0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Bu kraullar konulduğunda bölünmüş yol, double yol vs. yoktu. Gidiş geliş tek şerit yollar zamanında koyulmuş hız sınırları. Şimdi birçok yerde yollar otobandan daha iyi ama tabelalar hala eski yol durumunun tabelası. Kurala uysan kazaya sebep olursun, uymasan ceza geliyor. Böyle saçma bir durum işte.
Kurallar, kanunlar, yönetmelikler kamu faydası ilkesine göre düzenlenir. Ancak, diğer arkadaşların da söylediği gibi, bu kurallar, faydadan çok tehlike arzetmekte. 110 km hızla giderken, birden önünüze dikiliveren hız sınırı tabelasıyla aniden hız düşürmek, trafikteki herkes için çok büyük risk oluşturuyor. Geçen sene memleketten gelirken, Bozüyük civarında seyrederken, önümdeki araç bu hız sınırı yüzünden resmen frene asıldı, ben ve benim arkamdan gelenler son anda kurtardık. Ölümlü, yaralanmalı çok büyük bir kazaya sebep olabilirdi. Bu kuralın otoyolda uygulanmasının hiç bir mantıklı açıklaması yok eğer ki ceza tahsilatı yapmak gibi bir gayeleri yoksa. Ben şahsen bu kurala kendi güvenliğim için uymuyorum. Yoksa bir gün birisi beni önüne alıp götürecek. Bahsettiğim yerler "OTOYOL" değil ama. OTOYOL olsa ben de belki uymayabilirim. Bence hem ceza kesme amacı hem de kaza olması durumunda sorumluluğu sadece sürücülere yükleme amacı güdülüyor.
Bahsedilen yerlerde ki hız sınırlamaları sizlerinde bildiği gibi yerleşim yerleri içinde ki hız sınırlamalarıdır. Kanun ve yönetmelikle düzenlenmiştir. Şehir içi hız sınırı valilikçe belirlenmediği sürece 50km/s dir.Bunun amacı şehirlerarası yollarda seyreden sürücülerin o yerleşim yerlerinde yaşayan insanların yaya veya araçlı olarak yoka çıkabileceklerinden dolayı herhangi bir kazaya sebebiyet vermemeleri içindir. Ha karayolları bu yolları yaparken yerleşim yerlerinde yaşayanların güvenliğini sağlayacak şekilde düzenlemeleri gerekir fakat bizde ceza yazmak için tuzak olarak kullanılmaktadır. Burada sıkıntı tabelalarda değil, malesef ki kuralları kendimize göre yorumlayan biz sürücülerdedir. Mesela okul önlerine hız levhası konulur 30km/s diye ama kimse uymaz. Yerleşim yerlerinde 50km/s yazar ama radar olmadığını biliyorsak hızımızı düşürmeyiz. Kurallara uyup hızını düşürene de kızarız. Avrupa'da yaşayanlar veya oraya gidenler görmüştür. Oralarda ya yerleşim yerleri şehirler arası yollarla bağı yoktur. Yada sürücüler o yerlere geldiğinde hız sınırlamasına uyarlar. Burada sorun ülkemizdeki yetersiz eğitimden dolayı kimsenin kurallara uymaması ve trafik içinde konulmuş yazılı olmayan kurallara uymasımdan kaynaklanmaktadır. ,
Ben de geçen hafta Aksaray-Ankara yaptım. yol boyunca bir çok yerde çalışma var levhası vardı. Ama çalışma sadece bir yerde vardı. Koçhisar'ın ilerisinde köprü yapıyorlardı, galiba. Sarı levhalarda azami hız sınırı 50 km/sa diyor, 30 km/sa diyor. Ama çalışma yok. Sonra levhalar bitiyor. Her şey normal.Çalışma yoksa neden levha koyarsın ki? Bu sebeple insanın levhaya uyası gelmiyor. Hız sınırı Bölgesi ise ayrı bir durum. Çift şeritli yolda Sollama yapıyorum hızım 110-115 km/sa. Sağımda 2 -3 araç var. Ben uygun hızda soldan gidiyorum. Arkadan adam gelmiş , selektör yapıyor kornaya basıyor. Sağ şeride giremiyorum , dolu. Yavaşlıyamıyorum adam arkamdan tampon tampona takip ediyor. Onun istediği gibi 150 km/sa hıza çıkıp, bir an evvel sollamayı bitirmemi istiyor, o da kuralsız ve tehlikeli. Siz ne yaparsınız bu durumda? Ülkemizde maalesef denetim yok. Bizi taciz eden araçların plakasını emniyete bildirsek. Resmini, videosunu çekip yollasak, ceza kesseler, sorun çözülür gibi.
Ben her seferinde mezbaha dışında kalmış öküzlerin kullandığı araçların resimlerini çekiyorum emniyet şeridinde, ters yöne girerke, kırmızı da geçerken gönderiyorum ama akıbetleri ne oluyor bilmiyorum. Geçen gün emniyet şeridinde mezbahadan kaçan öküzle dolmu yine, okul servisi, mercedes, bmw, audi olsa da içindki öküzler hep aynı, arkalarından resmi polis arabası geldi siren çalıp yol istedi ona yol verdiler sonra arkasına tekrar dizilpi emniyet şeridindedn devam ettiler. Kimi kime şikayet edeceksin kim kime ceza kesecek.Bizde insanlar hatalarını kabul etmezler, beni kim şikayet etti derdine düşerler Muhitttin Bey'in belirttiği gibi. Allah bu mezbahadan kaçmış öküzlerle kimseyi karşılaştırmasın...
Düşüncelerime tercüman olmuşsunuz. Ağzınıza, yüreğinize sağlık Hasan Bey. Allah iyilerle karşılaştırsın.