Gönderen Konu: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!  (Okunma sayısı 1105 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • ZZE-112 den sonra makyajlı dizel...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« : Ağustos 07, 2009, 14:08:01 »
Bana demin gelen bir maili aynen paylaşmak istiyorum..

Kanserin beslenmesine izin vermeyin! Bilim adamları kanser hücrelerinin en sevdiği yiyeceğe karşı uyarıyor... Bu "tatlı" yiyecek ne mi? Okuyun,

şaşırın... International Wellness Directory'den alınan bu ilginç ve güzel yazının Türkcesi 15 Aralık 2006 tarihinde http://www.iyibilgi.com/ web sitesinde yayınlandı.



Kanser en çok neyi sever?

Her doktor öğrenciliği sırasında Otto Warburg'un buluşunu öğrenir. 1930'lu yıllarda Warburg kanserin en temel biyokimyasal sebebini, yani sağlıklı bir hücreyi kanser hücresinden ayıran şeyin ne olduğunu bulmuştur. Bu, o kadar önemli bir buluştur ki, Otto Warburg'a Nobel Ödülü kazandırmıştır.

Otto Warburg'a göre kanserin bir temel sebebi vardır. Bu da, vücudun normal hücrelerinin oksijenli solunumunun, oksijensiz - anaerobik- hücre solunumuyla yer değiştirmesidir.

Warburg'un buluşu bize başka neleri anlatmaktadır? Birincisi, kanser, normal hücrelerden çok farklı bir biçimde metabolize olmaktadır. Normal hücreler oksijene ihtiyaç duyar; kanser hücreleri oksijenden kaçınır. Hiperbarik oksijen terapisi alternatif kanser tedavisi uygulayan kliniklerde kullanılan bir yöntemdir.

Bu buluşun bize anlattığı başka bir şey de, kanserin bir mayalanma (fermantasyon) süreciyle metabolize olduğudur.

Kanserin metabolizması normal hücre metabolizmasından 8 kat daha büyüktür.

Yukarıda söylediğimiz her şeyi birleştirirsek ortaya şu tablo çıkıyor:

Vücut, kanseri beslemeye çalışırken mütemadiyen kapasitesinin üstünde çalışır. Kanser devamlı açlıktan ölmenin eşiğindedir ve vücuttan kendisini

beslemesini talep etmektedir. Besin alımı kesilirse kanser açlıktan ölmeye başlar. Tabii kendisini beslemek için vücudun şeker üretmesini

sağlayamazsa...



Proteinlerden şeker

Bu ziyan sendromuna kaşeksia (cachexia) denir. Kaşeksia vücudun proteinlerden (evet, doğru duydunuz, karbonhidratlardan veya yağlardan değil

de, proteinlerden) "glükoneogenez" (yeniden glükoz yapımı) işlemiyle, şeker elde etmesidir. Bu şeker kanseri besler. Vücut sonunda, kanser hücresini

beslemeye çalışırken kendisi açlık çeker.

Şimdi, kanserin şekerle beslendiğini öğrenmişken, onu şekerle beslemek mantıklı geliyor mu size? Yani karbonhidratlardan zengin bir diyet

uygulamak?

Bugün, kansere karşı uygulanan birçok besin terapisi mevcuttur (işe de yaramaktadırlar) çünkü günün birinde birisi şeker ve kanser arasındaki

bağlantıyı görmüştür. Bu terapilerde, karbonhidratlar bakımından zengin gıdalara izin verilmez. Terapilerin hiçbirinde şekere de izin verilmez çünkü

şeker kanseri beslemektedir.

Peki doktorunuz bu gerçekleri size neden söylemez? Kim bilir? Belki doktorunuz kanseri tedavi edecek kişinin siz değil, kendisi olduğunu

düşünmektedir. Belki Otto Warburg'un buluşunu duymuştur ama geri kalan parçaları tamamlayamamıştır. Belki de beslenmeyle ilgili hiçbir şey

öğrenmemiştir. Aslında 1978'e kadar ABD'nin resmi kuruluşlarından biri, beslenmenin kanserle bir ilgisi olmadığını iddia etmekteydi!!!!

Kanser ve şeker bağlantısından haberdar olanlar ise, dikkate değer terapilerle ortaya çıktılar. Bunlardan biri 'Laetrile'dir. Kaşeksialı

hastaların yüzde 50'den fazlasında glükoneogenez sürecini durduran hidrazin sülfat bunlardan bir diğeridir.

