Gönderen Konu: Kaza Sebeblerİ !  (Okunma sayısı 1857 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« : Ocak 19, 2007, 00:48:14 »

......  Sebeplerin başında,en klasik ifade ile eğitim sistemi gelmektedir.Eğitim konusu irdelendiğinde  karşınıza dibi görünmez bir gayya kuyusu karşınıza çıkmaktadır.Burada tavuk yumurta hesabı gibi eğitim sistemi Sistemi bu günkü siyasetçi tipini, siyasetçiler de bu günkü eğitim sistemini yarattı.

...  Okullarımızda ve ailelerde saygı, nezaket, ortak paylaşım, kural ve kaidelere uyum, toplum bilinci, önceliği karşısındakine verme zarafeti ve inceliği, tevazu, haddini bilme, büyüklere saygı ve hürmet, küçüklere sevgi ve şefkat eğitimi verilmiyor, çünkü bu kavramlar yozlaştı. Üstelik de,bu vasıfları öğretecek öğretmen nesli de tükenmek üzere.

...  Her konuda ülkeye yerleşen bu disiplinsizlik hakim olmaya başlamıştır.

...  Perişan edilmiş öğretmenlik mesleği ve gelinen nokta ...!
Kıymeti bilinmeyen kutsal öğretmenlik mesleği devlet ve siyaset tarafından kelimenin tam anlamı ile dışlandı, hakir görüldü. Çok düşük maaşlara tabi tutularak itibarı zedelendi. Bir zamanların önünden geçilmeyen, sözü kesilmeyen, her konuda fikir danışılan, hatırı sayılan, iyi maaş alan, her kesimden saygı gören, öğrencisi tarafından özenilen-örnek alınan, mütebessim ve saygın öğretmenin yerini şimdi; çok az maaş alan, işportacılık, pazarlamacılık yapan, limon vs. satan, öğrencisine para ile ders vermek zorunda kalan, öğrencisi karşısında mahçup, boynu bükük, geçim derdine düşürülmüş bir öğretmen nesli yaratılmış durumdadır.

...  Uzun yıllardan beri devam eden bu feci durumdan dolayı öğretmenlik mesleği cazip ve ideâl olmaktan çıktı. Yüksek başarı gösteren öğrenciler yerine, en düşük puan alanların mecburiyetten girdiği bir meslek halini aldı.

...  Hâl böyle olunca bazı öğretmenler; her ay garanti bir maaş almak, bir de ileride emekli olmak için "öğretmenlik yapıyormuş gibi" yapmaya çalışır oldular.

...  Onların yetiştirir gibi yaptığı, sistemin de "imtihanı gerçekten kazanmış gibi" gösterip, mezun ettiği, bir de diploma verdiği bu insanların en geride olanları, yani özel sektörde iş bulamayan, kendi işini de yapmaktan aciz olan en beceriksizleri, çapı düşük bazı politikacıların önünde elpençe durup, bir devlet dairesinde iş buldu.

...  Yine bunların birçoğu, yine o politikacı dayılarının desteği ile (liyakaten değil, siyaseten) bulunduğu kurumlarda şef, müdür, daire başkanı, genel müdür vs. yapıldı. Otomatik olarak ta, yine çapı belli politikacı dayılarının hacıyatmazı haline geldi.

...  İşte bu yıkıcı metodlarla toplum, yukarıda izahını yapmaya çalıştığımız erdemlerden mahrum bir noktaya geldi. Kaliteli, vakarlı, şahsiyetli, yetenekli, kimsenin kukla yapamayacağı insanlar bu sinsi plânla bir kenara itildi, enterne edildi.

...  25-30 yıl kadar önce, en çetrefilli konuların çözümü için makamına çıktığınız bir üst düzey bürokrat konuyu hemen kavrayıp, anında çözüm üretirken, şimdi o koltukların, çoğunda, bir türlü çözüm üretemeyen, kıvranıp duran, abuk sabuk konuşan ve bön bön yüzünüze bakan sözde "yetkililer" var ya...! İşte onlar bu zihniyetin ürünü. Bunlar, kendilerinden daha zeki ve becerikli olan astlarını, karşısında aşağılık kompleksine kapıldığı için tahammül edemeyip, değiştirdiler. Hâl böyle olunca, beceriksizler tarafından işgâl edilen devlet sistemi birçok alanda felç oldu. O, işlerin bir türlü bitmediği, önünde kuyrukların oluştuğu kurumların başında, işte bu "özürlüler" bulunmaktadır.

