Gönderen Konu: Cimnastiğin Tarihçesi ve Faydaları  (Okunma sayısı 12842 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı (Gizli Üye)

  • Eski Toprak Toyotacı
  • *****
  • Site Başçavuşu
  • Araç: Başka Marka
  • Kan Grubu: A+
  • Model Yılı: -
  • 46 kere teşekkür edildi
Cimnastiğin Tarihçesi ve Faydaları
« : Kasım 10, 2009, 17:18:04 »
Okulun gazetesinde yer almalık bir çalışma hazırladım. Gazete çıkmadan buradan sizlerle paylaşayım dedim :)


Cimnastik Tarihçesi
Cimnastik, Eski Yunan’a dayanan köklü bir geçmişe sahiptir ancak asıl doğuşu 18. ve 19. yüzyıllarda, Avrupa’nın büyük profesyonel ordular kurmaya ihtiyaç duymasıyla olmuştur. Bu dönemle yaşamış olan iki eğitimci, modern cimnastik üzerinde büyük etkiler bırakmıştır. İsveçli Pehr Henrik Ling (1776–1839) ve Alman  Friedrich Ludwig  Jahn (1778–1852). Ling, bedenin  eğitimi üzerinde dururken; Jahn, bugün de kullanılan halka, beygir, paralel, barfiks gibi cimnastik aletlerini biçimlendirmiştir.
1886’da Modern Olimpiyatlar başlarken, seçilen yedi spor dalından biri de cimnastiktir.
1949 yılında Uluslar Arası Yarışma Kuralları ilk şekliyle uygulanmaya başlanmış ve  FIG (Uluslar Arası Cimnastik Federasyonu) tarafından resmen tanınan ilk dünya cimnastik şampiyonası 1950 yılında yapılmıştır. 1960 yılında televizyon yayınlarının yaygınlaşmasıyla, cimnastik tüm dünyada sevilen bir spor haline gelmiş ve yaygınlaşmıştır.
Türkiye’de ise modern anlamda cimnastik,  Galatasaray Mekteb-i Sultanisi'nin kuruluşu ile 1868’de başlar. Fransa'dan getirilen öğretim kadrosu içinde bulunan beden eğitimi öğretmeni Monsieur Curel, Fransa'dan beraberinde getirdiği araç ve gereçlerle modern cimnastiği Türkiye'de başlatan kişi olur.
1903 yılında, temelinde cimnastik hareketlerinin ağırlık kazandığı Beşiktaş Osmanlı Kulübü, bu sporun çok sayıda genç tarafından uygulanmasına ve yayılmasına ortam hazırlar.
Türk cimnastikçileri yurtdışına ilk defa 1906 yılında Atina'da yapılan Ara Olimpiyatları’na çıkarlar. Burada Yorgo Alibanti  "iki elle 10 metrelik ipe tırmanma" yarışmasında 11.4 saniyelik derece ile bir Dünya ve Olimpiyat Rekoru kırıp, ülkemize altın madalyayı getirir.
1908 yılında Londra'da yapılan Olimpiyat Oyunlarında Cimnastikte Türkiye'yi Aleko Mulos temsil eder. Bu, ülkemizin Olimpiyat Oyunlarına resmen ilk katılımıdır.
1957 yılında Türkiye Cimnastik Federasyonu kurulur. Bu yıllarda Nihat Yılbar Almanya'ya giderek, oradaki artistik cimnastiği inceler. Döndüğünde, ‘Öğretim ve Yardım Usulleri ile Aletli Cimnastik’ adı altında bir kitap yazar ve hemen ardından FIG'in yarışma kurallarını Türkçe’ye tercüme eder. Böylece, Türkiye'de Olimpik Cimnastik alanında ilk ve ciddi eserler verilmiş olur.
Çocuklar Neden Küçük Yaşta Spora Başlatılmalı?

