0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Arkadaşlar, bu bilgilerin doğru olduğunu bilmeden şurası iyi burası iyi şöyle teşhir edelim falan gibi yazmak ne kadar doğru bilmiyorum.Bildiğim kadarı ile her pompa yani dispenser ekipmanının dayanabileceği bir basınç var, öyle şu derecede şu kadar olmalı şu basınçta olmalı gibi şeyler yazmak uygun değil. 20 bara 15 bara dayanacakmı bakalım o dispenserlerdeki ekipmanlar borular vb şeyler.Bunun bir ayarı var, mesela 2A mühendislik ürünü bazı dispenserlerde müşterinin görebileceği böyle bir basınç gösterici yok. Ayrıca bu dispenserler kalibrasyona denetime tabiller, içlerinde sıcaklık ve basınca göre ayarlamaları yapılıyor. Yani denildiği gibi kolay değil o TL bazında müşteri soymalar. Ha kanı bozuklar zaten her yerde üç kağıt çekiyorlar.
Az önce Esenyurt Fatih sanayisinin bitişiğindeki Energy petrolden bir miktar yakıt aldım. Bu arada konu aklıma geldi hemen lpg pompasına gittim. İlk mesajda 15 derecelik hava sıcaklığında ibrenin 9'da olması uygundur diye belirtilmiş. Baktığım pompada ibre tam 5'de duruyordu
Dün yine aynı istasyondan yakıt alırken dikkat ettim dolum esnasında basınç saati 10 seviyelerindeydi
Bide şöyle bi şehir efsanesi var ticari taksilerin ve hatlı minibüslerin yakıt aldığı petroller her zaman kaliteli yakıt satarmis Ne kadar doğru bilmiyorum
Hangimiz kazıklanırız, aşkolsun.... Gittiğim hemen her istasyonda taksi veya dolmuşlar yakıt alıyor, ama ben neredeyse hiiiç taksicilerin uğramadığı Silivri-Ortaköy deki istasyon LPG aldım ve bu taksicilerin çok övdüğü istasyonlardan daha kaliteli buldum. -> İstanbul için geçerlidir, başka şehirlere bir şey diyemem.** İnsanoğlu, kendisi para verip aldığı (her ne olursa olsun araba, ev, ekmek ...) ürünü sanki kendi üretmiş gibi savunur. Neden? Çünkü herkesin kendi yaptığı/bildiği en doğru ve iyisidir.
Mahmut bey demek istediğim hani vardiya değişim saatlerinde veya iş bitiminde akşam 9 gibi 10 gibi minibüsler taksiler belli başlı petroller de daha çok oluyor bunun sebebi satılan mazot veya lpg ile daha çok km yapılıyor olmasiymış. Kibir cok bilmislik konusuna gelince bu dedikleriniz şeytanın en büyük silahıdır. herkes demeyelim ama maalesef toplumda çoğu kişi dediğiniz gibi.
Eyüp bahsettiğin gibi bolca ticari araç gördüğün istasyonlarda ya yakıtta indirim vardır ya da o araçlar vadeli yakıt alıyorlardır. Ankara'da BP bayisi Yılmaz abi vardı. Ay sonu ödemeli alanlar liste fiyatından peşin alanlar ise indirimli alıyordular. Ben sürekli nakit aldığım için indirimden yararlanıyordum. Bir defa bana normal fiyattan yakıt verdiler gidip muhasebeden aradaki farkı aldım
abı ındırım olabılır haklısın. ama sasırdım dogrusu hala akaryakıt veresıye alınıyor mu kredı kartı cıktıgında bu ıslerın bıttıgını sanıyordum
İlk istasyona gittim. Aracı biraz uzağa park ettim. ellerim cebimde ıslık çala çala lpg pompasının olduğu yere seğittim. Uzaktan basınç saatini arayan gözlerimle hafifçe başımı uzatarak basınca baktım: 8. Sanırım bu rakam değildi. hemen cep telefonundan forum sayfasına girip arabada ısı göstergesiyle anlık basıncın kaç olması gereğini hesaplamaya başladım ki dolum esnasındaki önemli diye hatırladım. Belki diğer pompa daha yüksektir diye ona da aynı muameleyi çekince pompacı çocuk: - Abi yardımcı olabilir miyim? - Araç yıkama fişi veriyor musunuz?- Yok abi 1 lira atıp kendiniz yıkıyorsunuz. Ama depo fullerseniz ben başlatırım. -Hımm, sıra da varmış. O zaman ben yakıt alim sonra şey yapalım... Hangisine çekeyim.- Buna abi...Çocuğun dediğine gidiyorum ama aklımda bir soru... Pompanın borusuna nasıl basacaktım? 1.2 litre sonra veriyorlar. O zaman titreyecek. ya daha sonra titrerse? Ödüm kopuyor. titremezse ne diyecem ben? Ahan da titremedi... İnşallah öyle bir şey olmaz ya Rabbim!!!Yanaştım. Pompacı çocukta yanımda. Biraz yakınlaştık. Çocuk huylandı, ben de... Ne de olsa pompacı. Acil araca bindim ve yakıtı alır alımaz terlemiş sıvı halden gaz hatta buhar oldum. O arada aracı yıkatmayı unutmuşum. ....K/u/r/g/u/d/u/r.