Gönderen Konu: İbretle Okuyun.  (Okunma sayısı 963 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • ***AVENSIS***
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 110000
  • Model Yılı: '13
  • 3 kere teşekkür etti
  • 6 kere teşekkür edildi
İbretle Okuyun.
« : Eylül 30, 2009, 00:31:14 »
Arkadaşlar bana maille gelmişti ben çok etkilendim.
IBRETLE OKUYUNUZ
      ŞEMDİNLİ'Yİ BİRDE ŞEMDİNLİ'DE GÖREV YAPMIŞ BİR ASTSUBAYIMIZDAN DİNLEYELİM. BAKALIM NE DİYOR?
      BURADAN BAKIŞLA ORADA YAŞAMANIN FARKINI GÖRELİM.

      Bu yazıyı kaleme alan Oktay Yıldırım, Astsubay rütbesiyle Orduya katılmış, Güneydoğu'da yıllarca çarpışmış yiğit ve kahraman bir Türk oğludur. Kendisi de güneydoğu gazilerinden olan ve üsteğmen rütbesinde iken ordudan ayrılan Hakan Evrensel'in "Yer Eksi İki" adlı romanında anlattığı  gerçek kahramanlardan biridir.Görevi gereği yerinden ayrılmadan saatlerce buzlu suda kaldığından ayaklarından sakatlanmış ve zorunlu  olarak malulen emekli edilmiştir.
      Kendisiyle ilgili bu bilgiyi de Hakan Evrensel vermiştir; çünkü övünmeyi ve yaptıklarını anlatmayı sevmeyen yüksek bir karaktere sahiptir. Halen yürüme güçlüğü çekmektedir.Yazıları Yeni Hayat dergisinde yayımlanmaktadır. Aşağıdaki yazısı Yeni Hayat Dergisinde  yer alan bir yazıdır.
      ŞEMDİNLİ'Yİ BİLEN VAR MI? / Oktay YILDIRIM
      Şemdinli'yi bileniniz var mı? Hiç gitmişliğiniz, Otuz iki virajları aşıp, Kaymakam çeşmenin soğuk suyunu hiç içmişliğiniz var mı? Her sabah uyandığınızda size merhaba diyen Efkâr tepeyi, Gomane tepeyi gezdiniz mi karış, karış?
      Mayına basan aracın içinden, tam on dört metre uzağa fırlayan bir arkadaşınız oldu mu sizin? "Yenge vallahi az önce yanımda oturuyordu, şimdi dışarı çıktı" diye yalan söylediniz mi karısına? Dükkânına girip alışveriş yaptınız mı bir esnafın?
      Gomane tepenin zirvesinden, içinde eşinizin, çocuğunuzun bulunduğu lojmana doğru yanarak gidip evinizin duvarında patlayan RPG-7'leri izlediniz mi siz?
      Ama yine de bulunduğunuz görev yerini terk etmeden, acaba öldüler mi, yaralandılar mı, diye sabaha kadar hiçbir haber alamadan beklediniz mi?
      "Ben bu insanlar rahat uyusun diye buradayım, ama neden benim aileme saldırıyorlar" diye düşündünüz mü hiç.
      Evinizin roketlendiği mahalleden ve hatta roketin atıldığı, makineli tüfeğin yanı başında çalıştığı evin sakinlerinden, "vallahi biz bir şey görmedik" dediklerini duydunuz mu kulaklarınızla?
      Her şeye rağmen deyip görevinize devam ettiniz mi? O patlamalardan dolayı yıllardır psikolojik tedavi gören bir çocuğunuz veya çocuğu bu yüzden tedavi gören bir tanıdığınız oldu mu? Hiç böyle bir baba'nın veya Anne'nin yüz ifadesini gördünüz mü?
      Tabancanızı evinizde bırakıp " bir şey olursa, eve girmeye çalışırlarsa gerekeni yap, son iki mermiyi de kendinize ayır, ellerine sağ geçme" diyerek her defasında eşinizle helalleşip çıktınız mı evden, ya da böyle bir tanıdığınız oldu mu?
      Sürekli telsiz anonslarını dinlediği için, ilk kurduğu cümle " atışlar normal" olan bir çocuğunuz oldu mu sizin?
      Lojman'ın emniyetini sağlayan silahlı nöbetçilerin yanında mı  oynadı çocuklarınız ve uzaktan dahi gelse, her silah sesinde o çocukların  evlere,  mevzilere nasıl koşturduğunu, koşarken düşenlerin nasıl yerlerde sürüklendiğini, nasıl hıçkırarak ağladıklarını gördünüz mü hiç?
      Bu gün yaşanan olayların, ilk olduğunu mu sanıyorsunuz?
      Bunları yapmadı ve yaşamadıysanız eğer, orası hakkında bildiklerinizin hiç bir kıymeti harbiyesi yoktur efendiler. Affedersiniz bu kadar net konuşmak istemezdim ama ne yazık ki sabrım tükendi artık.
      Siz oturduğunuz ceylan derisi koltuklarda belki farkında değilsiniz, belki de umurunuzda değil ama orada görev yapan insanların öncelik sıralarında, ailelerinden önce vatanları geliyor, yeminleri geliyor. İşte bu yüzden mevzilerini terk edip ailelerinin yanına koşmuyorlar. Biz  de onun için koşmadık zamanında görevimizi bırakarak. Yüreğimiz titreyerek bekledik ama görevimizin başında, dağda, hudutta bekledik  efendiler,görevimiz bitene kadar bekledik.
      Bu insanlar tüm bunlara vatanları için, üstüne el koyup yemin ettikleri bayrakları için katlanıyorlar, sizin başınızın üzerindeki, ama  nasıl sağlandığını bile bilmediğiniz "egemenlik örtüsü"'nün bekası için katlanıyorlar.
