Konu: Ekonomi, Yatırım, Sanayi, Strateji

[(Gizli Üye)]

İNG Bank ile Petrol Ofisi akaryakıt kampanyası başladı. 500 TL'lik bedava akaryakıt alabilirsiniz. Benzin, motorin ve LPG'de geçerli kampanya detayları ve kullanım şartları.


500 TL'LİK DEV BEDAVA, ÜCRETSİZ AKARYAKIT KAMPANYASI

İNG Bank akaryakıt kampanyasına ilişkin yapmış olduğu açıklamasında, kampanya sürecinin 12 ay olduğunu duyurdu. Her ay düzenli alışveriş yapan sürücülere sunulan kampanya ile müşteriler aylık kazanç elde edecekler. Kampanya sürecinin tamamlanmasının ardından ise 500 TL'lik bedava akaryakıt kullanım hakkı elde edecekler. 

İNG Bank akaryakıt kampanyasına ilişkin resmi sitesinden "Şimdi 12 ay boyunca her ay 500 TL yakıt alımını ING Kredi Kartı ile Petrol Ofisi mobil ödeme üzerinden yapmaya söz verenler, anında 500 TL hediye kazanıyor. Siz de hemen kampanyaya katılın, anında 500 TL kartınıza yüklensin. Ardından ING Kredi Kartı'nız ile Petrol Ofisi mobil ödeme üzerinden her ay 500 TL yakıt harcamanızı yapmayı unutmayın." açıklamasında bulundu. 

[(Gizli Üye)]

Bu videoyu izleyince Tansu kardeşimle yaptığımız ufak münazara geldi aklıma. Videoyu burada paylaşmak istedim.
Çalışkan bir millet miyiz sorusuna İlber hocanın cevabı...

[(Gizli Üye)]

Bu videoyu izleyince Tansu kardeşimle yaptığımız ufak münazara geldi aklıma. Videoyu burada paylaşmak istedim.
Çalışkan bir millet miyiz sorusuna İlber hocanın cevabı...

Parayı bulan dikey sınıf değiştiriyor demiş. Bugün tam iphone 13 alıp dikey geçiş yapıyordum ki sonradan aklıma parayı vuramadığım geldi

Bu arada geçen sene 50 dolara aldığım obd2 adaptörü aliexpress’te 70 dolar olmuş. Ekonomiyi global değerlendirmek lazım. Dünyada yaşanan bu enflasyon bizi 3 kat fazla etkiliyor tabi.




Mesaj Birleştirildi: Şubat 08, 2022, 23:02:01
Plansız çalışkanız demiş. İlber hoca yarım demiş bence.

Okuldayken çalışkan öğrenci %99 başarılı olurdu. Çalışkan öğrenci çok kısa sürede planlamasını yapıp çalıştığı için verim alırdı. İş yeri sahibi çalışırsa muhakkak işletmesi büyür. Verim almaya da başlar. Biz millet olarak çalışkansak neden planlamasını yapıp verim alamıyoruz. Çünkü çalışkanlığın tanımı bu değil. Boşa çalışmak diye bir şey olmaz. Planlamasını yapamadığımız iş zaten bizim değildir. Benimsememişizdir.

Yav neyse, umarım bir şekilde düzeliriz diyelim

[(Gizli Üye)]

Japonlarda bu konuda güzel bir söz vardır.

Türkiye'de genel sistemde farklı yaklaşım tercih edilmiyor, belli kalıpta insan yetiştirilmeye çalışılıyor.
Farklı fikir, düşünce ise ahlak ile terbiye edilmeli. Elmanın bozuk yerini alta çevirmek zeka ya da başarı göstergesi değil, toplumu çürüten zihinlerin ürünüdür.
Dünyada ya da düşünelim, bir yanda lüks mevcutken, bir yanda su ve yiyecek bulamayan insanlar var ve diğer bir yanda da bunları görmezden gelen ve bir şey yapma iradesi göstermeyen çoğunluk.

