Konu: şoook....şanzıman arızası

[(Gizli Üye)]

bu olay yeni birşey değil ilk zaman auris ve corollalarda bu bir gerçek depo çalkantısı fren ötmeleri şanzıman problemi vs vs.. ancak bu olay fabrikaya bildirildiğinde ve açıklandığı şu neticeye ulaşılmıştı bilmem biliyormusunuz.rakip firma bu serilerde hızlı davrandığı için toyota işi galyana getirdi dendi.. ben inanmadım neticede bu toyotaydı fakat firma bu aksaklıklar üstünde halen çalışıyor mmt yüzünden takla atmaya gelicek ölümcül kazalara sebep şeyler oldu objektif olursak toyota mmtyle düştü ve corolla ve aurisle çuvalladı fakat ve önemli şuan kendini toparlamaya çalışıyor yeni gelen şasi serisiyle belli şasi aralığında bu problemler hakkaten yaşandı.. bunu kimse ama kimse inkar edemez 2005 te ülkemize giren benzinli otomatik c3lerin tavşan gibi sekerek gitmesi x5lerin ülkemize girdiği sene toplanıp fren sistemlerinin yenilenmesi gibi fakat servisimiz bu konuda hic bir vatandaşımıza(corolla ve auris) icin konusuyorum ortada bıraktı..ben yarisimi düzden nefret etsemde düz aldım ve sorunsuz ilerliyor aynı sekilde aurisde ve corolla düz viteslerde sadece depo çalkantı olayı var oda dalga kıranmı diyorlar öyle bir şey yokmuş depoda..herşey bi yana toyota mmt üstünde mutlaka düzen yapıcak veya rafa kaldırıcak.. böyle giderse mmt yle başbaşa kalmaya mahkum olur..

[(Gizli Üye)]

  Güntekin bey, Güntekin bey. Bizim amacımız burada kimseyi haklı çıkarmak ya da yargılamak değil. Burada tüm arkadaşlar saygı kuralları çerçevesinde görüşlerini dile getiriyorlar. Bencede yeni alınmış (sıfır) bir araçda böyle bir sorun çıkması karşısında firmanın size benzer özellikli bir araç tahsis etmesi gerekirdi ve bence böyle bir girişimde de (ciddi olarak) bulunabilirsiniz. Toyota Company ile de Türkiye'de ki kimi Toyota servisini karıştırmayın bence.
 Ayrıca Ne Mutlu ki sitemizde bu konu etraflı bir şekilde uzun süredir tartışılmış, gerek test izlenimleri (bire bir yöneticilerimiz tarafından yapılan) gerek ise kullanıcı görüşleri en açık ve objektif bir şekilde yer verilmiştir. Sizin bunlardan ne kadar faydalandığınız tartışılır. Ya da faydalandınız ama bir kumar oynayıp (tabirimi mazur görün) burnunuzun dikine gittiniz. Bu durumda soru şu olmalı site mi bir hata yaptı, yoksa siz mi?
 
 Eğer siteyi gereği gibi takip etmiş olsaydınız zaten girişte kendinizi Tanışma bölümünde tanıtmanız gerektiğini bilmeniz gerekirdi. Çünkü burası aynı zamanda Sosyal bir ortamda. Herkes burada saygı kuralları çerçevesinde birbirine zıt dahi olsa kendi fikirini söyleme özgürlüğüne sahip. Tabi bilimselliğin dışına çıkmadan. Ama görüyorum ki siz fikrinizi belirtme gereğini Toyota ile başınıza bir soun geldikten sonra duyuyorsunuz. Yinede bu da anlayışla karşılanabilir ancak sizden kendinizi öncelikli olarak tanıtmanızı istememize karşın bundan geride durmanızı anlamak mümkün değil. Bu da sizin adınıza malesef büyük bir soru işareti oluşturuyor.
 Bir konu daha varki; biz site olarak neden sizin arkanızda olacakmışız anlamış değilim hele böyle bir konuda. Eğer siteyi gerektiği gibi takip ederseniz biz Site olarak (sadece yöneticiler de değil) tam tersine sizin önünüzdeyiz bile. ''Bakınız Testler'' Çeşitli alt başlıklarda  bunları çok rahat görebilirsiniz.
 Umarım kendinizi bizlere olması gerektiği gibi tanıtır ve sorununuzada hep birlikte çözüm bulmaya çalışırız.

