Konu: Araba ile yarı Avrupa Turu

[(Gizli Üye)]

Trafik ve Yollar

Toplu Taşıma


*Trafik ve Yollar ile Toplu Taşıma yazıları eklenmiştir. 23.08.2016 23.46

[(Gizli Üye)]

Konaklama ve Arabada Kalma
http://mutlutekir.blogspot.com/2016/08/konaklama.html

Yeme & İçme
http://mutlutekir.blogspot.com/2016/08/yeme-icme.html

Güvenlik ve İnsanlar
http://mutlutekir.blogspot.com/2016/08/guvenlik-ve-insanlar.html

Siyaset
http://mutlutekir.blogspot.com/2016/08/siyaset.html

Bütçe
http://mutlutekir.blogspot.com/2016/08/butce.html

Yazıları eklenmiştir.  26.08.2016 02.02

[(Gizli Üye)]

Çok güzel gezi olmuş Mutlu.
Bizde başlangıç olarak Kosova-Saraybosna gibi yakın mesafe tatili yapmayı düşünüyoruz. Kendi arabamız ile gitmeyi planlıyoruz ama o zaman geldiğinde geniş bir araştırma yapıp öyle gideriz artık

[(Gizli Üye)]

Çok güzel gezi olmuş Mutlu.
Bizde başlangıç olarak Kosova-Saraybosna gibi yakın mesafe tatili yapmayı düşünüyoruz. Kendi arabamız ile gitmeyi planlıyoruz ama o zaman geldiğinde geniş bir araştırma yapıp öyle gideriz artık

Sağolasın abi. Mayıs'a belki 1 haftalık mini avusturya, macaristan, slovakya yapabilirim ben de, yine araba kiralayıp yatmalı olacak şekilde. Daha zevkli oluyor bence.
Gideceksen de Yunanistan'dan schengen vizesi alıp Yunanistan'dan çıkış yapmak daha güvenli olur diye düşünüyorum.

[(Gizli Üye)]

Sağolasın abi. Mayıs'a belki 1 haftalık mini avusturya, macaristan, slovakya yapabilirim ben de, yine araba kiralayıp yatmalı olacak şekilde. Daha zevkli oluyor bence.
Gideceksen de Yunanistan'dan schengen vizesi alıp Yunanistan'dan çıkış yapmak daha güvenli olur diye düşünüyorum.

Kardeşim avrupa vizesini Yunanistan'a gidip aldı. Sabah İstanbul'dan  Yunanistan'a gidip vizesini alıp akşam tekrar İstanbul'a geri döndü

Şuan ki sohbetimizde hanımla planımız tavan bagajı alıp Doblo ile gitmek. Araba büyük ve geniş olduğu için araç içi konaklamamız da rahat olur diye düşünüyoruz. Çadırımız da var zaten. Kamp yerlerini tespit edip ona göre de bir konaklama planı yapılabilir.
Şubat ayında hanımın Frankfurt'ta  bir haftalık fuarı var. Ben ve oğlumda eşlik edeceğiz inşaallah. Biletlerimiz alındı sadece pasaportlarımız kaldı. iİşyerinden iki gün izin aldık ama bilet alımını yapan personel hanıma Cumartesi bana ve oğluma da pazar günü almış. Mecbur Cumartesi biletini yakıp (promosyon biletmiş) Pazar'a bilet alacağız. Bu nedenle toplam 3 gün gezme fırsatımız olacak. Köln-Bonn-Koblenz (teyzem ve kuzenlerim var) gezeceğiz inşaallah

[(Gizli Üye)]

Kardeşim avrupa vizesini Yunanistan'a gidip aldı. Sabah İstanbul'dan  Yunanistan'a gidip vizesini alıp akşam tekrar İstanbul'a geri döndü

