Konu: Elektrik dizeli solladı

[(Gizli Üye)]

Avrupa pazarında elektrikli ve hibrit araç satışları tarihte ilk kez dizeli geride bırakırken, Türkiye’de ilk 10 ayda 15 bin 151 adet hibrit araç satışı gerçekleşti. Türkiye pazarında yer alan 12 otomotiv markası 24 hibrit model satışa sunarken, ülkemizde satışa sunulan hibrit otomobillerin fiyatları ise 220 bin TL’den başlayarak 3 milyon TL’ye kadar uzanıyor.

SENE başından bu yana özellikle koronavirüs etkileri ile pandemi döneminde otomotiv sektörü ciddi bir değişime şahit oluyor. Çok uzun yıllardır gündemde olan elektrikli otomobil dönüşümü 2020 yılında her zamankinden ciddi şekilde dile gelir oldu. Doğuştan elektrikli otomobil üreticilerinin yükselişi, içten yanmalı motor üreticisi markaların dönüşümü ve büyük global üreticilerin otomotiv değil mobilite şirketine evrilmesi gibi bir çok yenilik 2020 yılında ön plana çıktı.


AVRUPA’DA BİR İLK

Bu dönüşüm Avrupa otomotiv pazarında bir ilki de beraberinde getirdi. 2015 yılında özellikle Volkswagen markasının dizel emisyon değerlerinde yaptığı hile sonrasında düşüş yaşamaya başlayan dizel otomobil satışları, dünya çapındaki yeşil hareket ile birlikte daha da gerileme eğiliminde. Bu eğilimin en büyük sinyali de geçtiğimiz ay içerisinde Avrupa otomobil pazarında kendisini gösterdi. Eylül ayında tarihte ilk kez elektrikli ve hibrit otomobil satışları toplamı dizel araç satışlarını Avrupa pazarında geride bıraktı. Elbette salgının ikinci dalgasının sert şekilde Avrupa’yı yeniden vurmaya başlaması ile birlikte yeniden düşen satışların bunda etkisi olurken, bu durum elektrikli araçların yükselişinin de bir nevi göstergesi oldu. Bu dönemde Avrupa’da en çok satan hibrit modeli Toyota Corolla, şarj edilebilir hibriti Mercedes A sınıfı ve elektriklisi ise Tesla Model 3 oldu.

TÜRKİYE DE YÜKSELİŞTE

Türkiye pazarında da ilk 10 aylık sürede toplam 15 bin 151 adetlik hibrit araç satışı ve 314 adet elektrikli araç satışı gerçekleşti. Geçtiğimiz senenin aynı dönemlerinde bu rakamlar 8 bin 711 hibrit ve 153 elektrikli otomobil olarak yansımıştı. Bununla birlikte ülkemizde satılan ve üretilen hibrit model sayısı da artış gösteriyor. Türkiye pazarında 12 farklı markanın 24 hibrit modeli satılırken, Renault, Toyota ve Ford’un Türkiye’de üretilen hibrit modellerine ek olarak Hyundai de İzmit’teki fabrikasında i20 hibrit modelinin üretimine başladı. Yakın zamanda gerçekleşecek Ford e-Transit üretim başlangıcı da içten yanmalı araç üreticilerinin Türkiye’deki elektrikli yatırımlarına önem verildiğini gözler önüne seriyor. 2022 yılından itibaren TOGG’un da pazara girişi ile rekabet bambaşka seviyelere taşınacak.


‘EN UYGUNU 220 BİN, EN PAHALISI 3 MİLYON TL’

DEĞİŞEN ÖTV matrahı ile birlikte yerli araçların desteklenmesi hedeflenirken elektrikli ve hibrit modellerde bu durum tüketiciyi halen yeteri kadar memnun edebilmiş değil. Marka temsilcileri uzun bir zamandır hibritteki vergi sisteminin genişletilmesi ile satışların daha yukarıya çıkabileceğini belirtirken, Türkiye pazarında satışa sunulan hibrit otomobillerin en uygun fiyatlısı 220 bin TL ile alıcı buluyor. En pahalısı ise 3 milyon TL’yi buluyor. Cardata, Türkiye’de satışa sunulan hibrit otomobil modelleriyle ilgili hazırladığı analize göre, listenin başını 216 bin 900 TL’lik fiyatıyla Suzuki Swift Hibrit çekiyor. Bu markayı 218 bin TL’yle Hyundai i20 ve 224 bin 850 TL’lik satış fiyatıyla Toyota C-HR izliyor. Türkiye’de en çok hibrit modeli bulunan markaların başında Toyota ve Lexus var. Toyota’nın ve Lexus’un 5’er farklı hibrit modeli ülkemizde satışa sunulurken 4 hibrit model ile Volvo hemen arkalarından geliyor.