...  Hangi devlet dairesini bu şekilde çöktüğünü test etmek çok kolaydır. Meselâ bir daireye gittiniz. İşinizi anlattınız veya evrakınızı verdiniz :
a. İlgili memur kendi işini yapıyor gibi sizi güler yüzle karşılamıyorsa,
b. Sizi görünce rengi ve davranışları değişmişse, canı sıkılmışsa,
c. İşi yapmamak, için bahaneler uydurmaya çalışıyorsa,
d. Kızarak veya bağırarak konuşmaya başlamışsa,
e. Mesai saatinde kahvaltı yapıyor veya birşeyler yiyorsa,
f. Gazete okuyor, veya başka şeylerle oyalanıyorsa,
g. Siz geldiğiniz halde hemen size dönmüyor da, yanındaki ile sohbete devam ediyorsa,
h. Sabahları işine geç geliyorsa,
Hiç şüpheniz olmasın ki, o dairede her iş rüşvetle yürütülüyor. Sakın ola ki müdüre falan çıkmayın, zira rüşvetçinin başı müdürdür.

...  Ülkemizdeki Trafik Kazalarının temel sebebi işte bu yozlaşmadır. Bu yozlaşma yüzünden yalnız trafikte değil, devletin elinin eriştiği yerler başta olmak üzere, toplumun bütün kesimlerinde ve yapılan her işte çeşitli "Kaza"lar yapılmakta, acısı derinden ve hemen hissedildiği için, bunlardan yalnızca Trafik Kazaları ön plâna çıkmaktadır.

...  Bu noktadan hareketle, Ülkemizdeki Trafik Kazalarını üç ana gruba ayırarak değerlendirmek gerekmektedir:

 

1. Sarı Kazalar : (Kazalara zemin hazırlayan "Kazalar")
2. Turuncu Kazalar : (Kazalara sebep olan "Kazalar"
3. Kırmızı Kazalar : (Ve nihayet gerçek Kazalar)

...  Kaza, sadece yolda yapılan kazalardan ibaret değildir. Esas itibarı ile ülkemizde hemen herkes yaptığı işte veya davranışlarında bir şekilde "kaza" yapmaktadır. Ama kasıtlı, ama kasıtsız. Sporda faul ne ise, burada da o anlatılmak istenmektedir. Örnek vermek gerekirse, karşısındakine saygısızlık, işini ihmâl etme veya yarına bırakma, vb. birer kazadır. İşte bu kazalar, daha büyük kazalara sebep olabilmektedir. (Faullerin bazen penaltıya sebep olduğu gibi) Biz bu yoldan hareketle, kazaların temeline indik ve yukarıdaki gruplara ayırdık.

...  Sarı Kazalar
a. Eğitim ve kültür eksikliği veya rüşvet beklentileri sonucunda insanların birbirine
saygısının olmaması, yolda, sokakta en küçük meselenin büyütülmesi ve herkesin
karşısındakini suçlu, kendisini haklı gibi görmesi, dengelerin yok olması.
Örnek: Direksiyona, çıkarız yayalara kızarız; arabadan ineriz, şoförlere kızarız.
b. Ekonomik sıkıntıya dayalı ev geçimsizliği, aile kavgaları.
c. Elektrik, su, doğal gaz, telefon vb. ücretlerindeki adaletsizlikler, uygulamalardaki
haksızlıklar, yüksek gecikme faizi alındığı halde verilen hizmetin durdurulması vs.
d. Devlet ihalelerindeki vurgunlar, medyada sık sık görülen rüşvet ve yolsuzluk
haberleri vs.