Şuan ki sohbetimizde hanımla planımız tavan bagajı alıp Doblo ile gitmek. Araba büyük ve geniş olduğu için araç içi konaklamamız da rahat olur diye düşünüyoruz. Çadırımız da var zaten. Kamp yerlerini tespit edip ona göre de bir konaklama planı yapılabilir.
Şubat ayında hanımın Frankfurt'ta  bir haftalık fuarı var. Ben ve oğlumda eşlik edeceğiz inşaallah. Biletlerimiz alındı sadece pasaportlarımız kaldı. iİşyerinden iki gün izin aldık ama bilet alımını yapan personel hanıma Cumartesi bana ve oğluma da pazar günü almış. Mecbur Cumartesi biletini yakıp (promosyon biletmiş) Pazar'a bilet alacağız. Bu nedenle toplam 3 gün gezme fırsatımız olacak. Köln-Bonn-Koblenz (teyzem ve kuzenlerim var) gezeceğiz inşaallah

Doblonun arkasına yatak atılırsa 1 salon salomanje olur abi.  Yazın Avrupa'daki kamp yerleri tercih edilebilir, çok kaliteliler, havuzları var. Avrupalılar karavan ve kamp yapmayı seviyorlar çünkü.

Gittiğin 2-3 gün olacağı için her yer farklı gelecektir de abi, biraz daha zamanın olsa yine mi Altstadt öff moduna girerdin. O nedenle Köln'ü Düsseldorf'u gezmeni öneririm. Kölner Dom'un tepesine çıkmanı tavsiye ederim. Sonuçta bu 2 şehir NorthRhein Westphalia eyaletinin en büyük 2 şehri, Düsseldorf da başkenti.

Düsseldorf'ta Rheinturm (Radyo kulesi), stadttor (şehrin kapısı), içerisine girmesen de K21, Kunstsammlung Nordrhein-Westfalen  binayı ve etrafındaki huzurlu parkı, Königsallee (denilen ortası nehirimsi havuz yapılmış son derece lüks markaların dükkanlarının bulunduğu yer), Heinrich Heine Alle metro istasyonunda inip de Altes Rathaus (Altstadt) ve civarını görmeden, Düsseldorf Hauptbahnhoff dan inip karşısından hafif raylı taşımaya aktarma yapıp 1 durak ötesindeki Worringer Platz durağında inip Yede Gör'de soslu döner yemeden sakın dönme. Yede gör ayak üstü bir yer ama, tadını hala unutamam. Türkiyede 4-5 dönerde yiyebileceğin eti 1 döner içinde yemek muazzam... Aç karnına hiç iyi olmadı bu. 
Bunlar dışında Almanların AVM kültürü yok fazla, eğer görmek isterseniz şehrin güneyinde Düsseldorf Bilk istasyonunun yanında Arcaden denilen bir alışveriş merkezi var. Bir sürü markayı ucuza bulmak mümkün orada. Fazladan vakit bulabilirsen Japon bahçesi var, EKO-Haus der Japanischen Kultur  adında. Bir de gitmeye fırsat bulamadım Benrath Saray, Schloss Benrath. Ben çok etkilendim fotoğraflardan ama fırsat bulamadım. İçi son derece lüks ilgini çekerse gidebilirsin.

Köln'de de arkadaşlarla gidebildiğimiz için Kölner Dom (Katedrali) dışında bir yer göremedik. Ama listemde ekli olan yerler şunlar :  Hohenzollernbrücke (köprü), Kölner Dom etrafındaki müzeler, DITIB-Zentralmoschee Köln isimli son derece modern inşa edilmiş cami, Altstadt Süd denilen güney eski merkez gezilebilir.

Şehirlerarası ulaşım çok pahalı. Kontrol yok zannetme, eğer yakalanırsan ve ceza yersin. Şehiriçi ulaşımda göze alınabilir bir risk de şehirlerarası ulaşımda zor. Şehiriçinde eğer kontrolcü binerse veya kontrol etmeye başlarsa bir sonraki durakta hemen inebilirsin, duraklar da kısa olduğundan sıkıntı olmuyor. Araba ile gezilebilecekse park yerleri bedava bulunamayabiliyor. Şehiriçi ulaşımı da günlük sınırsız alırsan daha maliyetli olur.