‘İKİ KATINA ÇIKABİLİR’


Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, “Yaptığımız kapsamlı çalışmanın ortaya koyduğu gibi ülkemizdeki hibrit ve elektrikli araçların sayısı azımsanamayacak kadar yüksek. Elektrikli araçlar da dikkate alındığında Türkiye’de 15 farklı markanın 29 farklı hibrit ve elektrikli modeli satışa sunuluyor. Bu modellerin pazardaki payı her geçen sene artırıyor. 2020’nin ocak-ekim döneminde hibrit ve elektrikli araçların toplam binek araçlar pazarındaki payı yüzde 3.2 olarak dikkatleri çekti. Bu oranın 2021 yılında yüzde 6’ya ulaşmasını bekliyoruz. Öte yandan, bu kategoride kompakt sedan sınıfı öne çıkıyor ki burada özellikle Toyota Corolla modeli yüksek adetleriyle dikkat çekiyor. Türkiye’de satılan kompakt sınıf hibrit ve elektrikli otomobillerin ortalama fiyatı da yaklaşık 310 bin TL” değerlendirmesinde bulundu.

TÜRKİYE’DE SATILAN EN UYGUN FİYATLI 10 HİBRİT MODEL

*Cardata verilerine göre;



Kaynak;
https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/elektrik-dizeli-solladi-41657494

[(Gizli Üye)]

AB' dizel motorla bağını hile olayından sonra bitirdi. Yanlış hatırlamıyorsam 2021 veya 2022 yılında dizel üretimini durdurmayı planlıyorlar. Tabi bu durumda dizelin yerini hybrid veya elektrikli motor seçenekleri dolduracaktır. Dizel motorların çevreye verdiği zararlarda bir gerçektir ve ağır vasıtalar harici (ki onlarda ileride elektrikli olacaklar) dizel motor üretilmemeli bence. Ülkemizde ise nereden baksanız 5 yıl daha ömrü vardır.

[(Gizli Üye)]

California, Birleşik Krallık (bunların arkası da gelecektir) tüm sıvı yakıtlı araçları yollardan çekmeyi planlıyor 2035'e kadar. Dizel için ise partikül azaltımı konusunda çalışmalar var.
Sorun, şehir merkezlerinin aşırı kalabalıklaşması ve araç sayısının artması. Elektrikli sistemler ise daha temiz değil. Sadece atığın çıktığı nokta farklı.
Çözüm; şehir içinde toplu taşıma ve bisiklet (elektrikli dahil) için çekici ve itici önlemlerin uygulanması yolu ile kullanımlarının yaygınlaştırılması.

[(Gizli Üye)]

Hibrit otomobilleri hangi akla hizmet Tam elektrikli otomobil ile aynı sınıfa sokuyorlar bir türlü anlamadım.

Eğer hibrit bir aileye yakınsa oda içten yanmalılardır.

[(Gizli Üye)]

Burada talep mi arzı yönlendiriyor, arz mı talebi ona bakmak lazım.

Muhtemelen otomobil ve otomobil teknolojileri üreticileri enerji santralleri konusunda da adım atacaktır.

Oldukça uzun ömürlü olan bazı bataryaların, içindeki kimyasal bileşenler çevre için nispeten daha yüksek riskli olduğu için kimi ülkelerde kullanımdan kaldırıldı.
Burada geliştirilmesi gereken asıl konu, dizellerin, benzinlilerin trafikten çekilmesi değil, batarya ünitelerinin uzun ömürlü, yüksek oranda geri dönüştürülebilir (bu konuda kurşun asit avantajlı), yüksek enerji düzeyi ve hafif olması özellikleridir.

[(Gizli Üye)]

Burada talep mi arzı yönlendiriyor, arz mı talebi ona bakmak lazım.

Muhtemelen otomobil ve otomobil teknolojileri üreticileri enerji santralleri konusunda da adım atacaktır.

Oldukça uzun ömürlü olan bazı bataryaların, içindeki kimyasal bileşenler çevre için nispeten daha yüksek riskli olduğu için kimi ülkelerde kullanımdan kaldırıldı.
Burada geliştirilmesi gereken asıl konu, dizellerin, benzinlilerin trafikten çekilmesi değil, batarya ünitelerinin uzun ömürlü, yüksek oranda geri dönüştürülebilir (bu konuda kurşun asit avantajlı), yüksek enerji düzeyi ve hafif olması özellikleridir.

Benim fikrim arz'ın talebi yönlendirdiği şeklinde, bunun bazı büyük yatırımcıların kısa vadede kârdan zarar, uzun vadede çok daha büyük kâr geri dönüşü olarak gözlemliyorum ki petrol endüstrisinin de girişi bu şekildedir,

Batarya ömrü ve kapasite anlamında Hitachi'nin geliştirdiği grafit anot kutup teknolojisi, hızlı şarj anlamında ise Dongxu firmasının geliştirdiği grafen tabanlı bataryaların kısa vade gelecek için önemli oöduğunu düşünüyorum, grafen tabanlı batarya'lar nispeten çok çok yüksek hızla şarj olmalarına rağmen şarj döngüsünün şu an için 3500-5000 civarı olması ancak limitli üretim araçlarda kullanılabileceği öngörüsünü yaratıyor bende, bu kısımda grafen üreticileri yoğunluğu kontrol edildiğinde bu teknolojinin arkasındaki hükümetler de az çok kendini belli ediyor.

Ek olarak grafen tabanlı bataryalara an itibariyle aslında hayatımızda, bkz. Xiaomi Mi 10 Ultra, 120w ile şarj olabiliyor.