[(Gizli Üye)]

Genele bir örnek. Tuhaf bir medya haberi ve ayçiçek yağı büyük ambalajlar piyasada yok.
1. Bu haberlerin yapılması değil, ilgili mercilere öncelikli bildirilmesi sorumluluk anlayışı gereği doğru olandır.
2. Daha da önemlisi, toplumun önemli kesiminin kendini kurtardığını düşünürken, tüm ülkenin temellerini sarstığırığdır.
Almayarak, alarak yaptığı kişise, geçici ve anlık faydadan çok daha fazlasını sağlayacaktır.
3. Toplumun, akıl, vicdan, adalet ve hak noktasında birleşmesini engelleyen, bozan, temellerine zarar veren her iç ya da dış düşünce, hainliktir ve bu şekilde değerlendirilmelidir. Bu niyet ve hastalığın kuvvetle üzerine gidilmelidir.

[(Gizli Üye)]

Yeni tarım bakanı ayçiçek yağı ve stok durumu konusunda 'yeterli ürün elimizde vardır ' dedi ancak fiyatların ne olacağına bakacağız.İthalat şu anda mümkün değil,gemiler bekliyor,basında 1 aylık stok kaldı şeklinde haberler var.

[(Gizli Üye)]

Tamam stok var diyelim, tamam sıkıntı çekmeyeceğiz diyelim. Peki fiyatı ne olacak? Vatandaşların marketlere akın etmesinin sebebi bulamayacak olmak değil. Fiyatının alamayacak şekilde pahalılaşmasından korkuyorlar/korkuyoruz. Alamadıktan sonra stok varmış kime ne? Bugün bir resim gördüm sosyal medyada, ne kadar doğru bilemiyorum. Fiyat algım şaşmış çünkü, hiç bir şeye şaşırmıyorum. Hava filtresi 500 olmuş deseler inanacam o derece. Resimde 18 litrelik ayçiek yağı vardı. Fiyatı da 1000 küsür liraydı. Cidden öyleyse çok kötü durumdayız.

[(Gizli Üye)]

Yeni tarım bakanı ayçiçek yağı ve stok durumu konusunda 'yeterli ürün elimizde vardır ' dedi ancak fiyatların ne olacağına bakacağız.İthalat şu anda mümkün değil,gemiler bekliyor,basında 1 aylık stok kaldı şeklinde haberler var.

Mazotun litresi 20 lirayı geçti. Tarım alanları birer birer beton yığınlarına dönüşmekte. Bizden binlerce km uzakta iki ülke savaşmakta ama  yağ gibi temel gıdada bu ikisine bağımlı olduğumuz için biz gümledik maalesef. İthalatın üretmekten daha ucuz olacağını düşünmenin sonudur bu. Gidişatımız iyi değil dostlar.

[(Gizli Üye)]

Mazotun litresi 20 lirayı geçti. Tarım alanları birer birer beton yığınlarına dönüşmekte. Bizden binlerce km uzakta iki ülke savaşmakta ama  yağ gibi temel gıdada bu ikisine bağımlı olduğumuz için biz gümledik maalesef. İthalatın üretmekten daha ucuz olacağını düşünmenin sonudur bu. Gidişatımız iyi değil dostlar.

Çiftçiye ürettiği ürün oranında büyük destek verilmeli. Bu şimdiden açıklanmalı. Bu çok acil. Yaza kıtlık olabilir

[(Gizli Üye)]

