan işitilir. O kadar müsamahakârdırlar ki; ibadet saatlerinde bile camilerini gezebilir, bizim kiliselerde gördüğünüz kolaylığın çok fazlasını görürsünüz."
Cihana örnektik: Türkiye Seyahatnâmesi'yle meşhur Du Loir'un 1650'lerdeki hükmü şöyle:
"Hiç şüphesiz ki, ahlâk bakımından Türk siyasetiyle medeni hayatı bütün cihana örnek olabilecek vaziyettedir."
Şefkatimiz yalnızca insana yönelik değildi, hayvanları, hatta bitkileri bile kapsıyordu.
Hayata karşı saygılıydık: Bu konuda dilerseniz Elisee Recus'u dinleyelim, bize 1880'lerdeki halimizi anlatsın:
"Türklerdeki iyilik duygusu, hayvanları dahi kucaklamıştır. Birçok köyde eşekler haftada iki gün izinli sayılır... Türklerle Rumların karışık olarak yaşadığı köylerde ise, bir evin hangi tarafa ait olduğunu kolaylıkla anlayabilirsiniz. Eğer evin bacasında leylekler yuva yapmışsa, bilin ki o ev bir Türk evidir." (Küçük Asya, c. 9)
Hayırseverdik: Comte de Marsigli'yi tekrar dinleyelim:
"Yazın İstanbul'dan Sofya'ya giderken dağlardan anayol üzerine inmiş köylülerin, yolculara, bedava ayran dağıttıklarına şahit oldum."
Aynı müellif, ceddimizin hayırseverlikte fazla ileri gittikleri kanaatindedir. Şöyle diyor:
"Fakat şunu da ifade etmeliyim ki, bu dindarâne hareketlerinde biraz fazla ileri gitmektedirler. İyiliklerini yalnız insan cinsine hasretmekle kalmayıp, hayvanlara ve hatta bitkilere bile teşmil ederler."
Bu tespiti, İslâm ve Türk düşmanı Avukat Guer misallendiriyor:
"Türk şefkati, hayvanlara bile şamildir" dedikten sonra şu örneği zikrediyor: "Hayvanları beslemek için vakıflar ve ücretli adamları vardır. Bu adamlar, sokak başlarında sahipsiz köpeklere ve kedilere et dağıtırlar... Sokaktaki ağaçların kuraklıktan kurumasını önlemek için bir fakire para verip sulatacak kadar “ kaçık” Müslümanlara bile rastlamak mümkündür..."
"Kaçık"lığın kaynağını da veriyor adam:
"Birçokları da sırf azad etmek için kuşbazlardan kuş satın alırlar. Bunu yapan bir Türk'e, bir gün, yaptığı işin neye yaradığını sordum. Küçümseyerek baktı ve şu cevabı verdi: 'Allah'ın rızasını tahsile [kazanmaya] yarar.'"
Ne dersiniz? Galiba, geçmişimizden uzaklaşmak, bize çok pahalıya patladı.
İşte sorulmaya değer ve cevaplanması elzem olan soru:
"Bizde, o zaman var olup da bugün olmayan nedir? Nasıl kaybettik? Nasıl buluruz?"
(alıntıdır)
Kayıtlı
Toyota Club Türkiye
Bir Zamanlar Türkler...
«
:
Ekim 14, 2007, 20:18:22 »
(Gizli Üye)
Efsane Toyotacı
Resim gençliğimden (42 yaşımdayken)
Araç: Başka Marka
Kan Grubu: B+
15 kere teşekkür etti
84 kere teşekkür edildi
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #1 :
Ekim 15, 2007, 04:31:59 »
asimilasyon
Kayıtlı
(Gizli Üye)
Hiperaktif Toyotacı
Araç: Corolla
Kan Grubu: B+
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #2 :
Ekim 15, 2007, 14:49:00 »
bence bunları kaybetmemiz bu 3-5 yıllık bir durum değil uzun zaman sürecinde adamlar istedikleri kıvama getirmeyi başardılar bizi.....
