Satışını arttırmak isteyen üreticinin küçük ya da kompakt sınıfta bir sedana sahip olmasını gerektiriyor. İşte bu yüzden Megane ve Astra’nın karşısında C4’ün sedan karoserlisi çıktı.
Opel’in kompakt sedan satışları garip bir grafik oluşturuyor. 2007 yılının ilk 10 ayında toplam Astra Classic Sedan satışı 2.730 adet. Buna karşılık Kasım ve Aralık aylarında 3.514 tane Astra Sedan satılmış. Bu durumun ardındaki etken, doğal olarak yeni nesil Astra Sedan’ın ilgi toplaması. Adetlerin anlattığı bir diğer konuysa, Astra Hatchback’in bütün yıl boyunca ancak 8.468 tane satılmış olması.
Bütün bu bilgiler, ülkemizde yüksek hacimli satışlar yapmak için hala gerçekten iyi bir sedana ihtiyaç duyulduğunun göstergesi. Bu nedenle neredeyse her ay yeni bir sedan pazara giriyor. Kompakt sınıf sedanların en yenisiyse, Citroen C4’ün sedan karoserli versiyonu. Fransızlar farklı otomobiller üretmeyi seviyor ve bu gelenek C4 Sedan için de değişmemiş. Ama bu sedanda farklılık tasarım ayrıntıları ya da eklenen donanımlarla değil, doğrudan boyutlarla sağlanmış. C4 Sedan’ın 4771 mm’lik uzunluğu, Megane’dan 27 cm kadar ve Astra’dan da 18 cm kadar daha uzun. Bu kadar büyük boyutlar, bırakın kompakt sınıfı, orta sınıfın birçok modelini bile geride bırakıyor. Fakat bu durumun tasarım anlamında çok da olumlu etkilerinin olduğunu söylemek o kadar da kolay değil.
Hatchback ‘den Sedan ‘a Dönüşüm
Karşılaştırmadaki üç model de sedan olarak doğmayan, hatchback karoserli versiyonlardan türetilmiş otomobiller. Fakat Megane ve Astra’nın tasarımcılarının hatchback karoserlere bagaj eklerken çok iyi işler çıkarttıkları görülebiliyor. Buna karşılık iki zarif rakibinin karşısında C4, kocaman kalçalara sahip bir ateş böceği gibi görünüyor. Tasarımlardan bahsederken, 2003 yılında tanıtılan Megane Sedan’ın hala rakiplerinin karşısında önemi bir yaşlılık belirtisi göstermediği için alkışlanmalı.
Dış tasarımda başarı olan bu hislerin iç mekanda da devam etmesi aslında çok normal. Sonuçta rakiplerin hiçbiri yepyeni modellerden geliştirilmedi. C4 de, Astra da güncel versiyonlarıyla 2004 yılından bu yana yollarda. İlk tanıtıldığı yıllarda iç mekan farklılıklarıyla ilgi çeken C4, bugünse biraz yaşlı hissettiriyor. Sabit direksiyon göbeği ilgi çekiciliğini kaybetmiş, sağa sola dağıtılmış birçok dijital ekran dikkati dağıtıyor ve simsiyah kaplamalar iç karartıyor. Buna karşılık Renault’nun ve Opel’in üst donanımlar için sunduğu iki renkli kokpit ya da piyano boyalı kaplamalar, iç mekanlara tazelik rüzgarı estirmeye yetiyor. Bu noktada Megane, her şeyin olması gereken yerde bulunmasıyla fazladan puan toplamayı başarıyor. Megane’ın neredeyse her yerini saran küçük eşya gözlerine, C4 birkaç kapaklı gözle cevap verirken, Astra’da bu tür hayatı kolaylaştırıcı ayrıntılara rastlamak olası değil. Ne piyano boyası ne de mantıklı yerleşimler bu sorunu affettiremez.
Abartılı boyutları, Citroen’in iç mekan genişliğini kompakt sınıf standartlarının üst noktasına taşımış. Geniş diz ve baş mesafesi sunulan arka koltuklar, yine de rakiplerine çok fark atamıyor. Aslında bu noktada, Megane ve Astra’yı ayrı ayrı değerlendirmek gerekli. Karşılaştırmanın ikinci uzun boylusu olan Astra, C4’ten biraz daha dar diz mesafesine ama benzer omuz alanına sahip. Karşılaştırmanın en kısası olan Megane’sa bir mucize yaratarak en uzunla benzer yaşam alanı sunmayı başarıyor. Asıl sürprizse bagajda. Karşılaştırmanın en geniş bagaj hacmine de en kısa yarışmacı sahip. Megane’ın 520 litrelik bagajına karşılık, C4 513 litre ve Astra da 490 litrelik hacim sunuyor.
