Gönderen Konu: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.  (Okunma sayısı 10285 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2854 kere teşekkür etti
  • 3226 kere teşekkür edildi

2 Zamanlı Motor: İki zamanlı motor, içten yanmalı bir motor tipidir. Daha yaygın olarak kullanılan dört zamanlı motordan farkı, pistonun lineer hareketlerinde 4 yerine 2 stroka sahip olmasıdır. Fakat bu iki strokta, 4 zamanlı motorda oluşan 4 işlemde (emme, sıkıştırma, yanma, egsoz) meydana gelmektedir. Yani emme ve sıkıştırma 1 strokta , yanma ve egsoz 1 strokta yapılır.
Emme ve sıkıştırma
 Bu motor tipinde emme ve egsoz sübapları yoktur. Emme ve egsoz işlemleri silindir içinde oluşan basınç farkları vasıtası ile yapılır. Piston yukarı hareket ederken, üst kısımdaki karışımı silindir içinde sıkıştırmaya başlar. Bu esnada pistonun yukarı hareketi ile krank bölümünde bir vakum oluşur ve karışım krank bölümüne dolar. Bu karışım yakıt, yağ ve hava karışımıdır. Sıkışan karışım buji ile ateşlenir ve patlama oluşur. Çıkan enerji pistonu aşağı iter.
  Yanma ve egsoz
 Pistonun aşağı itilmesi ile egsoz çıkışı açılıp, emiş ağzı kapanır. Yanma sonucu ortaya çıkan atık gaz, egsoz borusundan atılır. Pistonun hareketi ile aşağıda sıkışan karışım, taşıma cebinin açılması ile pistonun üst kısmına dolar. Üst kısıma yeni karışım dolması ve egsoz gazının tamamen atılması ile çevrim tamamlanır ve diğer çevrim başlar.
 Avantaj ve Dezavantajları
    * İki zamanlı motor, dört zamanlı motora göre daha basit ve az maliyetlidir.
    * Soğuk havalarda çalıştırılması daha kolaydır.
    * Yakıt karışımının bir kısmı yanmadan egsoz gazı ile atıldığı için çevre ve yakıt ekonomisi konularında başarılı değildir.
    * Yakıt karışımının pistonun üst kısma ulaşması krank bölümü ile sağlandığından, krank bölümü devamlı yağlamaya maruz değildir ve yağlama yakıt karışımı içine karıştırılan yağ ile olur. Bu yağın yakılması çevre açısından zararlıdır.
    * İki strokta çalıştığı için pistonun her yukarı çıkışında yanma olur ve aşırı ısınma meydana gelir.
 

************************************************************************************************************
4 Zamanlı Motor: Dört zamanlı motorlar (Dört Fazlı), pistonun bir çevriminin (cycle) 4 aşamada (4-stroke cycle) tamamlandığı motor tipleridir. İçten yanmalı motorlar (internal combustion engines) sınıfında yer alırlar.
  Çalışma prensibi
 Motorlarda güç üretimi önce yakıtın içindeki kimyasal enerjinin ısı enerjisine dönüşmesi, sonra da bu ısı enerjisinin pistonu harekete geçirmesiyle gerçekleşir. Bir dört zamanlı motorda bu işlem şu aşamaları izler:
    1. Yakıt ve hava karışımı pistonun dışarı hareketiyle dolar.
    2. Karışım pistonun içeri hareket etmesiyle sıkıştırılır.
    3. Sıkışmış karışım benzinli motorlarda bir kıvılcım ile tutuşturulur, dizel motorlarda ise yüksek basınç ve sıcaklık altında kendiliğinden tutuşur ve yanma gerçekleşir. Yanma sonucu açığa çıkan enerji ile piston dışarı doğru itilir. Bu sayede krank şaftı döndürülür ve kinetik enerji elde edilmiş olur.
    4. Pistonun geri dönüşü sırasında egzoz valfı açıktır ve egzoz gazları pistondan atılır. Döngü böylece başlangıç konumuna gelir ve 1. aşamadan itibaren işlemler yinelenir.
 Motorun bir döngüsünü yukarıda anlatılan 4 aşamada tamamlamasından dolayı bu tip motorlara 4 zamanlı motorlar ismi verilir. Hareket halindeki benzinli bir araçta bu döngü dakikada ortalama 3.000-3.500 defa tekrarlanır.
 İki zamanlı motorlara göre daha verimli olan 4 zamanlı motorlar günümüzde en çok kullanılan içten yanmalı motor tipidir. Ancak imalat aşamasında iki zamanlı motor daha ucuzdur, ve kücük cc'lerde yüksek performs verir.
 