Kayıtlı
Hayat bazen insana sürprizler yapıyor.
Bazılarını farkediyoruz, bazılarını ise fark ettiğimiz zaman çok geç oluyor.
(Gizli Üye)
Efsane Toyotacı
Resim gençliğimden (42 yaşımdayken)
Araç: Başka Marka
Kan Grubu: B+
15 kere teşekkür etti
84 kere teşekkür edildi
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #3 :
Ekim 20, 2007, 17:36:03 »
bizi yıkmak isteyen çok , ama bir gün yine şahlanacağız, bu sefer de Türk cumhuriyetlerine önderlik ederek yeni bir türk imparatorluğu kuracağız,türkiyede yaşayan 70 milyon türk nüfusuna karşı, avrupa ve asyada 250 milyon türk yaşıyor, üstelik azerbaycanda petrol, türkmenistanda uranyum, bazı çerkez bölgelerinde altın gibi değerli yeraltı madenleri var, eee bizdede iyi kötü teknoloji var, görürüsünüz yakında dünyanın süper gücü biz olacağız
Kayıtlı
(Gizli Üye)
Fanatik Toyotacı
Araç: Corolla
Kan Grubu: ---
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #4 :
Ekim 21, 2007, 00:02:55 »
Üsküdar'daki fakir sunaklarını gördünüz mü sahil kenarında. Oraya zenginler para bırakırmış, ihtiyacı olan da ihtiyaç duyduğu kadarını alırmış. Bir düşündüm, hayal gibi geldi şimdi. Kapitalist zihniyet kader birliği yapmış bir halkı ne hale getiriyor, benim memurum işini bilir zihniyetini getirenler ve uygulayanlar utansın.
Kayıtlı
--dünya dönüyor--
(Gizli Üye)
Hiperaktif Toyotacı
Ne Mutlu Türküm Diyene
Araç: Başka Marka
Kan Grubu: 0-
Model Yılı: '13
5 kere teşekkür etti
17 kere teşekkür edildi
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #5 :
Ekim 23, 2007, 09:11:29 »
Türk ülkeleri arasındaki bağlantılar koparıldı ruslar tarafından. Ülkemiz siyasi açıdan hiç olmadığı yerlere çekilmek isteniyor AB tarafından. 20 tane sırtlanın etrafını sarandığı erkek aslan düşünün baş etmek kolay olmuyor. Ve içimizdeki sırtlanlarıda tasfiye etmek lazım işimiz zor.
Allah Türkü korsun ve yüceltsin.
Kayıtlı
(Gizli Üye)
Fanatik Toyotacı
Araç: ---
Kan Grubu: ---
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #6 :
Ekim 24, 2007, 02:13:56 »
Hayat, yaşam şartları ve ekonomik sorunlar, iç ve dış düşmanlar tarafından sürekli bir evrim halindeyiz. Bu olumlu veya olumsuz türk insanını asırlardır etkilesede ben inanıyorum ki; diğer devletler, ülkeler arasında yine de en şerefli, en namuslu, en merhametli, en cesur, vatanını seven, sahip çıkan, tertemiz insanlarız. Bunun aksini kimse söyleyemez. Türklüğümden ve türk olmaktan gurur duyarım...
Kayıtlı
(Gizli Üye)
Efsane Toyotacı
Resim gençliğimden (42 yaşımdayken)
Araç: Başka Marka
Kan Grubu: B+
15 kere teşekkür etti
84 kere teşekkür edildi
Bir Zamanlar Türkler...
«
Yanıtla #7 :
Ekim 26, 2007, 21:40:03 »
keşke bir mucize falan olsa türkiyede sadece türkler yaşasa
Kayıtlı
Yazdır
Sayfa: [
1
]
Toyota Club Türkiye
»
Sosyal
»
Sohbet - Otomobil Dışı
»
Konu:
Bir Zamanlar Türkler...