[(Gizli Üye)]

MMT'lerde sorun olduğunu bildiğimden sırf bu sebeple yeni aracımı düz vites aldım. Bu arada benim aracım Japonya'da üretilmiş.

[(Gizli Üye)]

Güntekin beyi çok iyi anlıyorum. gidip sıfır km araç alıyorsunuz bir dünya para verip (toyota olsun-olmasın) ve yolda kalıyorsunuz. hele ki bu marka SORUNSUZLUĞU ile prim yapıp arabalarını emsallerinin daha fazla fiyatına satan bir marka ise. Ben yaris 'imi 33.250 YTL ye almıştım. bu paranın daha aşağısına daha donanımlı araçlar vardı. Opel Corsa, Nissan Micra, enault Clio, Grande Punto ve hatta bir üst sınıf olan Opel Astra. ben gittim başıma sorun çıkarmasın diye yaris aldım ve 2 ay sonra mmt arızası yüzünden e-5 'in ortasında kalakaldım. nasıl iş bu? ha tamam olabilir böyle şeyler diyip sineye mi çekeceğiz yani? fabrikanın hatalı üretim yaptığı belli, bu hatayı ben araç tamir olana kadar arabasız dolaşarak çekmek zorunda mıyım? tabi ki araç istemek en doğal hakkımız. hem servislerin çok pahalı olduğundan şikayet edersiniz hem de araç isteyen insana bu şekilde çıkışırsınız. ben dışarıda 100 ytl ye yaptıracağım bakıma serviste 400-500 ytl veriyorsam bir hata olduğunda da tepelerine binerim. Neyse konuşmak boşuna aslında, başına gelmeyen anlamaz. Benzer bir olayı yaşadığınızda anlarsınız, tepkinizi görürüz o zaman.


Ha bir de bu sitede TANIŞMA olayına çok takmışsınız yahu nedir bu?   herkes seceresini dökmek zorunda mı? zaten ismiyle üye oluyor insanlar takılmayın bu kadar. gelen her üyenin eski üyelere Reverans yapması gerekmemeli.

[(Gizli Üye)]

Limon kanunlari var ABD'de.Arac ilk sene boyle bir sorun cikardiginda bakarlar tamir edip sorunu cozerler ya da arac sahibi yeni bir arac talep edebilir ya da odedigi parayi, vergisi, ruhsat ucreti vs herseyi ureticiden alir.

Sifir arabada ilk sene sanzuman problemi olur mu hic?Olursa o araba limondur.

hatta aracın üzerin "Limon Car" diye afiş yaptırıp mağazanın önüne getirir bırakırlar.

[(Gizli Üye)]

2-)Bana akıl veren satış temsilcisi arkadaşım!artık dünyada pazarlama ve sonrasında ilişkiler müşteriye kabadayılık yaparak hak,hukuk dersi vererek,garanti sözleşmelerinin karınca duası gibi yazılmış ,hukukçuların bile anlamakta zorluk çektiği yuvarlak ve anlaşılmaz maddelerinin arkasına saklanılarak yapılmıyor...Nihai olarak müşteri memnuniyeti denilen bir kavram var...bu da kolay ortaya çıkmıyor.Benim bu markayı seçmemin en temel sebebi de bu...tektip bir vites kutusuyla,hem otomatik  hemde manuel vites tercihi yapan  müşterisini (sözde )tatmin edip arttırıp bu sayede;zamandan,personelden,tasarımdan,banttan,yedek parça temininden,arge den milyonlarca dolar kar eden dünya devi firmanın ,sistemin olumsuz yönlerini gizleyerek bu arızaların verdiği sıkıntı ve üzüntüden sorumluluğunu( müşterisine hak verip ondan özür dilemesini önermek yerine parça ve tamirle sınırlandır)...ohhh ne güzel adalet...bunun eleştirisini yapabilmek ve anlayabilmek için hukukçu ve avukat olmaya gerek yok ki...canı yanan herkes bunun böyle olduğunu görebilir...ama bu sitenin amacı ortak bir akıl geliştirmek ve sorun çözmek değilde markaya sadece tapınmaksa ben yokum..