...  Turuncu Kazalar :
a. Devlet dairelerinde haksız uygulamaları düzeltmek için gidildiğinde karşılaşılan kötü
muamele, adamını bulanın işini "hallettiğinin" görülmesi. Adam yerine konulmama,
üçüncü sınıf muamele.

b. Uçak inebilecek kadar geniş yola, hiçbir suretle trafiği aksatmayacak şekilde park
ettiği arabasının sırf para kazanmak için çekilmesi, gasp eder gibi kendisinden yüklü
paralar alınması.

c. Yolda kontrol yapan polisin, sadece trafik düzenini sağlamak için çalıştığına inancın
kalmaması.

d. Çek senet ödemelerinden bunalan, geçim derdine düşen insanlara belediye, vergi
dairesi, SSK, telefon idaresi gibi kamu kuruluşlarının yüksek faiz ve haciz
uygulamaları vs. Bu örnekler çoğaltılabilir.
...  Kırmızı Kazalar :
Basit gibi görülen "Turuncu Kazalar" bölümündeki uygulamalar, devlet tarafından kendisine adeta tuzak hazırlandığını, kandırıldığını, esir muamelesi yapıldığını düşünen insanları çileden çıkarmaktadır.Kendi bayrağı altında, aynı hüviyeti taşıdığı, verdiği vergiden maaş alan, belki de kendi seçtiği insanlar tarafından kendisine reva görülen bu muameleye isyan eden insanların birçoğu, arabasına bindiğinde adeta her şeye ve herkese meydan okumakta, arabasını kendinden geçercesine bazen "deli" gibi kullanabilmekte, giriş bölümünde değinip geçtiğimiz, "Kadercilik, Genel İsyan" unsuru işte tam burada ortaya çıkmaktadır.

...  Görüldüğü gibi trafik terörünün temelini yukarıdaki unsurlar oluşturmakla beraber, kaza prosesinin tamamını belirtmek gerekmektedir.

...  Trafik kazalarının sebepleri çoktur ve değişkendir. Ancak neresinden bakılırsa bakılsın, sonuçta iyi veya kötü, her şeyin sonucunu kişilerin davranışları belirlemektedir. Bu itibarla kazaların yaklaşık olarak % 95 inde insan hatası ön plâna çıkmaktadır. Kimin nerede hata yaptığını bulmak için, sürücüden başlayıp, geriye doğru gidildiğinde karşımıza:

1. Sürücü kursları,
2. Milli eğitim,
3. Devlet,
4. Kamu kuruluşları,
5. Temel eğitim ve
6. Aile,çıkmaktadır.

...  Demek oluyor ki bu altı temel unsur kazalarda etkin rol oynamaktadır. Buradaki hata payları da değişken olmakla beraber, en büyük kusurun devlette, yani kanun koyucuda, görevini iyi yapmayan Millî Eğitimde, özelleştirmedeki amacın, kaliteyi artırmak yerine rant kapısı olarak gören sürücü kurslarında, ve nihayet iyi eğitim almanın aslında hakkını almak olduğunu düşünemeyen, ehliyeti de adeta pasaport gibi görüp, onunla onore olan ve bir an önce alıp, cebine koymak isteyen insanlarımızdadır.

...  Burada bazı gençlerdeki davranış bozuklukları, araba ile kendini ispatlama hastalığı, gösteri merakı, meydan okuma hissi, arkadaşlarına kur yapma, kızlara caka satma gibi kişilik zayıflıkları gibi yine eğitimsizlikten veya tatminsizlikten kaynaklanan unsurlar ön plâna çıkmaktadır.

...  Görülen odur ki, devlet kendisini düzeltmedikçe, milli eğitimdeki anlayış değişmedikçe, sürücü kursları emin ellere geçmedikçe kazaların önüne geçmek mümkün olmayacaktır

 





Toyota Club Türkiye

Kaza Sebeblerİ !
« : Ocak 19, 2007, 00:48:14 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #1 : Ocak 19, 2007, 00:59:08 »
Yasemin Hanım bugün formunda. Bizi bilgi bombardımanıyla yükseltiyor. Yasemin hanım öğretmen misiniz yoksa ?

1997 yılında ABD'den Ruki arkadaşım bana Birleşik Devletlerdeki trafik yönetimi, kurallara uyum, eğitimle ilgili bir çok bilgi olan bir kargo göndermişti. O sıralarda web sitesi az olduğu ve ben web sitesi yaptığım için bana bunları göndermeyi tercih etmişti. Ama yoğun vize ve finaller derken bir türlü bunları çevirip webw koyamamıştım.