Bugün, Minnesota Üniversitesi kemoterapi alanında bir "akıllı bomba" üzerinde çalışmaktadır. Akıllı bomba diyebileceğimiz ilacın üzerinde bir

kaplama vardır. İlaç, vücutta oksijensiz bir bölge ile karşı karşıya geldiğinde bu kaplamayı üzerinden atar. Kanseri yok etmek için kemoterapiyi

serbest bırakır. Çünkü, vücutta oksijensiz tek alan, kanserli bölgedir.

Kanser hücresini aç bırakmaya çalışan besin terapileri de vardır. Kanserin ne sevdiğini bilen hasta, bunları yemekten kaçınır. Kanser, çiğ

yiyeceklerdense, pişmiş yiyecekleri sever. Pişirme işlemi, besinlerdeki enzimleri ve vitaminleri yok etmektedir. Bir de, kanserin şeker sevdiğini

aklınızdan çıkarmayın. Kanserinizi sevmiyorsanız, onu beslemeyin!



Şeker yerine tatlandırıcı kullanmak çözüm değil Şeker yerine tatlandırıcı kullanmayı düşünüyorsanız, başka bir tuzağa düşmüş olursunuz.

Tatlandırıcıların da vücuda ciddi zararları olduğu, yapılan araştırmalarla kanıtlandı. Örneğin, Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), sakarin içeren her

türlü gıda maddesinin üzerine " Sağlığa zararlıdır. Hayvanlar üzerinde yapılan testlerde kansere yol açmıştır." ibaresinin konmasını şart koştu.

Aspartam ve sükraloz gibi diğer tatlandırıcılar da yan etkileri nedeniyle uzak durulması gereken gıdalar arasında. (Editörün notu: Ama maalesef hiç

birinin üzerinde böyle bir ibare yok).

Kaynak: International Wellness Directory



Son iki yüzyıldır şeker tüketimi nasıl arttı?

İngiltere'de 1815'de 5 kg cıvarında olan kişi başına yıllık çay şekeri tüketimi 1970'de 50 kg'ın üzerine çıkmıştır. 1970-2000 yılları arasında ABD

vatandaşları önceki yıllara oranla yılda 100 litre daha fazla şekerli meşrubat tüketmişlerdir.



Türkiye'deki durum da artık çok farklı değildir. Çocuğu ile büyüğü ile çılgınca şeker ve beyaz un kullanılmaktadır. Bütün bu bilgiler kanserlerin

niçin arttığını göz önüne açıkça sermektedir.



Aşağıdaki tedbirlerle kanserlerin en az üçte ikisi önlenebilir;



* Un ve şekerden kaçınarak insülin direncini yenin.

* Hiçbir şekilde tatlandırıcı ve tatlandırıcı içeren 'light' hafif yiyecek ve içecek tüketmeyin.

* Katkı maddesi ilave edilmiş, paketlenmiş gıdaları yemeyin. Taş devri diyetini uygulayın.

* Bol taze sebze ve meyve yiyin.

* Yeterli omega-3 alın; ayçiçeği, mısır, soya, pamuk ve margarin gibi yağları diyetinizden çıkartın. Bunların yerine zeytinyağı ve doğal hayvani

yağları (tereyağı, iç yağı ve kuyruk yağı) yiyin.

* Kefir, yoğurt, turşu, sirke, nar ekşisi ve boza gibi probiyotiklerden (faydalı mikroplar) zengin gıdalarla beslenin.

* Özgür dolaşan hayvanların etini ve yumurtasını yiyin.

* Pastörize sütlerden mümkün olduğunca kaçının. Kutu sütü tüketmeyin. Mümkünse marda (?) sütü kullanın. Süt yerine süt ürünlerini (yoğurt, peynir)

tercih edin.

* Günde iki diş sarımsak ve/veya 1 baş kuru soğan tüketin.

* Günde 1-2 tatlı kaşığı zerdeçal tozu tüketin.

* Yeşil ve siyah çay tüketin (şekersiz!!!!).

* Stresten uzak durun.

* İyi uyuyun.

* Çevresel toksinlerden ve sigaradan uzak durun.

* D vitamini düzeylerinizi yükseltmek için dengeli bir şekilde güneşlenin ya da D vitamini takviyesi alın.

* Yeteri derecede egzersiz yapın!!!!

* Aşırı alkol kullanmayın.

* İşlenmiş soya ürünü yemeyin.

* Yemekleri geleneksel yöntemler (buğulama, buharda pişirme) ile pişirin. Turbo fırınlar da kullanılabilir.

* Hızlı pişirme yöntemleri (mikrodalga gibi) besin kayıplarına yol açar; ayrıca kanserojen olabilirler !!!!

* Daha çok toprak (güveç), cam ya da kalaylı bakır kapları tercih edin. Emaye ve çelik tencere daha sonraki tercihlerdir.