Tarım hayvancılık politikalarındaki hatalar 1980 ler de başladı,yerli üretim bahsedildiği gibi tam planlanamadı,çiftçiye önceden ekeceği ürünün alış fiyatı verilmediği ve ne kazanacağı belli olmadığı ve de ön ödeme gibi teşvikler yetersiz olduğu için yeterli ekim yapılamadı,Çukurova'da sadece buğday eken çiftçi hasat sonucu boş kalan tarlasına soya fasulyesi ekebilirdi,ekmedi,et ve yumurta üreticiliği için elzem olan soya küspesi,ham soya yağı,mısır,mısır özü yağı,pamuk yağı gibi ürünler yetmeyince ithalat yapılıyordu,Mersin limanına gelen soya küspeleri ve mısırları yem fabrikalarına kamyonlarla sevk ettiğim için yakınen biliyorum,ithal ürünlerin Çukobirlik'te üretilen küspe ve ham yağ kalitesini hiç bir zaman yakalaması mümkün olmadı,çünkü piliç eti ve yumurta üretiminde istenen başarı oranının yeterli olmadığını bilimsel yönden izliyordum.Ekim dikim işleri aksadığı zaman tüm katmanların etkilenmesi ve ithalat yolunun açılması kaçınılmaz oluyor,,aslında ülkemizin klasik söylemi olan kendi kendine yeterli olma durumundan adım adım uzaklaşıldı,çiftçi sayısı 500.000 lere düştü ,elde imkan varken gençler büyük şehirler göç ettiler,iş bulma ümidiyle..sonuç hüsran tabii..Çukobirlik kapandı,geldiğimiz noktadan geriye dönüş ve bütünüyle üretim seferberliği ve de dışa bağımlılığın en aza indirilmesi 5 er yıllık planlarla çok rahat yapılır,döviz içerde kalır,çiftçi çocukları iş sahibi olarak iş başı yaparlar,ister ayçiçek,ister ayçiçek yağı,kanola ,fındık yağı vs..

[(Gizli Üye)]

Malesef her seferinde üzülerek yazıyorum,köyümdeki gençlerin durumu içler acısı bir çoğu iş bulabilmek için şehire gömüş göçenlerin çoğu işsiz boş geziyorlar yada asgari ücrete talim ediyorlar halbuki köyde hayvancılık yapsa çok daha rahat geçinir her yer mera yaylım dolu ve hayvan besleyen yok çoğu zaman yeme ihtiyacı bile olmaz meradan doyar hayvan daha düne kadar 3 gün boyunca köyümde kaldım,ağaç dikimi yaptık 95 kök daha zeytin diktim vatana millete ve bize faydası olsun istiyorum,ben şehirden köye gidip zeytin dikip çalışırken köydeki nüfusun şehire gelmesi tirajı komik içler acısı bir durum bu ekonomi sadece devletin planlarıyla düzelmez her birey kendince sorumludur,hem kendi ekonomisine katkıda bulunacak hemde dolayısıyla devlet ekenomisine katkıda bulunacak başka türlü bu iş yürümez,
Her zaman diyorum güzel bir söz vardır "damlaya damlaya göl olur" kimse kusura bakmasın 1 koyup 5 almak hiç bir yerde yok,aza kanaat edip çalışacağız yoksa bu çark dönmez yine güzel sözümüz gerçek oldu "Elden gelen öğün olmaz ve vaktinde olmaz"dışarıdan ithalat ile bu iş olamayacağı ortaya bir kez daha çıktı,acilen tarım ve hayvancılık alanında yeni planlamalar yapılmalı üreticilere yeterli destek verilmeli ve üreticide bir miktar çaba sarf etmelidir,şuandaki ilk gerçekleştirmek istediğim plan köyüme ev yapıp şehirden kaçmak.

[(Gizli Üye)]

Mazotun litresi 20 lirayı geçti. Tarım alanları birer birer beton yığınlarına dönüşmekte. Bizden binlerce km uzakta iki ülke savaşmakta ama  yağ gibi temel gıdada bu ikisine bağımlı olduğumuz için biz gümledik maalesef. İthalatın üretmekten daha ucuz olacağını düşünmenin sonudur bu. Gidişatımız iyi değil dostlar.

Pardon Mazot 22 lirayı geçti. 