[(Gizli Üye)]

Hanım tam bir müze tutkunu. Köln onun için biçilmiş kaftandır o zaman Köln'de ki ünlü Katedral'i görmeyi çok istiyorum. Yaklaşık 20 yıl önce Hacı dayım bile yapıdan etkilenip önünde fotoğraf çekmişti

Bu arada yazıyı hızlı okuyunca Yede Gör'ü almanca gibi okudum sonra dönüp bir daha okuduğumda dönerci adı olduğunu gördüm

Gezi işinde kuzenlerime güveniyorum. İyi rehberlik edeceklerine eminim (inşaallah  )
Şehirler arası olarak adreslerini alabilirsek belki hanımın halasını ziyarete gidebiliriz. Araba sıkıntısı yaşayacağımı sanmıyorum
A6 3.0 TDI Quatro, Golf5 ve 6, A4 ve A3 var. Alırım birinden daha doğrusu sahibi ile beraber alırım birini beraber gider geliriz

Az çok bilgin vardır. Kosova, Bosna Hersek, Makedonya taraflarına arabayla mı gitmek daha iyi olur yoksa uçakla gidip araba mı kiralamak daha mantıklı olur?
Biz geze geze göre göre gitmek birçok farklı yer görmek istiyoruz. İşin sadece Bulgaristan tarafı beni düşündürüyor. Malum mafya çete kaynayan bir ülke

[(Gizli Üye)]

Hanım tam bir müze tutkunu. Köln onun için biçilmiş kaftandır o zaman Köln'de ki ünlü Katedral'i görmeyi çok istiyorum. Yaklaşık 20 yıl önce Hacı dayım bile yapıdan etkilenip önünde fotoğraf çekmişti

Bu arada yazıyı hızlı okuyunca Yede Gör'ü almanca gibi okudum sonra dönüp bir daha okuduğumda dönerci adı olduğunu gördüm

Gezi işinde kuzenlerime güveniyorum. İyi rehberlik edeceklerine eminim (inşaallah  )
Şehirler arası olarak adreslerini alabilirsek belki hanımın halasını ziyarete gidebiliriz. Araba sıkıntısı yaşayacağımı sanmıyorum
A6 3.0 TDI Quatro, Golf5 ve 6, A4 ve A3 var. Alırım birinden daha doğrusu sahibi ile beraber alırım birini beraber gider geliriz

Az çok bilgin vardır. Kosova, Bosna Hersek, Makedonya taraflarına arabayla mı gitmek daha iyi olur yoksa uçakla gidip araba mı kiralamak daha mantıklı olur?
Biz geze geze göre göre gitmek birçok farklı yer görmek istiyoruz. İşin sadece Bulgaristan tarafı beni düşündürüyor. Malum mafya çete kaynayan bir ülke

O yüzden abi arabayla çıkacaksan Yunanistan'dan çıkmak daha mantıklı. Sırbistan'ı da gündüz gözüyle çıktın mı tamamdır diye düşünüyorum.
Kosova, bosna, makedonya tarafında şahsen ben arabayla gitmeye cesaret edemem. Kaza olsa ufak da olsa kasko yardım etmiyor, tek başınasın. Yaptırdın diyelim, Türkiye'ye döndüğünde evrakları versen de kasko şirketi onay vermeyebiliyor. 1-2 hafta için araba kiralamak çok fazla olmaz diye düşünüyorum. İnsanın içi rahat olur en azından. Bir sıkıntı olsa kasko şirketini ararsın sıkıntı çözülür. Avis uygun fiyat veriyor genelde, güvenilir de.

[(Gizli Üye)]

Bi canlandıralım bu konuyu. Bir türlü fotoğraflarla birlikte güzel bir yazı yazacak vakit bulamadım. Maalesef yazılar fotoğrafsız, fotoğraflar da ayrı ayrı yazısız kalacak gibi gözüküyor.

Aşağıdaki linklerde gezilecek yerler olarak işaretlediğim yerlerin listesini bulabilirsiniz. Birbiri ardına yazılan yerler, birbirlerine yakın yerlerden oluşmaktadır. Girintili olarak altına yazdığım yerler ise üstündeki yerin şehiriçindeki gezilecek yerlerdir.

Almanya Gezilecek Yerler Listesi
http://mutlutekir.blogspot.com.tr/2016/09/almanya-gezilecek-yerler-listesi.html

İtalya Gezilecek Yerler Listesi
http://mutlutekir.blogspot.com.tr/2016/09/italya-gezilecek-yerler-listesi.html

İsviçre Gezilecek Yerler Listesi
http://mutlutekir.blogspot.com.tr/2016/09/isvicre-gezilecek-yerler-listesi.html

[(Gizli Üye)]

6 günlük Frankfurt ve 4 günlük Köln seyahatimizi yaptık döndük memlekete.

