Çok sevdiğim 2 fıkrayı sizlerle paylaşmak istiyorum
Adama Göre İş:Camı açık bir odaya 100 kadar tuğlayı belli bir şekilde dizili bırakın.
Daha sonra odaya 2 veya 3 aday gönderin ve kapıyı kapatın. Onları kendi
hallerinde bırakın ve 6 saat sonra odaya giderek durumu analiz edin.
Eğer ...
Tuğlaları sayıyorlarsa Muhasebe bölümüne .
Tekrardan sayıyorlarsa Denetçiler bölümüne .
Tuğlaları odanın her yanına saçmışlarsa Mühendisliğe
Tuğlaları garip bir düzende sıralamışlarsa Planlama bölümüne
Birbirlerine atıyorlarsa Operasyonlar bölümüne .
Uyuyorlarsa Güvenlik bölümüne
Tuğlaları parçalara ayırmışlarsa Bilgi teknolojileri bölümüne
Boş boş oturuyorlarsa Insan kaynakları bölümüne
Bir çok farklı kombinasyon denediklerini söylüyorlar ama bir tuğlayı
bile yerinden kıpırdatmamışlarsa Satış bölümüne
Odada değillerse Pazarlama bölümüne
Camdan boş boş dışarı bakıyorlarsa Stratejik planlama bölümüne
Ve son olarak.....
Birbirlerine bir şeyler anlatıyorlarsa ve tek tuğla bile yerinden oynamamışsa Onları tebrik edin ve millet vekili seçmeyin..
Türkiye'de Çalışma Hayatı:Avrupa’da bir davranış bilimleri merkezinde "İşe adam alma" analizi yapar.
Fransız, Alman ve Türk adaylar hazırdır.
Sınav yeri: Büyükçe bir oda. Odada lâtif bir hanım, yüz parça kırışık giysi ve yerde fokur okur bir buharlı ütü.
Neyin, nasıl yapılacağını, adayların davranışları belirleyecek.
Birinci aday Fransız. Odaya girer, önce kadıncağıza hoş bir gülücük atar, kısa bir “kurlaşma” ve derken beraber olurlar, arkasından üfleye püfleye, baştan sağma bir ütü faslı ve Fransız odadan çıkar.
Komisyon üyeleri Fransız’ı çağırırlar ve davranışını anlatmasını isterler.
- Ben bir Fransız’ım ve bizde her şeyden önce aşk gelir...diye özetler.
İkinci aday Alman. Almanya’nın güneyinden sağlıklı kanlı canlı bir adam. “Grüβgott” (*) der o zarif varlığa... Ve başlar ütüsünü yapmaya. İşi biter, elbiseleri katlar, tekrar bir “Grüβgott” der ve çıkar dışarı.
Komisyon üyeleri Alman adaydan da yaklaşımını açıklamasını isterler.
- Beyler, ben bir Alman’ım ve bize göre her şeyden önce iş gelir...
Sıra bizim Türk adaya gelir. Odadan içeri girer. “Dağ gibi çamaşır” “Fıstık gibi bir hatun”.
- Ulan karı! Otur şu ütüleri yap!! der
Ve.... kadın ütüleri yaparken o da kadınla beraber olur.
Komisyon üyeleri hayret içinde. Türk adaydan da bir açıklama beklerler.
- Abicim yav! Bizim memlekette çalışanı severler de...
(*) Selam-ın aleyküm'ün ta kendisi