Şimdi onun www.ruki.org diye bir sitesi var. Ama trafik konusunda bir şey yoktu son baktığımda. Olmazsa bir ara bu materyalları çevirip sizinle paylaşabilirim.
--dünya dönüyor--

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #2 : Ocak 19, 2007, 01:14:46 »
Alıntı yapılan: Alper Kutluer
Yasemin Hanım bugün formunda. Bizi bilgi bombardımanıyla yükseltiyor. Yasemin hanım öğretmen misiniz yoksa ?

1997 yılında ABD'den Ruki arkadaşım bana Birleşik Devletlerdeki trafik yönetimi, kurallara uyum, eğitimle ilgili bir çok bilgi olan bir kargo göndermişti. O sıralarda web sitesi az olduğu ve ben web sitesi yaptığım için bana bunları göndermeyi tercih etmişti. Ama yoğun vize ve finaller derken bir türlü bunları çevirip webw koyamamıştım.

Şimdi onun [url=http://www.ruki.org]www.ruki.org[/url] diye bir sitesi var. Ama trafik konusunda bir şey yoktu son baktığımda. Olmazsa bir ara bu materyalları çevirip sizinle paylaşabilirim.
[/quote]


Alper bey bilgiler paylaşıldıkça güzeldir. Öğretmen değilim. Keşke olsaydım. Ülkesini seven, İnsanları seven haksızlıklara tahammülü olmayan, Üniversite mezunu bir çocuk annesi idealleri ile yaşayan, Otomatik vitesli arabaları asla sevmeyen bir bayanım:))

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
    • Toyota Club Türkiye
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Model Yılı: '13
  • 34 kere teşekkür etti
  • 25 kere teşekkür edildi
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #3 : Ocak 19, 2007, 09:19:13 »
Paylaştığınız bilgiler için teşekkürler Yasemin Hanım.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #4 : Ocak 20, 2007, 21:01:40 »
Alıntı yapılan: Günal Yılmaz
Paylaştığınız bilgiler için teşekkürler Yasemin Hanım.
[/quote]


Rica ederim. Yazımı okumak lÜtfunda bulunduğunuz için ben teşekkür ederim. Bilgi dağarcınıza bir mikron dahi olsa fayda verdiysem ne mutlu bana!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: AB+
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #5 : Ocak 20, 2007, 22:51:39 »
teşekkürler
2001 ToYoTa CoRoLLa 1.4 vvt-i 97 HP  >> BeYaZ FaRe <<

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #6 : Ocak 21, 2007, 00:59:07 »
Alıntı yapılan: cem_acar
teşekkürler
[/quote]

Ben teşekkür ederim.

(Gizli Üye)

  • Ziyaretçi
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #7 : Ocak 21, 2007, 01:42:52 »
paylasım için tesekkurler

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • 1 kere teşekkür edildi
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #8 : Ocak 21, 2007, 09:43:39 »
Devletin yalanlarından biri de yol kusurunun binde bilmemkaç olduğudur. Akademisyenlere göre yüzde 10 ila 20 arasındadır. Şimdi yılda ölen yuvarlak 5000 kişinin yüzde 10'unu ve 20'sini hesaplasın herkes...
Kaliteli marka aslında müşteriyle ebedi aşk ister. Ve aslında her sadık müşteri, şöyle ilk karşılaşmada fosfor fosfor sırıtıp laubali olmayan

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #9 : Ocak 21, 2007, 10:53:16 »
Üç sene önce ailemle tatile giderken Afyon girişinde yol çalışmaları vardı. Şİmdi transit olan yol o zaman henüz yeni yapılıyordu ve trafik yan yoldan şehrin içine veriliyordu.

Ana yol dönerek geliyor ve bir andan karşınıza yolun bittiğini ve sağdaki toprak alana girmenizi gösteren bir ok çıkıyor.