Mesaj Birleştirildi: Mart 09, 2022, 09:26:08

Malesef her seferinde üzülerek yazıyorum,köyümdeki gençlerin durumu içler acısı bir çoğu iş bulabilmek için şehire gömüş göçenlerin çoğu işsiz boş geziyorlar yada asgari ücrete talim ediyorlar halbuki köyde hayvancılık yapsa çok daha rahat geçinir her yer mera yaylım dolu ve hayvan besleyen yok çoğu zaman yeme ihtiyacı bile olmaz meradan doyar hayvan daha düne kadar 3 gün boyunca köyümde kaldım,ağaç dikimi yaptık 95 kök daha zeytin diktim vatana millete ve bize faydası olsun istiyorum,ben şehirden köye gidip zeytin dikip çalışırken köydeki nüfusun şehire gelmesi tirajı komik içler acısı bir durum bu ekonomi sadece devletin planlarıyla düzelmez her birey kendince sorumludur,hem kendi ekonomisine katkıda bulunacak hemde dolayısıyla devlet ekenomisine katkıda bulunacak başka türlü bu iş yürümez,
Her zaman diyorum güzel bir söz vardır "damlaya damlaya göl olur" kimse kusura bakmasın 1 koyup 5 almak hiç bir yerde yok,aza kanaat edip çalışacağız yoksa bu çark dönmez yine güzel sözümüz gerçek oldu "Elden gelen öğün olmaz ve vaktinde olmaz"dışarıdan ithalat ile bu iş olamayacağı ortaya bir kez daha çıktı,acilen tarım ve hayvancılık alanında yeni planlamalar yapılmalı üreticilere yeterli destek verilmeli ve üreticide bir miktar çaba sarf etmelidir,şuandaki ilk gerçekleştirmek istediğim plan köyüme ev yapıp şehirden kaçmak.

Zeytin ağaçlarınız hayırlı olsun. İnşallah kazasız belasız büyürler. Ama dikkat edin, bugünlerde bazılarının gözüne batmakta zeytin ağaçları özellikle. Altında maden aramaya niyetlenebilirler.

[(Gizli Üye)]

Pardon Mazot 22 lirayı geçti. 

Mesaj Birleştirildi: Mart 09, 2022, 09:26:08Zeytin ağaçlarınız hayırlı olsun. İnşallah kazasız belasız büyürler. Ama dikkat edin, bugünlerde bazılarının gözüne batmakta zeytin ağaçları özellikle. Altında maden aramaya niyetlenebilirler.

Bu gece yarısından sonra 25 TL yi bulacak,
İyi dilekleriniz için teşekkürler,ömrü olana bir güne geçmez büyürler,bize nasip olmasa da çocuklar faydalanırlar,ne zaman büyüyecek te hayrını görecez diye düşünmemek lazım.

[(Gizli Üye)]

Önemli olan bir ağacı,fidanı dikmek; zeytin ağacı gibi size Cenab-ı Allah uzun ömürler versin,5-10 yıla zeytin yersiniz,ben de apt.bahçesine 4-5 yıl önce küçük fidan halinde 5 zeytin dikmiştim,şimdiler de kocaman oldular.Biraz önce sucu geldi,Ödemiş Bozdağ'dan gelen suyu,15 tl den aldım,pazartesi günü 20 tl yapmak durumundayız,kusura bakmayın mazot zammından ötürü dedi .% 33 zam.

[(Gizli Üye)]

Önemli olan bir ağacı,fidanı dikmek; zeytin ağacı gibi size Cenab-ı Allah uzun ömürler versin,5-10 yıla zeytin yersiniz,ben de apt.bahçesine 4-5 yıl önce küçük fidan halinde 5 zeytin dikmiştim,şimdiler de kocaman oldular.Biraz önce sucu geldi,Ödemiş Bozdağ'dan gelen suyu,15 tl den aldım,pazartesi günü 20 tl yapmak durumundayız,kusura bakmayın mazot zammından ötürü dedi .% 33 zam.