************************************************************************************************************
6 Zamanlı Motor: 6 zamanlı motorları bir kaç farklı yaklaşım ile (Griffin, Bajulaz, Velozeta, Crower, Beare, M4+2, Piston Charger)gelişim sağlanmıştır. Ana mantık; değişken sıkıştırma oranı diyebiliriz. Çünkü tek bir silindir yuvasında iki farklı yönde ve strokta kola sahip iki silindir görev yapmakta ve krankı çevirmektedir.
 
 

************************************************************************************************************
 Dizel Motor: Diesel Motoru, içten yanmalı bir motor tipidir. Türkiye'de Dizel motor olarakta anılmaktadır. Daha özel bir tanımla, diesel motor oksijen içeren bir gazın (genellikle bu atmosferik havadır) sıkıştırılarak yüksek basınç ve sıcaklığa ulaşması ve silindir içine püskürtülen yakıtın bu sayede alev alması ve patlaması prensibi ile çalışan bir motordur. Bu yüzden benzinli motorlardan farklı olarak ateşleme için bujiye ve yakıt oksijen karışımını oluşturmak için karbüratöre ihtiyaç yoktur.
 1892'de Alman Mühendis Rudolf Diesel tarafından bulunmuş ve daha sonra 23 Şubat 1893'te patenti alınmış bu süreç diesel çevrimi olarak bilinir. Motorun mucidi, geniş kömür yataklarına sahip olan Almanya'nın petrole bağımlılığını azaltmak için kömürle çalışan bir motor yapmayı hedeflemiştir. Ancak kömür tozunun yanmasından dolayı ortaya çıkan kül büyük sorunlar doğurmuş, daha sonraları ise motorda farklı yakıtların kullanılması tasarlanmıştır. Nitekim Rudolf Diesel, motorun sunumunu 1900�deki Dünya Fuarı'nda, yakıt olarak yer fıstığı yağı (Biodizel) kullanarak yapmıştır.
  Çalışma prensipleri
 Gaz sıkıştırıldığında, sıcaklığı yükselir, diesel motoru bu özelliği kullanarak yakıtı ateşler. Hava, dizel motorunun silindiri içine çekilir ve bir piston tarafından, kıvılcım ateşlemeli (benzinli) motorlardakinden çok daha yüksek (25 katı bulabilir) bir oranda sıkıştırılır. Hava sıcaklığı 500-700 °C'a ulaşır. Piston hareketinin en tepe noktasında, dizel yakıt yüksek basınçla atomizer memeden geçerek yanma odasının içine püskürtülür, burada sıcak ve yüksek basınçlı hava ile karışır. Bu karışım hızla tutuşur ve yanar. Hızlı sıcaklık artışı ile yanma odası içindeki gaz genleşir, artan basınç, pistonu aşağı doğru hareket ettirir. Biyel (piston) kolu, krank mili çıkışına dönme gücü olarak iletilir.
 Motorun süpürmesinde, egzoz gazını silindirin dışına atma ve taze hava çekme işlemi, kapakçıklar (valf) veya giriş ve çıkış kanalları aracılığıyla yapılır. Diesel motorun kapasitesinin tam olarak kullanılabimesi için içeriye alınan havayı sıkıştırabilecek turboşarjer kullanılması gerekir; turboşarjer ile havanın sıkıştırılmasından sonra bir artsoğutucu/arasoğutucu ile içeri alınan havanın soğutulması ayrıca verimi arttırılır.
 Çok soğuk havalarda, dizel yakıt koyulaşır, viskozitesi artar, balmumu kristalleri oluşur veya jel haline dönüşür. Yakıt enjektörü, yakıtı silindirin içine etkili bir şekilde itemez ve bu yüzden soğuk havalarda motorun çalıştırılmasını zorlaştırabilir. Dizel teknolojisinde bu zorluğu yenmek için çeşitli önlemler geliştirilmiştir. Sıkça kullanılan bir uygulama, yakıt hattı ve yakıt filtresini elektrikle ısıtmaktır. Bazı motorlarda silindir içinde bulunan kızdırma bujileri denen küçük elektrikli ısıtıcılar, çalıştırmak için silindirleri önceden ısıtırlar. Az sayıda motorda kullanılan başka bir teknolojide ise, manifold içindeki rezistans telli ısıtıcılar, motor çalışma sıcaklığına gelinceye dek giriş havasını ısıtır. Soğuk havalarda, motor uzun süreli (1 saatten daha fazla) kapatıldığında kullanılan ve şehir cereyanı ile çalışan motor blok ısıtıcıları, aşınma ve çalıştırma zamanını azaltmak için sıklıkla kullanılır.
 Eski dizel motor sisteminin en önemli parçası hız kontrol ünitesidir; bu ünite yakıtın gelme hızını kontrol ederek motorun hızını sınırlar. Benzin motorlarından farklı olarak dizel motorlarında hava emme sübabı yoktur(burada kastedilen benzinli motorlardaki karbüratörün içindeki kapış diyaframı ve hava emiş kelebeğidir), bu yüzden hız kontrol ünitesi olmazsa motor fazla hızlanır. Eski tip hız kontrol üniteleri motordan bir vites sistemi ile yönlendirilir ve böylece sadece motor hızıyla doğru ilişkili olarak yakıt sağlanırdı.
