0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Yazı hoşuma gitti kısa ve bilgilendirici sıkıcıda değil herkesiz fikri kendine tabi ama değişmeyen gerçekler var onları nasıl değiştirecekler başlarına geldiğinde ??
evet hakan beyin özel bi durumu varmış gerçekten ...40 km de bencede bişi olmaz....
öncelikle paylaşım için teşekkürler. ben iskenderun demir çelik lojmanlarında yaşıyorum. lojmanlarla fabrika aynı alan içerisinde. evim ile işyerim arası araçla 10 dk. sürüyor ve site içinde 40 km. nin üzerine çıkar ve bu hızlarda yakalanırsanız aracınız 1 hafta süre ile dışarı atılıyor. işe gidiş geliş saatlerinde belli noktalarda fabrikanın trafik ekipleri bekliyor ve gün içerisinde de motorize araçlı devriyeler var. Ayrıca kapı giriş ve çıkışlarında bagaj kontrolü var, kemeri çıkar,bagajını aç kontrol ettir, sonra arabaya bin ve tekrar kemer bağla................................ şimdi soruyorum: 40 km/saat hızın üzerine çıkamadığınız 10 dakikalık bir yol için (bu hız sınırı site içinde herzaman geçerli, gece 3' te yakalanıpta aracı dışarı atılan bile var) her sabah kemer eziyetini çekmek reva mı?Gelmek istediğim nokta şu ki; emniyet kemerinin hayat kurtarmak amaçlı olduğu tartışılmaz bir gerçek ise neden üretici firmalar bu sesli uyarı sistemlerini hayati tehlike yaratacak hız sınırı aşıldıktan sonra devreye girecek şekilde tasarlamazlar? örneğin sesli uyarı sistemi 60 km/s hızdan sonra devreye giremez mi? koltuklara bunun için sensör bile koymayı akıl edenler neden bunu akıl edemezler? teknoloji hayatı zorlaştırmak için değil kolaylaştırmak için değil midir?not: emniyet kemeri karşıtı olduğum anlaşılmasın lütfen, site dışında muhakkak kullanıyorum zaten.