Teşekkürler abi,diktiğim fidanlar 2 yıllık ALLAH cc nasip ederse 3 seneye meyve göstermeye başlar,imkan varsa bir karış yer dahi bulunsa her ne ağaç olursa olsun ekilmeli ekonomik yönden getirisi olan ağaçlar her yönden herkese ufakta olsa katkısı olacaktır,
Damacana su almaktansa küçük bir filtre sistemi kurup su sebiline bağlamanızı tavsiye ederim piyasada 1000 TL'ye sebiller var üzerine bide su tankı takılıyor her daim soğuk ve sıcak temiz su elde edersiniz,ben yaptım toplamda filtre sistemi musluk ve vanalar için 350 TL gitti sebil ve üstüne su tankı içinde 1500 TL toplamda 1850 TL'ye çok güzel sistem oldu su arıtma filre sistemine tank bağlamadım sebil üzerinde devamlı 3, buçuk lt su hazırda var sebil içşndede 1 lt den fazla soğuk yine aynı miktarda sıcak su hazırda var zaten.

[(Gizli Üye)]

Ağaç ve Zeytin için tebrikler Ümit Bey.
Aslında önemli bir enerji kaynağı da aynı zamanda zeytinin meyvesi.

Ulaşım 3. Parti olmaktan çıkıp, ana maliyet unsuru olmaya başladı. Gerçi yeni sisteme piyasalar ayak uyduracaktır ancak bu arada sabit gelirliler çok şey kaybedecek ve bu toplumların geneline yansıyacaktır. Yeşil çevredir, karbon ayak izidir unutulup (bir süre) kömürdür vs her alternatif eneri türünden yararlanılacaktır.
Özellikle Gıda stratejik sektördür her daim, ancak bir tarlayı sürmenin maliyeti bile piyasa dengelerini bozucu boyutlara geldi. İnsanlar ondan, şundan bir süre vazgeçebilir ancak bundan ( gıda vb zorunlu tüketim harcamaları) vazgeçemez. Ayrıca kalitesiz beslenmenin başka uzun dönem zararları var.
Bu arada piyasa gerçekten kontrol edilmeli, fırsatını bulan bunu kullanıyor görünmekte. Bunların bazı haklı nedenleri olsa da, tamamen haklı değiller ve suistimal var gibi duruyor.
Bazı ülkelerin ekonomisi ise biraz kontrpiyede yakalandı sanki. Çin'i özellikle izlemek gerek.

[(Gizli Üye)]

Devamlı yazıyorum ama bazı kimseler kabullenmiyor,şuanda para kazanmak için tarım ve hayvancılık bulunmaz nimet,çünkü üretilen hiçbirşey boşa gitmiyor tek sıkıntı Avrupalıların vaadettiği gibi 1 koyup 5 almak yok,üreticiye hükümette destek  olmalı bu ülke karşılıklı yardımlaşma ile kalınabilir başka türlü malesef bu işler olmaz,sırf döviz girdisi için ihracatın önü serbest bırakılmamalı önce iç piyasaya yetecek ürün sonra kalırsa ihracat olmalı,aynı zamanda iç piyasada üreticiye zarar etmeyecek şekilde alım garantisi verilmeli ivedi olarak kooperatifleşmeye geçilmeli üretilen ürünler çiftçiden alınmalı zarar etmeyeceği şekilde ödemeler olmalı alım garantisi olmalı aynı şekilde hayvancılık ta desteklenmeli yoksa elden gelenle öğün olmaz,kendimize yeten ülke konumundan dışa bağımlı ülke haline geldik ivedilikle bundan kurtulmalıyız.

