Konu: Arabalarımıza isim verelim

[(Gizli Üye)]

çok dogru söylüyorsunuz.. bu konu için herkes - alkış vericek ama... sizin oglunuz olsa ve yırtınsa araba için ne yaparsınız. ben isteyerek vermiyorum arabayı... kendiside rahatsız ehliyetsiz araba kullanmaktan.. baba yaşımı büyütelim deyip duruyor...

Hocam Allah aşkına halen yaptığınız şeyi savunuyorsunuz. Benim babam dolmuş şoförü, ilk okul 3. sınıftan itibaren tüm tatilllerimi Ulus-Abidinpaşa hattın babamın yanında geçirirdim. Dolmuşun A'dan Z'ye herşeyini bilirdim ama birkez ileri almama bile izin vermemişti. Düşünün herşeyini bildiğim, vites geçiş sesine hasta olduğum dolmuşu birkez kullandırmamıştır. Ben bugün babama teşekkür ediyorum o zaman izin vermediği için çünkü şimdi de ben benim arabayı kullanmak istediğinde ona izin vermiyorum (çünkü'den itibaren olan kısım ortamı yumuşatmak için yazılmıştır).

[(Gizli Üye)]

bir gün ufak bir kaza yapar o zaman görür anyayı konyayı sonra yemin eder; "bir daha ehliyetsiz geçmek yok direksiyona"

bizzat yaşanmıştır, ucuz atlatılmıştır..

[(Gizli Üye)]

İlkokula 3 - 4 giderken babam kucağına oturtturur, direksiyonu kullandırırdı. Boyum yetişmeye başlayınca sürmeyi öğretti. 7. sınıfta araba kaçırıyordum gerisini siz düşünün. Lise 2'de el freni çekerek dönmeye bile çalıştım. bunların bütün sorumlusu babamdı aslında. Çok küçük yaşta öğretti araba sürmesini. Ve işe giderken evde bırakırdı arabanın anahtarını. O yaşlarda işin sonunu düşünecek mantığa sahip değildim. Araba sürmenin o hazzını hiçbirşeye değişmezdim o zamanlar. Babamın kötü niyeti yoktu aslında ama bunları düşünmesi gerekirdi. İlerde çocuğum olursa , nasıl gerekiyorsa öyle öğrenmesi için elimden geleni yaparım. 18 yaşından önce direksiyona geçmek yok.

[(Gizli Üye)]

bir gün ufak bir kaza yapar o zaman görür anyayı konyayı sonra yemin eder; "bir daha ehliyetsiz geçmek yok direksiyona"

bizzat yaşanmıştır, ucuz atlatılmıştır..

Bir musibet bin nasihattan iyidir.

[(Gizli Üye)]

Bir musibet bin nasihattan iyidir.

kesinlikle öyle..o yüzden asla nasihat etmem, bana çok nasihat ettiler çünkü, hiç kaçırmazdım araba çünkü istediğimde veriliyordu, bir akşam vermediler, ben de kaçırdım, bende 7. sınıftan itibaren anahtarı vardı şu an kullandığım arabanın, o kaçırdığım gece çok çok ufak bir kaza yaptım, başka bir aracın karışmadığı, bugün olsa gülerek karşılayacağım..ama o gün anladım bu işin şakası olmadığını, tövbe ettim kullanmam dedim...hoş, yine kullandım ama o nasihatleri zerre dinlemedim...yaşamadan öğrenilmiyor bazı şeyler, mümkün olan en iyi sonuçlarla öğrenilmesi dileğiyle

[(Gizli Üye)]

Ayrıca bu işlerin kesinlikle şakası olmuyor. Babam yozgatta bir torosa yandan 90 kilometreyle vurmuştu. İçinden 17 yaşında çocuk çıktı arabanın. Tarlaya babasına yemek götürüyormuş çocuk. Devamında neler olduğunu tahmin edebilirsiniz. Babası mahkemelik olmuştu, allahtan çocuğa birşey olmadı

[(Gizli Üye)]

   Ali senin arabanın adı neydi?