2 yaşındaki oğlum ile gezebildiğimiz kadar gezmeye çalıştık.
Frankfurt şehir içi ulaşıma 1 gün dışında hiç ücret ödemedik. Ambiante fuar katılımcısı olduğumuz için verilen seyahat kartı ile dolaştık. Nüfusu İstanbul'a oranla az olduğu için gürültü konusunda gayet rahattım.

   Köln'de ise tam istediğimiz gibi gezemeksekte keyifli bir gün geçirdik. Katedral'e gittik. Restorasyon çalışması olduğu için yukarı çıkamadık. Zaten çocukla çıkmamız da biraz zor olacaktı. Oğlum Can Katedralin içinde çok eğlendi. Söndüreceği bir sürü mum vardı (doğum günü pastalarında ki mumları söndürmekten tecrübeli)

   Almanlar pasta ve ekmek konusunda mükemmel işler çıkarıyorlar. Her yerde mutlaka bir hemşehrimiz bulunuyor. Hemşehrimizin de önerisiyle Katedral görüntülü Waffle pasta ve vanilya hamburger pasta aldık. İnsanın ruhunu ve midesini okşayan bir çok yiyecek olsa da likör, domuz jelatini gibi etken maddeler nedeniyle herşeyi alamıyorsunuz tabi