 Modern elektronik kontrollü dizel motorları benzin motorlarındakine benzer bir kontrol mekanizmasını (ECM) Elektronik Kontrol Modülü veya Elektronik Kontrol Ünitesi (ECU) yoluyla uygularlar. Motor "bilgisayarı" ECM/ECU içinde motorun çalışmasıyla ilgili algoritmalar ve kalibrasyon tabloları kaydedilmiştir. ECM/ECU bir sensörden motor hızına dair sinyal alınca gereken bilgi işlemlerini yapar, elektronik ve hidrolik valfler aracılığıyla yakıt miktarını ve yanma zamanlamasını kontrol ederek motor hızını sabit tutar.
 Yakıtın pistonların içine enjeksiyonunun başlama zamanının kontrolu, emisyonların azaltılması ve motor veriminin (yakıt ekonomisi) artırılması için en önemli unsurdur. Silindir içine yakıt enjeksiyonu başlama zamanlaması, günümüz modern motorlarında elektronik olarak kontrol edilmektedir. Zamanlama, genellikle üst ölü noktanın (TDC/Top Dead Center) önündeki pistonun krank ünitesi açısı ile ölçülür. Örneğin, piston üst ölü noktadan 10 derece önde olduğu zaman eğer ECM/ECU yakıt enjeksiyonuna başlarsa, enjeksiyon başlama veya zamanlama 10 derece öndedir denir. Optimal zamanlama, motorun hızı ve yükü kadar tasarımına da bağlıdır.
  Enjeksiyon tipleri
 Dizel motorlarda yakıt enjeksiyonu, endirekt ve direkt olarak iki tiptir. Endirekt enjeksiyonda yakıt, dizel motorda yanma odası dışında, ön oda olarak adlandırılan yere verilir. Yanma başladığında yanma odasının içine yayılır. Bu tipte motordaki aşırı gürültü ve titreşim düşürülür, fakat ısı kaybı artar ve motor verimi düşük olur. Direkt enjeksiyon ise modern dizel motorlarda kullanılır. Burada motordaki yanma odasına yakıt doğrudan püskürtülür.
  Common rail
 Common Rail, �tutuculu püskürtme� veya �ortak boru� anlamına gelen, dizel motorlarda kullanılan bir yakıt enjeksiyon sistemidir. Bugüne kadar kullanılan aynı türdeki sistemlere göre yakıt sarfiyatı, egzoz gazı emisyonu, çalışma sistemi ve gürültü oluşumunda daha üstün bir sistemdir. Direkt tahrik edilen blok veya tek pompalı sistemlerden farlı olarak Common-Rail�de basınç oluşumu ve püskürtme ayrılmaktadır. Geleneksel dizel direkt püskürtücüleri yaklaşık 900 bar�lık basınç ile çalışırken, Common-Rail Sistemi, yakıtı 1500 bar�a kadar yükselen bir basınç ile ortak bir boru üzerinden enjektörlere dağıtır. Elektronik motor kumandası, bu yüksek basıncı, motorun devir sayısına ve yüküne bağlı olarak ayarlar.
 Püskürtmeyi, enjektörler üzerinde bulunan ve süratle anahtarlanabilen manyetik supaplar sağlamaktadır. Bu da püskürtmenin şekillendirilmesi, püskürtme miktarının ölçülmesi ve yakıt püskürtmesi bakımından yeni imkânlar sağlamaktadır. Ayrıca yine bu imkânlar sayesinde yeni sistemin mükemmel bir avantajı olan Pilot (ön) Püskürtme ortaya çıkmaktadır.
 Pilot püskürtme, esas ana püskürtmeden önce oluşarak yakıtın yanmasına ilişkin çıkış oranlarını yüksek derecede iyileştirmektedir. Ön veya çoklu püskürtme, süratli manyetik supaplarına çok kere kumanda edilmesi ile oluşturulur. Böylece hem zararlı madde ve gürültü emisyonu hem de dizel motorlarının sarfiyat değerleri daha da azaltılmaktadır. Common-Rail sistemi, motorda önemli değişiklikler yapılmadan, kullanılan püskürtme sisteminin yerini alabilmektedir.
 Basınç oluşumunun ve püskürtmenin ayrılmasına ilişkin tek şart, bir dağıtıcı boru (rail) ve enjektörlere giden borulardan oluşan, Yüksek Basınç Tutucusu�dur. Sistemin çekirdek parçası, manyetik supap kumandalı enjektördür. Püskürtme olayı, beyinden manyetik supaba giden bir sinyal ile başlatılır. Bu arada püskürtülen miktar, hem manyetik supabın açılma süresine hem de sistem basıncına bağlıdır. Sistem basıncını, yüksek basınçlı, pistonlu pompa oluşturmaktadır. Adı geçen pompa, düşük tahrik dönme momentleri ile çalışır, bu da pompa tahrikinin yükünü azaltmış olur. Basınç oluşumu için, binek otomobillerde distribütör tipi pompalar; ticari araçlarda ise sıra tipi pompalar öngörülmüştür. Common-Rail sistemlerinde, beyin, sensörler ve çoğu sistem fonksiyonları, başkalarında bulunan pompa-meme-birimi ve pompa-boru-meme gibi zamana bağlı tek pompa sistemleri ile eşittir. Common-Rail tekniği ile varılan gelişmeler duyulabilmekte ve ölçülebilmektedir. Ön püskürtme sayesinde bu direkt püskürtücü, ön yanma odalı motorun düşük gürültü seviyesi ile çalışırken aynı zamanda en katı egzoz gazı kurallarına da uymaktadır.
 