Zekâ geliştiren oyunları herkes bilir. Küçük yaşta çocuğun eline zihin geliştiren oyuncaklar verilir ve çocuğun bu oyunlarla zihninin gelişmesi sağlanır. ’Yerden yüksek’, ‘Yakalamaca’, ‘Saklambaç’ gibi gelenekselleşmiş sokak oyunları, çocuğun sosyalleşmesine yardımcıdır.
Peki, bu oyunlar çocuğun sağlıklı gelişmesinde ne kadar yardımcıdır?
Elbet yetersiz kaldığı durumlar olacaktır. Örneğin, koordinasyon zorluğu çeken bir çocuk, arkadaşları tarafından dışlanarak hayata küsecek ve çoğu zamanını evinde geçirecektir. Sokak ona hep korku verecektir. Dışlanma-aşağılanma duygusu ilerleyen zamanda çocuğun üzerinde kalıcı izler bırakıp, topluma yararlı bir birey olmasına bir engel oluşturabilecektir.
Diğer yandan hızlı koşması, atik olması, aklını kullanması da o yaşlarda çocuğun popüler olmasıyla eş değerdir. Bu, uzun bir maraton olan hayatımızda ilk adımlarımızdır. Ne kadar hızlı ayağa kalkarsak o kadar hızlı ilerlemiş oluruz. Yoğun rekabet ortamının yaşandığı hayatımıza, çocukları erkenden alıştırmak ve hayatta daha başarılı olmasını sağlamak için küçükken atacağı bu dev adımlar, ileride meyvesini erkenden verecektir.
.
Hayatı bir oyun olarak ele alırsak, çocukken oynadığımızdan bir farkı olmadığını anlarız. Örneğin, topu ağla buluşturmak bir amaç, ağa gidene kadar takım arkadaşlarımızla paslaşarak kaleye yaklaşmamızsa bir araç olarak görülebilir. Bu, hayatımızın çeşitli yerlerinde, mesela iş dünyasında, bir şeyi başarmak için uyguladığımız taktiklerden şekil itibariyle aynıdır. Bireysel spor ve oyunları düşündüğümüzde, insanların hayatta yalnız başlarına başarılı olmalarında yardımcı olduğunu görürüz.


5 – 9 Yaş Arası Çocuklar Neden İlk Artistik Cimnastiğe Başlatılmalıdır?

Erken yaş sporlarında en sık karşılaşılan soru, hangi sporla başlanılması gerektiğidir. Aile fertlerinin ilk aklına gelen ‘Yüzme’dir. Bunu, ‘Basketbol’ ve ‘Futbol’ izlemektedir. Yüzme ve basketbol çocuğun boyunu uzatacağından dolayı tercih edilen sporlardır fakat erken yaşta bir çocuğun yaptığı yüzme antrenmanı; onun özellikle kol ve bacak kaslarının gelişmesine yardımcı olur. Basketbol da keza öyledir. Karın, sırt ve koordinasyona gelince ise pek başarılı oldukları söylenemez. Nasıl ki felsefenin, tüm bilimlerin kökü olduğu söylenmekteyse, cimnastik de spor için öyledir. Cimnastiğin tüm sporların anası olduğu, cimnastik altyapısı alan bir çocuğun, her sporu kolayca yapabileceği bilinmektedir.
Cimnastik, kaslar arası iletişimin ve koordinasyonun gelişmesine yardımcı olur. Yapılan bir hareket tüm vücudu ilgilendirir ve beyin, vücuda hâkim olmasını daha o yaşlardan öğrenir. Basketbolda (çoğunlukla) sadece zıplar ve elinizle topu ileri doğru fırlatırsınız. Cimnastikte, ayaklarınızla ittirip ellerinizin üzerinden geçip tekrar ayağa gelerek bir ‘Çember’ hareketi yaparsınız. Ki, bu cimnastiğin en temel ve en basit hareketlerinden biridir. Bu harekette vücudun koordinasyonu sağlaması, ilerleyen yaşlarda yapacağı sporda hareketleri daha hızlı ve kolayca kavramasına yardımcı olur.
Bunun dışında karın, sırt, kol, bacak kaslarının gelişmesinde ve çocuğun yaşıtlarından daha güçlü olmasında başarılıdır. Bir cimnastik hareketini yapmak, tüm vücudu ilgilendirdiğinden beyin ile kaslar arasındaki elektrik akımı daha iletken olur. Esneklik de bir diğer artısıdır. Kaslar kondisyon çalışmalarıyla daha güçlenir ve yapılan açma-germe çalışmalarıyla daha esnek bir hal alır. Çocuk, vücuduna kısaca daha hakimdir.


Cimnastiğin Fiziki Hastalıkları İyileştirmedeki Başarısı

Fiziki çocuk hastalıkları olarak akla ilk hiperaktiflik gelir. Bunun dışında obezite, algı bozukluğu-yavaş algılama, koordinasyon hataları, denge sorunu, asosyalleşme, hırçınlık, hareket ve davranış bozukluğu olarak hastalıkları alt başlıklarda cimnastiğin iyileştirdiği veya iyileştirmede yardımcı olduğu sorunlar olarak ele alabiliriz.
Bir elini kullanamayan bir çocuk, bir süre cimnastik yapmasıyla asılmalı hareketlerde başarılı olduğu ve kullanamadığı elini artık kullanmaya başladığı birçok kez kanıtlanmıştır.
Hiperaktif davranışlar sergileyen bir çocuk, cimnastik sayesinde üzerindeki enerjisini doğru şekilde kullanarak vücuduna yarar sağlayıp, normal hayatta da daha sıradan davranışlar sergileyebilmektedir.
Obezite keza cimnastiğin iyileştirdiği hastalıklardan biridir. Yüksek kiloda antrenmanlara başlayıp, yemesinden içmesinden kısmadan çocuk kilo verebilir.
Hareketi yapmadaki koordinasyon zorlaması, çocuğun algı bozukluğunda birebirdir.
Devamlı yere basan çocuklar, ‘Denge’ aletinin üstünde dengesini nasıl sağlayabileceğini öğrenirler.
8 kişilik ‘Genel Cimnastik’ guruplarında, arkadaş edinirler ve aynı şeyleri paylaşan çocuklar arasında sosyalleşme gerçekleşir. Okulda-mahallede arkadaş çevresince dışlanmış bir çocuğa cimnastik, kurtarıcı bir başrol oynar.