   Fiyatlar etiket olarak Türkiye ile aynı. Hatta bazı şeylerde Türkiye'den daha ucuz. Tabi etiketleri TL'ye çevirirseniz pahalı oluyor.
Hangi lokantaya giderseniz gidin porsiyonlar dolu dolu geliyor. Mesela döner mi yemek istiyorsunuz? Gelen bir porsiyon döneri, pideyi veya kebabı tam olarak bitiremiyorsunuz. Türk lokantaları dışında Morocco mutfağından, balık lokantalarından(alkol ile pişen ürünler de var. Siparişten önce mutlaka sormalısınız) da istifade ettik.
   Et çok ucuz. Kuzu pirzola 6,99€, süt dana pirzola 7,99€. Teyzemler genelde çiftliğe gidip islami usullere göre küçük hayvan kestiriyorlar. Böyle daha da uyguna geliyormuş. Markette sebze fiyatları etikete göre ülkemize göre daha uygun. Burada şuan kapya biber 8 TL iken orada 2,50 €. Ama ülkemizde ki 1-2 kilo alınmıyor herşey. Küçük miktarlar şeklinde alınıyor. Parayı koruma kanunu bizde de var Almanya'da da var. Orada bu kanun uygulanıyor. Frankfurtta cebimden para çıkartıp ödeme yaptığımda kasiyer Türk müsün diye sordu Kasiyer abla da Sivas'lıymış Paralar gıcır gıcır sanki yeni tedavüle çıkmış gibiler.
   Teyzemlerin yaşadığı Westerwald bölgesinde çeşme suyu rahatlıkla içilebiliyor. Kireçsiz ve hafif bir suyu var. Pınardan içer gibi kana kana içebilirsiniz. Frankfurt'ta kaldığım 6 gün boyunca tek sıkıntım çay oldu Otelde envayi çeşit çay bulunmasına rağmen hiçbiri damak zevkime uymuyordu. Türk bakkalı gördüğümde gidip Çaykur çay aldım ama nafile. Sorun çayda değil su'daymış. Westerwald'e gittiğimde doya doya çay içtim
  Kahve alışkanlıkları çok fazla. Bizde çay ne ise onlarda da kahve o. Ben normalde kahveyi sade içerim ama Almanya'da mecburen az da olsa süt kullanmak zorunda kaldım. Buna rağmen kahveleri çok güzel.
   Otobanlarda, otobüs,metro ve tramvay duraklarında turnike gişe falan yok. Şehir içi toplu taşımada biletler makinadan alınıyor. Araçlara binişlerde her hangi bir kontrol falan yok. Taşıma firmasının denetmenleri her an her dakika  kontrol yapabiliyorlar. Biletsiz yolculara uygulanan ceza 50€'dan başlayıp hapis cezasına kadar gidebiliyor. Cüzdanımı otelde unuttuğum akşam denetim oldu. Ücretsiz biniş kartımda cüzdanımdaydı. 3 denetim görevlisi ailem hariç vagondaki herkesin biletini kontrol etti. Oğlumun yanağını okşayıp gittiler. İlk durakta inip diğer vagona geçtiler Yoksa 50 € ceza ödemek zorunda kalacaktım.
   Büyükşehirlerde fazlası ile A sınfı araç mevcut. Frankfurtta en çok Smart, Klön'de ise Toyota IQ kullanılıyor. Smart'lar da en çok siyah sonra beyaz, Toyota IQ ve Aygo'lar da ise en çok kırmızı renk tercih edilmiş. Park yerlerinde bütün araçlar yatay park yapıyorken Smart ve benzerleri genelde dikey park ediyorlar. Şehiriçlerinde büyük hacimli D-E-F segment araba çok görmedim desem yeridir. Biraz Passat biraz da Avensis gördüm.
   Ticari taksilerde en çok Mercedes E serisi var. E serisini daha sonra Opel Zafira ve Volkswagen Touran takip ediyor. Frankfurt'ta birkaç tane de Vito taksi gördüm. Toyota Prius göze çarpan araçlardandı. Ülkede trafiğe çıkan herkes ama herkes emniyet kemeri takıyor. Ülkemizde polisler ve şehir içi ticari araç sürücülerinin bahaneleri mevcut. Kostablerwache-Messe arası taksiye binmemiz gerekti. İran'lı bir taksiciye denk geldik. Hoşsohbet birisiydi. Sohbet ede ede gittik. Taksi ihtiyacı sebebiyle de yeni kasa E serisine binmiş olduk
   Ambulans'larda çift tonlu siren var. Normal giderken az sesli siren çalıyor. Sıkışık trafiğe yada ışıklara denk geldiğinde de yüksek desibelli siren çalmaya başlıyor. Ambulans gideceği diğer araç sürücüleri de yol verecekleri tarafı gayet iyi biliyorlar. Bizde ki gibi ambulans makas ata ata gitmiyor.
   Ödemelerde 1 sent bile kullanıyorlar. 1 sent için 100€ bile bozuyorlar. Ülkemizde 10-25-50 kuruş çıkmadığında alışverişimizi bitirebiliyorken orada böyle bir şey yok. Bonn'da yemek yedik hesap 50,10€ tuttu. Garson hesabı 50,10 olarak aldı. 19,99€ bir ürün aldık 30,01 para üstü verildi. Poşet Türki işletmeler dışında bütün market ve alışveriş yerlerinde ücretli. 10 sent ücret ödüyorsunuz poşet almak isterseniz. Frankfurt Messe'de bulunan Avm'de tuvaletler ücretliydi. 1€ ile kapı açılıyordu. Avm'ler pazar günü yiyecek içecek dükkanları için açık. Diğer mağazaların hepsi ve bütün marketler kapalı oluyor. Hafta içi kafeler pastaneler de akşam 23-01 arası kapanıyor.
   Kiralık evlerde mutfak dolapları bulunmuyor. Kiracılar taşınırken eşyaları ile birlikte mutfak dolaplarını da taşıyorlar. Mutfak dolapları olan evler genelde yeni yapılan konsept olanlar ve şehir merkezinde olanlar. Kiraları da en az 1.500€'dan başlıyor. Kuzenim 850€ kira veriyor. Evin ilk oturanı kendisi. Kiracı olanlar genelde bizde ki bol kapaklı mutfak dolapları yaptırmıyorlar. Şu an oturduğum küçük evimin mutfağında 12 kapaklı 3 çekmeceli ünite bulunuyor. Kuzenimin,teyzemin mutfağında 6-7 kapaklı dolap var. Bizde evin metrekaresine ortak alan dahil edilirken orada evin net metrekaresi hesaplanıyor. Yani doğalgaz ödemesi yapacağınız zaman evin net kullanım değeri üzerinden hesap yapılıyor. Merdiven boşluğu ve evin dışında olan kiler için ısınma bedeli ödemiyorsunuz. Kiraladığınız evin kirasına ek olarak, kapalı yada behçedeki park alanından yararlanmak istiyorsanız aylık 10€ ve üstü rakamlar (evin bulunduğu muhite göre değişiyor) ödeyerek kiralayabiliyorsunuz. Köylerde ve kasabalarda genelde ücret alınmıyor ama ilçelerde ve şehir merkezlerinde aylık otopark kirası 50€'ya kadar çıkabiliyor.