Ana yolun devamı çalışma yapılan yola doğru gidiyordu, ama yolun kapalı olduğuna dair işaretler ve zorunlu olarak yolun sağına gidilmesini isteyen oklar vardı. Ancak yapılan transit yol üzerinde de petrol istasyonları ve jandarma olduğundan bu yol açıktı. Girip çıkan araçlar vardı.

Sağa giden yol topraktı. Ayrıca tam yol ayrımında hediye eşya satan bir mağaza vardı ve onun otoparkı da yol gibi topraktı. Toprak yol bu otoparkı geçip tek şerite iniyor ve ileride yeniden asfalt oluyor.

Aracı babam kullanıyordu ve buraya gelince yavaşlamaya başladı. Hatta bir an yolun neresi olduğu konusunda tereddüt yaşadığını anladım. Aynı anda arkadan gelen bir otobüs bize çarptı.

Neyse polisi çağırdım. Polis geldi tutanak hazırlanıyor. Bizim açıkgöz otobüs şöförü, bizim onu hızla sollayıp bir anda önüne geçtiğimizi sonra da yol çalışmasını görünce ani fren yaptığımızı söyledi. Kenardaki mağazadan gelen görevli arkadaş bizim yola gelirken yavaşladığımızı gördüğünü ama otobüsün hiç yavaşlamadan gelip son anda fren yaptığını ama bize çarptığını söyledi. vs.vs.

Ben polise yolun işaretlemesinin yanlış olduğunu, asfalt yolun açık olduğunu, işaretle gösterilen toprak yolun ise mağazanın otoparkına gidiliyormuş gibi durduğunu söyledim. Polis bana yolun gayet açık olduğunu kusuru bulunmadığını söyledi. Ben yol kusurunu da rapora işlemesi konusunda ısrar ettim. Bana ne iş yaptığımı sordu. Avukatım dedim. Ondan sonra kroki çizip bizi jandarmaya yönlendirdi.

Otobüs gitmeden ben kamerayı kapıp hasarlarımızı ve yolu çekmeye başladım. Polis arkadaş bunu da gördü. Bana gelip hasarın az olduğunu, adamın arkadan çartığı için asli kusurlu olduğunu raporu böyle tutacağını söyledi.

Ben zaten durum böyle ama yol dada kusur var diye ısrar ettim. Suratında " yahu daha ne istiyorsun, işin mi yok " gibi tuhaf bir gülümseme oluştu.

Velhasıl bir ay sonra kaskodan gelen trafik raporunun bir suretini istedim. Klasik bir arkadan vurma raporu düzenlemişti. Çizdiği krokiye göre yolun hiçbir kusuru yoktu.

İşte bu hususu değiştirmemiz gerekiyor aslında. Devleti zarara ortak etmek için değil. Devletin bizi cahil sürücülere, cahil müteahitlere öldürtmesini engellemek için. Çünkü bu yolların başka türlü düzeleceğine inancım yok.
--dünya dönüyor--

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #10 : Ocak 21, 2007, 16:53:11 »
Alıntı yapılan: Alper Kutluer
Üç sene önce ailemle tatile giderken Afyon girişinde yol çalışmaları vardı. Şİmdi transit olan yol o zaman henüz yeni yapılıyordu ve trafik yan yoldan şehrin içine veriliyordu.

Ana yol dönerek geliyor ve bir andan karşınıza yolun bittiğini ve sağdaki toprak alana girmenizi gösteren bir ok çıkıyor.

Ana yolun devamı çalışma yapılan yola doğru gidiyordu, ama yolun kapalı olduğuna dair işaretler ve zorunlu olarak yolun sağına gidilmesini isteyen oklar vardı. Ancak yapılan transit yol üzerinde de petrol istasyonları ve jandarma olduğundan bu yol açıktı. Girip çıkan araçlar vardı.

Sağa giden yol topraktı. Ayrıca tam yol ayrımında hediye eşya satan bir mağaza vardı ve onun otoparkı da yol gibi topraktı. Toprak yol bu otoparkı geçip tek şerite iniyor ve ileride yeniden asfalt oluyor.

Aracı babam kullanıyordu ve buraya gelince yavaşlamaya başladı. Hatta bir an yolun neresi olduğu konusunda tereddüt yaşadığını anladım. Aynı anda arkadan gelen bir otobüs bize çarptı.