Siz dava açmaktan bahsettiniz ve bende size hukuki haklarınızı söyledim. Aldığınız garanti belgesine imza attınız ve bu şartları kabul ettiniz.
Müşteri memnuniyeti olayı başka bir konudur, bu tamamen müşterinin kazanılması ile ilgilidir. Eğer ki garanti kitapçığına 15 günden az olan arızalarda araç temini yapılmaz diyorsa, hukuken zorunluluğu yoktur ama yaparsada müşteri memnuniyeti kazanılır. Benim ayırt etmek istediğim nokta budur.

[(Gizli Üye)]

Orhan bey, tanışma konusu istememiz üyelerin sırf şikayet bırakıp sonra ortadan kaybolmalarını önlemek için. Güntekin beyde de durum aynen böyle olacak. Toyota ile herhangi bir bağımız yoktur, şikayet sitesi de değiliz. İstediğimiz sadece arkadaşlık, sohbet ve yardımlaşma. Bu saydıklarım "toyota aldım bozuldu, ne biçim araba" diye sohbete başlanınca gerçekleşmiyor ne yazık ki. Dolayısıyla bu konu Toyota firmasına katkıda bulunuyordur, ancak sitemize ve üyelerimize katkıda bulunmuyor.

[(Gizli Üye)]

tamam bütün kabahat benim...

size kabahatlisiniz diyen yok, zaten arızaya kabul etmiş toyota ve aracı tamire almış.

[(Gizli Üye)]

  Orhan bey, benimde tartışmak zorunda kaldığım servislerde oldu malesef ve bana çok yardımcı olanlarda. Siz başınıza gelince anlarsınız diyorsunuz ancak bence sorun bu, kimsenin başına gelmeden (ya da en az kişinin) bu konularda önlem alabilmek, ses getirebilmek ve mümkünsede yaptırım oluşturabilmek. Ancak bunun için insanlar sadece sorun yaşadığında bir araya gelirse ve herşey iyi iken birbirine yardımcı olmaya çalışmazlarsa nasıl birlik, arkadaşlık ve paylaşım sağlanacak? Sizde takip ediyorsunuzdur ki sırf sorununa cevap alıp sonra görünmeyen, hiç bir faydalı paylaşımda bulunmayan kişilerde oluyor. Yani kimileri sorun varken birlik, sorun gittiğinde bende yokum diyebiliyor. Kimi arkadaşlarımız ise ellerinden geldiğince yarcımcı olmaya çalışıyorlar birbirlerine(onlara buradan kendi adıma teşekkür ediyorum). Ayrıca insanın bu paylaşımlarda bulunacağı kişiyi tanıması kadar da doğal bir şey yok, bu sosyalliğin gereği bence.

[(Gizli Üye)]

Hakki olmayan neymis? Sifir arabada sanzuman iflas ettiginde arac talep etmek mi? Ilk gun, tamir suresince arac vermeliler.Neden bu kadar para sayip veren musteri magdur edilecek ki?15 gun de surse 1 ay da surse ayni model ve marka bir araci Toyota'nin bu arkadasa tesis etmesi lazim.Garanti sartlari vs minimum haklar, musteri memnuniyeti diye bir kavram var. Turkiye'de tam yerlesmemis belli, ama Toyota'nin ana ilkesi bu.Duymasinlar...

Tamir bir yana eger musteri bu araci istemiyorum artik da diyebilir ve yeni sifir bir araba ya da parasini geri isteyebilir.Garantide yazmasa da.Toyota merkezin bunu duymasi lazim.

 poleme gerek yok! umarım Güntekin bey olayın ilerleyişini bizlere de anlatır ve görürsünüz nasıl işlediğini bu işlerin...

[(Gizli Üye)]

Polemige gerek yok tabii.
Onca parayi sayip boyle birseyle karsilasinca yasanilan seyi tahmin edebiliyorum. Insallah olumlu bir sekilde cozulur musteri acisindan. Benim nasil isledigini gormem onemli degil.Musterinin magdur olmamasi onemli.