Şimdilik yazacaklarım bu kadar. Daha sonra bisiklet kullanımına da değineceğim.

[(Gizli Üye)]

 İyi gezmeler Özcan.

Ambulans için bir de bu sireni dinle, çok anlamlı olmuş.
https://www.youtube.com/watch?v=Y7ClciG3acQ

[(Gizli Üye)]

Eline, ayağına, emeğine, gezmene sağlık Özcan abi. Çok güzel özetlemişsin.
Kira konusuna değinirsek eğer Almanya'daki çoğu kişi tasarrufu benimsemiş. Çekirdek ailelerse genelde 1+1 evlerde kalıyorlar. Şehir merkezleri bizim ülkemizdeki gibi çok pahalı oluyor. Ek olarak bir de parasız park yeri bulunmuyor çoğu şehirde. Bu nedenle kiraya ek olarak bir de park ücreti ödeniyor aylık. Elektrik, su, doğalgaz da kiraya dahil oluyor bu arada genelde. Benim 2 ay kaldığım ev stüdyo daire idi ve kirası 345 euro idi.
Bu arada Frankfurt'u sevmiştim. Ücretsiz park yeri bulmak kolay olmuştu. Ama Münih'de abartmıyorum 2 saat ücretsiz park yeri arayıp bulamayıp mecburen gidip saati 2 euro olan yere parketmiştim ve vakit kaybım çok olmuştu.

Ah ah döner dedin canımı çektirdin. 

Kısmetse mayıs başında benim de bu sefer budapeşte, viyana turum olabilir inşallah.

[(Gizli Üye)]

   Mutlu dediğin gibi Frankfurt'ta park sorunu yok. Gerek ücretli ve gerekse ücretsiz birçok park yeri mevcut. Ama Köln'de ücretli-ücretsiz park yeri Cumartesi günü için imkansız seviyesindeydi.
   Ev kiraları köylerde ve kasabalarda çok uygun. 350€'ya bahçeli ve içi yapılı 2+1 ev kiralanabilir. Ama Köln merkezde en ucuz kira 700-800€'dan başlıyor. Kiralamak istediğiniz evin ayrıca ekstra maliyetleri de internet sitesinde yazıyor. 350 kira, 90 ısınma bedeli, 15€ park ücreti gibi detaylar belirtiliyor. Teyzemler 5 yıldır oturdukları eve 350€ kira veriyor ve 5 yıldır ev sahibi hiç kira zammı yapmamış :
   Dönere gelecek olursak eğer ülkemizde döneri farklı servis şeklinde yiyorken Almanya'da ki hemen hemen her lokantada servis döner, İskender, döner pizza, döner beyti, döner pide şeklinde farklı usûllerde menüler mevcut. Gittiğimiz mekanlarda ise tavuk döner, et döner ve kıyma döneri olmak üzere üç çeşit döner bulunuyordu.
   Köln festivali başlangıç dönemi olduğu için akşam şehir merkezi çok kalabalıktı. Hemen herkes kostüm ile dolaşıyordu
   Frankfurtta metroda tramvayda bile insanlar rahatlıkla alkol tüketiyordular. Denetlemenin olduğu akşam bulunduğumuz vagon iğrenç kokuyordu :<( Öğrendiğim kadarıyla Köln'de bu tarz durumlara denk gelmek neredeyse imkansızmış. Ama Frankfurt'u kimse fazla sevmiyor. Frankfurt'ta Türk mahallesinde akşamları her kavşakta
3-4 polis ekibinin beklediğini ve sürekli asayiş kontrollerinin yapıldığını gördüm. Başka ülkelere ait göçmenler falan hep bu bölgede oldukları için polis işi sıkı tutuyor.
   Frankfurt ve Köln'de şehrin neresine giderseniz gidin her yerde bisiklet yolları mevcut. Köln'de ve Bonn'da fazla göremesem de Frankfurt'ta yoğun bir şekilde bisiklet kullanımı var. Ailelere uygun birçok bisiklet, aparat ve römorklar mevcut. Şehirde Rentabike dükkanları var. Oteldeki hemşehrilerimize birkaç tane dükkanı arattım ellerinde bebek koltuklu bisiklet yoktu. Olsaydı şehri hep bisikletle gezerdim. Römork'lu kiralama ücreti fazla olduğu için tercih etmedim.
   Çocuklu kişiler ve hamile bayanlara aşırı derecede öncelikler mevcut. Frankfurt'a gittiğimiz uçak 500 kişilikti ve tam doluydu. Uçağın bütün yolcuları Messe Ambiante fuarı için gelmişti. Uçakta ve kaldığımız otelde tek çocuk oğlumdu. Pasaport kontrolünde çocuklu olduğumuz için bize öncelik tanıyıp Almanya/AB vatandaşları kapısının yan tarafından direkt polise götürdüler bizi. Eşim fuarda görevli olduğu için oğlumla Frankfurt'ta ki gezimizde çocuklu olmamdan dolayı
gittiğim her yerde öncelikli davrandılar bize. Toplu taşıma araçlarında bile yer verdiler bize Otelden tutun lokantalara kadar gittiğimiz her mekanda oğluma çikolatalar, şekerler oyuncaklar hediye edildi.
   
