Konuyu her nekadar siyasetin dışında tutmak istesekde, satır aralarına siyasetin ta kendisini sıkıştırmamak mümkün değildir. Hem de bizim geleceğimizi ilgilendiren Milletler arası siyaset olursa.
Konu vatan ve milletin bölünmez bütünlüğünü ilgilendiriyorsa, yeri geldiğinde fikirlerimizi açıkça söylemenin her türlü şartlara göre gerekli olduğunu düşünüyorum. Kısaca aşağıdaki 23.maddeye göz atıp sonra da 1920 de imzalanan Sevr Antlaşması hükümlerine bakarsak nereye doğru yol aldığımızı daha iyi görürüz.
: Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirisi'nin "Türkiye" başlıklı
bölümünden; "Presidency Conclusions"
Madde: 23.."..müzakerelerin yalnız Türkiye'yle değil, diğer
devletlerle de yapılabileceğini... Müzakereler sırasında Türkiye
birkaç devlete bölünürse veya güneydoğu bölgesinde bir Kürt devleti
kurulursa, yeni bir karara gerek olmaksızın onlarla da müzakere
yapılacağına...
Şimdi Sevr Antlaşmasını hatırlarsak(burada uzun uzadıya yazmak istemedim), o günlerdeki bazı olayları hortlatmaya çalışılıyormuş gibi bir durum var. Brüksel Zirvesi Sonuç Bildirgesinin 23.cü maddesi bu günlerin en çok konuşulan ve tartışılan konusu olmaya devam edecek ve arkasından yeni açılımları getirecektir.
'' Her Türk ferdinin son nefesi, Türk Milletinin nefesinin sönmiyeceğini, onun ebedi olduğunu göstermelidir'' ATATÜRK