[(Gizli Üye)]

Selam arkadaşalar...Bugün benim arkadaşlarımın yaptığı araştırmalar sonucu,Mercedes,opel tofaş,renault ve toyota aleyhine verilmiş onlarca bilirkişi raporu,değiştirme veya para iadesi isteyen yüksek mahkeme kararları bulundu...yağmurda tavanı akanmı istersiniz,130 km/saat hızla giderken direksiyon simidi elde kalanmı istersiniz,kliması açılınca 40 km/saat hıza düşenlermi,yoksa debriyaj balatası dumanından zehirlenen sürücülermi,mercedes gibi alındıktan itibaren dört aylık seyir ömrünün 3 buçuk ayını serviste onarım görerek yada parça bekleyerek geçirenlerimi...Özetle bu alanda olan olumsuzluklar, tüketici hakları ülkemizde hala bir tabu.Sebeb taş devrinden kalma... milli sermayenin gelişmesini hedef alarak kolaylık sağlama,finansmanını da hayatının en önemli mutluluk kaynağı olarak otomobili düşünen bizlere ödetmek...Malesef devlette bu sektörde %65 lik  bir payla(vergi,harç,trafik cezası)gelirini paylaşan bir ortak olarak tüketicileri koruyan etkili yasaları pek getirmiyor.Sektördeki insanlarda yıllık bilanço hesaplarıyla uğraştıkları için bu konuda pek istekli değiller....O zaman geriye benim gibi canı yanan insanların tek başına vermeye çalıştıkları cılız hukuksal mücadelelerden medet ummak kalıyor.Ama gelin görün ki bu mücadelenin yanında ve  asıl tüketici tarafında olması gerekenler polemiği ve anlamsız muhalefeti tercih ediyorlar...Site yöneticilerinin üslubunu ve argo tavırlarını göz önüne alınca iyiniyetli ve aklıselim arkadaşları tenzih ederek aranızdan ayrılma gereği duyuyorum.Önemli olan yetkili değil aynı zamanda etkili olabilmektir,yapıcı eleştiri yerine had bildirme çabalarıyla bir yere varılamaz.hoşçakalın

[(Gizli Üye)]

Güntekin bey sizin olmasını beklediğiniz şey nedir?

[(Gizli Üye)]

Güntekin Bey, yazınızın "Ama gelin görün ki..." şeklinde başlayan kısmına kadar olanına katılıyorum. Sonuna kadar haklısınız. Fakat bu sitenin Tüketici Haklarını Koruma Derneği değil bir arkadaşlık ve paylaşım sitesi olduğunu unutmamanız gerekiyor. Utku Bey'in profesyonel sorumluluğu gereği yazdığı mesajlarda anlamsız muhalefet ve yine yöneticilerimizin sorumlulukları gereği site kuralları çerçevesinde yazdıklarında hiç bir argo tavır göremiyorum. Bir avukat olarak öncelikle sizin, sözleşmede bulunmayan bir hakkı talep etmenizin etik olmadığını bilmeniz gerekiyor. Muhatabınızın olanaklarının güçlü olması veya konumunuz size böyle bir talepte bulunma cesareti verebilir fakat bunun ayrıcalıklı muamale olduğunu siz de takdir edersiniz. Eğer garanti kitapçığında tamiri 15 günden kısa sürecek arızalar için araç temini zorunluluğu yoksa, satıcının plan ve bütçesini buna göre ayarladığını kabul ederek, bunun için diretmenizin etik olmayacağını bilmeniz gerekir. Bence bunun kavgasını kasko poliçeniz kapsamında sigorta şirketi ile vermeniz daha doğrudur.

[(Gizli Üye)]

Merhabalar Güntekin Bey,

Sorununuzun nasıl sonuçlanacağını buradan okuyup takip etmek benim gibi birçok üyenin faydasına olacaktı. Ama siz nedense haklı mücadelenizde siteden yeterli desteği bulamadığınızı söyleyerek sırtınızı dönüp gidiyorsunuz. Oysa ne forum yöneticilerinin, ne de Toyota çalışanı olan diğer üyelerin size karşı bahsettiğiniz şekilde olumsuz bir tavırlarını yok. Tek anladığım bu paylaşım forumunda beklediğiniz desteği bulamamış olmanızdan dolayı hayalkırıklığına uğramanız, ama burası alabildiğine tarafsız, ne Toyota'yı övme ne de yerme forumu değil. Herkes sorunlarını, bilgi ve tecrübelerini paylaşıyor. Şahsen isterdim ki aşırı kırılganlık göstermeyin, burada kalın ve sorununuz için bulunacağından emin olduğum çözümü bizimle paylaşın...