Neyse polisi çağırdım. Polis geldi tutanak hazırlanıyor. Bizim açıkgöz otobüs şöförü, bizim onu hızla sollayıp bir anda önüne geçtiğimizi sonra da yol çalışmasını görünce ani fren yaptığımızı söyledi. Kenardaki mağazadan gelen görevli arkadaş bizim yola gelirken yavaşladığımızı gördüğünü ama otobüsün hiç yavaşlamadan gelip son anda fren yaptığını ama bize çarptığını söyledi. vs.vs.

Ben polise yolun işaretlemesinin yanlış olduğunu, asfalt yolun açık olduğunu, işaretle gösterilen toprak yolun ise mağazanın otoparkına gidiliyormuş gibi durduğunu söyledim. Polis bana yolun gayet açık olduğunu kusuru bulunmadığını söyledi. Ben yol kusurunu da rapora işlemesi konusunda ısrar ettim. Bana ne iş yaptığımı sordu. Avukatım dedim. Ondan sonra kroki çizip bizi jandarmaya yönlendirdi.

Otobüs gitmeden ben kamerayı kapıp hasarlarımızı ve yolu çekmeye başladım. Polis arkadaş bunu da gördü. Bana gelip hasarın az olduğunu, adamın arkadan çartığı için asli kusurlu olduğunu raporu böyle tutacağını söyledi.

Ben zaten durum böyle ama yol dada kusur var diye ısrar ettim. Suratında " yahu daha ne istiyorsun, işin mi yok " gibi tuhaf bir gülümseme oluştu.

Velhasıl bir ay sonra kaskodan gelen trafik raporunun bir suretini istedim. Klasik bir arkadan vurma raporu düzenlemişti. Çizdiği krokiye göre yolun hiçbir kusuru yoktu.

İşte bu hususu değiştirmemiz gerekiyor aslında. Devleti zarara ortak etmek için değil. Devletin bizi cahil sürücülere, cahil müteahitlere öldürtmesini engellemek için. Çünkü bu yolların başka türlü düzeleceğine inancım yok.
[/quote]


Bulunduğum semt'te o kadar ivedi bir şekilde asfaltlama çalışmaları varki. Bütün çukurlarını, tümseklerini,
kasislerini gözüm kapalı bilirim. Yollar yapılıyor ay ne iyi diye sevinmiştim! Bir ne göreyim. Eskisinden de kötü olmuş. Boşuna caba, boşuna masraf, boşuna insanlara trafik eziyeti...Seçimler yaklaşıyor ya maksat yo yapımı falan değill!

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
  • Model Yılı: -
  • 3 kere teşekkür edildi
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #11 : Ocak 22, 2007, 11:44:14 »
Trafiğe kapalı güzel alanlar lazım herkese açık.. Aracın sınırlarını bilmek trafikte sorun yaşatmamak için...

Bizim millet orada da kaza yapar ama neyse
D-4 vvt-i motor... 1AZ-FSE + T22  facelift

Today Toyota tomorrow Lexus...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • 1 kere teşekkür edildi
Kaza Sebeblerİ !
« Yanıtla #12 : Ocak 27, 2007, 20:10:58 »
Alper Bey polisin ve jandarmanın yol kusurunu rapor edecek yetkileri de, eğitimleri de yok. Avukat olan sizsiniz, ukalalık gibi algılamayın ama mevzuat buna izin vermiyor. Ben başıma böyle bir durumun gelmesinden korkarım hep. Aslında geldi de. O zaman acemiydim, aklıma bile gelmemişti. Şimdi nerede hatalı bir kavşakta kaza görsem insanlık adına iniyorum kaza yapanları uyarıyorum bu kavşak hatalı, avukatınız varsa arayın, resimler çekin, belediyeyi/TCK'yı mahkemeye verebilirsiniz diyorum. İnsanın avukat olası geliyor. Çaresizik kötü bir duygu.
Kaliteli marka aslında müşteriyle ebedi aşk ister. Ve aslında her sadık müşteri, şöyle ilk karşılaşmada fosfor fosfor sırıtıp laubali olmayan