************************************************************************************************************
 


Toyota Club Türkiye


Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2854 kere teşekkür etti
  • 3226 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #1 : Mart 09, 2011, 12:11:56 »
 Turboşarj
 Turbo, motora atmosferik basıncın üzerinde hava vererek yani cebri doldurum yaptırarak daha küçük hacimli motordan daha yüksek güç alınmasını sağlayan, hareketini egzoz gazının dışarı çıkma basıncından alan bir çeşit pompadır. Türbin ve kompresör olmak üzere iki adet pervaneye sahiptir. Türbin egzoz tarafında, kompresör emme tarafında yer almaktadır. Egzoz gazının çıkma basıncıyla dönen türbin aradaki bağlantı milinin yardımıyla kompresör pervanesini döndürür. Bu sayede motor silindirine önemli ölçüde artan bir hava girişi sağlanır.
Süperşarj
 Süperşarj, içten yanmalı motorlarda güç üretimini artırmaya yönelik uygulanan bir tekniktir.
 Normalde bir pistonun pozitif yer değişimi sonucu silindir içerisine hava dolar ve bu hava sıkıştırılarak yanmada kullanılır. (bkz: Dört zamanlı motorlar) Silindir içerisine ne kadar çok hava gönderilebilirse üretilen güç o denli yüksek olur. Süperşarj tekniği de bu prensibe dayanır. Bu teknikte hava silindire gönderilmeden önce bir kompresör ile sıkıştırılır ve yüksek basınç sayesinde aynı hacimdeki silindir içerisine daha çok hava verilmiş olur.Sonuç olarak daha fazla yakıt yakılarak aynı motordan süperşarj sayesinde motor hacmini büyütmeden daha fazla güç elde edilmiş olur.
 Süperşarj (yaklaşık olarak) "normalden daha fazla yüklemek" anlamına gelir. Süperşarj üniteleri mekanik su pompalarından esinlenilerek yapılmıştır dünyada ilk fotoğraftaki Bentley üzerinde kullanılmıştır.
 