[(Gizli Üye)]

  Güntekin bey, konu içinde hiç bir arkadaşımız ve belirttiğiniz gibi yöneticimiz bahsettiğiniz şekilde bir argo kelime kullanımında bulunmamıştır bu yazınızı açıkçası çok garipsedim. Bahsettiğiniz ''  Ayrıca Ne Mutlu ki sitemizde bu konu etraflı bir şekilde uzun süredir tartışılmış, gerek test izlenimleri (bire bir yöneticilerimiz tarafından yapılan) gerek ise kullanıcı görüşleri en açık ve objektif bir şekilde yer verilmiştir. Sizin bunlardan ne kadar faydalandığınız tartışılır. Ya da faydalandınız ama bir kumar oynayıp (tabirimi mazur görün) burnunuzun dikine gittiniz. Bu durumda soru şu olmalı site mi bir hata yaptı, yoksa siz mi?'' ise; bilinki burada argo içeren bir kelime yok, bu bir deyimdir bundan alındı iseniz üzgünüm. Yanlız siz daha önceki yazınızda bizzat ''inatla bunun sorun olabileceğini bildiğiniz halde satın aldığınızı'' belirtmişsiniz. Ancak tekrar belirtiyorum tüm bunlar Toyota'nın MMT şanzımanda yaşadığı aksaklıkları masum gösteremez.
 Site içinde gerçek olmayan bir şeyi yazıp ve bunu bir sorunmuş gibi ortaya atmanız hoş değil. Ayrıca herkes yabancı bir ortama girdiğinde, ya da yeni arkadaşlarla tanıştığında öncelikle kendisini taktim etmeside doğaldır bence. Siz, biz yöneticiler olarak (eminim arkadaşlarımızında bir çoğu bu fikirdedir hepsi olmasada)(ki bunu çok önemsemeyen arkadaşlarda olması doğal, yani bir sorun değil) sizden kendinizi tanıtmanızı istediğimiz halde hala nedense böyle bir girişimde bulunmadınız.
 Bu yazılara cevap vermeyeceğinizi söylüyorsunuz artık ama tahminim okumaya devam edeceksiniz (ve umarım okursunuz ve paylaşıma da devam edersiniz) ve bu sayede sizin istediğiniz bir birlik oluşabilecekdir.
 Biz sitedeki paylaşımda bulunanlar olarak mesela Türkiye'de ki akaryakıt fiyatları konusunda bir kampanya başlattık, sizi öncelikli olarak keşke orada da görebilseydik. Ayrıca daha önce söylediğim gibi Site üzerine düşeni oldukça iyi bir şekilde yerine getiriyor tarafsız olarak (ki sizin konu sitede uzun uzaya ve etraflıca tarışılıyor), buyurun sizde mesleğinizede uygun olarak sizin gibi Otomotiv firması ile anlaşmazlığa düşen arkadaşlara ücretsiz danışmanlık ve Avukatlık hizmeti verin sakıncası yoksa. Sizinde böyle bir faydanız dokunabilir bence. Sonuçta burada herkes birer tüketici ve Tüketici Haklarının Türkiye'de de gelişmesi en büyük dileğimiz ve bunun içinde (Petrol Fiyatları) gibi aktivitelerimiz mevcut.
  Araştırdığınız kronik üretim sounları yaşamış şirketler dışında güvenliği ile meşhur Volvo dahi güvenlik sorunları yaşamış, ayrıca mesela Ford Pinto modelini de araştırmanızı öneririm size çok önemli bir yol gösterme aracı olması açısından.
 Umarım sorununuz en kısa zamanda çözülür.