[(Gizli Üye)]

İlk arabamız  87 Şahindi  tam hatırlamıyorum 96 senesinde  sattık o zamanlar  oğuzhan  kardeşiminde  dediği  gibi  babamın  kucağına  oturup sadece  direksiyonu  tutardım ki zaman  zaman  babamın  mudahelelerde  bulunduğunu  hatırlıyorum.  ortaokul  zamanımda  yine   babamın  kucağındayım bu kez  direksiyon  tamamıyle  bende  gaz  pedalıda oyle   fakat tembih   tembih   üstüne ( fazla  basma  diye) lise zamanımız  geldi kan   kaynamaya  başladı tabikii erkek  çocuğusun  araba  ilgi  merak o biçim... Renault 19 europa  vardı biçim  evin tam   karşısı  boş  kumsaha  babam   işten  geldikten  sonra  arabayla   o kumsahada  bikac  tur atardık ( babam  yanımda  tembihler  devam) araba artık  tamamıyle bende. lise  son  zamanı   artık  piştiğimi  düşünen  ben  baba  evde araba  bende  ben  dışarda. birçok genç gibi  bende araba  kaçırdım ve  o zamanlarda   yan  vermeye  dönmeye  hoplatmaya çıplatmaya  meraklıydım arabayı( Boş alan, tarla)! o zamandan  bu zamana  her zaman akrobasi hareket  peşindeydim  araba  uzerinde( el freni, slalom vs.)bir  gun (1ay önce) yine  bu  boş alana  giderken aklıma  alana  el freniyle  girmek  geçti. 2  kaldırım arası  boşluk  kaymak gibi  asfalt   çektim  el frenini  ve tretuvar'dayım. 
Oysaki  herşeyi  biliyordum  ya, arabanın  arkası  sağa   kaydığında direksiyonuda  sağa  çevirecektin. demekki  oyle   olmuyomuş. boş zamanlarda  araba   kayarken  frene  basmıyacağını biliyorken  bu  baskılı zamanda da  çok  kısa  bir sure  içerisinde  bilmen  ve  uygulaman  gerekiyormuş.

Simülasyon  başka  gerçek  başkaymış...

Tabi  bu  bana  ders  oldu.
Geçirilen en kötü tecrübeler en faydalı olanlardır. (Thomas Wilder ) sizce  bir daha  yapar mıyım?  hayır  o  500TL yi başka  yerde  kullanıcam.  bu arada  araç  hala  onden   içerde  ( iyiki corolla'sın    )

içimden   geldi  paylaşayım  istedim arkadaşlar

Not: bu  anlatılanlar  tamamiyle  trafiğe  kapalı( tarla,arazi vb.) gibi  yerler   olup  hiçbir  kimseyi  tehlikeye   sokucak  bir  durum   ile  karşı karşıya  gelinmemiştir.

[(Gizli Üye)]

   Ali senin arabanın adı neydi?

Gümüş dedim ama ASiYe olarak da bilinir.

[(Gizli Üye)]

Forumda sayımı herkes bilir büyüklerime birşey söylemem ama Barışın kime çektiği belli oldu yanlış anlaşılmasın.... önceki sayfada da yorum yaptım bunu herkes yapıyor ama forumda dile getirmeye gerek yok Muzaffer abi hala sadece oraya gitti kısa mesafe gitti vesaire diyorsunuz bence gerek yok yaptığı yanlıştı deyip konuyu kapatabiliriz bence

Tabiki ehliyetsiz araba kullanan milyonlar var, özellikle kıyılamayan küçükler bizime evdede var Barışla aynı yaşıt bizde tabiki araba kıskanmadan veriyoruz erek babam gerekse ben benim kardeşim forumda dillendirmiyordu bunu ama Barışın şöyle bir huyu vardı sürekli ehliyetsiz araç kullandığını dile getirir birde ergenliği verdiği ateş olunca içinde iyisataştı herkese Sonra sonu biraz kötü oldu

[(Gizli Üye)]

senelerce evdeki 2. arabanın anahtarı vestiyerde asılı durdu. araba kullanmayı bilmeme rağmen bir kez bile anahtara dokunmadım. (arkadaşların ve en kötüsü kız arkadaşların aklımı çelmeye çalışmasına rağmen) bence ailelerin 15-16 yaşındaki çocuklarına araba kullanmayı öğretmeleri(trafiğe kapalı bir alanda olması şartıyla) ilerisi için mantıklı fakat bu çocukların başlarını belaya sokup sokmamaları kendi karakterleriyle alakalı. sonuçta her araba kullanmayı bilen genç trafikte ehliyetsiz dolaşmıyor.