      Peki, onlar bu şartlar altında görev yaparken siz veya sizden öncekiler bu fedakârlıklara liyakat gösterebilmek için, geçmişte ne yaptınız,
      Şimdi ne yapıyorsunuz?
      Anıtlaştırılan terörist mezarlarının hesabını mı soruyorsunuz?
      O cenaze araçlarının görevlendirme emrinde kimlerin imzasının olduğunu mu araştırdınız?
      Başbakana güç gösterisi yaparak "uçaklardan ve validen hoşlanmadık, ayrıca dağdakilerden vazgeçmeyiz" diyenlere mi hesap sordunuz yoksa?
      Ya bütün kutsal değerlerimize söverek ayaklanan kalabalıklar, onlara devlet'in varlığını mı hissettirdiniz?
      Baldırı çıplak peşmergelerden tutun da, Danimarkalısından, Hollandalısından, Rum'undan duyduğunuz her türlü hakaret ve aşağılamaya  cevap mı verdiniz?
      Roj TV muhabirlerinin nasıl olup ta olaylardan 3 dakika sonra canlı yayın yaptığını mı buldunuz?
      Bir el bombasının nasıl olup ta o kadar hasar meydana getirdiğini mi, Almanya ile yapılan telefon konuşmasını mı, o kalabalığın nasıl bir anda örgütlendiğini mi, araştırdınız?
      Arabası parçalanarak yakıldıktan sonra, şerefsizce ve insafsızca dövülerek komaya sokulan uzman çavuşu mu, evi kurşunlanan polisi mi, okulunda tartaklanıp kovalanan asker çocuklarını mı, araştırdınız?
      Bütün bu eylemleri kimin planladığını ya da organizasyonu kimin veya kimlerin yaptığını mı, o gün halkı sürüsünü idare eden bir çoban maharetiyle kimlerin idare ettiğini mi araştırdınız?
      Hayır, bunların hiçbirisini yapmadınız. Siz ne yaptınız peki?
      Sizin farkında bile olmadığınız değerler için orada görev yapan bir astsubay ve bir uzman çavuş bulup, sonra bütün aydıncıklar, sağduyucular, mozaikçiler, üst kimliği, yan kimliği, alt kimliği olanlar ve hatta kimliksizler, sonra dalkavuklar, sendikacılar,  susurluk paranoidleri, Soroscular, hülasa ne idüğü belirsiz, ne kadar adam varsa
      etrafınızda, bila istisna topunuz bir koro nizamında toplanıp, koroyu kimin yönettiğine bile bakmadan-ki ben bundan emin değilim- " Vurun Kahpeye" konseri verdiniz.
      Yanlış şarkıyı çalıyordunuz ama çaldınız, sesler, akortlar,notalar hep bozuktu ama yinede çaldınız, orkestra şefi, "müzik" demişti nasılsa.
      Şimdi yapılan araştırmalar neticesinde şu anda bile kuvvetle muhtemel olan sonuç çıkarsa ki bu sonuç, olayların altından terör örgütü ve onunla beraber bazı gizli servislerin çıkmasından doğacak sonuçtur, o vakit ne yapacaksınız?
      Allanıp pullanıp önüne çıkarak tek, tek arzı endam ettiğiniz o basına(!) bu defa ne söyleyeceksiniz? Acaba yapacağınız hangi açıklama ile  durumu kurtarmaya çalışacaksınız?
      Bir açıklamanız var mı efendiler? Daha doğrusu bir "B"  planınız var mı?
      Ama bana sorarsanız, sizin minik kafalarınızı böyle şeylerle yormanıza gerek de yok zaten. Zira sizin adınıza orkestra şefi düşünür, besteler, önünüze koyar ve size de yine icra-i sanat etmek kalır ki bu, yani başkalarının bestelerini okumak zaten sizin en iyi yaptığınız şey  değil midir? Ne demişler "gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım".
      Yapın efendiler; vazifenizi yapın, hem de gözünüz kapalı  yapın. Açarsanız gözünüzü belki Türk Bayrağına sarılı tabutları görürsünüz, ağlayan ailelerini, yetim çocuklarını görürsünüz de vicdanınız depreşir, vazifeniz yarım kalır. Sonra ne der Avrupalı, değil mi?
      Hatta bakın ne diyeceğim, asın gitsin o astsubayla uzman çavuş'u, Şemdinli'yi, Yüksekova'yı, Hakkâri'yi de belediye başkanlarına teslim edin, seçilmiştir nihayet atanmış değil. Öyle Vali'ye filan da gerek yok canım, boşa zahmet. Tayin et, beğenmediler değiştir, ne lüzum var efendim. Siz de bu arada sanatsal sergiler açın, fotoğraf çekin, resim yapın, medeniyetleri buluşturun, dinlere diyalog kurdurun.
      Değil mi ki ateş düştüğü yeri yakar. Ateş sizin yüreğinize mi düştü sanki? Bölen bölsün, satan satsın, Avşar'ı da ayırsınlar, Yörüğü de ayırsınlar, dadaşı da, sarışını da, esmeri de.
      Şehirleri, köyleri, mahalleleri hatta ev ev ayırsınlar Türk Milletini, size ne gam efendiler.
      Siz fotoğraf çekmeye devam edin. Fakat unutmayın ki bir gün sizin de bir fotoğrafınızı çeken çıkar elbet. Ama o fotoğraf hangi salonlarda, nasıl teşhir edilir bilemem. Malum ya yaşlı tarih fotoğrafları çekilip, tozlu sayfalarında bir yerlere asılmış liderlerin, fotoğrafları ile doludur.
      "VARLIĞIM TÜRK VARLIĞINA ARMAĞAN OLSUN"
      OKTAY YILDIRIM
      27 Kasım 2005