[(Gizli Üye)]

arkadaşlar burada ki tartışma bana bizlerin tükeciler olarak nasıl bir profilde olduğumuzu gösterdi. bir sözleşmede sizin aleyhinize olacak bir maddenin olması ve tabii ki o sözleşmeyi  kabul etmeden o aracı alamıyor olmanız firma tarafından size yapılmış bir baskı değildir de nedir allah aşkına.bunu nasıl normal görebilirsiniz.anlıyamıyorum. ve tabii tüm firmaların sözleşmelerinde bu mevcut. haliyle bizler o araçları almak istiyorsak bu şartları kabul etmek zorunda bırakılıyoruz. sözleşmelerde sözleşme serbestisi diye bir şey vardır ama siz derseniz ki ben bu şartları kabul etmeseydim bu sözleşme imzalanmayacaktı imzalanmamasıda benim aleyhimde sonuç doğuracaktı bu yüzden imzalamak zorunda kaldım ve bunuda kanıtlarsanız o sözleşmenin hiç bir hükmü yoktur. hukukçu arkadaşlar yanlışım varsa düzeltsin. kamu sektöründe yapılan bazı atamalarda insanlardan harcırah almadan tayinimin yapılmasını kabul ediyorum diye bir dilekçe alarak atama yapılıyor. tabii insanlar mağdur durumda olduklarından bunu yapıyorlar. çünkü başka türlü atamanız yapılmıyor. ve aslında harcırah kanununca size verilmiş bir haktan sözde siz vazgeçmiş oluyorsunuz. ama napılıyor bilenleriniz vardır. tayin olan personel bu konuyu dava ediyor ve ben o dilekçeyi  vermeseydim tayinim olmayacaktı mecbur olduğumdan imzaladım diyor ve yargı o kişinin harcırahının ödenmesi kararı veriyor. Bu konudaki mantıkta tamamen bu. araç alırken yapılan sözleşmelerde aleyhinize olan bir maddeyi " bu maddeyi çıkarın alıyorum" diyerek almak gibi bir şansınız var mı. tüketiciler olarak kendi haklarımız üzerinde konuşmamız tartışmamız gerekir diye düşünüyorum ( burada bunun yapılmadığını söylemiyorum yanlış anlaşılma olmasın.) Konuyu açan arkadaşımızında, bazı üyelerin cevaplarına vermiş olduğu tepkiyi bu anlamda doğru buluyorum. sizin toyotada çalışanı olmanız her halükarda onlar adına savunma yapmanız anlamına gelmez. burası toyotanın resmi sitesi değil. tabii ki burada  sizlerinde fikrinizi belirtmeniz çok doğal ama aklın yolu birdir diye düşünüyorum. yeni aldığınız bir aracın üretim hatası sebebi ile kullanım dışı kalmasının ceremesini tüketiciye çektirmenin arkasında durmayı "sözleşmede böyle bir hüküm var kabul etmeseydiniz" gibi bir açıklamaya dayandırmak doğru değildir. sitenin işleyişiyle ilgili tartışılan konularda ise "bu sitenin kuralları bunlardır, size uyuyorsa katılırsınız" demekte bir hata görmediğimide arada belirtmek isterim. Ancak bu sitede ortak bir amaç belirlemek ve o amaç çerçevesinde de o amaca aykırı olacak açıklama ve görüşlerin sahiplerine en azından site yöneticilerince ortak amaç hakkında uyarılarda bulunmak da doğru bir davranış olurdu. Burada konuyu açan arkadaşın mağduriyeti bu kadar açık iken bazı üyelerin "aracı tamir ediyorlar işte ya daha ne istiyorsunsunuz.hatasını kabul etmiş" şeklinde açıklamalar yapmaları karşısında, buranın bir tüketici profilli site olduğu ve tüketici olan  üyemizin mağdur olduğu vurgusu bu yorumun karşında yönetimce yapılmalıydı diye düşünüyorum. aslında bu tür yorumların sadece yöneticiler tarfından değil tüm üyeler tarafından eleştirilmesi gerekir. çünkü bizim tüketici olarak faydamız gereği bu yorumlara karşı çıkıp kendi hakkımızı savunmamız doğal olandır. herkese iyi günler iyi çalışmalar diliyorum.