************************************************************************************************************
  Wankel motoru
 Wankel motoru veya döner pistonlu motor. Bu motorlarda diğer içten yanmalı motorlardan farklı olarak, kenarları yayvanlaştırılmış üçgen şeklinde döner pistonlar kullanılır. Güç iletiminin doğrudan piston üzerine bağlı mil yardımı ile gerçekleştirilmesi sayesinde yapıları diğer motorlara göre daha az karmaşıktır.
  Yapısı ve çalışması
 Wankel motorunun normal bir motordan çok daha basit bir yapısı vardır. Oval bir gövde içerisinde merkezden kaçık olarak dönen bir rotor (döner piston) (tasarıma göre 2-3-4 rotor da olabilir) ve eksantrik milidir ( eksantrik mili 4 zamanlı motorlarda bulunan krank milinin işini yapmaktadır ).
 Wankel motoru, 4 silindirli, 16 supaplı, 2 eksantrikli bir günümüz motoruna göre çok daha az karmaşık hareketli parçaya sahiptir. Rotor bir iç v bir dış dişli yardımı ile motorun ana miline bağlıdır. Motor çalıştığı sürece emme , sıkıştırma , iş ve egzoz zamanları rotorun çevresinde oluşur. Motorun en büyük zorluğu da buradan kaynaklanır. Rotorun etrafının çok çabuk aşınmasından dolayı sıklıkla değiştirilmesi gerekmektedir. Genellikle polimer malzemeden yapılan rotor kenarlarının aşınması sorununu çözebilecek uygun nitelikte bir malzeme halen üretilememiştir.
 Wankel motoru dört zaman ilkesine göre çalışmaktadır. Rotorun her bir tam devrinde her haznede dört zamanlı motora göre bir iş meydana gelir. Eksantrik mili bu sırada üç devir dönmüş olur.
Motorun kumandası muhafaza gövdesindeki kanal üzerinden sağlanır. Rotor eksantrik milinin bir kamına yataklandırılmıştır. Muhafaza gövdesinin içinde sabitlenen pinyon dişli rotorun iç tarafına açılmış dişli ile kavraşmış durumdadır. Rotor sabit pinyon dişli üzerinde yuvarlanır. Yuvarlanırken eksantrik mili üzerinde bir döndürme kuvveti oluşturur. Eksantrik milinde oluşan bu dönme hareketi şanzımana iletilir. Su ile soğutmalı motor gövdesinin bir yanında emme ve egzoz kanalları karşı tarafında ateşleme bujileri yer alır. Wankel motorun günümüzdeki en büyük sorunu torku yakalamak için gereken yüksek devirdir. Bununla paralel ilerleyen yakıt tüketimide oldukça yüksektir. Günümüz wankel otomobillerinden Mazda Rx-8'i baz alırsak, otomobil sakin kullanım dışında 100 km'de 20 litreye yakın yakıt harcadığı bazı kullanıcılar tarafından rapor edilmiştir.
 