Arkadaşlar bana maille gelmişti ben çok etkilendim.
2013 Avensis 1.6 Elegant Extra

Toyota Club Türkiye

İbretle Okuyun.
« : Eylül 30, 2009, 00:31:14 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • DEPREMDE ŞEHİT OLAN MESLEKTAŞLARIMA AÐLIYORUM...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 13 kere teşekkür etti
  • 15 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #1 : Eylül 30, 2009, 00:45:21 »
Ne denilebilir ki? İhanetin, nankörlüğün geldiği son noktadayız... Şehitlerimizin, gazilerimizin ahı eninde sonunda alınır...
2013 TOYOTA COROLLA D4D ADVANCE MANUEL
İNCİ BEYAZI

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #2 : Eylül 30, 2009, 09:45:04 »
Güzel bir paylaşım, teşekkürler Hazım.
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #3 : Eylül 30, 2009, 09:56:06 »
Yazacak bir şey bulamıyorum, Sn. Oktay Yıldırım, zaten çok açık bir şekilde aktarmış. Bunların üzerine ne denilebilir ki?

Hazım hocam, bu yazıyı aktaran sana ve açık yüreklilikle yaşadıklarını ve düşünceleri aktaran Sn. Oktay Yıldırım'a teşekkür ediyorum. :alkis:
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • 93 1.6 Corolla GLİ Bej
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #4 : Eylül 30, 2009, 10:28:07 »
cok teşekkürler, cok etkileyici gerçekten, böyle vatanseverler varken bu ülkeyi kim dize getirebilir ki.
Sevgi nefiste  yaşanırsa  ihtiras, kalpte yaşanırsa Aşk olur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Auris
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 51000
  • Model Yılı: '08
  • 277 kere teşekkür etti
  • 67 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #5 : Eylül 30, 2009, 10:56:27 »
insanın tüyleri diken diken olmuyor değil... paylaşım için teşekkürler,