[(Gizli Üye)]

Fakat bu sitenin Tüketici Haklarını Koruma Derneği değil bir arkadaşlık ve paylaşım sitesi olduğunu unutmamanız gerekiyor.  Bir avukat olarak öncelikle sizin, sözleşmede bulunmayan bir hakkı talep etmenizin etik olmadığını bilmeniz gerekiyor. Muhatabınızın olanaklarının güçlü olması veya konumunuz size böyle bir talepte bulunma cesareti verebilir fakat bunun ayrıcalıklı muamale olduğunu siz de takdir edersiniz.

yapmayın hakkı bey burada tüketicilerin haklarını ve sorunlarının çözümlerini konuşmayacaksak nerede konuşacağız. burası toyota kullanan yada toyota markası ile bir şekilde bağı olan tüketicilerin üye olduğu bir site değil midir. sizin dediğiniz gibi burası bir arkadaşlık ve paylaşım sitesi ise bir tüketicinin sorununu burada paylaşması hata mıdır? yapmayın lütfen.
ikinci olarak mağduriyeti bu kadar açık olan bir üyenin hakkını savunmak niyetini "konumunuzdan dolayı bu talepte bulunma cesareti buluyorsunuz" şeklinde yorumlamanızı kınıyorum. sözleşmede bir hakkın yazmaması, onun sizin hakkınız olmadığı anlamına gelmeyeceğini biz tüketicilerin artık öğrenmesi lazım. önceden matbuu olarak ve karşı tarafın hiç bir şekilde fikri sorulmadan hazırlanan sözleşmelere konmadı diye hakkımız olduğu çok açık olan durumlarda hakkımızı aramayalım mı. Burnumuza dayanarak önceden hazırlanmış sözleşmeleri imzalıyoruz. hangi birimizin  satıcı firma ile oturup karşılıklı bizimde taleplerimizi içeren bir sözleşme hazırlayıp imzalama şansımız var. imzaladığımız sözleşmelerde doğru bulmadığınız bir maddeyi ben bunu kabul etmiyorum diyerek çıkartma şansınız var mı. alacağınız cevap biz bu şartlar dışında araba satamayız olur.  Nerede kaldı sözleşme serbestisi kuralı. sözleşme iki tarafın serbest irade beyanıdır. bu yapılan sözleşmelerde bizim serbest beyanımız var mı. Yapmamız gereken şey çok açık değil mi .O matbu sözleşmelerin tüketici aleyhine olan kısımlarını değiştirmek için mücadele etmek. Buda bunlarla mücadele ederek olur. Aynen konuyu açan arkadaşımızın yaptığı gibi. bu şartlar altında yapılan bir alışverişte satıcının yaptığı etik oluyorda, mağdur olan tüketicinin hakkını araması etik olmuyor öyle mi. Bizim daha kırk fırın ekmek yememiz lazım arkadaşlar. bu mantıkla bize daha çok şeyleri dayatırlar. sevgi ve sağlık dolu bir gün diliyorum.

[(Gizli Üye)]

Murat bey konunun özüne dönmek gerekirse. Müşteri aracı tamirde iken yerine araç istiyor. Toyota da bunu 15 günden fazla sürecek arızalar için verebileceğini söylemiş.
Birde olayı şu açıdan bakın, her aracı 2 gün, 5 gün, 1 hafta tamirde kalacak olana araç verilmeye kalkılırsa, bunun maliyetini sizce kim öder?
Hayatımızda herşeyin bir kuralı, bir kitabı olmalıdır. Bu işin mantıklı kuralı da budur. Benim en çok üzüldüğüm konu müşterilerin işlerine geldiği noktada, vaf efendim müşteri memnuniyeti, neden araç vermiyorlar, neden elinizde şu parça bulunmuyor, demeleridir.
Şunu unutmamak lazım, her hizmetin bir bedeli vardır, müşteriye sunulan her imkanın bedeli yine müşteriden çıkar. Bazılarının müşteri farkında olur, bazılarında olmaz !

Ayrıca "sizin toyotada çalışanı olmanız her halükarda onlar adına savunma yapmanız anlamına gelmez." demişsiniz, ben burada savunma yapmadım, yazdığımı iyi okursanız anlarsınız, ben bilgilendirme yaptım.