************************************************************************************************************

 Boxer (Boksör) Motor
 Boksör motor (boxer) ya da diğer adıyla düz motor pistonları yere paralel olan bir içten yanmalı motordur. Boksör motorda silindirler tek bir krank milinin her iki tarafına 2 sıra halinde yerleştirilmiş ve böylece tüm pistonların hareketinin tek bir düzlemde olması sağlanmıştır.
 Yatay olarak pistonları karşılıklı olan bu içten yanmalı motorun patent hakkı 1896 yılında Karl Benz tarafından alınmıştır. Boksör motorların pistonları yatay ve karşılıklı dizilmiştir ve krank milleri ortada ve ortaktır. Ancak çoğu zaman bu motorları başka bir motor tipi olan ve yine pistonları karşılıklı ama bu sefer zıt dizili olan Zıt pistonlu motorlar ile karıştırırlar. Oysa bu iki motor tipinin en bariz farkı boksör motorda ortak ve ortada olan krank milinin diğer tipte ayrı (çoğunlukla) ve dışta olmasıdır.
 Alfa Romeo, Porsche, Subaru ve Volkswagen gibi markaların bir dönem kullanmış oldukları ve hala da Porsche ve Subaru'da kullanmaya devam ettiği bu motor tipi, dar alanda minimum dirençle maksimum güç alınması için kısa piston kolu kullanımına izin verir. Fakat yüksek yakıt tüketimi sebebi ile günümüzde pek tercih edilmemektedir. Son dönemde, Subaru dizel boxer motor geliştirmeyi başarmış ve ilk olarak Legacy modelinde kullanmıştır.
 
 ************************************************************************************************************

  V tipi motor
 V tipi motor, silindirlerin krank şaftı üzerinde "V" şeklinde iki sıra halinde dizildiği motor tipi. Sıralı tip motorlara göre daha yüksek bir güç/hacim oranına sahip olan bu tip motorlar nispeten yüksek performans gereken uygulamalarda kullanılırlar.
 Silindirler arasındaki açı benzinli motorlarda 600 veya 900 olabilir , dizel motorlarda 300 ila 1200 arasında değişebilir. Silindirlerin numaralandırmasına DIN 73021'e uygun bir şekilde güç çıkışının karşı tarafındaki sol silindirden başlanır.
 Daha çok güç istenen ve fazla yer kaplamaması gereken yerlerde tercih edildiğinden V6 , V8 ve V12 en çok kullanılan tiplerdir.
 

************************************************************************************************************
 W Tipi Motor

 W tipi motor, birleştirilmiş iki adet V-tipi motordan oluşur. Bu birleştirme seri bağlantı şeklinde gerçekleştirilir. İlk W tipi motor İtalyan Alessandro Anzani (1877-1956) tarafından 1906 yılında motosiklete uygulanan W3 motorudur. 25 Temmuz 1909 yılında ise Louis Blériot tarafından uçaklarda kullanılmıştır. Bugatti Veyron ve VW Pheaton otomobillerinde bu motordan kullanılmıştır.
 

************************************************************************************************************
  Hybrid (Melez) Motor
 Hibrid (melez) otomobillerin amacı benzin sarfiyatını azaltmaktır. Bunu sağlamak için sıkışık trafikte, düşük hızlarda benzin motoru yerine elektrik motorunu kullanmakta ve bu sayede kısmen 0 emisyon salınımı sağlamaktadırlar. Elektrik motorunun çalışması için gerekli enerji benzin motoru çalıştırıldığı zamanlarda ya da frenleme sırasında akülere şarj edilmektedir. Dolayısıyla bu araçların elektriğe bağlanarak şarj edilmesi gibi bir gereksinim yoktur.
 İstenildiğinde benzinli istenildiğinde elektrik motoruyla ilerleyebilen ilk aracı 27 yaşındayken Ferdinand Porsche yapmıştır. 1902 yılında “Mixte-Wagen” adını verdiği aracı tanıtmıştır. Viyanalı bir fayton üreticisi olan Ludwig Lohner ile birlikte çalışan Porsche 4 silindirli bir Daimler motoruna aküler , bir jeneratör ve elektrik motorları eklemiştir. Bu haliyle Mixte benzinli motor stop edildiğinde bile akülerin çalıştırdığı elektrikli motorla ilerlemeye devam edebilmekteydi.
 


 Alıntı adresi: http://tr.wikipedia.org/wiki/%C4%B0ki_zamanl%C4%B1_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/D%C3%B6rt_zamanl%C4%B1_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Dizel_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Common_rail
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Turbo%C5%9Farj
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/S%C3%BCper%C5%9Farj
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Wankel_motoru
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Boks%C3%B6r_tipi_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/V_tipi_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/W_tipi_motor
                      http://tr.wikipedia.org/wiki/Hibrit_%28otomobil%29
 Düzenleme: Hakan Öztürk.
 