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • ZZE-112 den sonra makyajlı dizel...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #6 : Eylül 30, 2009, 11:14:08 »
Paylaşım için teşekkürler Hazım abi. Oktay Yıldırım her şeyi gayet güzel açıklamış. Diyecek başka bir şey yok bunların üzerine...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • ***AVENSIS***
  • Araç: Avensis
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 110000
  • Model Yılı: '13
  • 3 kere teşekkür etti
  • 6 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #7 : Eylül 30, 2009, 11:19:20 »
Teşekkürler arkadaşlar. Okuduktan sonra epey bir etkilenmiştim ve uzun bir süre de aklımdan çıkmadı.
2013 Avensis 1.6 Elegant Extra

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Aktif Toyotacı
  • **
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #8 : Eylül 30, 2009, 11:32:04 »
Çok güzel bir yazı. Kaleme alan Oktay Yıldırım'ın ağzına eline sağlık. 2007 Şubat da Şırnak'da eşim öğretmendi. Tatillerde yanına gidiyordum. İlk gidişimde Cizreden Şırnak'a doğru yol alırken Kasrik Boğazından geçiyorsunuz, muhakak duymuşsunuzdur bu boğazın ismini. Öyle bir yer ki tam Gabar Dağı ile Cudi Dağının birleşmek üzere olduğu bir yer ve devasa yükseklikte. Çok etkilenmiştim buradan. Zaten burada 10. kez kimliğimi çıkarmıştım yani güvenlik güçlerince aranıyor ve kimlik kontrolü yapılıyor. Akabinde Şırnak'a yaklaşırken bir tepeyi aşıyorsunuz. İkizce Tank Taburunun olduğu yer. Öyle kötü ki televizyonlarda  çatışmaların olduğu 10'larca şehidin verildiği yeri görmek.  Akabinde helikopterler tepenizden geçiyor hem de öyle birgeçiyor ki araziyi yalayarak. Orada sormuştum neden bu kadar yakından geçiyor diye. Psikolojik hareketmiş bunun adı ve en dikkat çekici kare de belki 100 metre belki 500 metrede bir grup grup askerlerin oluşu. Ancak arazi yapısını görünce metrekareye bir asker de koysanız yine de yetmez.  Eşim 1.5 yıl görev yaptı. 2008 yılı sonunda ancak tayini çıktı ve halen psikolojik tedavi görmekte. Dışarıdan çok basit gelebiliyor ancak oturduğunuz lojmanın tepesinden gece vakti muazzam bir gürültü ile Cobra helikopterinin, bir savaş uçağının geçmesi berbat bir psikoloji.  Önceleri evimin tepesinden bir bir F16 geçse merakla bakar bir ters dönse de izlesek derdik belki. ancak orada  bahsettim berbat psikoloji ile uykunuzun ortasında sesi duymak gerçekten çok kötü.  Allah oralarda görev yapan arkadaşlarımıza güç kuvvet versin.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 3 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #9 : Eylül 30, 2009, 11:35:33 »
   Arada bir de olsa bu düşüncelerin dile getirilmesi ve paylaşılması güzel bir şey.
    Bu örnek olaylardan ders çıkartılması ve ülkeyi yönetenlerin de daha çok sorumluluk sahibi olması hepimizin ortak düşüncesidir.
    Paylaşım için tekrar teşekkürler.
98 Corolla 1.6 GLI Special


Düşüncelerle karşılaşınca,zayıflar korkar,aptallar karşı gelir,akıllılar karar verir,ustalar da yönetir.
''Mme Jeanne Roland''

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Lazy Black Sheep
    • www.toyotaclubtr.com
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: 0+
  • Kilometre: 55000
  • Model Yılı: '08
  • 96 kere teşekkür etti
  • 126 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #10 : Eylül 30, 2009, 11:42:47 »
Paylasim icin tesekkürler.

Yaziyi 2005 yazilmis.
Sene simdi 2009, birkac ay sonra 2010. Degisen bir sey var mi sizce?
Ey Türk Gencligi, birinci vazifeni hic bir zaman unutma!

"The hottest places in hell are reserved for those who in times of great moral crises maintain their neutrality" Dante

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • Kilometre: 30000
  • Model Yılı: '16
  • 2 kere teşekkür etti
  • 8 kere teşekkür edildi
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #11 : Eylül 30, 2009, 13:30:35 »
Paylaşım için teşekkürler. Söylenecek her şey söylenmiş zaten, tek dileğimiz herkesin aklını başına alıp ülkeyi bölmeye çalışan şerefsizlere karşı ortak tavır takınması...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Siftahı Yapmış Toyotacı
  • *
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: ---
Ynt: İbretle Okuyun.
« Yanıtla #12 : Ekim 18, 2009, 17:53:06 »
güzelmiş hazım abiciğim gerçekten ibretlik bir yazı
Özledim...