[(Gizli Üye)]

yapmayın hakkı bey burada tüketicilerin haklarını ve sorunlarının çözümlerini konuşmayacaksak nerede konuşacağız. burası toyota kullanan yada toyota markası ile bir şekilde bağı olan tüketicilerin üye olduğu bir site değil midir. sizin dediğiniz gibi burası bir arkadaşlık ve paylaşım sitesi ise bir tüketicinin sorununu burada paylaşması hata mıdır? yapmayın lütfen.
ikinci olarak mağduriyeti bu kadar açık olan bir üyenin hakkını savunmak niyetini "konumunuzdan dolayı bu talepte bulunma cesareti buluyorsunuz" şeklinde yorumlamanızı kınıyorum. sözleşmede bir hakkın yazmaması, onun sizin hakkınız olmadığı anlamına gelmeyeceğini biz tüketicilerin artık öğrenmesi lazım. önceden matbuu olarak ve karşı tarafın hiç bir şekilde fikri sorulmadan hazırlanan sözleşmelere konmadı diye hakkımız olduğu çok açık olan durumlarda hakkımızı aramayalım mı. Burnumuza dayanarak önceden hazırlanmış sözleşmeleri imzalıyoruz. hangi birimizin  satıcı firma ile oturup karşılıklı bizimde taleplerimizi içeren bir sözleşme hazırlayıp imzalama şansımız var. imzaladığımız sözleşmelerde doğru bulmadığınız bir maddeyi ben bunu kabul etmiyorum diyerek çıkartma şansınız var mı. alacağınız cevap biz bu şartlar dışında araba satamayız olur.  Nerede kaldı sözleşme serbestisi kuralı. sözleşme iki tarafın serbest irade beyanıdır. bu yapılan sözleşmelerde bizim serbest beyanımız var mı. Yapmamız gereken şey çok açık değil mi .O matbu sözleşmelerin tüketici aleyhine olan kısımlarını değiştirmek için mücadele etmek. Buda bunlarla mücadele ederek olur. Aynen konuyu açan arkadaşımızın yaptığı gibi. bu şartlar altında yapılan bir alışverişte satıcının yaptığı etik oluyorda, mağdur olan tüketicinin hakkını araması etik olmuyor öyle mi. Bizim daha kırk fırın ekmek yememiz lazım arkadaşlar. bu mantıkla bize daha çok şeyleri dayatırlar. sevgi ve sağlık dolu bir gün diliyorum.

Murat Bey benim öncelikli bir prensibim vardır. Kendime yapılmasını istemediğim bir şeyi başkasına yapmam, yapılmasını da hoş karşılamam. Zor durumda olsam bile sözleşmede yazmayan bir şey talep etmek benim kitabımda yoktur. Hayatta her şey karşılıklıdır. Bankanız kredi kartı sözleşmenizde yıllık 30 YTL aidat alacağını söylemisine rağmen sizden 50 YTL alır ve "Kusura bakmayın komisyon gelirlerimizi arttırmamız lazım, bize destek olur musunuz?" dese razı olur musunuz. "Ulan bunların kaç milyon müşterisi var, her birinden 20 YTL fazladan alsa kaç para eder" diye düşünmez misiniz? Maddi durumunuz ne olursa olsun fazladan 20 YTL ödemek ağrınıza gitmez mi? Burada da beğenin ya da beğenmeyin, okuyun ya da okumayın Sanayi Bakanlığı'nca onaylanmış bir garanti sözleşmesi mevcut. 15 günden kısa sürecek arızalar için araç temini zorunluluğu yoksa böyle bir talepte bulunmak bana göre etik değildir. "Koskoca Toyota bana bir araç tahsis ederse batacak mı?", "Toyota müşteri memnuniyetine çok önem verir, biraz bastırırsam istediğimi yaptırırım", "Bu kadar para ödedim, tabi ki bana bir araç tahsis edecekler", "Zaten piyasa berbat, karınları yumuşaktır, müşteri olarak yaptırım gücüm çok fazladır. Talebimi reddetmeyi göze alamazlar" gibi kimi duygusal, kimi konjonktürel ve kimi de opportünist yaklaşımlarla böyle bir talepte bulunmak size göre bir hak olabilir ama bana göre değildir. Yukarıda verdiğim örneğin tersini düşünecek olursak, Toyota'nın herhangi bir yükümlülüğü olmamasına rağmen tamir süresi ne olursa olsun her arıza için araç tahsis etmesinin maliyetinin ne kadar yüksek olabileceğini düşünemiyor musunuz?