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: '20
  • 243 kere teşekkür etti
  • 668 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #2 : Mart 09, 2011, 12:53:29 »
güzel olmuş elinize sağlık ;) common rail nedir merak etmiştim

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Kilometre: 180
  • Model Yılı: '14
  • 175 kere teşekkür etti
  • 129 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #3 : Mart 09, 2011, 17:34:37 »
Öncelikle ellerinize sağlık
...
6 Zamanlı Motor: 6 zamanlı motorları bir kaç farklı yaklaşım ile (Griffin, Bajulaz, Velozeta, Crower, Beare, M4+2, Piston Charger)gelişim sağlanmıştır. Ana mantık; değişken sıkıştırma oranı diyebiliriz. Çünkü tek bir silindir yuvasında iki farklı yönde ve strokta kola sahip iki silindir görev yapmakta ve krankı çevirmektedir.
 
 
...
Tam olmasa da "zıt pistonlu motor"u anımsatan bir yapısı var.
Bir zıt pistonlu motor, silindirleri çift taraflıdır ve her tarafta bir piston bulunur ancak silindirlerin kafaları yoktur. Çoğu zaman her silindir sırasının ayrı ve bağımsız krank mili varken Doxfordship motorları [1] ve Commer OP kamyon motorları [2] gibi bazı modeller tek mille çalışırlar. Bu tip motorları pistonları yine karşılıklı yerleştirilmiş olan Boksör motorlarla karşılaştırılmaması gerekir ki bu iki tip tamamen farklı iki motor tipidir.



Alıntı : http://tr.wikipedia.org/wiki/Dosya:Opposite_piston_engine_anim.gif
İYİ şoför, herhangi bir durumda, iki şoförden birinin durması, ya da yavaşlaması gerekiyorsa, 'Hak, kural' falan demeden, ilk davranan, arabasının kaderini başkasına bırakmayandır.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Site Yöneticisi
  • ******
  • Deus ex machina
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 2854 kere teşekkür etti
  • 3226 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #4 : Mart 09, 2011, 17:41:40 »
  Sağolun.
 Evet, Zıt Pistonlu Motor ile çok benziyorlar 6 zamanlı motor. 6 zamanlı da sıkıştırma oranı değişebiliyor. Aslında sonuçta patlamadan her iki yönde de yararlanılmış oluyor. Bence asıl gelişme; ısı ile kaybedilen kısımdan daha fazla yararlanılması olacak içten yanmalı motorlarda. Çünkü hala içten yanmalı motorların verimleri çok düşük.
 Konunun devamında dıştan yanmalı motorlar da yer alacaktır bu arada.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: A+
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #5 : Mart 09, 2011, 17:43:34 »
Hakan Bey,
İzninizle 2 zamanlı motorların en büyük avantaıjını eklemek isterim.
2 zamanlı motorlar özellikle 4 zamanlı motorlara göre çok daha küçük hacimli bir yapıya sahiptir.
Bu nedenledir ki gemilerde ana makinalar 2 zamanlı olarak kullanılır. Zira makina dairesindeki sınırlı alanı en efektif şekilde değerlendirmek gereklidir.
Çok güzel bir çalışma olmuş ellerinize sağlık. 
Pruva Neta

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Efsane Toyotacı
  • *****
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: ---
  • 2 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #6 : Mart 09, 2011, 17:52:42 »
Güzel paylaşım :alkis:

Bir de daha çok yeni olan (pek yaygın olmayan) Otto-diesel (dies-otto) motorlar var; benzin kullanarak düşük devirlerde dizel mantığıyla çalışıyorlar;
http://en.wikipedia.org/wiki/DiesOtto
Denizlerin deryaların benki taşkın delisi
Ehli gönül muhabbetin benki şaşkın delisi
Benki kelamın yolcusu benki aşkın delisi
Beni benden alan almış kula mihnet eylemem

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Hiperaktif Toyotacı
  • ***
  • Araç: Corolla
  • Kan Grubu: B+
  • 1 kere teşekkür etti
  • 4 kere teşekkür edildi
Ynt: Motorların Çeşitlerine Göre Çalışma Prensipleri.
« Yanıtla #7 : Mart 10, 2011, 00:07:11 »
ellerine sağlık