Yorum veya soru gelirse veya aklıma geldikçe izlenimlerimi paylaşmaya devam edeceğim. Zcnmsgl instagram hesabımdan paylaştığım bazı fotoğrafları da görebilirsiniz.

[(Gizli Üye)]

Polis çevirmesi ve daha fazlası en sondaki linkte.

Bu sefer de bir konferansta 2 bildiri sunmam nedeniyle Orta Avrupa turu yaptım denilebilir. Macaristan, Avusturya, Slovakya turu oldu. 10 gün süren bu gezide cumartesi gecesi Budapeşte'ye vardık. Konferans Budapeşte'de olacağından ve gezinin ortasındaki 3 gün orada kalacağımdan hiç durmadan araba kiralayıp (Kia Ceed 2016 1.6 atmosferik manuel) Viyana'ya doğru yola çıkmak istedim, fakat arabayla İstanbul'a havalimanına giderken Sakarya'dan itibaren başlayan dur kalk trafik yüzünden, üstüne uçağın tutmasından ötürü, bir de hava değişikliği eklenince çok kötü oldum. Aralıksız uyumuşum o gün akşam 9 itibariyle. Arabada kalmanın ve diğer deneyimleri daha sonraki yazılarda açıklayacağım.

Ertesi sabah Viyana'ya geçip 1 gün orada geçirdik.

[attach=1]
[attach=2]
ardından pazartesi sabahı Hallstatt'a yola çıktık ve Dachtein Five Fingers'a çıktık. 1.5 metre kar vardı tepede. Baktık spor ayakkabıyla kaya kaya gidilemeyecek, Türk usulü çorabı ayakkabıya geçirerek keçi gibi tırmanarak gittik. Karlar eriyip buz tutmasından ötürü ya çok kaygandı, ya da erimeye başladığı için aşırı kaygandı.

[attach=3]
Bu da çektiğim video
https://www.facebook.com/mutlu.tekir/videos/10155297157163256/

Şansımıza havanın güzel halini ucu ucuna yakaladık. Akşam 6'da yemeğimizi yedikten sonra yağmur yağmaya başladı bardaktan boşanırcasına.

O gece Salzburg'a gittik.

[attach=5]

Sabah ufak bir Salzburg gezintisinden sonra öğlen Kaprun'a gidip Alpine Roller Coaster a bindik. Alplerin eğiminden yararlanarak yerçekimiyle hızlanan bir hız treni diyebiliriz.