[(Gizli Üye)]

Burada bir arkadaş vardı, buğday falan ekmek gereksiz, çiftçi daha çok kazanacağı şeyler varken onları ekmez, boşa hamallık diyordu. Kendisi de çiftçi idi galiba. En fazla 6 ay olmuştur, epey bir tartışmış idik.
Ümit bey, biraz geriye gittim, ilk sayfayı okuyunca meğerse o siz imişsiniz  Sıkıntılarımızın kaynağı çiftçinin tembelliğiymiş, yoksa kriz falan yok imiş ülkede. Yıl 2020.

[(Gizli Üye)]

Burada bir arkadaş vardı, buğday falan ekmek gereksiz, çiftçi daha çok kazanacağı şeyler varken onları ekmez, boşa hamallık diyordu. Kendisi de çiftçi idi galiba. En fazla 6 ay olmuştur, epey bir tartışmış idik.
Ümit bey, biraz geriye gittim, ilk sayfayı okuyunca meğerse o siz imişsiniz  Sıkıntılarımızın kaynağı çiftçinin tembelliğiymiş, yoksa kriz falan yok imiş ülkede. Yıl 2020.

Beni şaşırtmadınız bekliyordum yazacağınızı evet tekrarlıyorum yazdıklarımı yakıt zamları öncesi çiftçi tembellik yapıyordu 1 koyup 5 almayı istyordu ama şuandada ekse dikse zararı yok mazota gübreye tohuma zam geldiyse ürün fiyatlarına ona göre artıyor,bakın ben hâlâ vazgeçmiyorum 95 kök daha zeytin diktim kısmet olursa onlarında ekenomiye katkısı olacak,bugün zarar edebilirsiniz ama yarın kazanırsınız ticaret böyle bişeydir kârda vardır zararda,çifçilik te bir nevi ticarettir,konuyu siyasi olarak değerlendirmeyelim evet dünya olarak dar boğaz yaşanmakta birileri ortalık karıştırmanın peşinde ama kimse birşeyler ektim diktimde battım demesin sadece bir sezonda istediği kârı bulamamıştır diğer ektiği üründen zararını çıkarır.

[(Gizli Üye)]

Beni şaşırtmadınız bekliyordum yazacağınızı evet tekrarlıyorum yazdıklarımı yakıt zamları öncesi çiftçi tembellik yapıyordu 1 koyup 5 almayı istyordu ama şuandada ekse dikse zararı yok mazota gübreye tohuma zam geldiyse ürün fiyatlarına ona göre artıyor,bakın ben hâlâ vazgeçmiyorum 95 kök daha zeytin diktim kısmet olursa onlarında ekenomiye katkısı olacak,bugün zarar edebilirsiniz ama yarın kazanırsınız ticaret böyle bişeydir kârda vardır zararda,çifçilik te bir nevi ticarettir,konuyu siyasi olarak değerlendirmeyelim evet dünya olarak dar boğaz yaşanmakta birileri ortalık karıştırmanın peşinde ama kimse birşeyler ektim diktimde battım demesin sadece bir sezonda istediği kârı bulamamıştır diğer ektiği üründen zararını çıkarır.

maalesef iç Anadolu da tarım yapmak sizin zeytin ağacı dikmeye benzemiyor Ümit Bey, bu yıl hasat zamanı çiftçiden 2800 e alınan buğday çok daha yüksek fiyata ithal edildi, şimdi tahıl üreticisi napsin? Acaba diyor bu mazot fiyatlarıyla gübre fiyatlarıyla ben tarlami eksem maliyetimi çıkarıp bana kar saglayackmi diyor, kendinizi onların yerine koyun 2800 e satmişsiniz ama size verilen den çok daha fazlasini sattığınız kurum ithal etmiş, çok daha yüksek bir Mevla'ya, en büyük sorun şu hasat zamanı alım fiyatı  artan tohum mazot gübre ve kar payı (çiftçinin kazanacağı ve yıl boyunca ihtiyaçlarını karşılayacağı emek parası) bu maliyetlere gelen artış kadar aratacakmi?