* Teflon ve alüminyumu ise kesinlikle kullanmayın.



Prof. Dr. Ahmet AYDIN

İÜ Cerrahpaşa Tıp Fak.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD

Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı   

Toyota Club Türkiye

Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« : Ağustos 07, 2009, 14:08:01 »

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Achtung! Adolf Hakkı ohne Toyota Yaris Twin-Turbo
  • Araç: ---
  • Kan Grubu: B+
  • 17 kere teşekkür etti
  • 41 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #1 : Ağustos 07, 2009, 14:49:30 »
Paylaşım için teşekkürler Umur. Çok faydalı bilgiler var. Demek ki hamur işlerinden biraz uzak durmam gerekecek :)
Folgsamkeit macht frei...

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2904 kere teşekkür etti
  • 3269 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #2 : Ağustos 07, 2009, 16:31:51 »
  Faydalı paylaşımlar Umur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • ZZE-112 den sonra makyajlı dizel...
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: 0+
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #3 : Ağustos 07, 2009, 23:01:22 »
Paylaşım için teşekkürler Umur. Çok faydalı bilgiler var. Demek ki hamur işlerinden biraz uzak durmam gerekecek :)

Beni de en çok bu etkiledi Hakkı abi :):)


Teşekkürler Hakan abi :)
  Faydalı paylaşımlar Umur.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 3 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #4 : Ağustos 07, 2009, 23:14:01 »
  Paylaşım için teşekkürler.
Kanser çok çeşitli belirtileri olan bir hastalık. Bazen bu belirtiler diğer hastalıklarla karıştırılıyor.Bazen de gerekli tahlillerin zamanında yapılmamasından iş işten geçmiş oluyor.Geç teşhiş edildiğinde ise bazı türleri çok çabuk ilerliyor. Bilhassa genç arkadaşların sigara gibi bazı zararlı maddeleri zamanında bırakmaları, ileri yaştaki riskleri ortadan kaldıracaktır.
98 Corolla 1.6 GLI Special


Düşüncelerle karşılaşınca,zayıflar korkar,aptallar karşı gelir,akıllılar karar verir,ustalar da yönetir.
''Mme Jeanne Roland''

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Çakma Jaguarım :DD
    • AUTORALL
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B-
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #5 : Ağustos 08, 2009, 23:46:39 »
Çok teşekkürler gerçekten güzel paylaşım.Her yerde az çok bişeyler söyleniyor ama kafada tam olarak nasıl dikkat edileceği hakkında pek bilgi yok.Bu yazının faydası olacağına eminim.
(Volkswagen Transporter) {53} 240D MERCEDES (Toyota Corolla 00)
Sevdaluk ede ede       Ben daha dayanamam
Yandı yüreğim yandı    Can boğaza dayandı

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • Kilometre: 16000
  • Model Yılı: '11
  • 97 kere teşekkür etti
  • 36 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #6 : Ağustos 09, 2009, 15:54:47 »
Çok güzel gerçekten teşekkürler
((2017  COROLL@...ADVANCE MDS    * 2018-         ))
(( 2011 COROLL@...ELEGANT  A/T    * 2015-2017 ))
(( 2006 COROLL@...SOL                        * 2009-2015))
(( 2000 COROLL@...TERRA SPECIAL  * 2006-2009))

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Fanatik Toyotacı
  • ****
  • Corolla 1.4 D4D Comfort
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • 1 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #7 : Ağustos 09, 2009, 16:07:54 »
Lütfen sigarayı bırakın!!!
Amatörler ekipmanları için endişelenir, profesyoneller para için endişelenir, ustalar ışık hangi açıdan geliyor diye endişelenir.
http://www.resimupload.com/ds913095222_dscf0904.html

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • "ne alırsan al japondan vazgeçme"
  • Kan Grubu: A+
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #8 : Ağustos 14, 2009, 03:48:35 »
güzel bir paylaşım. teşekkürler
şuanki aracım "tabanvay"

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Two Brother One Fate (Babo'Leee And Toyota)
    • Otomobil'den Detay
  • Kan Grubu: A+
  • 3 kere teşekkür edildi
Ynt: Vücudunuzda kanserin beslenmesine izin vermeyin!
« Yanıtla #9 : Ağustos 14, 2009, 04:06:23 »
Umur teşekkürlerde bu yazdıklarını türkiye şartlarında uygulamak biraz zor
Bana saygı nutuğu atanlar.Önce kendi yaşınıza fiziki olarak değil,Beyin olarak gelin.....
http://fc04.deviantart.net/fs12/i/2006/301/c/5/Toyota_Trueno_AE86__by_AEvsFD.gif