Bundan sonraki hedef Hallstatt'dan sonra en çok tavsiye edilen göl kenarı bir şehir olan Zell am See oldu.
[attach=4]
[attach=6]
[attach=7]

Salzburg'dan sonraki hedef de Villach ili oldu. Tek nedeni Maibachl Warmbad denilen ara sıra ortaya çıkan bedava doğa içinde bir termal doğal havuz idi. Sıcaklığı 28 derece ve baharda kar sularının erimesiyle ya da yoğun yağmurlar sonrasında yeraltındaki ısınan suların burada yer üstüne çıkmasıyla oluşuyor. Ilık olan su güzel hissettirirken, çıkarken çok zor anlar yaşatıyor. Ufak bir patikada yürüyüşle ulaşılıyor.

[attach=8]

Buradan sonra gezinin ilk bölümü bitti ve Budapeşte'ye geri döndük.

Resim kotası mesaj başına dolduğundan Budapeşte resim fragmanları yorum geldikten sonra paylaşacağım. İlk resimler (zaten farkedersiniz) internetten aldım daha iyi anlaşılması için. Sonrasındakiler kendi çekimlerim.


http://mutlutekir.blogspot.com.tr/2017/05/macaristan-avusturya-slovakya-gezisi.html

[(Gizli Üye)]

Güzel gezmissiniz. Notlar icin tesekkürler.

[(Gizli Üye)]

Teşekkürler Murat abi.

Biraz da video.
Avusturya'nın yolları ve bol bol rüzgar türbinleri ile hayvanların geçişleri için doğal köprü geçitleri...
https://www.youtube.com/watch?v=o7iE8m4PMQg&feature=youtu.be

Zell am See'den çıkıp Maibachl Avusturya'nın tek doğal ve beleş termal havuzuna gitmek için yola çıktık ve otoban haricinde yol aradık. Bad Gastein-Mallnitz arasındaki ulaşım meğersem arabalı tren ile geçiliyormuş. Tabi bunu çok yaklaşınca farkettim. (Videonun sonundaki "arabalı vapur" demem ) Fiyat tarifesini ve zamanlarını bilmeyince riske girmeyip geri döndük.
https://www.youtube.com/watch?v=j1q--wunwDw&feature=youtu.be

[(Gizli Üye)]

Teşekkürler Murat abi.

Biraz da video.
Avusturya'nın yolları ve bol bol rüzgar türbinleri ile hayvanların geçişleri için doğal köprü geçitleri...
https://www.youtube.com/watch?v=o7iE8m4PMQg&feature=youtu.be

Zell am See'den çıkıp Maibachl Avusturya'nın tek doğal ve beleş termal havuzuna gitmek için yola çıktık ve otoban haricinde yol aradık. Bad Gastein-Mallnitz arasındaki ulaşım meğersem arabalı tren ile geçiliyormuş. Tabi bunu çok yaklaşınca farkettim. (Videonun sonundaki "arabalı vapur" demem ) Fiyat tarifesini ve zamanlarını bilmeyince riske girmeyip geri döndük.
https://www.youtube.com/watch?v=j1q--wunwDw&feature=youtu.be

herşey güzel ancak keşke daha iyi kamera veya fotoğraf makinesi ile hepsini çekseydin

[(Gizli Üye)]

herşey güzel ancak keşke daha iyi kamera veya fotoğraf makinesi ile hepsini çekseydin

Eldekiler bu kadar abi. Araç kamerasına 2 gb koymuşum son 20 dakikayı çekmiş hep.  Goproyu da ön göğüse koyunca biraz oynama olmuş. En düzgünleri bunlar.

[(Gizli Üye)]

Zell am See'den çıkıp Maibachl Avusturya'nın tek doğal ve beleş termal havuzuna gitmek için yola çıktık ve otoban haricinde yol aradık. Bad Gastein-Mallnitz arasındaki ulaşım meğersem arabalı tren ile geçiliyormuş. Tabi bunu çok yaklaşınca farkettim. (Videonun sonundaki "arabalı vapur" demem ) Fiyat tarifesini ve zamanlarını bilmeyince riske girmeyip geri döndük.
https://www.youtube.com/watch?v=j1q--wunwDw&feature=youtu.be

videonun 10. saniyesinde nasil bi kukremedir o oyle 

[(Gizli Üye)]

Mutlu Bey tebrik ederim, harika gezmişsiniz. O kadar yeri gördükten sonra Karabük'e dönünce ne hissetiniz ?