[(Gizli Üye)]

bir gün ufak bir kaza yapar o zaman görür anyayı konyayı sonra yemin eder; "bir daha ehliyetsiz geçmek yok direksiyona"

bizzat yaşanmıştır, ucuz atlatılmıştır..

türkay onu yaşadı.. istanbul yolunda 10 veya 20 ile giderken önüne bakmadıgı için çarptı arabaya allahtan adam anlayışlı çıktı zaten hasar yoktu yolumuza devam ettik.. tabi barış yan koltuga geçti... ve o olayda çok korkmuştu polis gelcek o olcak bu olcak diye... ve ondan sonra 2-3 ay araba kullanmadı, kullanmak istemedi....

senelerce evdeki 2. arabanın anahtarı vestiyerde asılı durdu. araba kullanmayı bilmeme rağmen bir kez bile anahtara dokunmadım. (arkadaşların ve en kötüsü kız arkadaşların aklımı çelmeye çalışmasına rağmen) bence ailelerin 15-16 yaşındaki çocuklarına araba kullanmayı öğretmeleri(trafiğe kapalı bir alanda olması şartıyla) ilerisi için mantıklı fakat bu çocukların başlarını belaya sokup sokmamaları kendi karakterleriyle alakalı. sonuçta her araba kullanmayı bilen genç trafikte ehliyetsiz dolaşmıyor.

çok dogru söylüyorsunuz bizim aracında yedek anahtarı evde durur.. ama bikere bile benim haberim olmadan arabayı kullanmamıştır... ben yanındayken arabayı vermemin tek sebebi birşey oldugunda müdahele edebilmemdir....

[(Gizli Üye)]

türkay onu yaşadı.. istanbul yolunda 10 veya 20 ile giderken önüne bakmadıgı için çarptı arabaya allahtan adam anlayışlı çıktı zaten hasar yoktu yolumuza devam ettik.. tabi barış yan koltuga geçti... ve o olayda çok korkmuştu polis gelcek o olcak bu olcak diye... ve ondan sonra 2-3 ay araba kullanmadı, kullanmak istemedi....
çok dogru söylüyorsunuz bizim aracında yedek anahtarı evde durur.. ama bikere bile benim haberim olmadan arabayı kullanmamıştır... ben yanındayken arabayı vermemin tek sebebi birşey oldugunda müdahele edebilmemdir....

Muzaffer abicim ya anlamıyorsunuz yada anlamak istemiyorsunuz Size konuyu dillendirmeyin dedikçe siz anlatıyorsunuz....

Alın üst satırda kendi yazdığınız şeyler hakkınızda delil olabilir en basitinden  

[(Gizli Üye)]

türkay onu yaşadı.. istanbul yolunda 10 veya 20 ile giderken önüne bakmadıgı için çarptı arabaya allahtan adam anlayışlı çıktı zaten hasar yoktu yolumuza devam ettik.. tabi barış yan koltuga geçti... ve o olayda çok korkmuştu polis gelcek o olcak bu olcak diye... ve ondan sonra 2-3 ay araba kullanmadı, kullanmak istemedi....

benimki öyle basit değildi, büyük yoktu yanımda, 4 arkadaş bir kaza yaptık, kırmızıda duranlara çarpmayım diye direksiyonu refüje kırdım, refüjde rögar kapağı vardı orda asılı kaldı araba, kırmızıda polis bekliyordu, görmedi allahtan! 4 arkadaş asılı kalan arabayı kaldırıp yola indirdik..ondan sonra onlarca kez deneyip kaldıramadık egsoz dağıldı,kaputun direkleri yamuldu...maddi hasarlı bir kaza atlatsın da siz de akıllanın o da..

[(Gizli Üye)]

.....

[(Gizli Üye)]

Arkadaşlar arabanıza hiç isim takarmıydınız

Benim ilk aracım eski kasa megan idi ve adınıda esperanza koymuştum.Şimdi ise allah bana bir beyaz  corolla almayı nasip etti onunda adını tornado koydum, hatta arkadaki corolla yazısını çıkarıp aynı fontta tornado yazmayı düşünüyorum ne dersiniz hoş olmamı?

Zorro filminin çok etkisinde kalmışım herhade

[(Gizli Üye)]

Kolpa diyorum ben.

[(Gizli Üye)]

çok klasiktir ama babam 92 model 190E vardı beyazdı ona beyaz güvercin.2002 siyah pathfinder vardı ona da kara şahin derdi.

[(Gizli Üye)]

Bu konu sanki daha evvel açılmıştı...

Corollama, corollacığım derim. Genelde uzaktan baktığımda aslanım derim, içine oturduğumda canavar canavar derim. Fakat genel adı corollacığımdır.

[(Gizli Üye)]

Bu konu sanki daha evvel açılmıştı...
...

Bu konuyu 3. kez birleştiriyorum