Neyse ki C4’ün elinde hala harika bir koz bulunuyor. Kaputun altını süsleyen 1,6 litrelik dizel motor, bu hacim sınıfında şu anda piyasadaki en iyi motorlardan biri. Ürettiği 110 HP güç ve 240 Nm torkla, 1,3 tonluk C4 Sedan’ı rahatlıkla hızlandırıyor ve bu sırada asla açgözlü olmuyor. Oldukça sakin çalışan motor, sesini sadece ilk çalıştırma sonrasında ısınıncaya kadar iç mekana duyuruyor. Bundan sonraysa dizel motorla sadece emirler için hazır bekler hale geliyor. Karşılaştırmanın ikinci güçlü motoru Megane’ı hareket ettirmekle yükümlü. Üç güç seçeneği olan 1,5 litrelik dizel motor, Megane’da 80 HP ve 100 HP güç üreten versiyonlarıyla kullanılıyor. Motorun güç üretim karakteri çok başarılı ve alt devirlerden itibaren çekiş hissi yüksek. Fakat üretilen 200 Nm’lik tork verisi, pek hafif olmayan Megane’a kimi zaman yetersiz gelebiliyor. Bunun dışında başarılı rakibiyle kıyaslandığında dCi’ın ürettiği seslerin de biraz daha kaba olduğu ortaya çıkıyor. Bu sayfaların en ayrıcalıklı motorunaysa Astra sahip.
ESP üç rakipte de gerekli bir donanım ama hiçbirinde sunulmuyor.
Sadece 1,3 litrelik hacmiyle güçlü rakiplerinin karşısına korkmadan çıkan CDTI, 90 HP’yle en düşük güce sahip ama Renault motoru kadar tork üretebiliyor. Fransızların yarısı kadar vergi yükümlülüğüne sahip olan bu motoru kullanırken, Opel maliyetlerden kısmadan çok doğru bir karar vermiş. Astra Sedan karşılaştırmanın tek 6 ileri vitesli şanzımanına sahip. Böylece daha kısa tutulan alt vitesler akıcılığı beslerken, 6. vites de hem yakıt tüketimini hem de ses seviyesini düşürüyor. Fakat başarılı şanzımanın, ağır karoser ve alt devir gücü çok düşük motora rağmen yapabileceği bir şey yok. Hızlanmak için sabır, sollama yapmak için de hızlı vites değiştirebilmek gerekiyor.
Sürüş konforu konusunda üç rakibin de ciddi bir eksiği yok. Bu disiplinde başı yine Megane çekiyor ve sessiz çalışan başarılı süspansiyon sistemiyle öne geçiyor. Astra’nın süspansiyon sistemi sertliğiyle rakiplerinden ayrılırken, en yumuşak süspansiyon ayarlarına sahip olan C4, gürültülü çalışan arka aksıyla puan kaybediyor. Torsiyon çubuklu arka aksın bir diğer götürüsü de sürüş dinamikleri testinde ortaya çıkıyor. Limitleri rakiplerle benzer olsa da, C4 yolda durmak için en fazla beceriye ihtiyaç duyan model oluyor. Bu durumun Megane’ın tembel ve hissiz direksiyon sistemine rağmen ortaya çıkmasıysa durumu biraz daha kötüleştiriyor.
En iyi konfor/yol tutuş oranına ve direkt çalışan problemsiz direksiyon sistemine sahip olan Astra, limitlerinde aniden ve korkutucu bir şekilde savrulabiliyor. Sonuçta üç sedan da, elektronik denge programının güvenli kollarına muhtaç. ESP iki Fransız’da hiç sunulmazken, Astra’da sadece benzinli motorlu versiyonda, üstelik de Easytronic şanzıman tercih edilirse satın alınabiliyor. Bu başarılı bir isteğe bağlı donanım listesi mantığı değil.
Donanım listelerinde böyle önemli eksikler olsa da, üç modelin de satış fiyatları rekabet ortamı dikkate alındığında çok abartılı değil. Astra Sedan’ın 1,3 litrelik dizel motor ve Essentia isimli giriş seviyesi donanım paketiyle satış fiyatı 37.037 YTL, Megane’ın 100 HP’lik dizel motor ve Expression isimli baz donanımıyla satış fiyatı 40.940 YTL ve tek donanım seviyesiyle satılan C4 Sedan’ın satış fiyatı da 42.364 YTL. Astra Sedan ve Megane Sedan’ın opsiyon listeleriyle fiyatları 50.000 YTL sınırını aşabiliyor.
1. OPEL ASTRA
Performanstan kaybettiği puanları, tüketim ve fren disiplinlerinde geri alan Astra, bu zorlu karşılaştırmayı birinci bitirmeyi başardı.
2. CITROEN C4
Büyük boyutlarına ve mantıklı fiyatına karşın aslında çok çekici bir otomobil olamayan C4, ikinciliğini büyük ölçüde başarılı motoruna borçlu.
3. RENAULT MEGANE
Fren mesafesi dışında zayıflık sergilememesine ve diğer bölümlerde ortalamada kalan Megane’ın sonunculuğunda yüksek fiyat etiketi etkili oldu.
Link:
http://www.haber7.com/haber/20090812/Astra-Megane-C4-karsilastirmasi.php