İlerleyen Yaşlarda Cimnastik Altyapısının Önemi

Yukarıda hayatla ilgili sorun yaşayan çocukların gelişimindeki cimnastik olumlu etkisini ele aldık. Kısa bir tekrar yapmak gerekirse, kilo ile ilgili sorunları çözmedeki başarısının yanında, sosyal iletişim kurmada güçlük çeken çocuklara yardımına değindik. Fiziksel sorunlar yaşayan (El-Kol-Bacak) çocukların iyileşmesinde başarılı olduğunu da belirttik.
Şimdi fiziksel bir sorun yaşamayan ve algı-koordinasyon bozukluğu olmayan çocuklardaki etkilerine değinmek istiyorum.

Fiziksel sorun yaşayan bir çocuk, o yönünü kuvvetlendirip normal şartlardaki durumuna dönerken fiziksel olarak sağlıklı bir çocuk, cimnastik sayesinde yaşıtlarınca daha fazla güçlenir. Bununla beraber gelişen algısı da işin içine girince, 9 yaşında her sporu yapabilecek bir kapasiteye gelir. Gelişmiş kasları ve esnekliği sayesinde hem daha iyi zıplar, hem de vücudu daha dengelidir. Koordinasyon sorunu yaşamadan her şeyi kolaylıkla anlar ve yaşıtları arasında en çabuk hareketi kavrayanlardan biri olur. Başarıyla da istediği hareketi vücuduna uygulatır.

Atletizmde sırıkla atlamayı örnek alırsak, bacaklarla yüksek bir zıplama ve hızlı bir amut hareketi mevcuttur. Bunlar cimnastik altyapısında en temel çalıştırılan hareketlerdir. Futbol, basketbol, voleybolda vs. denge unsuru önemlidir. Çeviklik kazanmış çocuk, dengesini de gücüyle birleştirerek başarılı bir oyuncu olabilir.
Cimnastik sporunda devam etmek isterse, daha karmaşık ve yapması zor hareketlerle karşılaşacaktır. Bu, seyri zevkli sporun elbet zorlukları da olacaktır. Hareketler karmaşıklaştıkça, daha çok güç-esneklik gerekecek ve sporcunun daha çok çalışması zorunlu olacaktır. Vücudunun kaldırabildiği bir yere kadar gidecek (12–13 yaş) ve artık o yaş (İleri) cimnastik için yetersiz bir vücut yapısına sahip olduğu anlaşılan çocuklar, başka bir dala yönlendirilerek, spor hayatına daha güçlü, daha esnek ve daha kolay algılayabilir bir şekilde devam edecektir. Geride kalan cimnastik sporuna kabiliyeti olanlar da yollarına bu sporda devam edeceklerdir…

Cimnastik altyapısından yetişmiş kuşaklar ve ünlüler:

—Rusya, Sovyetler Birliği olduğu zamanlarda Olimpiyatlarda neredeyse bütün dallarda bütün madalyaları toplardı. Bu başarılarının en büyük dayanağı, yetenekli çocukları belli bir yaşa kadar cimnastik altyapısıyla güçlendirip, ondan sonra diğer spor dallarına yönlendirmeleriyle olmuştur…
—Bir futbol maçında, gol atan oyuncu havada taklalar atarak gol sevincini yaşıyorsa, bilin ki o da cimnastik altyapısından yetişmedir…
—‘Bayan Bubka’ olarak anılan, sırıkla atlamada 19 Dünya rekoru kıran Yelena Isinbayeva da cimnastik altyapısından gelmiştir.
—Ülkemizden örnek vermek gerekirse eski Türkiye gol kralı Aykut Kocaman da küçük yaşlarında cimnastik salonunun tozunu yutmuştur…

Ulaşım adresleri:

Uluslar arası Cimnastik Federasyonu:       www.fig-gymnastics.com
Türkiye Cimnastik Federasyonu:               www.turkcimfed.org
İstanbul için:                                               www.istanbulcimnastik.com

Toyota Club Türkiye

Cimnastiğin Tarihçesi ve Faydaları
« : Kasım 10, 2009, 17:18:04 »